fede Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 dolgun Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 hmm o zaman karar verdim ben kaju olmak istiyorum.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bella Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 kavrulmuş. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bella Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 çifte. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fede Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 abi sen metaforu yanlış anladın Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 fede said: abi sen metaforu yanlış anladın errrör!! ahanda gitti devrelerim.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
KillJoy Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 17, 2010 esmer Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
balon Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Bella said: alante said: Evet geç kalındığında karşılaşılacak durumla ilgili Çerez tabağı teoremi (alıntıdır) Bir kuruyemiş tabağı kalabalık bir grubun önüne geldiği zaman sırasıyla önce antepfıstıkları, ardından bademler, sonra fındıklar gider. En sona beyaz ve sarı leblebiler kalır. Eğer belli bir yaşa kadar evlenmemişsen de durum farklı olmaz. Ya kalan leblebiler ve ayçekirdekleri ile idare edersin, ya da olur a bir fıstık bulurum diye tabağı karıştırır durursun.. Aynı tabakta ucu açılmamış kabuklu şam fıstıkları da kalır. Herkes bir eller, bakar ama kimse açmaya cesaret edemez, tabağa geri bırakır. Onlara ulaşmak cesaret ister. Dişine güveneceksin kıracaksın ki, içinde gizlediği lezzete ulaşabilesin. Ama risklidir, dişini kırabilirsin. güzelmiş bu. ama ben önce bademden başlıyorum. fındık ve fıstıklar hep sona kalıyor sdf Fındık, badem. Antep fıstığından bıkabiliyorsun antep'te yiye yiye. yani fail teoremin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
peder zickler Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 kabuklu şam fıstıklarına herkes elliyo, ağzına götürüp açamıyınca tekrar tabağa koyuyor Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
peder zickler Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 görücü usülü de o kadar kötü değil , benim bir yakınım daha yeni görücü usülü ile tanıştığı mavi gözlü, güzel vücutlu , güler yüzlü tatlı bir öğretmen hanımla evlendi.Adam malak ama savcı işte :> Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
alante Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Bıkma olayı ayrı bir olay zaten. Evli arkadaşlardan biliyorum. 1-2-3 sene iyi gidiyor, sonra çapkınlıklar başlıyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Vidar Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 alante said: Bıkma olayı ayrı bir olay zaten. Evli arkadaşlardan biliyorum. 1-2-3 sene iyi gidiyor, sonra çapkınlıklar başlıyor. pub forumda söylenecek şey mi abi şu :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Law Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 "peder zickler" said: görücü usülü de o kadar kötü değil , benim bir yakınım daha yeni görücü usülü ile tanıştığı mavi gözlü, güzel vücutlu , güler yüzlü tatlı bir öğretmen hanımla evlendi.Adam malak ama savcı işte :> Görücü usulü ile evlenmede çiftler yinede evlilik öncesi görüşüyor, tanışıyor, hani birbirlerini tanıdıkdan sonra evleniyorlar. Burada görücünün yani arabulucunun faktörü iki insanı bir araya getirip, tanışmalarını sağlaması. Daha az yıpratıcı oluyor, en azından iki tarafda evlenmek maksadı ile bir araya geliyor, kafalarında o konuda bir şüphe yok ve sonuca dha hızlı gidiyorlar en azından kartlar açık. Zaten karşı cins sadece bir araç oda yaşamımıza konfor katması için (her iki taraf içinde), belirli bir yaşdan sonrada insan bunun farkına varıyor herhalde. Mantıklı bir seçim oluyor nihayetinde. Aşk evliliklerinden daha uzun ömürlü olur mantık evlilikleri gibime geliyor. Schopenhauer abimde aynı fikirde olsa gerek aşk evliliklerinin türün devamı için yapılan en iyi eşleşme olduğunu söylüyor, ki adamın bu teorisi ispatlandıda feromen (yanlış yazdım herhal), ve şu ter kokusu deneyi ile ntvde bir ara çıkmışdı. O yüzden aşk evliliklerinin aslında türün en sağlıklı şekilde devamı için doğa ananın bize yaptığı bir oyun olduğunu söyler. En nihayetinde aşkda bittimi ki bitiyor malumunuz, elde kalan ne oluyor bilmiyorum. Mantık evliliklerinin ise bu bağlamda daha uzun ömürlü olduğunu belirtiyor kendileri. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
peder zickler Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 zaten karşındaki mantığının kabul ettiği biriyse sonrada sevmeye başlıyorsun ister istemez Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Law Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 "peder zickler" said: zaten karşındaki mantığının kabul ettiği biriyse sonrada sevmeye başlıyorsun ister istemez Evet ve zaten birbiriniz için herşeyi daha katlanır hale getirdiğiniz gerçeğinida kavrayınca mutlu mesut yaşanır gider gibime geliyor en azından beklentiler düşer yada olması gereken seviyeye iner. Bülent Ortaçgilin dediği gibi "aşk bir dengesizlik ve dengeye dönüşen sevgi" misali yaşanır gider. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fede Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 anama söyliyim de bana kız bulsun kadın anam Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
eski Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 sevıyosanız kacırmayın evlenın kardesim ne farkeder ki piçmişin değilmişin kuş uctuktan sora Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bella Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 balon said: Bella said: güzelmiş bu. ama ben önce bademden başlıyorum. fındık ve fıstıklar hep sona kalıyor sdf Fındık, badem. Antep fıstığından bıkabiliyorsun antep'te yiye yiye. yani fail teoremin. hahah bi teoremim yok, yeme stilim bu. tamamen kuruyemişi düşünerek yazdım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
balon Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 18, 2010 ya onu ben sana dememiştim ki alante'ye demiştim :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
inprc Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 evet ben ekşi sözlükteki düz adamım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sdeceokuyangenç Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 ayak ağrısı çeken adam olurum Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
FromTheHell Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 adam gibi adam olurdum Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
FromTheHell Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 ama bu saatte nette deli sevmiş gibi takılan biri olmak istemezdim mesela Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar