Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Yazılım şirketlerindeki Haliller


nameless

Öne çıkan mesajlar

  • 1 ay sonra ...
reyou said:

bu arada halil diye developer mi olur lan,

halil diye kasap olur,
pazarlamaci olur,
ne biliim pamuk seker saticisi olur ama

coder dedigin,

cuneyt olur, burak olur gerekirse kamil olur ama halil olmaz lan


coder a bence en yakışan türk ismi Furkan dır..

Nokta.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

oh yeah. WoT

Ben de onu diyorum. Hepimiz birer Halil değil miyiz?

Şaka bir yana, başka insanlara bakıp onlardan bir şeyler, en kötü ihtimal yol yordam, öğrenmezseniz zaten Halil olursunuz. Söylediğim şeyi herkes az buçuk yaptığı için "Halil" olmadığını düşünüyor. Şöyle ki yeni şirkete gittin. Orada insanların ne yaptıklarını takip edip sen de onlar gibi davranmaya başlarsan, o kadar çabuk kaynaşırsın, öğrenirsin, farklı olmaktan çıkarsın. Ama kendi kafanın dikine gidersen, kimseden bir şey öğrenmezsen o zaman Halil olursun.

Danışman olduğum için Halil de gördüm çok Osman da gördüm. İşin en acı tarafı, adamın ne mal olduğunu, hatta mal bile olamadığını görünce bile yüzüne gülümsemek gerekiyor, gülümsedim. İş görüşmesine gelen insanlarla mülakat yaparken, "sen benimle dalga mı geçiyorsun" diye dışarı kovalayacağın adamla bile, firmanın saçma sapan adı çıkmasın diye 1 saat görüştüğümü biliyorum.

Atarlanarak iş yapılmaz arkadaşlar. Tamam sinirlenirsin, kızarsın ama yutkunursun. Yutkunamıyorsan dışarı çıkıp hava alırsın. Sürekli sinirini bozuyorsa şikayet edersin, zor bir şey değil. Bir arkadaşımın çok güzel bir lafı var. "Yeterince memnuniyetsizlik varsa, aksiyon alınır." Git patronuna söyle, Halil böyle böyle de. Cevap olarak ne diyecek çok merak ediyorum. Bence idare et falan der.

Bir de Bülüt var mesela. Adamın işi sadece karı kız. İşe gelmesinin bir manası bile yok ama geliyor. Çıkış saatini düşünüyor sonuna kadar ve gün boyunca da sürekli mesajlaşıyor. Yüksek sesli konuşup rahatsız ediyor insanları. Yavşak herifin teki. ama gel gör ki, çok enteresandır, şirkette ortam ne zaman gerilse bir tek bu adam sakin kalıp ortalığı yatıştırıyor. Yeni gelen bir elemanın saçma bir duruşu vardı. Başkası olsa "indir ayağını, nerede zannediyorsun sen kendini" der. Bu gitti, bilemeyeceği bir şey sordu, "sana ceza, 1 saat boyunca düzgün oturacaksın" dedi. Şimdi bu adamın yaptığını yapabilecek adam çok azdır. Hem ortalığı sakinleştiriyor. Hem de herkesle arasını iyi tutuyor. Sosyal anlamda firmayı birbirine bağlıyor ve iletişim kopukluğunu engelliyor. Açın bakın, belli bir büyüklükteki firmaların batma sebebidir bu iletişim kopukluğu. Başkaları eminim arkasından, "ya adama bak bi halt bilmiyor, yavşak herifin teki" diyor, birileri de cevap olarak "sorma, hakkaten öyle ama geçen gün bi fıkra anlattı, olum yarıldım resmen" diyor.

Sizin söylediğiniz Halil'in her tarafı kötü olamaz. İyi yanını siz görmüyorsunuzdur muhtemelen. Çok normal, çünkü ön yargılı yaklaşıyorsunuz.

Bir de başka bir açıdan yaklaşmayı deneyin. Varsayalım ki bu Halil, hiçbir şeyden anlamıyor. Bildiğin odun. Peki bu adamın bu durumunu kullanamaz mısınız? Ben mesela en kötü ihtimal, adama bir iki bir şey gösteririm, ama amacım adama öğretmek olmaz, üstümdeki adamın gözüne sokarım bunu. Yani 5 saat iş yapıyorsam, 5 saat de Halil'in arkasını topluyorsam, bunu işverenin gözüne sokarım. İşveren iş yavaşladığı için salak değilse durumu farkedip Halil'le ve seninle oturur konuşur. Konuşmazsa ben gider konuşurum. Ama en azından durumun farkında olur. Böylece sen onun mentor'u olursun. Firmadaki diğer insanlardan bir adım öne çıkarsın. Vakti geldiğinde de terfini alırsın.

Kısacası insanların özellikleri farklı farklı. Öğrenin, güçlenin, kullanın.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...