viole Mesaj tarihi: Ocak 4, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 4, 2009 Üç yaşından daha önce olanları niçin hatırlamıyoruz? Bilim adamları geçmiş deneyimlerimizi saklayan hafızamızın beynimizde anı veya öykü şeklinde organize olduğunu ileri sürüyorlar. Üç yaşından küçükler bu şekilde iletişim kurma yeteneğine sahip değiller. Öykü ve anılarını anlatamıyorlar. Yer ve karakter kavramlarını anlamıyorlar. Üç yaşından küçükler düzgün konuşabildikleri, anlayış, seziş ve hafıza yeteneklerine sahip oldukları halde tüm olanları bir bütün olarak şekillendiremiyor, öyküye dönüştüremiyorlar. Hafızamız ne yaptığını ne yapıldığını 3-4 yaşlarında kaydetmeye başlıyor. Dünyanın en çok söylenen şarkısı hangisidir? Bu şarkı "Happy birthday to you" dur. Şarkının asıl kaynağı Amerikalı iki kız kardeşe aittir. Orijinal adı "Good Morning to All" yani "hepinize günaydın"dır. Daha sonra güftesi değiştirilerek bütün dünyaya yayılmıştır. Fakat telif hakkı kardeşlere aittir, onlardan sonra da Warner/chappel müzik şirketine geçmiştir. Müzik ticari amaçlı kullanıldığı zaman şirkete ödeme yapma zorunluluğu vardır. Bir hafta niçin 7 gündür? Babilliler 7 günlük haftayı zaman birimi olarak kullanıyorlardı. İlk çağlarda bilinen beş gezegen ile güneş ve ayın sayısının 7 oluşu bu sayıyı gizemli ve uğurlu kılıyordu. Daha sonra dinlerde göğün 7 kat oluşu ve doğadaki ana renk sayısının 7 oluşu, müzik notalarının 7 oluşu sayının önemini daha çok belirtti. Daha sonra Fransa takvim yapısını değiştirerek hafta sayısını 10 yaptı ama kabul görmedi. Rusya 5 günlük hafta uygulamasına geçti, o da tutulmadı. Sonunda yine hafta 7 gün olarak kaldı. Yumurtanın niçin bir tarafı yuvarlak, diğer tarafı sivridir? Eğer köşeli olsalardı kenarları dayanıklılık bakımından çok zayıf olurdu. En dayanıklı geometrik şekil küredir ama bu şekildeki yumurta yuvarlanacak olursa nerede duracağı belli olmaz. Yumurta yuvarlanınca düz gitmez. İnce tarafı üstünde dairesel bir yol çizer. Başladığı yere yakın bir noktada durur. Yani düz bir yerde kaybolması olanaksızdır. Yumurta, tavuğun yumurta kanalında küre şeklindedir. İlerlemesi sırasında arkada kalan dairesel kasların büzüşerek hem yumurtayı ileri iterler hem de bu kısmına baskı yaparak konik biçime neden olurlar. Yumurtanın şeklinin nedeni de budur. Sürüngenlerde bu düzenek olmadığından yumurtaları küresel biçimdedir. Niçin otellerin kapıları döner kapıdır? Döner kapıların tek amacı enerji ve yer tasarrufudur. Büyük binaların içerleri devamlı olarak ısıtılır. Açılan normal kapıdan içeri soğuk hava rahatlıkla girer. Eğer normal kapı kullanılırsa hava değişimi nedeniyle klimalar veya motorlar yeniden çalışacaktır. Özellikle çok kişinin girip çıktığı otel veya benzeri binalarda enerji tasarrufu için döner kapı kullanılır. Döner kanatlar sıcak havanın dışarı çıkmasına, soğuk havanın da içeri girmesini engeller. Üstelik tüm bu işlev kapı çapı kadar yer alır. Çinlilerin gözleri niçin çekiktir? Yalnız Çinlilerin değil, Orta ve Güneydoğu Asya'da yaşayanların, Japonların hatta Eskimoların da gözleri çekiktir. Aslında göz yapısı bütün insan ırklarında aynıdır. Farkı yaratan göz kapaklarıdır. Çekik gözlü diye nitelendirilen ırklarda gözün üzerindeki göz kapağının ikinci kıvrımı, gözün üstüne daha çok inmiştir. Bazı teorilere göre bu kıvrım insanların gözlerini yoğun kar tabakasının, göz kamaştıran ışığından korumak için bir çeşit kar gözlüğü gibi gelişmiştir. Çin de ve öteki bölgelerde her ne kadar yoğun kar yağmıyorsa da onların atalarının buzul çağında kuzeyde yaşadıkları daha sonra güneye indikleri kanıtlanmıştır. Yalnız gözleri değil, burunları da rüzgara karşı korunmak için küçülmüş, burun delikleri soğuğu engellemek için daralmıştır. Ciltleri de koruma amaçlı olarak yağlıdır. Göz kapakları da yağlıdır. Gözü ve iç tabakalarını kara ve buza karşı korur. Yani çekik gözlü değil, düşük göz kapaklı, demek daha doğrudur. İnsan korkunca niçin dişleri birbirine vurur? Bir insan büyük bir tehlike veya korku verici olayla karşılaşınca vücudu otomatikman savunmaya geçer. Diğer canlılarda olduğu gibi dişler ve çene savunmanın ana mekanizmalarıdır. İşte bu nedenle ilk insanlardan gelen kalıtımsal yapıdan dolayı önce çene ve dişler harekete geçer. Çenedeki kaslar titrer, bu da sanki dişler birbirine vuruyormuş gibi görüntü verir. İnsanlar saatlerini niçin sol kollarına takarlar? Özel bir durum veya farklı olma düşüncesi yoksa insanların çoğu saatlerini sol kola takar. Çünkü çoğunluk sağ elini kullanmaktadır ve bu kolun daha hareketli olması nedeniyle saatin bir yerlere çarpıp zarar görme olasılığı yüksektir. Zaten saatin kurma düğmesi 3 rakamının yanındadır. İnsanlar saati kurmak istedikleri zaman onu bilekten çıkarmadan sağ elle uzattıkları sol kollarındaki saati kurabilirler. Akıl ile zeka arasında fark nedir? Akıl yalanla gerçeği, doğru ile yanlışı ayırabilme, bir konuda düşünce yürütebilme ve görüş bildirme yeteneğidir. İnsan olgunlaştıkça aklı gelişir. Zeka ise bir olayı önce anlama, ilişkileri kavrama, yargılama ve açıklayarak çözme yeteneğidir. Genel olarak 12 yaşına kadar gelişir, 20 yaşına kadar sürer sonra sabit kalır. Zeka bir insanın her türlü olay karşısında aynı yeteneği gösterebileceği anlamına gelmez. Bir besteci müzik yapıtını aklıyla değil zekasıyla oluşturur. Fakat en basit matematik problemini çözemeyebilir. Sonuç olarak zeka, ruhsal olaylara, algı ve hafıza yeteneğine, tutkulara, eğilimlere göre farlılıklar gösterir. Akıl somut olarak ölçülemez, zeka IQ denilen testle ölçülebilir. [Duygusal zeka EQ ve de doğru soru sorabilme oranı IQQ da gelişmiş diğer test yöntemleridir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nutella yerim Mesaj tarihi: Ocak 4, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 4, 2009 3 yasindan oncesinin hatirlanamamasının sebebi zihne surekli yeni bilgi islenmesi ve bu islem sırsında bunları sıraya koyacak vaktin kalmamasından kaynaklanabilir Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mum_Chamber Mesaj tarihi: Ocak 5, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 5, 2009 oyle olsa yine de birseyler hatirlarsin, sadece hepsini hatirlamazsin. viole'nin ekledigi metindeki bolum mantikli geldi bana. misal, beynin string process ediyor ama byte'a cevirip serialize etmeyi daha ogrenmemissin. bu cevirmeyi hafiften cozmeye baslarken ilk kayitlarini yarim yamalak yapiyorsun. sonra algoritma oturuyor ve kayitlar duzene giriyor. bak, simdi daha iyi anladim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nileppezdel Mesaj tarihi: Ocak 5, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 5, 2009 Benim hatırladığım anı var. Travma. 2 yaşında yuvaya başladım daha 3 yaş sınıfına geçmeden önceydi buzağının biri kocaman bi lego parçasını başıma fırlatmıştı. Çok acımıştı şişmişti. Mavi kare bi legoydu. Çok ağlamıştım. Ama travma olmayan şeyleri hatırlayamıyoruz sanırım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
razzRaziel Mesaj tarihi: Ocak 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 6, 2009 ben korkunca değil de acaip üşüyünce tutamıyorum dişleri, korkunca hiç olmadı, yoksa yeterince korkmadım mı? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 bir beste yapmak için zekanın yanında bilgiye de ihtiyaç vardır, bunu da akıl sağlar. bu bilgiler enginse ve process kapasitesi de yuksekse ortaya 9. senfoni çıkar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 said: Bir insan büyük bir tehlike veya korku verici olayla karşılaşınca vücudu otomatikman savunmaya geçer. Diğer canlılarda olduğu gibi dişler ve çene savunmanın ana mekanizmalarıdır. İşte bu nedenle ilk insanlardan gelen kalıtımsal yapıdan dolayı önce çene ve dişler harekete geçer. Çenedeki kaslar titrer, bu da sanki dişler birbirine vuruyormuş gibi görüntü verir. bence bu büyük kolpa heh üşümeyle ilgilisi olabilir gibi geldi bana korktuğumuz zaman sempatik sinir sistemi çalışır ve bunla ilgili olarak kanın hareketinden dolayı muhtemelen vücudun ısısı düşebilir (kesin emin olmasam da). üşüyen vücudun titremesi de otomatik bir tepkidir zaten Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 korku=adrenalin=kasların daha kontrolsuzleşmesi istemsiz kasılıp gevşemeleri=titreme. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 adrenalinden olsaydı ağzıyla uçak çekemezdi adam. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 ne alakası var anlamadım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 gerçi terlersin de korkunca. terleyince de soğursun fakat bu çok uzun vadeli bir açıklama sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Cuce said: korku=adrenalin=kasların daha kontrolsuzleşmesi istemsiz kasılıp gevşemeleri=titreme. yanlız bu hiç mantıklı değil, adrenalin ve sempatik sinir sistemi tam tersine bir hayatta kalma mekanizmasıdır ve kasların çalışması için en uygun ortamı sağlarlar. korku anında salgılanan adrenalin eğer kasların kontrolsüzleşmesine sebep olsa muhtemelen bugün böyle bir sistem görüyor olmazdık sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 e kaslar zorlanınca titremezmi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 bilmem denemek lazım sdf ama kasların ilk adrenalin salgılandığı anda tam kapasitede çalışabiliyor olması bana mantıklı geldi. zorlama sonucu titremesi adrenalinle mi ilgili bilmiyorum açıkçası, kasın fizyolojisinde bir çok değişiklik oluyor o sırada salgılanan nörotransmiterlerden, ürettiği laktik aside kadar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 ben norotransmiterini laktik asitini bilmem. zorlanan kas titrer. sen 30 sn titremeden yayını gerebiliyomusun? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 kirarim cenenizi! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 kırarım değil kırırım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Cuce said: ben norotransmiterini laktik asitini bilmem. zorlanan kas titrer. sen 30 sn titremeden yayını gerebiliyomusun? yayı sakin bi şekilde çekersem kaslarım titremiycek bunu mu diyosun cüce (qui bizi kurtar) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
_ILuVaTaR_ Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 yok cuce haklı o konuda zorlayınca titrer kaslar. ama yazıdaki açıklama banada saçma geldi. kendi açıklamam var mı hayır yok siz yapın ben muhalefet olurum gerekirse hehe Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Malibu Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Korkutuğunuz zaman vücudun salgıladığı zamazingolar sayesinde kaslar yorulduğunu anlamıyor. Dolayısı ile korkunun oldğu saniye veya saniseler kaslar %100 belkide daha fazla çalışıyorlarsada sonrasında fail oluyorlar (bknz:titreme) Korkuğumuzda da aslında titremiyor çenemiz. Korkunun başladığı an otokontrol olarak çenemizi sıkıyoruz ve çene kasları overloaded oluyo efenim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Cuce said: ne alakası var anlamadım adrenalin kasların kapasitesini yukseltiyor. ağzıyla uçak otobüs tır falan çeken tipler hep adrenalin salgısıyla işi götürüyorlar oyle bir kontrolsuzluk durumu ortaya çıksaydı çekemezlerdi. kullanılmayan adrenalin bu etkiyi yapıyor olabilir. normal adam adrenalin fazlası olduğunda gider harcar ama korku sinirleri paralize ediyor aksiyon emri verilemiyor ve harcanamayan adrenalin titreme yapıyor. hatta bağırmanın abik gubik yüz ifadelerinin sebebi de bu sanırım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar