Sly-One Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 yargı, deterjan suyundan çok çok öte.
Bone Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 sg-1 said: İç savaş miç savaş ohooo Korku politikası, savaş çığırtkanlığı ohooo ohooo
Lopeth Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 joker yargıtay 1 nisan şakası hazırlığı yapıo bence. 60 klasörlük delille süper 1 nisan şakası olacak
dasaaa Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 birbirinizin gözünü oymaya çalışmayın,hakaret etmeyin didişmeyin. konuyu tartışın.. tekrarında "ben bi süre kafa izni alayım" dediğiniz düşünülecektir.. arada kaynayan mesajların sahiplerinden özür diler, başlığı yeniden kullanıma açarız. haydi hayırlı olsun! yuppi
Bone Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 forgiver said: önce baya güldürdü bu dava sonradan ciddileştim akp den nefret edenler bile şaşırmış ilginç yoo ben şaşırmadım bekliyordum böyle bişi
Laurelin Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 feto beraat edince yargitay ve hukuk cici akp kapatma davasini yiyince yargitay ve hukuk kotu eh fanatiklerin hedefi olmaktan kurtulamaz tarafsiz olmasi gereken kisiler bir tarafin hakli oldugu durumda diegr tarafa haksizsin derse kiyamet kopar her zaman hakem hakim juri filan olunmaz bu dunyada
Romario Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Türkiye'deki zihniyete hayranım, bir şeyin yanında değilsen karşısın. Bravo. +1 viktor
Prawler Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu üst düzey yetkilisi Matt Bryza, Ak Parti hakkındaki kapatma davasına ilişkin olarak, ilgili bütün tarafların demokratik kurumlara ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesi gerektiğini, demokrasilerde ülkelerin geleceğini seçmenlerin belirlediğini ve Türk seçmeninin geçen yıl tercihini yaptığını söyledi. Konuya ilişkin soruları yanıtlayan Bryza, "ilgili bütün tarafların, Türkiye'nin demokratik kurumlarına ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesi gerektiğine inanıyoruz. Bu, bizim Türkiye'nin demokratik laikliğine verdiğimiz desteği yansıtıyor. Herhangi bir demokraside, seçmenlerin, ülkelerinin siyasi geleceğini belirlemesi esastır ve seçmenler, 2007'de kararlarını verdi" dedi. Kaynak: Hurriyet
Horizon Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Şaka gibi bir durum , Türkiye ve halkı için çok kötü ve utandırıcı bir durum. Önce ordu ile bitmesini istediler olmadı Seçimle gitmelerini beklediler ters tepti Son çare yargıyı kullanarak götürmeye çalışıyorlar. Yargının gerçek anlamda siyasi karar verip taraf olduğu gözler önünde. Bukadar gündem tartışılırken , küresel ekonomik durgunluk kriz ayak seslerini verirken , memleketimin baş savcısının gündeme getirdiği davaya bak. Ülke nasıl zarar görsün bu ülkede insanların ekmeği nasıl biraz daha azalsın , çok mutluyuz olmaz böyle mutsuzluk seviyemizin artması lazım ? Yargımız bağımsız değil , yargımız bu ülkede taraf , ve yıllarca yargımız halkın karşısında taraf. Yazık forumda eski olaylar siyasi insanların asılmaları örnek alınıp övünülerek şu anki olay destekleniyor. Bunları destekleyenler demokrasi istemiyor demekki ve demokrasinin düşmanı aynı zamanda bu partiye oy veren yanı başındaki insanların düşmanı. Ciddi anlamda bu saatten sonra AKP kapatılırsa , bu ülke daha kaç sene geri gider bilmiyorum. Zamana dikkat çekerim PKK ya başarılı bir operasyon yapıldı ve siyasi sosyal çözümler için adım atıldı örgütün yok olmasına yönelik. Demekki sorunların çözümlenmesi cidden bir kısım tarafından istenmiyor ve onlara batıyor çıkarlarınada ters düşüyor. Bu ülke halkı affetmez. Bunlardan sonra kapatma olursa , bu halk ezici şekilde çok iyi cevap verecektir ülkenin istikrarını insanların demokrasi ile yaşamalarını istemeyenlere. Ondan sonrada bu ezici destek veren halkı kapatırlarmı , kurşunamı dizerler , vatandaşlıktanmı kovarlar bilemem güçleri yeterse. Sonra kendileri kaç kişi kalırlar veya gurup bunu da görürüz. Ülkeyi bölmek nasıl oluyor alın size KOCAMAN örnek. Vatan hainlerinin yapamadığı bölücülüğü halkı kaplaştırmayı , biz kendimiz bir celsede kendi elimizle kendi yargımızla tek kalemle yapıyoruz. Alın size %47 %53 alın size işte bölünmüşlük kutuplaşma. Tebrik ediyorum yazıklar olsun...
Ekmek Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 said: Yargının gerçek anlamda siyasi karar verip taraf olduğu gözler önünde. Bukadar gündem tartışılırken , küresel ekonomik durgunluk kriz ayak seslerini verirken , bütün gündemin türban olmasına ses çıkarmıyosunuz ama? taraf tutuyo diyo bi de lol. Evet bu dava bir rezalettir ama akp sinin rezaletidir. Hukukun değil.
Penthesilea Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Ettiler, yaptilar... dedigin kimler senin? Yargi bagimsizdir Turkiye'de. Adamlar "hadi lan AKP'yi kapatalim zuzuzu" falan da yapmadilar haliyle, suclamalari ac oku gazetelerden falan, ki iyice aciklanir zaten onlar ileriki gunlerde. Baska olaylarla baglanti kurmak cok yanlis.
Spastik_Serce Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 horizo said: bu ülkede insanların ekmeği nasıl biraz daha azalsın? erdoğan : en az 3 çocuk doğurun ( anlamam bu işlerin içeriğini, detayını ama özellikle fakir ailelere 3 çocuk doğurun demek ne kadar doğru ? ) ülkeye gericiliğin simgesi haline gelmiş türban empoze edilmeye çalışılıyor o geriye götürmüyorda akp nın kapanmasımı götürüyor? bırak bu işleri. horizon said: Bunlardan sonra kapatma olursa , bu halk ezici şekilde çok iyi cevap verecektir ülkenin istikrarını insanların demokrasi ile yaşamalarını istemeyenlere. şimdi halk mı ezicek , kömür mü ezicek? edit : yargı laikliği korumaya çalışıyor ve yargı taraflı oluyor ha? yuh diyorum sana.
PhysX Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 sg-1 said: Keşke AKP'nin kapatıldığı gün Baykal istifa ettiğini açıklasa. CaNNi said: Eheh. Etekleri tutuştu birden Atatürkçü oldular. ayrıca said: Anavatan Partisi: Ne demokrasi ne de laiklik adına kabul edilemez OHA ! ve gellidus 14. sayfadaki yazına +1 son olarak Horizon said: Şaka gibi bir durum , Türkiye ve halkı için çok kötü ve utandırıcı bir durum. Önce ordu ile bitmesini istediler olmadı Seçimle gitmelerini beklediler ters tepti Son çare yargıyı kullanarak götürmeye çalışıyorlar. Yargının gerçek anlamda siyasi karar verip taraf olduğu gözler önünde. şuradan sonrasını okumaya bile tenezzül etmedim.
sg-1 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Gazetelere bakıyorum, Bütün ampul liboşu yazarlar, tek tek isim vermeyeceğim, ağızlarından salyalar saçarak yargıya hakaret edercesine saldırıyorlar. Yazılarının da ilk cümlesi "şaka gibi". İşin ilginci çoğu da dava sebeplerinden yani akp'nin laiklik karşıtlarının odağı olmasından falan bahsetmiyor, doğrudan yagının taraflığından, bu davanın ülkeyi istikrarsızlığa sürükleyeceğinden, partinin yüzde bilmem kaçı temsil ettiğinden, anti-demokratiklikten, bu davanın bir sonraki seçimde partiyi daha da güçlendireceğinden bahsediyor. Bu yazılardan çıkardığım ana fikir şu: Evet, bu partinin laiklik karşıtı olduğunu biz de adımız gibi biliyoruz, ama bunu söylemek hiç işimize gelmiyor. Çünkü istikrar, oy falan fıstık bir partiye istediğini yaptırma gücünü verir. Buna bize bu yazıları da yazdırmak dahil. Bu çerçevede yargı da parti suçlu da olsa çenesini kapatıp oturmalı, muhalefete çalışacağına bu partiye çalışmalı. Bu takım faul yaptıkça görmezden gelmeli, çünkü bu takım büyük takım. Çok taraftarı olduğu için asla sarı kart-kırmızı kart göremez, asla gol yiyemez.
Horizon Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Önce laikliğin tam anlamını nasıl uygulandığını görüp öğrenelim sonra savunmasını yapalım. Hangi laiklik savunuluyor ? kendi bildiği anladığı laiklikmi , fransadan alınan laiklikmi ? , din ve vicdan hürriyeti ve devlet işleri ile din işlerinin ayrı olması gerekn laiklikmi? Sen bir kendi vatandaşının inancına göre hareket etmek istemesini , eğitim almasını yasaklayacaksın. Buna laiklik diyeceksin. Sonra da bu hakkı geri vermek isteyene laikliği savunuyorum diye dava açıcaksın. Dünya hayretle izliyor bizi , daha biz gelişemedik işte böyle olaylar yüzünden hala geriyiz , geriyede gidiyoruz sağolsunlar.
venom Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Lan güzel kardeşim.15 sayfada onlarca defa yazıldı laikliğin ne olduğu.Ama ne anlatıyorum ki,okuma özürlü değilsen.
Sintisyzer Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 demokrasi türkiyeye gitmiyo bi kurtuluş savaşı paklar bizi akabinde elitist tutum ve diktatörlük ftw
Spacecake Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Bak şimdi oldu mu... Benim adım Can ve ben Can dinine inanıyorum bu özel dinin gereği din mensubu bütün bayanların benimle cinsel ilişkiye girme zorunluluğu olması.Bir diğeri ise bu dine mensup insanların slip don dışında giysi giymesi yasak.Ben de okuluma ve kamu kuruluşlarına böyle girmek istiyorum.Cinsellik unsuru yok rahatsızlık verici bi durum yok.Ondan sonra ben dinimi yaşayamıyorum arkadaş diye isyan ediyorum. Laiklik işte bunu önler,bugün türbanını bırakırsın yarın benim gibi bi adam papaz kıyafetiyle gider bi diğeri musevi bilmemnesiyle gider.Ondan sonra üniversitelerde eğitimden başka herşey olur.Bunun önüne nasıl geçmeyi düşünüyorsunuz? İşte düşünemiyorsunuz sorun da orda zaten tek düşündüğünüz kendi özgürlükleriniz ama sizden farklı olanlara da hiç tahammülünüz yok...
Spacecake Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Sintisyzer said: demokrasi türkiyeye gitmiyo bi kurtuluş savaşı paklar bizi akabinde elitist tutum ve diktatörlük ftw %100 katılıyorum demokrasi sistemi bizim gibi bi ülkede işlemez hep bunu söyledim bu toplum kendi için iyi olanı görmekten aciz karnını doyuranın peşinden koşan sokak köpeği misali.
Horizon Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 LAİKLİĞİN TANIMI Din, Devlet işlerinde egemen olamaz. Din, bireylerin manevi yaşamına ilişkin olan inancı, sınırsız özgürlük tanınarak anayasal güvenceye alınmıştır. Ancak: Dinin, bireyin manevi yaşamını aşarak, toplumsal yaşamı etkilemesine izin verilemez; (Toplumsal baskı, yönlendirme, şiddet, toplumun huzurunu bozma ve asılsız bilgilendirme) bireyin inanç ve ibadet yaşamına, kamu düzenini, güvenini ve çıkarlarını korumak amacıyla sınırlamalar konulabilir; dinin kötüye kullanılması ve sömürülmesi yasaklanabilir. Bu nedenle Devlete, kamu düzeninin koruyucusu sıfatıyla, dinsel hak ve özgürlükler üzerinde denetim yetkisi tanınmıştır. Laikliğin Anayasa’da "kavramsal" tanımı yapılmamıştır. Ancak, Anayasa’nın 1, 2, 3, 4, 13, 14, 24, ve 176 maddelerini yorumlayarak net bir sonuca ulaşabilirsiniz. Bugüne kadar Anayasa Mahkemeleri'nin (Anayasa'nın 148 ve 153. maddeleri uyarınca) verdiği kararlar ile Anayasa'yı yorumlayarak, yer verdiği bu gerekçeler, LAİKLİĞİN, Anayasal çizgide yapısını ortaya koyarak tanımını yapmıştır. LAİKLİĞİN daha iyi yorumlamamız için ilgili Anayasa maddeleri aşağıdadır. Başka tarifi de yoktur! Birileri çıkıp ta LAİKLİĞİN TANIMINI yeniden isteyebilir. Farklı mecralarda dolaşmanın anlamı ve kavram kargaşası yaratmaya da gerek yoktur. Anayasanın 24. maddesinde “Din ve Vicdan Hürriyeti” net bir şekilde açıklanmıştır. Elma ile armudu bir birine karıştırmayalım lütfen. Kimsenin ibadeti ve kıyafeti ile inanışlarına yasak getirdiği iddia edilemez. Bugüne kadar LAİKLİĞİN TANIMI, hep insanlara İslamiyetlin ve Müslümanların karşıtı olarak empoze edildi. Aslında “Din ve Dini felsefelerle Devlet ve Ulus yönetilemez” yorumunu yapabilirsek, çöple samanı birbirinden ayrıştırmış oluruz. M. Şükrü ŞEKER 02.10.2006 23.45 ANAYASANIN İLGİLİ MADDELERİ: Kısım : Genel Esaslar Bölüm : Genel Esaslar Anayasa`nın 1. Maddesi : Devletin Şekli: Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir. Anayasa`nın 2. Maddesi : Cumhuriyetin Nitelikleri: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan,demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Anayasa`nın 3. Maddesi : Devletin Bütünlüğü, Resmi Dili, Bayrağı, Milli Marşı ve Başkenti Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe’dir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı "İstiklal Marşı" dır. Başkenti Ankara'dır. Anayasa`nın 4. Maddesi : Değiştirilemeyecek Hükümler Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. Kısım :Temel Haklar ve Ödevler: Bölüm : Genel Hükümler Anayasa`nın 13. Maddesi : II. Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlanması: Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz. Anayasa`nın 14. Maddesi : III. Temel Hak ve Hürriyetlerin Kötüye Kullanılamaması: Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz. Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz. Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir. Anayasa`nın 24. Maddesi : VI. Din ve Vicdan Hürriyeti: Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. 14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir. Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz. Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır. Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz. Kısım : Son Hükümler Bölüm : Son Hükümler Anayasa`nın 176. Maddesi : II. Başlangıç ve Kenar Başlıklar: Anayasanın dayandığı temel görüş ve ilkeleri belirten başlangıç kısmı, Anayasa metnine dahildir. Madde kenar başlıkları, sadece ilgili oldukları maddelerin konusunu ve maddeler arasındaki sıralama ve bağlantıyı gösterir. Bu başlıklar, Anayasa metninden sayılmaz. M.Şükrü ŞEKER Alıntı ------------------------------------------- Başını örterek eğitim almak isteyen öğrenciler cumhuriyeti ve düzeni yıkma teşebbüsü içinde faliyetmi gösteriyorlar ? Hadi kızlar okula kampanyası yap sonra büyüdüklerinde olmaz üniversiteye başı kapalı giremessin deyip okutma , eğitim hayatına son ver. Ya inancın ya eğitim de. Alkış Alkış
Cuce Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Horizon said: Önce laikliğin tam anlamını nasıl uygulandığını görüp öğrenelim sonra savunmasını yapalım. Hangi laiklik savunuluyor ? kendi bildiği anladığı laiklikmi , fransadan alınan laiklikmi ? , din ve vicdan hürriyeti ve devlet işleri ile din işlerinin ayrı olması gerekn laiklikmi? Sen bir kendi vatandaşının inancına göre hareket etmek istemesini , eğitim almasını yasaklayacaksın. Buna laiklik diyeceksin. Sonra da bu hakkı geri vermek isteyene laikliği savunuyorum diye dava açıcaksın. Dünya hayretle izliyor bizi , daha biz gelişemedik işte böyle olaylar yüzünden hala geriyiz , geriyede gidiyoruz sağolsunlar. mesela bütün dini simgeleri universitelerde yasaklamak laikliktir, ama sadece türbana/basortusune izin vermek laikliğe karşıbir tutumdur, devletin bir dini diğerlerinin üstünde tutuğunu gösterir.
Prawler Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 İlber Ortaylı'nın da dediği gibi laiklik sadece hıristiyan ülkeler için geçerlidir. Müslüman ve yahudi olan toplumlarda laiklik söz konusu olamaz. Biz sadece laikiz diye kendimizi kandırıyoruz. Devlet dinlere mesafeli değil, devlet bariz Sünni müslüman.
Horizon Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 Mesaj tarihi: Mart 15, 2008 İslamın simgesi yoktur. Simgeleştirmek isteyen olabilir onu simge olarak algılayan olabilir.
Öne çıkan mesajlar