PrudenT Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 neye inanmak istediğine inanır insanlar da, niye maymun yakıştırması yapıyorsun ki senin gibi düşünmeyenlere Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 ben yapmıyorum onlar kendilerini ona layik görüyor Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SturmVogel Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 boş işler bunlar. yörünge asansörü falan yapsınlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Marty Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 harikaymıs.maymun demeye bin şahit ister. "herkes layıgına inanır" da komikmiş. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
karpuz Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 -- moved topic -- Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cons Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 benim 2v2 partnerimden daha iyi pvp yapar bu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 owshit said: Siz maymundan geldiğinize inanmak istiyorsanız inanın , ben inanmıyorum herkes layiğine inanır evrime inanlar da insanların maymundan geldiğini savunmuyor zaten birileri kandırmış seni. illa misal egonuzu tatmin etmek istiyorsanız maymunlarla aynı atadan geldik ama biz evrildik maymunlar evrilemeyenler, yetemeyenler onlar falan diye düşünün lol Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Luriel Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 kara cahil rullz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 ama misal bu maymunların beyin yapısını inceleyerek bizim atamızdan gelirken beynin anatomisi açısından geçirdiğimiz farklılıkları modellemeye çalışabilirler. sonuçta doğa bilimi yapıyorsun bir şeye kesin kanıt yerine model olarak bakmak daha mantıklı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 ardethçim ben genel içinden özel bir konuya değindim sen değindiğim konunun özelini anlamayıp genelinden yorum yapıyorsun olmuyor ama Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 daha açık yorum yap o zaman bence, insanlar yanlış anlamasın d: Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Peki yapıyorum : Evrimde ki insan maymun ilişkisi teoriden ibarettir zamanında adamın biri çıkıp aha bu maymunla insanlar ne kadar benziyor böyle madem hayvanlarda evrim var o zaman insandada vardır , bu sizin atanız demesinden başka birşey değildir isteyen inanır isteyen inanmaz ok? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cons Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 hadi yaaaaa aydınlandım enlaytındım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 maymun insanın atası değil insanın geldiği evrimsel bir yolun dalı diyor o teori bi kere sadece. Ve evet canlılarda evrimi ben bir teori olarak alıyorum fakat moleküler boyutta canlılar incelendiğinde evrim modelinin çok kullanışlı ve uygulanabilir bir model olduğunu görüyoruz. Objektif gerçeğin bulunabileceği şüpheli ama canlı gelişimi hakkında objektif gerçeğin evrim modelinden çıkarak ulaşılabileceğine inanıyorum. Siz diyorsunuz ki evrimle böyle canlıların ya da faydalı özelliklerin ortaya çıkması çok düşük bir ihtimal. Ben de diyorum ki ortaya atılmış bu evrim modeli makroboyuttaki anatomik özelliklerinden, canlıların moleküler boyutta metabolik olaylarına ve genetik yapısına bağlı proteinlere kadar herşeye o kadar güzel uyuyor ki bu evrim modelinin gerçeğinden tamamen alakasız tesadüfü bir model olması da o kadar düşük bir ihtimal. Evrimin doğruluk payı %0 olan bir model olması dolayısıyla bence çok düşük bir ihtimal. Ha evrim vardır ama insanlar da yoktur diyorsanız o daha bir garip çünkü insan da kompleks olsa da bir canlı türü ve diğer tüm canlılarla tıpa tıp aynı fiziksel kurallar içersinde yaşıyor. Fakat insan yapısı oldukça kompleks, ve beynini ona verdiği yaratıcılıkla etrafındaki koşulları da kontrol ederek evrimin etkilerini giderek daha da az gözlemlenebilir bir hale getirecek o kesin. İnsan ırkı ancak büyük katastrofik olaylardan etkilenebilir hale geldiği zaman evrim bir çok mekanizmasını kaybetmiş olacak. Sonuçta bence insan beyni evrimin varabileceği en iyi noktalardan biri çünkü büyük ölçüde çevre koşullarını modifiye ederek evrimin gerekliliğini azaltıyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Bak hepimiz aynı noktada kilitleniyoruz bu kadar mükemmellik ve uyumun olması . Kimisi bu uyumun sebebini tam olarak evrime bağlar ve tanımlar kimiside tanrı der ama kavramlar farklı olsada iki tarafta aynı gerçekten bahsediyor. Yani ortada bir sistem var bunu herkes kabul ediyor aradaki fark bu sistemi tanımlama , evrim dedinmi sistemin şuursuz bir kronik döngü olduğunu kabul edersin, yada bu sistemin bir şuurla yaratıldığını düşünürsün Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Qui Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Bilim hipotezler - tezler - antitezler üzerinden çalışır. Bulgulara ulaşır, sonuçlar çıkarır. Bir şeyleri kanıtlar, kanıtlarla birşeyler üretir yada olan birşeleri yıkar ve bu böyle sürüp gider. İnançlar ise bilimin yönteminin dışında kalır. Farklı bir öğretidir. Aynı platformda bilimsel yöntemlerle ortaya konmuş yada konmaya çalışan şeyler karşısında antitezler üretmek için kullanılamayacağı gibi verilerini desteklemek içinde kullanılamazlar. Bu bilim felsefesinin en tepesinde duran bir gerçeklik. Boşuna yormayın kendinizi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Ortada bir gerçekler silsilesi ve bunların sonucundaki çıkarımlar var; bence bilim,inanç diye önyargı ve kalıplara giriceğimize salt mutlak mantığı esas almalıyız Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Qui Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Bahsettiğin şey bu başlığın konusunun tamamen dışında olup felsefenin alanına girer. Yazdığın yöntemler bilim felsefesinin yöntemlerini ortan kaldırmış olsa idi ya "bilim felsefesi"nin temelleri değişirdi, yada "bilim felsefesi" tarihsel bir gerçeklik olarak anlatılırdı. İkiside söz konusu değil. Eğer bilimsel gerçeklikleri tartışacak isek "onu bırak buna bak" şeklinde değilde pubmed'den bize bir yayın göster onun üzerine konuşalım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 ben sana onu bırak bunu bırak derken salt düşünce bazında tartışmamızı söylüyorum.İşin derinine girersek ,ortada bir gerçekler döngüsü vardır bilimde,dinde,felsefede aynı döngüyü sorgular bir fark vardır.Bilim duyularımızı kullanırken, din aynı gerçekliğin duyularımızın ötesindeki salt mutlak mantıkla ulaşabileceğimiz uzantısını inceler. Felsefede yöntem olarak dininkine benzer ancak ; din tümdengelim uygularken felsefe tümevarım uygular. Şimdi madem bir gerçekliği tartışıyoruz kavramsal kalıplara sığınıp , ordan burdan referans arayıp konuyu dağıtıcağımıza , salt mutlak mantıkla konuyu irdeliyelim .Bilimde olsa,dinde olsa felsefede olsa hepsi salt mantıktır esasında Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Qui Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Ben ne teolojiyi tartışacağım nede felsefeyi. Filozoflara ve din adamlarına bırakıyorum o konuyu. Bilimsel birşeyi tartışacak isek yöntemim belli, az önce çerçevesini çizdiğimi düşünüyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Az önce sana gayet iyi ifade ettiğimi düşünüyorum yaratılış ve uyum bilimin ortak konusu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Bir sürü uzun şey yazıp yazıp sildim insanlar okumayacağı için. Özet'in özeti, kanıt matematikte olur. Matematikte bir fikrin ne kadar önemli olduğu birşeyleri açıklayıp açıklamadığı ile ölçülür. Doğa bilimlerinde bir fikrin ne kadar önemli olduğu birşeyleri ne kadar açıkladığı ile ölçülür. İlki mutlaktır, ikincisi relatiftir ve bu fark da matematik ve doğa bilimleri arasındaki çizgiyi açıkça ortaya koyar. Bir şeyin ne kadar açıklandığını anlamak içinse o şey ile ilgili bişeyler gözlemlemiş olmamız gerekir. Bir anlayış soruna da değinmek gerekirse, dünyadaki varlıkların gelişimini açıklarken oluşturduğumuz modelde biz tanrı'yı ya da evrimi kullanırsak ne tanrıyı ne de evrimi kanıtlamış oluruz. Ayrıca bilim felsefesi çok uzun süredir aynı şeyleri söylüyor artık yenilenmesi lazım bence. Bilim felsefesinin yenilenmemesini sebebi, bu felsefenin bilimin gelişiminde kritik bir rolü olmamasından kaynaklanıyor bence. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 owshit said: Bak hepimiz aynı noktada kilitleniyoruz bu kadar mükemmellik ve uyumun olması . evrim dedinmi sistemin şuursuz bir kronik döngü olduğunu kabul edersin, yada bu sistemin bir şuurla yaratıldığını düşünürsün Ben bir yerde kitlenmedim. Şuur nedir ama burda kitlenilebilir? Evrim şuursuz bir döngü olsa da mekanizması sonucu şuurlu bir varlık meydana getirmiş ise o zaman döngüye şuur katmış olabilir. Bu şuur da bugün gördüğümüz gibi bu döngüye müdahale etmektedir. İlla şuur aranacaksa insanda aranabilir. İnsan içinde bulunduğu döngüye müdahale edebilecek yetiye sahiptir. Bu daha ilginç bir bakış açısıdır bence. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
owshit Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 yani şuursuzluktan şuur doğmasını mantıklı buluyorsun.Ben bulmuyorum, ancak şuurdan şuur doğar.Sonuçta ilk başta söylediğim yere geri geldik.Hala neyi uzatıp neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz ki Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 4, 2008 kitlenilen bi nokta yok, bana sorarsan şuur diye bişey yok bilincli secim yapmıyor hiç bişey hiç kimse, sadece anlıyabildiğimiz kadar az karmaşık şeyler bize düzenli geliyor, anlıyamadıklarımıza kaos veya şuursuzca rastgele diyoruz. bi sebebe dayandırabildiklerimize şuurlu diyoruz. bu kadar basit. ama "bencede böle hadi bakalım" dersen burda tartışma yürümez birbirimize cümle atar hala geliriz o kadar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar