Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Fotoğraflarım ve yorumlar


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
Bir süredir fotoğraf çekiyorum.İlk fotoğraf makinem Panasonic DMC-Fz8di ve bu makineyi 4 sene boyunca bol bol kullandım.En son shutterı 115 bin küsürü göstermeye başladığın artık bir profesyonel makine almaya karar verdim ve Canon 40D aldım.İlk makinem yarı profesyonel bir makine olduğu için enstantane diyafram gibi kavramları onunla geçen 4 senenin son 1 senesinde gayet iyi kavradım.Bundan önceki 3 senede ise makineyi kullanırken hep manuel ayarında kullandım ve bu kullanım sürecinde tek amacım pozometreyi 0 da tutmaktı.O süreçte çektiğim fotoğrafların hepsini yedekleme amacı ile tuttuğum harddiskin bozulmasıyla kaybettim.Bir şekilde sağda solda paylaştığım bir kaç fotoğrafımı kurtarabildim.Onların arasından seçtiğim bir kaç kare ise şöyle.
http://www.flickr.com/photos/erson/sets/72157626171795309/

Geçen sene aldığım Canon 40D makineme lens konusunda çok fazla düşünmeden 50 mm 1.8 aldım ve makineyi aldığımdan bu yana başka bir lens kullanmadım.Bu aralar manual lenslere merak sardım ve eğer bulabilirsem geniş açı(cosina 20 mm 3.8) gibi bir lens alarak fotoğraf çekmeye devam etmeyi düşünüyorum.

Peki bu postu neden açtım?Fotoğraflarımı bir süredir flickr da paylaşıyorum.Fakat fotoğraflarımın gereken ilgiyi görmediğini düşünüyorum.50 mm lensi aldığımdan beri genel olarak insan konulu fotoğraflar üzerinde çalışıyorum ve sanırım bir yerlerde bir şeyleri yanlış yapıyorum.Sizden isteğim fotoğraflarım üzerindeki 3. gözün yorumları.Fotoğraf konusunda teknik bilgi sahibi olmaksızın sadece gözünüze neyin yanlış neyin doğru geldiğine dair bir takım yorumlarda bulunursanız muazzam olur.Teknik konularda bilgiliyseniz tabii bu tip yorumlarıda esirgemeyin.:)

Peki bu konuyu neden bir fotoğrafçılık sitesinde açmadım?Fotoğraf sitelerindeki "ışığınız şöyle, şuyunuz böyle, ışığınız bol olsun" gibi ne teknik ne de teknik olmayan iki arada bir derede post kasma amaçlı fotoğrafçılık yorumlarını samimi bulmuyorum ve bu tip yorumlarında bana pek birşey katacağını düşünmüyorum.

fotoğraflarım 40D ile : http://www.flickr.com/photos/erson/
Mesaj tarihi:
Aldım abi takibe.

Senin gibi böyle sindire sindire ilerleyip tek veya çift odak aralığı ile gayet güzel geçinebilenlere özenmiyor değilim.

Ben gittim her odaktan bişeyler aldım. Her bişeyi çekmek istiyorum. Ve bunun çok iyi olmadığını da biliyorum =) Ama işte bir her şeyden tadayım ki sonra yolumu bulabileyim diye bahane uyduruyorum kendime ya bakalım... ne zaman kendime ait bir tarz ve odak uzaklığını bulabileceğim bilmem. 16 oy olmuş benim de dslr alalı =)

Eleştri -ya da yorumlama diyelim- işi zor. Emek istiyor aslında baya ve sadece bir başkasının iyiliği için yanlış anlaşılma riskine girme zahmetine kimse katlanmak istemiyor sanırım.
Mesaj tarihi:
Ben o süreci panasonic makinemle atlattım.Panasonic üzerindeki lens 6 mm-72 mm yani 35 mm de 36 mm -432 mmydi ve F2.8 - 8 (wide) F3.1 - 8 (tele) veren bir lensti ki bu aralıkta bu diyaframlar muazzamdı:).Fakat beni makine almaya iten 3 sebep vardı.
1.si panasonic üzerindeki sensörün küçük olması dolayısı ile 200 isonun üzerinde muazzam bir gren oluşumu.Bu yüzden makineyi genelde 100 isoda kullandım ve hep gece çekimlerine özendim ve gün batımından bir yarım sonrasında makineyi kullanamaz hale geldim.Keza tripodla bir yerlere gitmek hep mümkün olmuyor.:(
2.si böyle geniş aralıklı bir lense sahip makineyle fotoğraf çekmek pek kolay değil.Kadraj ayarlaması pek çok zaman sıkıntılı oluyordu.Biraz yakınlaşsam biraz uzaklaşsam derken konu heder oluyordu genelde.Şimdi 50 mmyle(her ne kadar 80 mm olsada) bir adım ileri bir adım geri atarak kompozisyon oluşturmaya çalışıyorum.Hala bu konuda çalışmalarım devam ediyor.:)
3.sü arkadaşlarımın DSLR makinelerini kullandıkça kendi makinemin ağrılığı çok az gelmeye başladı.Sanki çin yapımı bir oyuncak taşıyorum hissine kapılıyordum her fotoğraf çekmeye çıktığımda.

İyidir kötüdür derken makineyle geçen son senemde kayda değer 3-5 fotoğraf çekmeyi başardım ve bu esnada da para biriktirip 40D yi ve 50 mm 1.8 i aldım.Aslında aralıklı bir lens alacak param vardı ama 50 mm yi kafama koymuştum ve onun dışında bir şeyi gözüm görmüyordu.1-2 defa arkadaşlarımın makinelerinde(nikon 40D ve 80D) 50mm kullanma fırsatım olmuştu.Akabinde lensten kopamadım.Kalan paraya küçük fotoğraf makinesi çantası bir yedek pil aldım.Hala artan parayla bir süre ayyaş gezdim.(e o da lazım :) )

Şimdi sen sanırım bu süreci bir dslr ile atlatmaya çalışıyorsun.Senin için maliyetli bir dönem olacak ama sanırım sonunda bir 5D mark II 17-40 24-70 70-200 100 macro gibi über bir setle sonlanacakmış gibi.:)

Bence kısa bir süre içinde prime bir lense geçip elindeki kısıtlı olanaklarla(50 mm, 20 mm, 35 mm ...?) gibi gözünün gelişmesini sağlamalısın.Keza ben fotoğraf çekmeye ilk başladığım halle şimdi ki hal arasında fark görüyorum.O zamanlar kazara çektiğim gayet güzel bir kaç fotoğrafım dışında dönüp fotoğraflarıma bakamıyorum ki 4 senelik arşivimi harddiskimle birlikte kaybettim ve yeni makinemli yeni bir sayfa açtım.

Makine ve lensten önce göz var.Önce biraz onun üzerinde çalışmak lazım diye düşünüp şimdiler bol bol fotoğraflara bakıp bol bol çekim yapıyorum.
Mesaj tarihi:
yav said:

Ben gittim her odaktan bişeyler aldım. Her bişeyi çekmek istiyorum. Ve bunun çok iyi olmadığını da biliyorum =) Ama işte bir her şeyden tadayım ki sonra yolumu bulabileyim diye bahane uyduruyorum kendime ya bakalım...


Bence dogrusu da budur. Bi range e kisitlanip kalmak yerine devamli yeni lensler deneyip farkli calismalar cikartma firsatini kovalamak bence sabit bi tarzdan daha etkileyici amac.

Ayrica parfocal lenslerde kadrajlamanin zor olduguna da katilmiyorum, olsa olsa lens diametresine ve zoom ring in direncine aliskanlikla alakasi vardir. Prime lenslerde fotografcinin konuyu fotograflarken dusunecegi daha az sey oluyor dolayisiyla diger faktorlere daha hakim oluyor gibi bi sonuca varilabilir belki ama, yinede ben buna tecrube demeyi yeglerim.
  • 3 yıl sonra ...
Mesaj tarihi:

Yeni konu açıp ortalığı kirletmeden şurada fotoğraflarımı göstereyim.Her türlü yorum açığım.Fotoğrafların hiç biri manüplatif değerde photoshopa maruz kalmadı.Yalnızca RAW fotoğraf üzerinde standart düzenlemeler yapıyorum.







Eminönünde bir hanıniçinden yukarıdaki fotoğraflar.






Fabrika montajı esnasında.Samsung s4 ile instagram efektlerini kullandım.


İstiklal caddesi, tünele doğru inerken burası.Crowd control diyorum buna.



Eskişehirden Ankara'ya dönerken.

Mesaj tarihi:


Beykozda arazi çalışmasına giderken yol üstündeki mezarlık.



Burgaz adadan karşıya bakış.Karşıdaki adanın adını unuttum ama.Sivri ada olabilir.



Osmanbeydeki ermeni mezarlığından bu karede.



Edirnedeki tarihi çarşıdan bu da.



Yağmur yağarken makine yanımdaydı.(Tonlama biraz manüplatif.Tek kare hdr denedim su damlalarını belirginleştirmek için.)



Galata Kulesi'nin altındaydı bu kedi.



Dupnisa mağarasının oralar.
Mesaj tarihi:


Artık böyle bir manzara yok.Teknokent yaptılar buraya, İTÜ.



Sultan Ahmet'in oralarda bir durak.



Ankara Armadadan karşıdaki inşaatın yansıması.Bitmiş o inşaat.Orayıda alışveriş merkezi yaptılardı galiba.



Kadıköydeki balon.



Ankara Eskişehir arası yeniden.
Mesaj tarihi:


İTÜ Göletin oralardan.



2. köprünün altı.





Poz veren kediler vardı gecenin bi vakti Kabataş civarlarında.



Kalıp.



Burgaz ada madam marta koyu.
Mesaj tarihi:


Ankara Kızlayda yamuk binanın camından meydanın yansıması.




Sakarya caddesi.



Yüksel caddesi.



Atakule.



İstanbul-Bursa arası arabalı vapurdan.



İstiklal caddesi.



Ankara Yüksel caddesi.



Tulumtaş mağarası, Ankara.





Burgaz Ada.





Kaçkar dağı, Fırtına nehri yanı.



Yukarı Kavrundaki kamp yeri.
Mesaj tarihi:


İstinye sahil.



Akvaryum teranesi.



Fatih tarafları.



Sirkeciden Sultan Ahmet'e doğru giderken yol üstünde bi yer.Galiba Gülhane parkının karşısı.









Lubitel'in içinden.



Haydarpaşa.







Beykoz.
Mesaj tarihi:

https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-frc3/t1.0-9/179273_10150091868164705_5993292_n.jpg





Hrant Dink için bir eylem.



Taksim.



Kadıköy Karga barın en üst katı.



Ankara veterinerlik fakültesi.



Cinlikuyu mağarası civarları.







Tünelden aşağı.



İstiklalden aşağı.



Osmanbey.



İstiklal.



Dupnisa kampı.

Mesaj tarihi:
level ayarı yapıyomusun fotolara? bazı fotolarda siyah yerler çok siyah. sanki o siyah yerlere bi kova siyah boya dökülmüşte taşıyomuş gibi. ayrıntıyıda öldürür bu. yada rawı işlemeklede alakalı olabilir.
Mesaj tarihi:
O renk ayarlama konusunda o kadar beceriksizim ki dönüp baktığımda bazen fotoğraflardan tiksiniyorum ama bu sefer kompozisyon kurtarıyo.

Renk olayına çalışmam lazım.Keza bildiğimiz yurdum insanı zenci gibi oluyo yer yer.
Mesaj tarihi:
basit onda bişey yok

http://pe-images.s3.amazonaws.com/basics/adjustment-layers/photoshop-levels-adjustment-layer.gif

resimde kırmızı yuvarlağa aldığı okları grafiklerin uçlarına getireceksin öncelikle. bu doğal renklerde olmasını sağlar.

sağda altta siyah gri beyaz damlalıklar var. mesela siyah damlalığı seçip fotoda simsiyah olduğundan emin olduğun yere tıklarsan gene doğal rengini bulursun.

yada biraz daha koyu olmasını istiyosun mesela. siyaha yakın ama normalde tam siyah olmayan bi yeri işaretlersin.
Mesaj tarihi:
Eyvallah müdür.Levels kullanmadım daha önce ama bi deniyim bundan sonra.

Bu arada siyah beyaza karşı fazla bi eğilimim var.Siyah beyazda doğru tonları tutturabilmek için ne yapmalı?
Mesaj tarihi:
sonra selective colouru kullababilirsin

http://www.newtutorials.com/selectivecolor/selective08.gif

tek tek yukarda colours yazan yerden mavi kırmız sarı istediğini seçip altındaki çubukları oynatarak istediğin etkiyi verebilirsin. sadece seçtiğin renge etki eder. ufak ufak oynayıp, preview tikini kaldırıp geri işaretleyerek önceki haliyle son yaptığın halini kontrol edersin. çok oynatırsan okları doğallığı bozar. bozmak istersen çok oynatırsın.

gerçi biliyosundur belkide anlatıyorum işte görsel sanatları bırakalı çok oldu özlemişim.

son posttaki kompozisyonlar iyi ama.
Mesaj tarihi:
siyah beyazda önemli olan görmek istediğin ayrıntıyı öldürmemek. yada gereksiz ayrıntıyı simsiyah yapıp sadeleştirmek gereksiz kalabalığı önlemek.

mesela şunda

https://farm6.staticflickr.com/5161/5287120406_4c839a3c14_b.jpg

soldaki deri pantollu kadının pabtolunda grilikler var. tercih meselesi onun görünmesi boyut hacim katıyor. siyah damlalığı alıp o griliklerin nispeten koyu olan biyerine tıklarsan tıkladığın pikselin rengindeki bütün tonlar simsiyah olur. daha sadeleştirmiş olursun. tıklamazsan hacmi belli olur şu andaki gibi.

https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/hphotos-ak-frc3/t1.0-9/154871_483640459704_7251147_n.jpg

bundada telden bakıyorum ama soldaki kapı tam siyah değil galiba. siyah damlalıkla o kapıya tıklarsan daha az siyah ton çeşitliliğine sahip yani daha duru sade ve çarpıcı bi ton olur foto genelinde. ams tıklarken doğru pixeli bulmalısın deneyerek.
Mesaj tarihi:
yada mesela kadının kafasının bittiği basamağın sol ucunda siyahdan griye geçiş var. siyah damlalıkla griye dönüşmeye başlayan bi yerlere tıklayarak daha siyah yoğunluklu yaparsın fotoyu. ama 1 pixel geri yada ileri yapman bile farkeder.
×
×
  • Yeni Oluştur...