ZaugnaKhaldun Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Bölümüm saçma sapan ödevler vermeye devam ediyor: Woolf'tan bir paragraf çevirmem lazım, paragrafın 3'te biri aşağıdaki cümle ve ne demek istediğini anlayamadım ne yazık ki. Hikaye The Mark On The Wall, tam metnini de linkleyeyim, bu bölüm 2. paragrafta yer alıyor. http://digital.library.upenn.edu/women/woolf/...ay-08.html They wanted to leave this house because they wanted to change their style of furniture, so he said, and he was in process of saying that in his opinion art should have ideas behind it when we were torn asunder, as one is torn from the old lady about to pour out tea and the young man about to hit the tennis ball in the back garden of the suburban villa as one rushes past in the train. "...when we were torn asunder" dan sonrasını anlayamadım, birleştiremedim; bir yere gönderme yapıyor olsa bile düz anlamını çıkartamadığım için hiçbir şeye yaramadı. Sonuç olarak çeviriden ziyade ne ifade ettiğini anlamak istiyorum, sonrasında kendim çevireceğim:) Böyle çeviribilim öğrencisi de olmaz olsun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ZaugnaKhaldun Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 doğru düzgün yapana dürüm var Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
burtonesk Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 oley o zaman Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Dralnu Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 yetersiz, kaldıramayacak bir mind ın omniscience kazandığını düşün; onun darmadağın olmuş aklında bile sanatın derinde bir anlamı olması lazım. reason dan daha primitive bişeye hitap ediyomuş gibi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sintisyzer Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2009 virgina wolf rocko's modern lifedaki hefferın annesi diilmi sdfdfbfnh Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Krmz Mesaj tarihi: Mart 25, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 25, 2009 konuyu bilmiyorum; fakat sanki gündelik yaşamdan koparıldığında-koparıldığımızda sanatın onu arkadan destekleyebilicek şeylere ihtiyacı olduğundan bahsediyor gibi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
elesso Mesaj tarihi: Mart 25, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 25, 2009 geçende çevirimi yaptığin için bi kıyak geçiyim sana Çünkü mobilya kendi stilini değiştirmek istedim Bu evi terk etmek, bu dedi, istedi ve onun fikir sanat arkasında fikirler olması gerekir zaman birbirinden ayrı olarak bir eski yırtılmışsa yırtılmış olduğunu söyledi süreci olduğunu bayan ve genç bir adam olarak son tren de rushes ve banliyö villasının arka bahçede tenis topu bulunanlar hakkında çay dökmek için. :( bi dürüm için ne hallere düştük Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ZaugnaKhaldun Mesaj tarihi: Mart 26, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mart 26, 2009 derste çözdük, cümleyi bölüyoruz arkadaşlar: They wanted to leave this house because they wanted to change their style of furniture, so he said, and he was in process of saying that in his opinion art should have ideas behind it when we were torn asunder, as one is torn from the old lady about to pour out tea and the young man about to hit the tennis ball in the back garden of the suburban villa as one rushes past in the train. when we were torn asunder dediği, adamla yazar birbirinden ayrılmış; aslında onu demeye çalışıyor. Dolayısıyla da "as one is torn" dediğinde de "bunların bunların kopup gitmesi gibi biz de kopup giderken" anlamı çıkıyor. Aslında çok basit cümleymiş; sadece yanlış yerden çözmeye çalışmışım. Derin anlamında da şu var: Her insan olayların sadece bir kısmını görebilir, yani sen sadece o sırada gördüğün şeyi bilebilirsin, geçmişini ya da geleceğini bilemezsin; bu da aynen cümledeki gibi tren ile geçmeye benziyor. Adamın tenis topuna vuruşunu görüyorsun ama ne öncesini ne de sonrasını bilemeyeceksin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yav Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 Hmmm... son mesajdan sonra çok hmmlayasım geldi tutamadım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Armentum Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 "O onların mobilyalarının stilini değiştirmek için evden ayrılmak istediklerini söyledi, ve bunu söylerken ,one göre, tıpkı insanlar birbirlerinden koptuklarında ki gibi bir kişinin çay koyan yaşlı kadından, arka bahçede tenis topuna vurmak üzere olan genç adamdan veya trenin içinde yanından hızlıca geçip giden adamdan koptuğu gibi, sanatın arkasında düşünceler olması gerektiği düşüncesini ifade etme aşamasındaydı." Valla şöyle çevirdimde pek bir mantıksız geldi sanki yorumlarınızıbekliyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Genel Yönetici GERGE Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 Genel Yönetici Paylaş Mesaj tarihi: Mart 30, 2009 Çeviri nasıl yapılır bilmiyorum, yapmadım daha önce, ama sanırım cümleleri olduğu gibi çevirmek yerine anlamlarını çevirmem gerekiyor. Ben de aşağıda onu yaptım, birebir çeviri değil word-wise, ama anlam olarak daha yakın birşey düşünemedim. Birebir yaptım önce ama bir şaçma, komik durdu. Zaten anlamı ile sorunlarım var, çeviri istemiyorum dediğine göre umarım işine yarar. Çoğu kelimeyi ve cümleye İngilizce düşümdüğümüzde getirdikleri sembolik anlamları, mecazları Türkçe bir düşünceye yoluna göre tekrar yazmaya çalıştım işte. Bu arada Armentum, tamamen yanlış çevirmişsin. said: They wanted to leave this house because they wanted to change their style of furniture, so he said, and he was in process of saying that in his opinion art should have ideas behind it when we were torn asunder, as one is torn from the old lady about to pour out tea and the young man about to hit the tennis ball in the back garden of the suburban villa as one rushes past in the train. Mobilyalarının tarzını değiştirmek istedikleri için evlerinden taşınmak istiyorlardı, demişti ve sanatın birbirlerimizden koparıldığımızda arkasında fikirler bırakması gerektiğini söylemeye çalışıyordu; sanki uzaklaştırıldığınız çay koymak üzere olan yaşlı bir hanım ya da sizin trenle hızla yanından geçtiğiniz bir banliyö villasındaki tenis topuna vurmak üzere olan genç bir adam gibi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ZaugnaKhaldun Mesaj tarihi: Nisan 3, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 3, 2009 sanatın "birbirlerinden koparılmalarıyla" alakası yok abi=) bunlar birbirlerinden ayrılırken (ayrılma sebebi bilinmemekte tam olarak), gitmekte olan herifle bu muhabbet ederken, o adam "sanatın arkasında da fikirler olmalı" diyor. torn asunder o cümlenin doğrudan bir parçası değil yani sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
senko Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 sizin trenle hızla yanından geçtiğiniz bir banliyö villasındaki tenis topuna vurmak üzere olan genç bir adam gibi. nası bi benzetme lan bu!!! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Asteroth Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Eğitim bölümünü bana sevdiren konu oldu bu da. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 her zaman bekleriz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Genel Yönetici GERGE Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Genel Yönetici Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 6, 2009 Anlamamışım öyleyse ben tam olarak :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar