Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

::Günlük::


AshK

Öne çıkan mesajlar

öncelikle eve stor perde kavramını getiren amcaların arkasından büyük ebatlı laflar söyledim.. gel gel! stor perde fanatiği sen de gel. sana da laflar hazırladım!!

ulan takması dert! ayarlaması dert! neymiş efendim görüntüsü güzelmiş!! görüntüsünü yesinler ulan!

şimdi çekerken stor perdeyi yukarıya parçası kırıldı! ulan çekiyoruz işte. kırılacaksa neden yapıyorsunuz bunu lan. arabanın gazına basınca motorun fırlayıp kaputtan havaya uçması gibi bişi. böyle mühendislik hatası mı olur lan!

dedim yapıştırayım.. yapıştırıcı tabanca ile yapışmayan bir plastik olur mu? oluur
uhu yapıştırmıyor, üzerinde kurumadan ıslak ıslak kaldı 10dakika!!! olmaz böyle bir şey ya
mr bison falan alıcam ama o da yapışmayacak! besbelli

ulan dingil üreticiler, ulan iş bilmez mandalar, ulan avanaklar tayfası, ulan tasarım yoksunu beyinsizler.... siz teflon tava yapmışsınız olm! gidin tavaya dökün bu plastik formülünü. yapıştırıcı zorlamama rağmen yapışmıyorsa yumurta yemek falan hiç yapışmaz
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

günlük bugün ehliyetimi almak için trafik tescil müdürlüğüne gittiğimde hayatın acı gerçekleriyle karşılaştım :<

şaka bi yana temiz yüzlü (hipne yüzlü) olmak çok yardımcı oluyor bu tür şeylerde onu farkettim, "ehe nerde, ehe o nerde, ehe" falan diye sora sora buluyorum hallediyorum herşeyi falan.

fakant sağlık raporumun süresi geçmiş, hem de 9 gün geçmiş yalnızca. sırf o yüzden gidip poliklinik (poliniklik yazıyodum lan az daha) aradım, buldum, hallettim, geldim tekrar geri, bu sefer de öğle tatili diye kapıda siego dediler, 12'den 1'e kadar bekledim, girdim içeri, sıra numaramı aldım (029), oturdum sonra. 26 numaradaydı sıra. on dakika filan açlık (bi bok yemedim çünkü sabah, çok zeqayım) ve sıkıntıdan baygınlık sınırlarında oturduktan sonra aa ne göreyim?
SIRA HALA 26'DAYDAAAAAA.
arkamda iki tip konuşuyodu, döndüm nolmuş nolmuş? dedim. sistem kilitlenmiş dediler. sistemi şey ediym dedim, ama içimden dedim, zaten içimden derken de sansürsüz dedim direk dümdüz. sonra sıra geldi, verdim falan belgeleri hedeleri. akşam 5'te gelin alın dedi kadın. saate baktım 1:30. oktenks.
şimdi babamın bürosundayım, yakın sayılır buraya, bu macera saat 5'te biticek ve yolların azılı (en sağdan 50'yle giden, direksiyona öldürürcesine sıkı yapışmış) şöförleri arasına katılacağıms.
işte öyle yani.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

capon
saybia'dan day after tomorrow'u ararken şu caponaları buldum.. youtube kapalı diye sadece /watch?v=mcYywsIVL-4 kısmını veriyorum. ktunnel'dan falan açarsınız. güzel şarkı iyi hoş da bu adamlar bunlara "hey hey!" diye eşlik ediyorlarsa maiden geldiğinde caponya'da 9.4 şiddetinde bir depreme sebep olacak derecede coşmaları gerekmez mi? dev bir HEY! ile ses duvarını aşıp kıtalararası yol katedip LA kıyılarında

-hmm maiden sanırım yine tokyo'da konser veriyor..
+neeee
-haaa anlamıyorum. kulak zarım patladı galiba
+neeee

dialoğunun yaşanmasına sebep olmaları lazım değil mi?

hem o gitar "tutan" arkadaşın tribi nedir öyle yahu? gerek yok be canım.. neyse şarkı kötü değil de detaylara takıldım ben. gıcıklığım feci üstümde

zaten burnumdan soluyorum 2aydır be! her bir işim ayrı ayrı ters gitmeye devam ediyor ki, artıkın "amaaaan" durumundayım dememe rağmen rahatsız edecek bir aksilik çıkartmayı başarıyor. çtoh diyorlarmış işte, çok tehditli ortamda harp.. aynen onun gibi.

gelgelelim bugünün srebrenica katliamı olması da ayrı bir üzdü, gerdi beni.. üzücü lam insanların yaptıkları. ben en sinirli, en kinli halimde bile esiyorum gürlüyorum ama yağmıyorum bile. adamların yaptıkları halta bak. en kötü tarafı ise "ermeni soykırımıııııııı" diye bağıran tüm dünyanın kanıtların hepsi kayıtlı ve tanıkların büyük bir kısmı hayatta olsa dahi bu olayın üzerine hiiiiç düşmeden "biz anlamayız, karışmayız" tutumunu izlemeleri. ha ayrıca alman turistler kaçırılınca adamların terörist olarak adlandırılması da aynı ayak.. ingiliz tv'leri arada hâlâ direnişçiler, sempatizanlar falan gibi laf oyunlarına gidiyor. inşallah onlardan da birileri kaçırılır da ben de "hmm ak-47 taraftarları ingiliz turistlere sempati duyarken yanlışlıkla topuktan vurmuştur" der güler geçerim.. ya da bilmiyorum

insan böyle iğrenç bişi işte be!

neyse, karışık bişiler böle..

son olarak saybia dediğim grubun şarkısı ise buydu: /watch?v=tJWNGrXNDFE
neyse onu da bulmuş olduk hede hödö
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

az önce çığlık çığlığa uyandım günlük. böyle bildiğin aah diye yani.
ankaranın garip yerlerinde yürüyorum. bildiğin varoş yani. ama daha önce hiç bilmediğim yerler. kızılaya yürüş mesafesiyle 10 dakika falan. ama geldiğim yer bildiğin ankaranın en tepe yerleri. yani bakınca tepeden, tüm ankara ayağının altında. ama bulunduğum yer bildiğin ghost town. yürüyorum, geçtiğim mahallelerde kimse yok. bi ev görüyorum. üstünde numarası yok. bi tabela görüyorum. "buranın adı yok, buranın sokak adı yok" tipinde trip yazılar. korkuyorum. bi sokaktan öteye bakıyorum. küçük bi evin önünde mavi ilkokul gömlekli çocuğun biri kendini asmış. sallanıyor. geçiyorum evleri bir bir. bir tane istasyon görüyorum. tramvay mı metro mu yoksa tren mi belli değil. içeri giriyorum. her yer leş. silent hill tipi yani. bakıyorum durak adına. "İskeleköy" yazıyor. Ne alakaysa. -Hemen bir google yaptım. Van'daymış.-
Sonra rayların en başladığı noktaya doğru şöyle bir bakış atıyorum. sis çökmüş. korkutucu bir hava. gerisin geriye geldiğim yere yürümek istiyorum. dümdüz yürümüştüm zaten. hem bu yol beni kızılaya da götürecekti. Nah götürür. Karşıma bir hayvan çıkıyor aniden. ben iri bir kedi sanıyorum. ama ağzı garip. bana doğru yürüyor. aslında başka yere yürüyor sanıyorum ama bildiğin bana doğru ilerliyor. ondan uzaklaşmaya çalışıyorum yürüyerek. hala geliyor. hızlandı ve koşmaya başladı. tam üstüme atlarken uyandım.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...