dufrasne Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Böyle http://img20.imageshack.us/img20/8172/eskimommin.jpg Ay-Mars'ta durum farklı olur ama, otomatik Kabe bulucu makina çıkarmak lazım Dünya'yla uyumlu dönen falan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Perfectionist Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Absolut said: Kendine bi yönü kıble sayar oraya doğru kılar. Tamam da neye göre? Bununla ilgili bir hadis veya ayet var mı? Yani Ayrıca sadece yön değil. Saatler de hesaplanamaz. Çünkü namaz, oruç gibi ibadetler güneşin konumuna göre, gündüz-gece şeklinde ayarlanıyor. Kutupta sürekli gündüz ve sürekli gece var. Saatler nasıl olacak? Wiki said: In most places on Earth, local time is roughly synchronized to the position of the sun in the sky. Thus, at midday the sun is roughly at its highest. This method fails at the North Pole where the sun is continuously in the sky for six months. Şimdi arap yarımadasında yaşayan bir birey, güneş doğup batana kadar yani 1 günde 5 vakit namaz kılabiliyor. O zaman kutuplarda yaşayan bir birey, güneş doğup batana kadar, yani 12 ayda toplam 5 vakit namaz kılabilir. Bu durumda ortalama 40 yıllık reşit yaşadığı bir süre zarfında, arap şahıs 14600x5 kere namaz kılmışken, kutuptaki arkadaş sadece 40x5 kere kılmış olacak. Adil değil gibi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Farinal Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 kuranın şifresi çözüldü müslümanlar kutuba! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Perfectionist Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Şifre açık. −35°C 'de yaşayıp ibadet etmek isterseniz, namazını hiç sektirmeyen, lokasyonu daha mantıklı bir müslümana göre, yılda 364 birim kâr elde edebilirsiniz bu durumda. Çekilen çile ibadet sayısına yansıyor diye düşünülebilir. Ama araplarda çölde yaşıyor. Hani çöl-kutup iki ekstrem uç yer. Benzer kondişınlar aslında. Ama mevkii işi bozuyor kutup olayında işte. Çözemedim ben bu sorunu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Farinal Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 şüphesiz ki allah kutupların eriyeceğini zaten bildiği için hiç uğraşmamıştır buralarda napılacağı hakkında bilgi vermek için Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Perfectionist Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Olabilir tabi. Fakat, peygamberin eşlerini hangi sırayla ziyaret edeceğinden daha mühim olduğunu düşündüğüm bir mevzu aslında. Değinilebilirdi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Farinal Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 dünyanın yuvarlak olduğu bilinmeyen bi dönemde kutup olayı biraz saçma olurdu şüphesiz ki dicektim ki adamlar yardırmış, helal team Islamic World Early Islamic scholars recognized earth's sphericity[8], leading Muslim mathematicians to develop spherical trigonometry[9] in order to further mensuration and to calculate the distance and direction from any given point on the Earth to Mecca. This determined the Qibla, or Muslim direction of prayer. Al-Ma'mun Around 830 CE, Caliph al-Ma'mun commissioned a group of Muslim astronomers and geographers to measure the distance from Tadmur (Palmyra) to al-Raqqah, in modern Syria. They found the cities to be separated by one degree of latitude and the distance between them to be 66 2/3 miles and thus calculated the Earth's circumference to be 24,000 miles.[10] Another estimate given by his astronomers was 56 2/3 Arabic miles per degree, which corresponds to 111.8 km per degree and a circumference of 40,248 km, very close to the currently modern values of 111.3 km per degree and 40,068 km circumference, respectively.[11] Al-Farghānī Al-Farghānī (Latinized as Alfraganus) was a Persian astronomer of the 9th century involved in measuring the diameter of the Earth, and commissioned by Al-Ma'mun. His estimate given above for a degree (56 2/3 Arabic miles) was much more accurate than the 60 2/3 Roman miles (89.7 km) given by Ptolemy. Christopher Columbus uncritically used Alfraganus's figure as if it were in Roman miles instead of in Arabic miles, in order to prove a smaller size of the Earth than that propounded by Ptolemy.[12] Al-Biruni Abū Rayhān al-Bīrūnī (973-1048) solved a complex geodesic equation in order to accurately compute the Earth's circumference, which was close to modern values of the Earth's circumference.[13][14] His estimate of 6,339.9 km for the Earth radius was only 16.8 km less than the modern value of 6,356.7 km. In contrast to his predecessors who measured the Earth's circumference by sighting the Sun simultaneously from two different locations, al-Biruni developed a new method of using trigonometric calculations based on the angle between a plain and mountain top which yielded more accurate measurements of the Earth's circumference and made it possible for it to be measured by a single person from a single location.[15] John J. O'Connor and Edmund F. Robertson write in the MacTutor History of Mathematics archive: "Important contributions to geodesy and geography were also made by Biruni. He introduced techniques to measure the earth and distances on it using triangulation. He found the radius of the earth to be 6339.6 km, a value not obtained in the West until the 16th century. His Masudic canon contains a table giving the coordinates of six hundred places, almost all of which he had direct knowledge."[16] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Abilify Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Perfectionist said: Ayrıca sadece yön değil. Saatler de hesaplanamaz. Çünkü namaz, oruç gibi ibadetler güneşin konumuna göre, gündüz-gece şeklinde ayarlanıyor. Kutupta sürekli gündüz ve sürekli gece var. Saatler nasıl olacak? Abi kol saati vardır astronotun kozmonotun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 yahu derdın namaz kılmaksa, hergun 4 saat arayla kılarsın 5 vakit nolucak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
midye dolma Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 dünyanın yuvarlak olduğu islam'dan önce bazı yunan ve iran'lı bilim adamları tarafından inanılan birşeydi. islam bilimi bu iki medeniyetten çok şey öğrendi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
NoTwisT Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Perfectionist said: Absolut said: Kendine bi yönü kıble sayar oraya doğru kılar. Tamam da neye göre? Bununla ilgili bir hadis veya ayet var mı? Yani Ayrıca sadece yön değil. Saatler de hesaplanamaz. Çünkü namaz, oruç gibi ibadetler güneşin konumuna göre, gündüz-gece şeklinde ayarlanıyor. Kutupta sürekli gündüz ve sürekli gece var. Saatler nasıl olacak? Wiki said: In most places on Earth, local time is roughly synchronized to the position of the sun in the sky. Thus, at midday the sun is roughly at its highest. This method fails at the North Pole where the sun is continuously in the sky for six months. Şimdi arap yarımadasında yaşayan bir birey, güneş doğup batana kadar yani 1 günde 5 vakit namaz kılabiliyor. O zaman kutuplarda yaşayan bir birey, güneş doğup batana kadar, yani 12 ayda toplam 5 vakit namaz kılabilir. Bu durumda ortalama 40 yıllık reşit yaşadığı bir süre zarfında, arap şahıs 14600x5 kere namaz kılmışken, kutuptaki arkadaş sadece 40x5 kere kılmış olacak. Adil değil gibi. Bu dedigin exploite giriyor, yeni patchde duzeltilecekmis. Beta testi daha uzun tutsaydilar karsilasmazdik boyle sorunlarla. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Thugsta Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Valla benim inanış biçimim kendime en faydalı olanı.Kötü bir şey oldumu "allah cezalarını verecektir" diyorum ve 1-2 gün inanır gibi yapıp kendimi kandırıyorum.Böylece onların cezalarını çekeceklerine inanıp bi kaç gün rahat geçiririm zaten sonradan o olayı unuttuğumdan dolayı gerek kalmıyorum kendimi kandırmaya . Bir nevi yoga gibi bişey gerçekten huzuru buluyorum kötü bişey olduğunda.Şu an durumum iyi o yüzden inanmıyorum.Yarın sınavım var kötü gececek heralde o yüzden yarın inanabilirim.."allahım sen bana yüksek not eyle yarabbi"... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 seni küçük çıkarcı seni Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Law Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Niye mi inanıyoruz. Bu sorunun cevabını çaresizlikden kafasını duvarlara vuracak hale gelince anliyor insan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
parvus Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 huun said: parvus said: Al işte, adama inandığın kitap matematiksel olarak yanlış diyorsun, her türlü argümana ulaşması için yol gösteriyorsun. Hala eline kağıt kalem alıp hesaplamak ve hakikaten yanlış lan bu demek yerine, hayır bu doğru diye iddia edebiliyor. Ben bu derece aklın yolunu kaybetmenin sebebini merak ediyorum. Nedir bunun sırrı bize de öğretin ? bu laf üstüne, "okuduğunu anlayamayıp, ilkokul çocuklarının yaptığı kesir hesabını yapamayanlar inançsız olur" diyorum ben de. 5000 kere söylendi burda, inanırsın ya da inanmazsın; kimsenin umrunda değil. kanıt ya da sav diye öne çıkardığın şeye sahip çıkmak zorundasın ama. 10 satırlık yazıda anlatılanı anlayamıyorsan, sebepler ve sonuçlar üstüne kafa yorma sen. miras paylaşımımı esasına itiraz et. saçma de, haksızlık var de. ne yaparsan yap. tutup 1400 senede senden en az 10 kat akıllı milyonlarca kişinin yapmadığını, yapamadığını iddia ettiğin hesaplarla gelince, bu başlığın neden açıldığı da anlaşılıyor zaten. al işte, madem ki konu epeyce tartışıldı ve herkes fikirlerini döktü artık bunu özelden devam ettirmenin bir faydası da kalmadı, zira ne dersem diyim herkes yine gelip aynı noktaya geliyor ve aynı soruyu soruyor buyrun argümanlar burada: "# allahın verdiği oranların sınır olması, hesabı mantıklı falan kılmamaktadır. 5 altın derseniz insanlara, bundan 5 altın anlarlar, yani mutlak olarak. bunun sınır olduğunu belirtirseniz eğer, genelde üst sınır olduğu varsayılır, 5'e kadar altın anlaşılır. en az kısmını eklerseniz alt sınır olur, 5'ten fazla altın demektir. doğal olarak da isteyen 4, isteyen 6 altın falan getirmez, çünkü sınır dediğin şey net olur. yani açıklamasını yapmadığınız zaman, 5 altın sınır falan değildir, çünkü herkes istediği sayıyı getirir o zaman. oranlar için de aynı durum geçerlidir. bu durumda: 1) oranlar mutlak ise, ne fazla, ne eksik dağılım açıklanabilir. kuran hatalıdır. 2) oranlar üst sınır ise, fazla dağılım açıklanır, eksik dağılım açıklanamaz. kuran yine hatalıdır. 3) oranlar alt sınır ise, eksik dağılım açıklanır, fazla dağılım açıklanamaz. kuran yine hatalıdır. 4) oranlar mecbur kaldığınızda alt sınır, mecbur kaldığınızda üst sınır oluyorsa, o hesap mantık dışıdır. tek bir sınırla çift taraflı kısıtlama yapamazsınız, yaparsanız o oranlar mutlak hale gelir(bkz: #16959410). bu durumda kuran hatalıdır. islam kolaylık dinidir der, aynen devam ederseniz, bunun adı da kıvırma olur. üzerine allahın sınır mantığını* kavrayamaması durumu ortaya çıkar ki, bu da allah için mümkün olmamalıdır. (isocum, 30.09.2009 23:49 ~ 01.10.2009 00:01)" http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=16960178ü kur'an hata düzeltme programı buyrun 20 senedir kullanılıyor benzer yazılım: http://www.islamicsoftware.org/irth/irth.html örnek hatalı paylaşım buyrun: "şimdi ben öldüm ve 3 kızım var karım annem ve babam hayatta bu durumda paylaşım nasıl olacak.. kuran'a göre hesap yapalim: 3 kıza 2/3 ü + anneye ve babaya 1/6 şar ve eşime 1/8 2/3+1/6+1/6+1/8 27/24 çıktı" ilgili ayetler buyrun: "(Mirası) Bölüşme sırasında yakınlar, yetimler ve yoksullar da hazır olursa onları ondan rızıklandırın ve onlara güzel (maruf) söz söyleyin. (4/8) Çocuklarınız konusunda Allah erkeğe iki dişinin hissesi kadar tavsiye eder. Eğer onlar ikiden çok kadın ise (ölünün) geride bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Kadın (veya kız) bir tek ise, bu durumda yarısı onundur. (Ölenin) Bir çocuğu varsa geriye bıraktığından anne ve babadan her biri için altıda bir, çocuğu olmayıp da anne ve baba ona mirasçı ise bu durumda annesi için üçte bir vardır. Onun kardeşleri varsa, o zaman annesi için altıda bir'dir. (Ancak bu hükümler ölenin) Ettiği vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Babalarınız, oğullarınız siz onların hangilerinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilmezsiniz. (Bunlar) Allah'tan bir farzdır. Şüphesiz Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır. (4/11) Anne-babanın ve yakınların geride bıraktıklarından ve her birine mirasçılar kıldık. Yeminlerinizin (akid ile) bağladığı kimselere de kendi paylarını verin. Şüphesiz, Allah, her şeye şahid olandır. (4/33)" bunun şimdi nesininin doğruluğunu iddia edebilirsin ? senin burada yapabileceğin iş hatayı kabul edip, lafı farklı boyuta taşımak ancak işte kavramsal olarak söylenenler alt-limit üst-limit gibidir aslında yanlış tercümedir deyip sıyırmaya çalışabilirsin ama bu durumda da 4 madde halinde açıklanmış zaten yukarıda dikkat edersen. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
parvus Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Çaresizlikten inanıyoruz, bu da gerçekçi bir yaklaşım. Bunları toparlayacağım ben konu kilitlenmeden önce gece veya yarın, cevapları ve değerlendireceğim etraflıca. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Law Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Elephant Man'da john Merrick yani fil adam, aklı başında bir insan olmasına rağmen diğerleri tarafından hayvan muamelesi görmektedir, fiziki kusurları itibari ile. Ve 23. ilahiyi öğrenmiştir zaten zekide bir adam zorluklara karşı bir kalkan gibi kullanır bu ilahiyi. Ahada yazayım buraya the lord is my shepherd, i shall not want. he maketh me to lie down in green pastures... thou preparest a table before me in the presence of mine enemies, thou anointest my head with oil... my cup runneth over. surely goodness and loving kindness shall follow me all the days of my life, and i shall dwell in the house of the lord forever. Herhalde en çokda john merrick in inanmaya ihtiyacı vardı. Yukarda resmen teslimiyet fışkıran bir ilahi var, her şeyin daha güzel olacağına dair bir umutda saklı. Bundan insanlar inanıyor işte. Ya kafasını duvara vuracakdı john Merrick, yada inanacakdı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Estel_Anorien Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 araştırmak çok mühim. araştırıp öğrendikten sonra beyin inançlar arasında bile mantıklı bir seçim yapabilir. ama inanç daha ziyade içten gelen birşey. kimisinde kuvvetli olduğu gibi kimisinde hiç olmayabilir. Kimisi de kendisine uygun inançla henüz karşılaşmamış olabilir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horrible Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 ilk 5 sayfayı okudum ama devam edemedim okumaya... insanlar inanır, çünkü öldükten sonra yokolma fikri insanlara korkutucu gelir. Yaşama içgüdüsüyle alakalı bi durum bu. Hiç ölmek istemediğimiz için, öldükten sonra başka bi yerde başka bi şekilde yaşayacağımıza inanmak istiyoruz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fortuna Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 İnanmaktan kasıt illa bir inanç sistemine dahil olmak anlamına gelmiyor.Çoğu insan farkında değil ama bir şekilde dini içselleştiriyorlar, artık adı islam/hristiyanlık/yahudilik/budistlik.... olmaktan çıkıp ali, ayşe, fatma dinlerine dönüşüyor.Ha Ali istediği kadar müslümanım der orası ayrı, ama gerçekte Ali dininin ilk üyesi olur. Sadece 3 büyüklere bakıp da inanç tahlili yapmak yanlış.Çünkü 3 büyüklere harfi harfine inanan adam sayısı çok az.Harfi harfine inandığını iddia edenler fazla sadece, ama aslen harfi harfine inanan az.Onlardan yola çıkıp tümevarım yaparsan doğru veriler bulamazsın. İnancı dinlerden ayırarak daha doğru bilgilere erişebilirsin.Yada en azından farklılıklar yerine ortak özelliklere bakarak daha doğru bilgiler bulabilirsin. İnancı incelerken inanılana baktığın kadar inanada bakmak zorundasın, parvus. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Emaleth Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 allah var, şöyle büyük, böyle kudretli, ama işi gücü yok benim günahımı sevabımı sayıyor, dualarıma cevap veriyor, yok efendim kontrol ediyor doğru dürüst davrandım mı diye. olur mu böyle şey? o kadar büyüksenen bir varlığın bu vesileyle basbaya küçültülmesi, saçma sapan fani meselere bulandırılması, insan hayatının binbir türlü gıllıgış ve önemsiz hallerine dolandırılması... erm... "yersiz" değil mi? koskoca yaradandan bizimle ayrı ayrı ilgilenmesini beklemek "hadsizlik" değil mi? hele hele bu uluların ulusu varlıkla, "ben 30 gün aç kaldım, 1/5 zekat verdim, şu kadar rekattan 5 vakit namaz kıldım, artık beni cennetine gönderirsin di mi tanrım?" şeklinde pazarlığa, alışverişe, hesaba, çıkar ilişkisine girmek? insan bi tırsar, bi titrer kendine gelir, senin karşında koskoca tanrı var, kainatın yaratıcısı ve tek hakimi, geçmişin, şimdinin ve geleceğin tek mesulü var... böyle bir varlığın suyuna karşılık bekleyerek gitmek, o anlatıla anlatıla bitirilemeyen ulvi değerlere sığar mı? bence büyük dinlerin en büyük açmazı naha budur. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
balon Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 "Yaratılış sebebi nedir?" sorusuna kadar gider Emaleth senin dediğin, Evrenin yaratılış sebebini çok güzel izahlarla açıklayacak bir beyin de insanoğluna verilmemiştir . Anca öznel yorumlarla dersin işte , şu böyle , bu böyle. Burda devreye de inançlar giriyor . Kimisi inanıyor,kimisi inanmıyor . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Olivies Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Birde ozellikle islamiyette ciddi bir pazarlik olmasi dusundurucu, ema aplanin dedigi gibi. Yani sunlari yapalim, sonra 72 hurinin tadina bakalim gibisinden. Ondan sonra allah 'kizar, sever, sinirlenir, affeder' gibi insani duygulari yuklemek bir anlamda absurd kaciyor. Cunku herseyi yaratan o. Tabi herkesin bunca mukafat icin cennet vs. ibadet etmeside biraz isin kaypaklik kismi. Baya karisik mevzular felan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cassiline Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Ya ben de buna hastayım arkadaş. "O düşünme kapasitesi, o beyin verilmemiş insana" ne demek yahu? "Düşününce boka giriyoruz, en iyisi hiç kasmamak" muhabbetine insanoğlunun sınırlarını çizmek nedir yani. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
balon Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 öyle bir şey demedim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar