Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Bi fıkra..(+18olabilirde olmayabilirde)


Tyrael

Öne çıkan mesajlar

Eski Mısır'da, bir dönem çok lanet, çok sinirli bi firavun devleti yönetiyomuş.. O kadar lanetmiş ki, astığı astık kestiği kestik.. Keyfiyen halka ızdırap çektiren manyağın biri..

Derken bir sabah yine sinir küpü vaziyette uyanmış. Çağırmış yardımcısını, kükremiş:

- Bütün Mısırlıları topla sarayın önüne. İş güç anlamam, 1 saat içinde burada olacaklar! Konuşma yapıcam, gelmeyen ölümlerden ölüm beğensin!

Yardımcısı sararıp solmuş... Koşmuş emri yerine getirmiş. Bi saat sonra firavunun yanına gidip "hazır" demiş, "bütün mısır halkı sizi bekliyor."

Firavun çıkmış sarayın balkonuna. Şöyle bi gözgezdirmiş kalabalığa.. Herkes işi gücü bırakmış sarayın önüne gelmiş.. Derken durmuş:

- "Tamam lan" demiş. "Dağılın!"

Halk biliyor ki firavun arıza! Ama emir emirdir deyip dağılmışlar. Firavun içeri girmiş.. Hala sinirli.. Yardımcısını tekrar çağırmış:

- "Yazıcıları çağır!" demiş. "Bişey yazdırıcam! 5 dakikaya hazır olsunlar!!"

Yardımcısı koşmuş hemen. Yazıcıları bulmuş getirmiş odaya. Yazıcılardan biri yaşlı ve tecrübeli, diğeri genç.. Ellerinde koca koca taştan tabletler, çekiç, çivi.. Hiyeroglif kazıyacaklar.. Korka korka girmişler odaya. Firavun dönmüş bunlara, gürlemiş:

- "Geçin lan şuraya! Hazırlanın, başlıyorum!"

Yazıcılar ilişmişler hemen bi kenara. Tabletleri dizlerine koymuşlar. Çekiç çivi ellerinde, hazırlar..

- "Ben" demiş firavun.. Yazıcılar tıkır tıkır tıkır hemen bi firavun resmi çizmişler tabletlere..

- "Mısır'ın" demiş.. Hemen bi mısır resmi çizmişler bu sefer çekiç çiviyle..

- "Anasını.." demiş firavun.. Mısırın yanına bi kadın resmi çizmişler.

- "Avradını.." demiş.. Bi kadın resmi daha çizmişler tıkırdaya tıkırdaya..

- "S.kiim!" demiş firavun. Yazıcılar tam yazacaklar, durmuşlar.. Genç olanla yaşlı olan birbirlerine bakmışlar. Firavun bunlara bakıyo, gözleri kanlanmış artık sinirden.. Yazıcılar söylesek demişler içlerinden, bizi asar.. Söylemesek yine bizi asar.. En sonunda firavun gürlemiş:

- "Noldu lan?!"

Yazıcılardan yaşlı olanı dayanamamış:

- "Haşmetlim.." demiş titreye titreye, "bi problem var: S.kiim, tek taşakla mı yazılıyo çift taşakla mı?"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

İşledikleri suçlar yüzünden 3 mahkum ömür boyu hapis cezası alırlar. Her biri tek kişilik hücrelere kapatılır.. Yıllar geçer, mahkumlar hiç olay çıkarmaz falan.. Mahkeme heyeti, mahkumların iyi hallerini gözönünde bulundurup, onlara bi kıyak geçme kararı alırlar ve derler ki, "bu adamlara her on yılda bir, bi dilek dileme hakkı verelim. 10 yıl sonra ikinci dileklerini dilesinler.."

Bunun üzerine ilk mahkumun hücresine gidip durumu anlatırlar ve 10 yıllık dileğini sorarlar. Mahkum "Ben 10 yıl okumama yetecek kadar kitap istiyorum" der.. Görevliler koli koli kitap taşırlar hücreye, 10 yıl sonra görüşmek üzere der ayrılırlar.

Sonra 2. hücreye geçerler. 2. mahkuma da aynı şeyler anlatılır. Mahkum der ki "sakıncası yoksa, ben de 10 yıl yetecek kadar bira istiyorum".. Görevliler kasa kasa biraları yığarlar bu sefer. 10 yıl sonra görüşmek üzere..

Sıra 3. mahkuma gelir. Yine aynı şeyler.. Mahkuma dileğini sorarlar. Mahkum yanıt verir: "O zaman ben de 10 yıl yetecek kadar sigara istiyorum.." Karton karton sigaralar gelir. Hücreyi kilitleyip 10 yıl sonra gelmek üzere ayrılırlar..

10 yıl geçer. Mahkeme görevlileri tekrar gönderir. Görevliler ilk hücreye ilerleyip kapıyı açarlar. İçerideki mahkum son kitabının son sayfasını kapatıp yaklaşır onlara.. "Hoşgeldiniz" der.. Görevliler yine bir 10 yıllık dilek dilemesini isterler. Mahkum cevap verir: "10 yıl yetecek kadar daha kitap istiyorum.." Görevliler tamam diyerek ayrılır.

İkinci hücreye giderler ardından. Kapıyı açarlar, içerideki mahkum son birasından son yudumu alıp yaklaşır.. Görevliler ona da sorarlar dileğini.. "10 yıl yetecek kadar bira istiyorum yine" der.. Görevliler tamam der..

Sıra 3. mahkuma gelir. Hücreye gidip kapıyı açarlar. Mahkuma ikinci 10 yıl için dileğini sorarlar. Mahkumdan hemen cevap gelir: "Çakmak istiyorum aq, çakmak!"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

capul said:
Dört rahibe hakkın rahmetine kavuşup cennetin kapısına gelmişler.Kapıdaki melek demiş:
-Cennete girebilmeniz için dünyada işlediğiniz tüm günahları itiraf etmeniz lazım, ancak o zaman sizi içeri alabilirim.

Rahibeler sıraya girmiş ve ilk baştaki söylemiş:
-Ben işaret parmağımla bir penise dokundum.

Melek demiş:
-İyi bakalım şuradaki tasta kutsal su var, parmağını onun içine batır, günahın bağışlanacak..

Rahibe parmağını suya batırır ve sonra cennete girer.Sıra ikinci rahibeye gelir:
-Ben de sağ elimle bir penisi tuttum..

Melek:
-İyi bakalım git sen de elini kutsal suya sok sonra gir içeri...

Tam o esnada 3. ve 4. rahibe sıradaki yerlerini değiştirir.Melek sorar:
-Siz niye sıranızı değiştirdiniz bakayım?

Öne geçen rahibe:
-Şu suya götünü değdirmeden ben bi ağzımı çalkalayım...

bu güzelmiş hehe
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Memleketin birinde bir kral varmış. Adam sincap hastasıymış. Sarayında türlü türlü, cins cins sincaplar besler, yeni bir sincap türü bulduğunda mutlaka sarayına getirtirmiş..

Bir gün yine memleketin birinde yeni bir sincap türü olduğu haberini almış. Hemen vezirini çağırtmış. Demiş "Vezir, hemen gidiyosun, o sincabı getiriyosun bana!"

Vezir, kralın bahsettiği memleketi bildiği için yanıt vermiş: "Haşmetlim" demiş, "Ben gitmesine giderim de, o memleketten hayvan çıkarmak ölüm cezası demektir"..

Kral hiç umursamamış. "Gidecek getireceksin" diye kestirip atmış. Vezirin boynu kıldan ince. Hazırlıklarını yapmış, bir hafta sonra çıkmış yola. Aradan aylar geçmiş.. Vezir sonunda saraya dönmüş.. Vezirinin döndüğü haberini alan kral hemen çağırtmış veziri. "Tez gelsin!"

Vezir kralın huzuruna çıkmış. Selamını vermiş. Kral sormuş:

- E söyle bakalım, nerede sincap? Getirdin mi?

Vezir sıkıla sıkıla yanıt vermiş:

- Haşmetlim, getiremedim.. Yakalandım sınırda, zar zor kurtulup gelebildim buraya..

Kral küplere binmiş! "Tez vurun kellesini!" diye haykırırken, vezir lafa girmiş:

- Kralım, bir dinleseniz beni...

Kral, anlat dercesine kaş göz etmiş. Vezir anlatmaya başlamış:

- "Haşmetlim" demiş, "Emir buyurduğunuz üzere, hazırlıklarımı tamamlayıp sincabın bulunduğu memlekete gittim. Balta girmemiş ormanlarda aylarca sincabı aradım. Sonunda buldum, yakaladım kafese koydum.."

Kral meraklanmış.. "Ee, devam et" demiş..

- Haşmetlim, hatırlarsınız ki o memleketten hayvan çıkarmanın ölümle cezalandırıldığından bahsetmiştim size. Bu yüzden, sınırdan çıkışlarda arama yapan görevlilere yakalanmamak için, ben de sincabı kafesinden çıkardım, kıyafetimin altına soktum hayvanı..

Kral huysuzlanmış.. "E nerede o zaman sincap?! Nasıl yakalandın o zaman?!"

- "Haşmetlim" demiş..

- "Sınırdan çıkmak için kuyruğa girdim. Görevliler görmesin diye sincabı da kıyafetin içine soktum. Tam sıra bana geldi, sincap indi kıyafetin aşağılarına.. Görevli beni arıyor tam.. Hayvan benimkini ağaç dalı sandı kemirdi, sesimi çıkartmadım.. Arka tarafı yuva sandı girdi çıktı, yine ses etmedim.. Ama onları ceviz sanıp yuvaya sokmaya çalışınca...."
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

18+

Temel askerde havacıdır.Komutanları 3 gün sonra parasütle atlama talimi yapacaklarını söyler.

ilk gün Temel rüyasında annesini görür.annesi : " oğlum sakın paraşütle atlama senin paraşütün açılmıyacak ve yere cakılacaksın" der.

Temel bunu komutanına anlatır.Komutanda; " böyle saçma seylere inanma, rahat ol " der.

2. günün gecesinde Temel gene uyudugunda aynı rüyayı görür ve Annesi aynı uyarıyı yapar.Temel yine komutanına gider ve aynı cevabı alır.

son gece Temel gene aynı rüyayı görür ve sabah atlayıstan hemen önce komutanına anlatır annesinin onu gene uyardıgını ve atlamak istemedigini söyler.Komutan artık cok sinirlenmistir ve der ki

" Aptal adam öyle saçmalık mı olur inanma boyle seylere , bunu sana kanıtlayacagım ver senin paraşütünü " ve paraşütleri degisirler.

Herkes teker teker atlar ve sıra Temele gelir.. Temel atlar bir süre sonra paraşütü acılır. Temel den hemen sonrada komutan atlar.Temel bakar ki Komutan aynı hızla dimdirek asagı dogru gidiyor

Temel yukardan bağırır : " Komutanım nereye ??? "

Komutan : " Ananın .mını S.kmeye !! "
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Adamın biri bir gün bi adaya düşer adada kendisinden başka bide kör bi adam vardır.Adam adada bir süre yaşadıktan sonra çok azmıştır.ve körü bulur.Köre der ki:

Bende körüm iki kör birbirini s.kerken gözleri açılmış belki bizimde açılır der.

Kör kabul eder ve adama biraz dokundurur ve tamam benim gözüm açıldı sıra bende der adam

Adam başlar görü s.kmeye 1 saat olur 2 saat olur kör artık sıkılır hani benim gözler niye açılmıyor der:

Adam sen doğuştan körsün senin ananıda s.kmek lazım der.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 2 hafta sonra ...
fıkra değil ama fıkra gibi olay cidden:

said:
Size gercek bi Aziz Nesin Hikayesi yazayim....

Cuma Aksami Oxi-gen radyo programim biter... Bebek Barda sadece tek bir icki beni eve yollar ama Seytan Kardesh kafayi takmis bir kere bana. Kader karanlik aglarini ormeye baslamis bile....
Saat gece 1:30 Aksaray da legal bir U donus. Yan cebe girdim, kalkisa ucuncu siradayim, emniyet kemerlerim bagli ve koltuklar "In the upright position" isik bize yandi. Omundeki iki oto hareketlendi ve donduler Sag serbest... (Turkiyede isiklara inanmam) U turn tamamladim....
GUMBUR.... TAKKK TIRAKKKK!!!!!
Bir anda yolun tersine bakiyorum ve toz duman icinde bir shock!!!!
Benim Wrangler in arkasi yok,,, arka iki lastik yok... ben oturuyorum... sagim solum sobe kirik mirik yok.. yuzumden gozumden kan akmiyor... millet kosuyor.... "abi bi sey yok gecmis olsun" felan...
Vay Anasini sayin seyirciler Turk Polisi amma cabuk geldi derim ertesi gun anlarimki Polis Binasinin onundeymisiz megerse...
Salak bi herif, "Abi yuzellilyle gidiyorum, gecerim sandim, abiyi gormedim bu bana ders olsun vs vs diye geveleyip duruyor"
Polis ise, "birak Abi bu Ibneyi biz senin temiz Alkol muayeneni yaptiralimda... yok dimi abi allkol malkol" diye beni kolumdan cekistiriyor.
Renault 12 Turk Oto Sanayinin parlayan yildizi... "Turk Polisi Yakalar" vaziyetinin vasitasi!!!!!
Arka koltuga oturtuyorlar beni... "Boyle serefsizlerin A... Koyyim abi" vs gibi laflarla vatani ve vatandasi kurtaran Polis Gaza Basar...
15 saniye sonra
GUMBUR.... TAKKK TIRAKKKK!!!!!
Iste burada hayatimin rengi degisir.... bu nedir "De ja vu" mu... neden bir daha yasiyoruz??? nasil yani????? bi dakka biz bu filmi gorduk felan derken...
Arka koltuk ve kapilari iptal olmus olan ama hala cakali cakali isiklari Flash eden Renault12 nin on kapilarindan disari atarim kendimi...
Minibus uzaklasmaya baslar.. Polisler ise "a... koyyiiim o... cocugu" gibi haykirislar ile kiliflarindan hic cikmayan silahlarini cekmeye calisirlar ama onlarin silahlari daha cikmadan minibus uzaklasir bile. "Gecmis Olsun Abi, vay ipne vay nasil geldi orrr... cocugu" laflari arasinda boynunu tutarak ben artik nihayet kaldirima otururum ... bi dakka ellesmeyin bi yere gitmiyorum, yardima ihtiyacim yok... lutfen bana yardim etmeyin vs derken... hic bi sey olmamis gibi yan yoldan "O MINIBUS" cikar... "abi bak ayni ipne... kos.. yakala.. adam gene kacar ne tuhaf bir gece... artik anlamiyorum hangi dunyadayiz.. yoksa oldukte burasi cehendemmi... felan diye kendini sorgularken.. karakola artik yuruyerek gidiyoruz... bir sure sonra... "iste bize carpan bu ipne abi" diye Polis onume bir yaratik getiriyor... ust bas Kan icinde surat simsiyah bir cehendem zebanisi iri bir hayvan...herhalde adami dovmekten oldurecekler... yahu adami cok dovmeyin hastahaneye goturun vs derken. "Yok ne dovmesi be abi bu ipneler bu saatte kacak at esek mesek keser bunlar hayvan kani" demezmi... rahatliyimmi, agliyimmi. guluyummu, bagiriyimmi, ne bok yiyim????
Uzerimde birkac morluktan baska yara bere yok ama boynumda 4 yerinden disk kaymasi vaziyetleri hemde Polis Otosunda!!! Guldurmeyin boynum agriyor...


Ayhan Sicimoğlu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...