Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

geleceğin şefleri doktorlardan oluşabilir ya da böyle bir ara meslek


chrome

Öne çıkan mesajlar

kaldi ki bizim tuketiciler de organik konusunda bilincsiz..

yani elma var a icinde kurt varmis organiktir bu alalim yada yumurtanin cevresine az saman serp tamam bu koy yumurtasi yumul modunda..

ama lezzetleri alistiklari gibi cikmayinca iyk oluyorlar..

yani size harbi koy yumurtasi getiririm kokuyor bu diye yiyemezsiniz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dana22 said:

kaldi ki bizim tuketiciler de organik konusunda bilincsiz..

yani elma var a icinde kurt varmis organiktir bu alalim yada yumurtanin cevresine az saman serp tamam bu koy yumurtasi yumul modunda..

ama lezzetleri alistiklari gibi cikmayinca iyk oluyorlar..

yani size harbi koy yumurtasi getiririm kokuyor bu diye yiyemezsiniz.


+1

Köy tavuğu da aynı mesela. Kara olur köy tavuğunun eti, çok çok etli de olmaz. Pişmesi de genelde uzun sürer.

Zeytinyağının diğer yağlarla karışmamış olanını yiyemez insanların çoğu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dana22 said:

kaldi ki bizim tuketiciler de organik konusunda bilincsiz..

yani elma var a icinde kurt varmis organiktir bu alalim yada yumurtanin cevresine az saman serp tamam bu koy yumurtasi yumul modunda..

ama lezzetleri alistiklari gibi cikmayinca iyk oluyorlar..

yani size harbi koy yumurtasi getiririm kokuyor bu diye yiyemezsiniz.



tereyağ desen anlarım ama,köy yumurtasının kokusu farklı mı cidden?

rengi koyu turuncu,tadı daha yoğun fln anlarım

ama kokusu farklı oluyor mu yımırtın?

bilmediğim için soruyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yumurtanın sarısının rengi de verdiğiniz yeme göre değişir. mısır ağırlıklı beslerseniz sarı ağırlıklı olur. şeker pancarı posası vs. ile beslerseniz daha az sarı olur, hatta pembemsi bile yapabilirsiniz. ama adı üstüne yumurta sarısı olduğu için ve hep öyle bilindiği için mısır ağırlıklı vermeyip sarısı az olsa tüketici tarafından tercih edilmiyor.

köy tavuğu denmiş, daha gezen tavuk denmedi mi? köy tavuğunun geç pişmesinin sebebi kaslı olması, geziyor çünkü. bir de aşırı şekilde besiye alınmıyor. yağ oranı düşük.

lezzet dediğimiz şey nerden gelir? yağ, tuz, şeker. köy tavuğunu sevmem ben mesela o yüzden tat olarak. çiftlik tavuğu küçücük yerde önüne habire yem koyularak, ve o yemlik sürekli dikkat çekecek şekilde hareket ettirelerek(hareket edince yedikçe yiyor tavuklar robot gibi), uzun süreler ışıklandırılarak(gündüz vakti uzadıkça yem alma artar/büyüme hızlanır) yetiştiriliyor. dolayısıyla 'doğal' değil. kimyasal katılıyor denmiş, hormon veya antibiyotik de denecektir mutlaka ama 'kaçak' üretim yapılmıyorsa bunlar şu an yasak bildiğim kadarıyla.

şahsen ben yağlı olduğu için çiftlik tavuğunu tercih ediyorum. aynı şey çiftlik balıklarında da geçerli.

insanlık 'bu bundan daha sağlıklı' fenomeni ile kırılmakta şu an. bir şey diğerinden daha sağlıklı olamaz. bir şey ya zararlıdır ya değildir. zararlı değilse de tat ve fiyat olarak çiftlikleri tercih ederim kişisel olarak. zararlı: zarar verici hiçbir madde bulunmayan, gelecekte tehdit oluşturmayacak. güvenilir markaların kaçak yapmakla uğraşmayacağı o riske girmeyeceğini düşünerek onları tüketiyorum, şu ana kadar herhangi bir zarar görmedim.

balıkta geçiyor bu muhabbet, tavukta geçiyor peki soruyorum size niye büyükbaşlarda geçmiyor? çünkü onlarda hiç doğal kalmadı. köyde iki tane ineği olan adam bile aynı şekilde üretiyor çünkü. saman yediriyor, etrafı kapalı ve dar bir yerde yine. koşup oynamıyor yani yoğun besicilikte. çoğu da bu durumda.

yani takmayın kafanıza bu kadar çiftlik tavuğu muhabbetini. yediğiniz her şey çiftlikten geliyor artık. sütaş ın mütaşın inekleri de dağda bayırda koşmuyor reklamlarda olduğu gibi. ha gidip erzurumda yayladaki sürüleri bulup onlardan içecekseniz eyv
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Feamer said:

Daemir said:

yem maliyeti var. organik üreteceksen verdiğin yemin de organik olması şart. yoksa sertifika alamazsın, yüksek ücretten satamazsın.

dolayısıyla organik üretmek çok daha masraflı


işte bu bakış açısı yanlış diyorum

organik üretmek masraflı değil, o şeyin insan sağlığına zararı olmayan bir "tavuk" olması için yetişme aşamasına organik diyoruz biz şu anda,

yani olması gereken tavuk o

bunun dışında kalitesiz ve malzemeden çalınmış "tavuk" görünümlü bir ürünün "tavuk" diye anılması bence yanlış


hangilerini sağlıksız olarak kastediyorsun bilemiyorum ama türkiyedeki büyük tavuk üreticilerinde pek sıkıntı olacağını sanmıyorum. küçük üreticiler illa ki kaçak, sağlıksız işler yapıyordur ona diyecek bir şey yok.

yalnız sen şu an 'olması gereken tavuk' un nasıl yetiştirilmesi gerektiğine dair bir şey sunmuyorsun. şu anda çiftliklerde yoğun bir şekilde besiye alınıyor. senin önerin çayırda veya çitle çevrilmiş geniş alanlarda yemlenerek büyütülmeleri falan mı? hem çok fazla alana ihtiyacın olur(geç büyüdükleri için çok çok çook daha fazla alana) hem kontrolün olmaz(dışarıdan kontamine olurlar, hastalık kaparlar, hayvan girer, sansar boğar, tilki kaçırır) , hem hem hem. yine aynı çiftliklerde daha az yoğunlukta daha az yemle yavaş yavaş yetişsin diyorsan da para kazanamayacakları için batarlar. kimse girmez o işe. bu bir endüstri olmaz yani.

besiciliğin endüstriye dönüştüğü nokta her zaman tartışılır, tartışılıyor. ama asıl soru şu, besiye alınan hayvan, bazı yaşam koşulları ve parametreleri değiştirildiğinde daha hızlı büyüyor, verimli oluyorsa bu değişiklikleri yapmak hayvanın doğasını bozuyor mu? bana bu soru her zaman insanoğlunun mağarada yaşamaya devam etmesini gerektiriyormuş gibi geliyor. evet biz hayvan değiliz düşünebiliyoruz, o yüzden şartları iyileştirebiliriz.

peki biz düşünebiliyoruz ve bu hayvanların büyümesini engelleyen koşulları değiştirebilecekken neden onlarınkini de iyileştirmeyelim, kendimiz adına?

genelde sunulan argüman hep sağlıktan ödün verildiği yönünde. sağlıktan ödün verilmesinin sebebi kaçak işleri yapan adamlar ve zihniyetleri mi yoksa yöntem mi?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu bundan sağlıklı olayı var, nasıl olmaz. Özellikle bitkilerde geniyle oynanmamış, doğanın sunduğu gibi olanları sağlıklı işte, ama günümüzde herşey para olduğu için ve salak yöneticilerimiz Anadolunun tohumunu kaliteleştirmek yerine İsrailin ne idüğü belirsiz tohumlarını getirdikleri için bulmak zor sağlıklı gıdayı.

Ayrıca Tavuk, dana ve balıktan çok daha sakat, zira çabuk büyüyor riski az ölse de problem değil fiyatı ucuz, bu yüzden basıyorlar elde ne varsa, çiftlik balığı da benzer durumda.
Şu son bikaç senede tavukların deri ile eti arasında çok kalın yağ tabakası görüyorum, mesela Mudurnu gibi daha iyi markalarda bu yok ama kıytırık market markalarında var, bu da karı artırmak için yeni verdikleri bi naneden bence. Ayrıca TRde neyin kontrolü tam yapılıyor ki, kaçak üretim değilse bişey olmaz diyorsunuz?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Mağara insanı Tavuk benzetmesinde ise tavuğu insandaki gibi onbinlerce senede değil pat diye 20 senede günümüze evrimleştirirsen, ayrıca bunun fazla zeki olmadığını da eklersen, hayvanda korku veya ışık sonucu vücudun sürekli çalışmasıyla hormonal bazda durumlar, mutasyon vs olabilir. Sonra bi bakmışın kanser basmış her yeri...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Türkiye'yi ayrıca ele almak lazım. Türkiye de hatırı sayılır derecede kaçak iş yapılıyor devlette denetlemiyor diye o endüstri sağlıksız nitelendirilmemeli.

Şu anda türkiye de tohum geliştirmeye baya destek veriyor ve tohum üreten baya bir firma var onu söyleyeyim. Tabii İsrail aşamasına gelmelerine daha cok yolları var, ona diyecek bir şey yok. Ancak bunların insan sağlığına zararlı olduğu tartışmalı. İsrail de de o tüketiliyor mesela. Örneğin Amerika mısır üretiminde dünyada 1. ve çok büyük kısmını gdo lu tohumdan üretiyorlar artık. Sağlığa zararlı bir maddesi veya etkeni bulunmadığı için yasaklanmıyor. Ama zararsız demek de doğru olmayabilir bu konuda.

GDO farklı bir konu, gdo yu bulan adamlar ilaç satıcısı olduğu için ve daha fazla ilaç satabilmek için gdo lu tohumları ilaca dayanıklı yapıyorlar. Sonrasında aşırı derecede ilaç kullanılıyor haliyle ve üzerlerinde ilaç kalabiliyor. Ancak bu gdo nun komple zararlı olduğunu gösterir mi? Açlık ileride problem olunca, sağlığa zararlı olmayacak şekilde kullanılamaz mı?

Tavuk konusu için. Abi olabilir vs. diyorsun, doğru belki olabilir de. Ama sen varsayımda bulunuyorsun şu an. Olasılığın kuvveti bile belli olmadan bu iş bırakılsın mı yani?

Tavuklar korkmuyor bu arada, niye korksun? Şartları optimize ediliyor ki çabuk büyüsünler. Ha stres olabilir belki aşırı yoğunlukta yaşamaktan ona bir şey demem. Ama zekanın et kalitesine veya sağlığa bir etkisi yok. Evrimleşmenin de etkisi yok. Tavuk da en evrimleşememiş hayvan heralde zaten hehe
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

GDOnun uzun vadede insanın gelecek kuşaklarında nasıl etki yapacağı belli mi ki, sadece kimyasal içeriğine bakıp bu bişey yapmaz diyebiliyoruz? Tam Doğal bişey değil sonuçta, vücut doğal olmayana tepki verip kanser hücresini sarmıyor mu zaten? Veya spermde yumurtada noolacağı çok belli mi?
İnsanlık veya ülkemiz tamamen hasta olacağına az doğurup açlık tehlikesi azaltılabilir. 3 çocuk 5 çocuk Teyo gibilerin salaklığı başka bişey değil, Çini Hindistanı da zaten bi şekilde çözecekler bu gidişle.


Evrimden kastım tavuğun kolunun kulağının oluşması değil, beyin de evrim geçiriyor, mağara adamını bu devire getirsek kaç saat yaşar çıldırmadan?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...