Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Ben O'yum - Sri Nisargadatta Maharaj


Zed

Öne çıkan mesajlar

daha önce 2-3 defa okuduğum kitabı yeniden elime geçirdim, ve sizinle paylaşmak istediğim bazı kısımlar var. en çok houşuma giden ve açık olan bi bölümünü yazıcam, ben yazarken sıkılmıycam, sizde okurken sıkılmayın.

--------Legend---------
M: Maharaj
S: Soran
-------------------------

M: Hepiniz sırılsıklam olmuşsunuz, çünkü yağmur çok şiddetli yağıyor. Benim dünyamda hava her zaman güzeldir. Gece ve gündüz yoktur, sıcak ve soğuk da yoktur. Orada beni ne üzüntüler, ne pişmanlıklar rahatsız eder. Zihnim düşüncelerden özgürdür, çünkü beni tutsak edecek arzular yoktur.

S: İki dünya mı var?

M: Sizin dünyanız geçicidir, değişkendir. Benim dünyam ise kusursuz ve sabittir. Dünyanızda nelerden hoşlandığınızı bana anlatabilirsiniz - sizi dikkatle ve hatta ilgiyle dinleyeceğim, ama bir an bile unutmayacağım ki dünyanız mevcut değildir ve siz rüya görmektesiniz.

S: Sizin dünyanızı bizimkinden farklı kılan ne?

M: Benim dünyamın onu tanımlayabilecek kendine has özellikleri yoktur. Onun hakkında hiçbir şey söyleyemezsiniz. Benim dünyam kendimim. O tamamdır ve kusursuzdur. Her bir izlenim silinmiştir, her bir deneyim reddedilmiştir. Hiçbir şeye ihtiyacım yoktur, kendime bile; çünkü kendimi kaybetmem mümkün değildir.

S: Tanrı'ya bile mi?

M: Bütün bu fikirler ve ayrımlar, farklılıklar sizin dünyanızda vardır; benimkinde o tür bir şey yok. Benim dünyam tekdir ve çok sadedir.

S: Orada hiçbir şey olmaz mı?

M: Sizin dünyanızda her ne olursa onun ancak orada gerçekliği ve geçerliliği vardır ve bir karşılığı davet eder (etki-tepki). Benim dünyamda hiçbir şey olmaz.

S: Sizin kendi dünyanızı deneyimlemeniz gerçeğinin kendisi tüm deneyimlerin özünde yatan dualiteyi gerekli kılar.

M: Sözcüklerle - evet. Fakat sözcükleriniz bana ulaşmıyor. Benimki sözcüklerin olmadığı bir dünya. Sizin dünyanızda söylenmemiş olanın mevcudiyeti yoktur. Benimkinde ise sözcükler ve onların içerikleri varlığa sahip değildirler. Sizin dünyanızda hiçbir şey kalmaz,benimkinde hiçbir şey değişmez. Benim dünyam gerçektir, oysa sizinki rüyalardan oluşmuştur.

S: Ama yine de konuşuyoruz biz.

M: Konuşma sizin dünyanızda. Benimkinde - ebedi sessizlik var.Benim sessizliğim şarkı söyler, benim boşluğum doludur, hiçbir şeyden yoksun değilim. Siz benim dünyamda olmadıkça onu bilemezsiniz.

S: Öyle görünüyorki dünyanızda sanki yalnızsınız.

M: Sözcükler geçersiz olduğunda nasıl yalnız veya yalnız değil diyebilirsiniz? Elbette yalnızım, çünkü herşeyim.

S: Hiç bizim dünyanıza geldiğiniz oluyor mu?

M: Benim için geliş, gidiş ne demektir? Bunlar yine sözcüklerdir. Ben Ben'im. Nereden gelip nereye gitmem gerekiyor?

S: Sizin dünyanızın bana ne yararı var?

M: Kendi dünyanızı daha yakından incelemelisiniz, onu ciddi ve eleştirel bir biçimde incelemelisiniz ve bir gün aniden kendinizi benimkinde bulacaksınız.

S: Bununla ne kazanırız?

M: Hiçbir şey kazanmazsınız. Kendinizin olmayanı geride bırakır ve hiçbir zaman kaybetmemiş olduğunuzu da bulursunuz - kendi varlığınızı.

S: Sizin dünyanızın hakimi yöneticisi kim?

M: Burada yöneten ve yönetilen yoktur. Burada dualite türünden hiçbir şey yoktur. Siz sadece kendi fikirlerinizi yansıtıyorsunuz. Sizin kutsal metinlerinizin ve tanrılarınızın burada hiçbir anlamı yoktur.

S: Yine de sizin bir adınız ve şekliniz var, bilinç ve eylem sergiliyorsunuz?

M: Sizin dünyanızda böyle görünüyorum. Benimkinde sadece varlığım var. Başka hiçbir şey. Sizler mülkiyet, nitelik ve nicelik fikirlerinizle zenginsiniz. Benim ise fikirlerim yok.

S: Benim dünyamda kargaşa, ıstırap, umutsuzluk var. Siz ise görünüşte gizli bir gelirle yaşıyor gibisiniz., ama ben yaşamak için köle gibi uğraşmak zorundayım.

M: Beğendiğiniz gibi yapın, kendi dünyanızı terk etmekte ve benimkine gelmekte özgürsünüz.

S: Geçiş nasıl yapılır?

M: Dünyanızı olduğu haliyle görün, olduğunu hayal ettiğiniz gibi değil. Ayırt edebilme yeteneği sizi bağımlılıklardan kurtuluşa, tutkusuzluğa götürecektir; bu hal ise doğru davranışı, eylemi sağlayacaktır; doğru davranış ise sizi gerçek varlığınıza ulaştıran içsel köprüyü kuracaktır. Eyem, içtenliğin kanıtıdır. Size söylenileni gayretle ve sadakatle yapın, bütün engeller eriyip gidecektir.

S: Mutlu musunuz?

M: Sizin dünyanızda çok mutsuz olurdum. Uyanmak, yemek yemek, konuşmak, yeniden uyumak - ne kadar sıkıcı!

S: Demek yaşamak bile istemiyorsunuz.

M: Yaşamak, ölmek - ne anlamsız sözler bunlar! Siz beni canlı gördüğünüz zaman ben ölüyüm. Siz ölü olduğumu düşündüğünüz zaman ben canlıyım. Nasıl bir karmaşa içindesiniz!

S: Siz ne kadar kayıtsızsınız? Dünyanın bütün ıstırap ve kederi sanki size göre hiçbir şey değil.

M: Dertlerinizin tümüyle bilincindeyim.

S: Peki onlarla ilgili ola
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Zed bu arada eline saglik usenmemissin ve cok hos bir yazi yazmissin ama insani biraz fazla dusunmeye sevk ediyor hatta biraz karistiriyor. Hala kendimi toplayamadim. Ama bu konuda bir seyler okumak cok hos.
Senden bu konuda bayagi daha bir seyler gelcek gibi geliyor bana. Bekliyoruz...
*tutar ve birakmaz*[hline]Biligsizke bilgi kılıncı yagı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 2 ay sonra ...
gayet düşündürücü güzel bir yazı.
okurken bir sürü düşünce film şeridi gibi gözümün önünden geçti. en son matrix in insanlara düşündürdüğü zihinde olan dünya fikri,
hiçlik, herşey (ki insanları düşündürmemek için matrix 2 çekiliyor ilki gibi olmayacağı kesin amacı insanların düşünmesini engellemek)
ruh, tecrübe toplayan olabildiğince öğrenmeye çalışan bir varlık. kimin kitabıysa birçok yerde ayrı ayrı söz edilen konuları çok güzel toparlamış.

okurken en başlarda aristotales geldi aklıma, idea dünyası fikri ile, derdi ki bu fikir:
gördüğünüz herşey bir fikrin yansımasıdır, tüm dünya fikirlerden oluşur, budakiler de yansımanın ürünüdür.
Çok güzel Zed kaynağını bizimle paylaştığına memnun oldum. Ne demişler bilgi paylaşıla paylaşıla büyür :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 yıl sonra ...
×
×
  • Yeni Oluştur...