Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Bir oy yetmedi !


bukac4

Öne çıkan mesajlar

bu cumhuriyet kurulduğunda sanayi denen birşey yoktu. elindeki tek şey tarımdı ve arkasında Osmanlıdan kalan Avrupaya yüklüce bir borç. 2. Dünya savaşı patlak verdiğinde İnönü döneminde türkiyenin tüm borçları bitti ve savaş yıllarında avrupadaki bir çok ülkeyi türkiyeden yetiştirilen tarım ürünleri besledi.

şimdi sen bana diyosunki aradaki fark ne ? elinde hiç bir imkanın traktörün , sulama motorun , ilacın yokken böyle işler başarmış bir köylü var. evet bu köylüler türkiyenin efendisidir. şimdikiler değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

O günün köylüsünün yaşama şansı malını satma şansı vardı bugünün köylüsünün şansını tayyip kendi ağzı ile söyledi. Ama oyları aldı çünkü malımızı yoğumuzu satıp ekonomi iyi diye gösteriliyor. Her 2-3 ayda bir 1-2 milyarlık mal satıldı ekonomiye girdi!! ama gel görki kimin ekonomisi belli değil. İşsizlik her yıl daha da arttı, eğitim desen imam hatipler hariç hirbir gelişme yaşanmadı aksine saçma sapan programlarla iyice sallandı, dışilişkiler zaten çıkarı olmayan abd dışında (ki o da yalan) darmaduman, hırsızlıklar her dönemki gibi devam ama sorulara verilen cevaplar edepsizce ve ahlaksızca. Bunları tartışmak yerine Atatürk ilkelerini tartış sen, Türk milletini senelerdir beraber tutan o ilkeleri belki 2 kişinin kafasını karıştırırsın o filozof alıntısı bilgilerinle.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
bu cumhuriyet kurulduğunda sanayi denen birşey yoktu. elindeki tek şey tarımdı ve arkasında Osmanlıdan kalan Avrupaya yüklüce bir borç. 2. Dünya savaşı patlak verdiğinde İnönü döneminde türkiyenin tüm borçları bitti ve savaş yıllarında avrupadaki bir çok ülkeyi türkiyeden yetiştirilen tarım ürünleri besledi.

şimdi sen bana diyosunki aradaki fark ne ? elinde hiç bir imkanın traktörün , sulama motorun , ilacın yokken böyle işler başarmış bir köylü var. evet bu köylüler türkiyenin efendisidir. şimdikiler değil.


Cumhuriyetin ilk yıllarını gerçekten okumuş olsaydın, 30'lara kadar köylünün hiçbir zaman belinin doğrulmadığını görürdün. Makineleşmiş tarıma geçilene kadar durum epey vahimdi.

Ayrıca, Cumhuriyetin ilk yıllarında da şimdiki gibi köylü yine partililer tarafından küçümsenir, Ankara'ya filan geldiklerinde bu 'çarıklı'lar arka sokaklardan yürütülürlerdi.

Sonra ne oldu?

Serbest seçimler yapıldı. Köylü rövanşı fena aldı.

Bugün de aslında ne olduğunu bazıları bal gibi anlıyor, ama bunu açık açık söylemek sanırım kolay olmuyor pek.

[ Mesaj 24 Temmuz 2007, Salı - 23:31 tarihinde, silencer tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
3. Ödediğimiz Osmanlı borçlarının tutarı, TL bazında yaklaşık 150 milyon liradır. Peki hiç merak ettiniz mi Osmanlı’dan Cumhuriyet’e kalan nakit para tutarının ne kadar olduğunu? Tamı tamına 161 milyon TL kâğıt para (bozuklar hariç). Yani Osmanlı hazinesinden 161 milyon TL’yi cebinize koyarken bu para nereden geliyor diye sormuyorsunuz da, borcunuz çıkınca niye mızıklanıyorsunuz? Bir miras olayında alacak ve borç gayet tabii bir durum değil mi?


Sataşıcı bir yazı gibi algılanmasın yazının tamamı okununca anlamlı.

Mustafa Armağan'ının tam yazısını burdan okuyabilirsiniz
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abso'cum şimdi daldan dala atlamayalım, atatürk'ün sözlerini temel alıp da sonra aynı sözleri görmezden gelenleri ifşa edince birden gemiciklere, imam hatiplere lafı çevirmek çok abes oluyor.

filozof alıntısı bilgi demişsin de felsefeyle alakası mantık yürütmenin ötesinde değil şu andaki konunun. ardeth'in sokrat demesini görünce mi böyle iğneleme gereği duydun? :p kaldı ki felsefeyi küçümseyip de sonra halkın cehaletinden dem vurmak nasıl bağdaşıyor birbiriyle?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
abso'cum şimdi daldan dala atlamayalım, atatürk'ün sözlerini temel alıp da sonra aynı sözleri görmezden gelenleri ifşa edince birden gemiciklere, imam hatiplere lafı çevirmek çok abes oluyor.


sözleri görmezden gelmiyoruz. anlatmaya çalıştım anlamadın sanırm ya da işine gelmiyor.

atatürkün o sözü söylediği köylü tüm türkiyenin efendisidir. devlet kasasında 1 kuruş bile bulunmayan bir ülkeyi yeni baştan kuran köylüyle şimdiki büyük çoğunluğu tek işleri pişpirik oynamak olan köylüleri ben aynı kefeye koymuyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bir sürü parallelik var Kuzey Kore ile. Kişilik kültü, resmi devlet ideolojisi, devlet törenleri ile kutlanan bayramlar..

Çünkü onlarda da bir diktatör var tarihlerine iz bırakmış, bizde de. (Hakaret yağmuruna maruz kalmadan önce belirtmek isterim, Atatürk'ü olumlu ya da benevolant bir diktatör olarak değerlendiren görüşlere katılmaktayım.)

Ama işte, aydınlık dediğimiz ülkelerde kişilik kültleri yok. Örneğin Amerika'da her 4 Temmuz da George Washington'un mezarına gidilip çelenk konulmuyor. Ya da Fransızlar, Bağımsızlık günlerinde DeGaulle posterleri ile donatıp her yeri, tank yürütmüyorlar ana caddelerinde. (Ama askeri geçit töreni yapılıyor zafer takı yakınında başkentlerinde, nazi işgalinden kurtuluşlarının anmak üzere)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
sam seni de soros gönderdi turuncu devrim peşindesin ama tehlikenin farkındayız vatanı milleti sattılar gemicik aldılar transatlantik ATATÜRK GENÇLİİ NEREDE YAZIK!!!


eğlenmeye çalıştığın tam olarak nedir,açıklayıcı olarak yazar mısın?

çünkü hiç bir şey anlamadım demek istediğinden.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bizim için olumsuz olan şey şu: Herkes, her icraatını justify edebilmek, haklı etmek için Atatürk'ü istismar ediyor.

Bunu istisnasız herkes yapıyor. Vay, Atatürk böyle yapmazdı, ya da Atatürk şimdi dirilse şöyle yapardı v.s.

Ve işin kötüsü, Atatürk bir ideolog değildi. Bir Marx ya da Engels değildir, arkasında kendi yarattığı bir ideoloji bırakmamıştır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yok kağıt para olarak diyosunya,,
osmanlıo devleti zaten yıkılmış bir devlet kendi parasının değeri yok, en yii hitimalle kağıt para olarak türki lirası vardırki oda daha basılmamış bir pra o tarihte,

bir ülkenın hazinesinde başka ne olur altın olurki hazinesi işgalciler haziensini yağmaladığı bir devlet sonucta osmanlı devleti.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
anlatmaya çalıştım anlamadın sanırm ya da işine gelmiyor.


yukarıda silencer'ın attığı mesajı okumak da senin işine gelmemiş belli ki bunu söylüyorsun. türk elitisti o devirde dahi köylüyü horgörürdü. buna rağmen atatürk onları görmezden gelmiş ve köylüye böyle açık bir destek vermiştir. elitist o gün neydiyse bugün de aynı, köylü de öyle.

abso zaten türkiye'yi izlediğimden öyle bir benzetme yapabilmişim. demogoji yapmayacaktık hani?

ve yine silencer'ın çok güzel tespitleri var ama tabii bizim söylediklerimiz taraflı olarak addedilip bir kulaktan girip öbüründen çıktığından insanların gidip biraz araştırma yapması gerek. yardımcı olalım:

http://en.wikipedia.org/wiki/Cult_of_personality

wikipedia'ya çamur atmadan önce buradaki bilginin sadece ansiklopedik olduğunu, yorumla sıvanmadığını hatırlatmak isterim.

[ Mesaj 24 Temmuz 2007, Salı - 23:59 tarihinde, Sam tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

kemalizm vardır,hoş ne kadar aranızdaki çoğu art niyetli beğenmesede ülkenin bu halde gelişmişlik düzeyine gelmesinde ve yobazların rahatça at koşturamamasında bu fikir in yeri çok büyüktür.

ordu,yargı ve bazı bürokratik noktalarda kemalizm hissedilmeseydi bugün hacı hoca ülkesi olurdu.

[ Mesaj 24 Temmuz 2007, Salı - 23:58 tarihinde, Apache tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu da bizi şu noktaya getiriyor: Kemalizm dediğimiz 'ideoloji', Atatürk'ün kaleme alıp, çerçevesini belirlediği birşey değildir.

Atatürk son derece pragmatik bir insandı, ve ülkeyi yönetirken bütün güç elindeydi. Bu yüzden değişimi uygun gördüğü şekilde gerçekleştirmeye çalışmış, eğer hatalı olduğunu gördüğü bir nokta varsa metodolojisini ya da icraatının tabanını değiştirmiştir.

Toplum bu yüzden tam anlamıyla değişememiştir zaten. Atatürk'ün ömrü yetmemiştir. En azından 1950'ye kadar yaşayabilseydi, bazı şeyler daha farklı olurdu. Atatürk'ün arkasından ve hatta sağlığında gücün küçük bir kısmını onunla paylaşan insanlar (İnönü gibi) Atatürk gibi yapıcı ya da değiştirici, düşünce bakımından kuvvetli insanlar olmaktan ziyade, daha çok kendilerini söyleneni yapmakta başarılı ve konularında uzman kişilerdi. Tıpkı Ordu idaresi gibi, Atatürk ordu komutanı gibiydi, İnönü gibileri de Kurmay Heyeti..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...