Nereye gidiyoruz?

[Flam]

-Ne öyle ufak tefek arkadaş!
Cenin mi kaldık lanetinle...-

Ter artık canına batmaya başlamıştı. Saat ikiyi geçiyor olmalıydı. Güneş o saatlerde oraya öyle vururdu. Ağzında kesif bir susuzluk hissiyle şuuru açıldı ama gözleri açılmıyordu. "Herhalde çapaktır." diye fikir yürüttü. Gözlerini açmaya çalışmaktan vazgeçti neden sonra el yordamıyla kanepenin sağ tarafından halının üzerinde paketini buldu. Bir dal sigara çekti, kafasını kanepenin yamacına sürükledi ve sigarayı dudağına koydu. Birkaç deneme sonunda sigarasını yaktı. "Çıt" sesinden nefret ediyordu ve manyetolu çakmaklarla arası hiç iyi değildi. Sabah sabah uyandığında ilk duymak istediği sesin bu olmadığına emindi. Hangi sesi duymak istediği konusunda pek emin değilse de, bu olmadığına şüphesi yoktu.

Susuzluk ve yapış yapış ter hayat kalitesini yerlerde süründürmek için yeterliyse dahi, onun çok daha fazla sebebi vardı. Günaydın sigarasını yarılamışken sağ gözünü parmakları marifetiyle açmaya nail oldu. Bilgisayarı açıktı ve dipten gelen fan sesi beynini iyice ambale ediyordu.

Kendi kendine söylendi:
-Quo vadis?


* * *

.
.

(Devam edecek, erinmediğim zamanlarda, ha bir de devam etmesi gereken bir hikayem olduğu aklıma gelirse)

[Nako]

tüh geç kaldım

"çok pek emin"

[Flam]

Batının en hızlı redakte yapan editörü. Gölgesinden bile hızlı ;)

"Çöpü götürür müsün" ile "çöpü atar mısın" arasında kalıp "çöpü göter misin" diyen bir insanım. Bazen ikilemlerime kıyamayıp ikisine birden şans veriyorum işte. N'aparsın. Evlatlarım gibiler. :)