SturmVogel Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Bugün Vatan gazetesinde okuduğum bir yazı.Hangi zihniyeti iktidar yaptığımızı , yakında da nasıl bir ülkede yaşayacağını merak eden herkese ve herkese yorumsuz adanmıştır: Sadece Diyarbakır’ın değil, ülkenin de adını değiştirelim! / Mustafa Mutlu (Vatan) AKP’ye yakınlığıyla bilinen ve hatta eşi de AKP Milletvekili olan Prof. Dr. Mümtazer Türköne tarihe geçecek sözler etmiş... Demiş ki: “1994 Avrupa Azınlık Dilleri Şartı Çerçeve Sözleşmesi’nde Türkiye’nin hâlâ imzalamadığı bazı haklar var. Anadilde dilekçe verme, ana dilde ifade verme hakkı, bölge halkının referandum yapıp bir kentin adını değiştirmesi gibi. Bunların yapılmasında bir sakınca yok. Diyarbakır’ın adı Amed olabilir.” Ardından eklemiş: “PKK’nın kalemi kırıldı, tasfiyede herkes hemfikir.” Doğru... Aydınlarımız böyle düşündüğü sürece, PKK gibi örgütlere gerek de yok zaten! Baksanıza; terörist örgütün “Kürdistan’ın Başkenti” olarak gördüğü ve “Amed” diye isimlendirdiği Diyarbakır’ın adını değiştirmeye dünden razı Mümtazer Bey... Hazır referandum yapmışken; “Türkiye Cumhuriyeti”nin ismini de “Türkiye Ilımlı İslam Cumhuriyeti” olarak değiştirelim mi Sayın Hocam? Yetmez... Bir referandumla hilafet ilan edip, devletin başkentini İstanbul’a taşıyalım! Bir referandumla Topkapı Sarayı’nı Başbakanlık binası yapalım... Bir referandumla hâkimlerin yerine kadıları oturtalım... Bir referandumla Arap harflerine dönelim... Bir referandumla haftalık tatil gününü pazardan cumaya alalım... Bir referandumla kadınların okumasını... Bir referandumla seçmesini, seçilmesini... Bir referandumla baş örtüsüz gezmesini... Bir referandumla eşiyle yan yana yürümesini... Bir referandumla mirastan eşit pay almasını yasaklayalım! Bir referandumla sizin gibi düşünmeyenlerin sürgün, hatta idam edilmesini sağlayalım! Kısacası; fırsat bu fırsat, sadece Kürt milliyetçilerini değil, din devleti özlemiyle yanıp tutuşanları da memnun edelim hocam! Referandumlarla 84 yıllık Cumhuriyet’in tüm izlerini silelim... Nasıl olsa “çoğunluğun” sizin gibi düşündüğünden eminsiniz ya artık; referandum en iyisi bu yüzden! Bir referandum da “iktidar yanlısı prof’lara en yüksek devlet memuru maaşı verilmesini sağlamak için” yapalım mı? Emeğiniz boşa gitmesin... Kıyamam! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
knoxville Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 halk bunu da unutur. yazık. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Amed olmaz ama en fazla Diyarıbekir olabilir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sparkcaster Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 memlekette demokrasi var işte.saçmalama özgürlüğü Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 eh.. şimdi yazsan bi dert aslında. konu üzerinde konuşmaya bile değmez çünkü. ama esas sorun buradan da geçiyor ya, önemli olan da o zaten her neyse, anlayana.. bilginin avama ezber biçiminde "öğretilmesinden" rahatsız olmadı bu ülke seneler boyu. şimdilerde ise bilgi kirliliği gövdeyi götürüyor. din sorunu diyoruz, millet üzerine yazılar yazıyor. ancak dinin uleması avam olmuş, bilgisi yetersiz kalsa dahi anladığınla fetva veriyor. diğerleri hiç bilmeden atıyor sıkıyor.. ya tutarsa misali. başka bi konuda diyorsun ki, "yahu bu konuda bi yanlış var" özgürleştirildiğini sanan gözü bağlılar "kişisel hak ve özgürlüklerden" bahsediyorlar, kendi ellerindeki özgürlüğün fitlinin artık sonuna geldiğini dahi görmeden. 'hükümet dediğin nedir ki?' desem şimdi, 'teşkilat onlardan çok daha büyük, köklü ve ulu. Kumpas çok önceden kuruldu. Halkımıza teşekkür ederiz, harika bir oyuncuydu. iyi destek verdi her türlü yıpratma girişimine. geldik yine bölgede bir perdenin daha bitimine' anlayan çıkar mı acaba gözleri kapalılar içinde. halk dediğin nedir ki? abartılmış bir güç. uyur da uyur fosur fosur. sonra kalkar ve 'bir' kere vurur. ya tutarsa? demek istediğim şu ki, her şey için bir yeri suçlamak ne rahat. kötü adam bulmak ve siyah şapkayı ona takmak ne kolay. kötü sensin, kötü benim.. hâlâ esası kaçırıp, hedef şaşırtmayı mutlu ve mesut dünyası sarsılmasın diye yutanlar, o gözleri bağlı, kapalı olanlar sayesinde olanların büyük bir kısmı. negzel hayat.. di mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ombakkombak Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Gereksiz bir öneri olmuş. Azınlıkların bütün sorunları çözüldüde bir isim mi eksik kalmış? Ayrıca bu Türköne o AKP'li genç kadın milletvekilinin kocası falan mı? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SturmVogel Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 25, 2007 Kalıbımı basarım, 1 hafta geçmeden "aslında ben bunu kastetmemiştim , isteyen istediğini der ama Diyerbakır Diyerbakır'dır kimse bunu inkar değiştiremez" türü bir U dönüşü yapacak ve bu olaylar unutulacaktır. AKP en iyi bunu başarıyor zaten.Önce bişi söyleyip sonra zıttını söylemeyi yani... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar