tashmoo Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 ceday -a mesaj. bılkent ısletme de okuyorum, ekonomı hocamız kesınlıkle akp yı sewmeyen bır ınsan bızı alıp rakı ıcmeye felan goturdu ıste ole akp cı dııl yanı onu solıyım. ayrıca merkez bankasında mudurluk yapmıs zamanında. bu adama sınıfta tartısma cıkınca sorduk akp nın ekonomıdekı rolunu, T.C tarıhının en ıı ekonomısını oldugunu ılk defa ekonomının adam akıllı polıtıkalarla oturtuldugunu, gelen paranın sadece sıcak para olarak deıl kalıcı yatırım olarak ta geldıgını soyledı. turk ekonokısı ılk defa dıger ulkeler tarafından belırlı olarak goruldugu ıcın yatırım yapılıyor, sen hala sıcak para dıyorusn Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 said: apache ye cewap- kardes mılletın kararlarını yok sayıyo dıyosunda... ben senin kardesin falan degilim. türban şeriat ideolojisinin gelişim simgesidir.daha başörtüsü ve türban ayrımını bilmeden kafanca birşeyler saçmalıyorsun üstüne birde onu savunuyorsun. viktor demişti sanırım karacahilden korkmayacaksın,yarıcahilden korkacaksın.cahil zaten birşey yapamaz bilmediği için ama yarı cahil yarım yamalak birşeyler duyar öğrenir,bir de üstüne onu uygulamaya çalışır. zamanında abdullah gül refah partisi başkan yardımcısı olduğu zamanlarda "Türkiye'de Cumhuriyetin sonu geldi.Kesinlikle laik sistemi değiştirmek istiyoruz." diye alenen konuşma yapmıştı basına. Daha sonrasında bu tarikatçı abdullah devlet bakanı olduğu zamanlarda Türkiye Kalkınma Bankası'na yaptığı özel harcamaları kullanarak "sahtecilik" suçlamasıyla devlete tazminat ödemişti. Ayrıca Gül'ün türbanlı eşi Türkiye'ye dava açmış birisidir. bunlar tehlikeli gelimler,rejim düşmanı şeref yoksunları. [ Mesaj 25 Nisan 2007, Çarşamba - 10:50 tarihinde, Apache tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ceday Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 ben de 1 yıldır adı saklı bir menkul degerler şirketinde calıstım. borsanın %60-70 yabancıların elindeyse, yerli yatırımcılardan %10 vergi alınırken, yabancılardan alınmıyorsa, ne demek bu ülkede sıcak para yok? hem de alası var. ama buna karşı önlem almak sıkıo biraz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Elimizdeki malları mülkleri sattığımı için yurtdışından sıcak para geliyor. Yarın öbür gün satacak bişi kalmayınca ekonmoide kalmıcak. Gelen sıcak!!! paralar ile oğluna gemi alıyor veya yumurta şitketi kuruyor bazıları :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
MacLeod Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 tahsmoo demişki ; said: 1 aydır bı kaos war guyay butun turkıye olmamasını ıstıyo, bu sadece kartel medyalıktan baska bısı dııl olayı ole yansıtıyolar; ona oy werren halkın yuzde 40 da hala basa gecmesını ıstıo, kı bu sadece akp ye oy weren, diğer oy wermeyen ama inanclı olan ınsanalrda tamamen arkasında daha ne mılletın ıstemedıgı falan dıyorsun. %40 kim oy vermiş bu adamlara kimi kandırıyosunuz. kullanılan oylara baktığında bu adamların ancak %25 ini temsil ediyo. Seçimlerede kısa bir süre kaldı. bu adamların ne malum yineden bu kadar oy alacağı. seçsinler bakalım şeriatçı cumhurbaşkanı ama bu adam benim cumhurbaşkanım değil. eğer halkın büyük çoğunluğu cumhurbaşkanın böyle zihniyetteki bi adam olmasını istemiyosa 7 yıl boyunca nasıl o köşkte oturucak bilmiyorum. ha bu arada türkçede W diye bi harf yok. türkçemizi iyi kullanamayı geçtim en azından yabancı harflerle içine etmeyelim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Aket-Atum Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 konuyla alakası yok ama bunun için yeni konu açmayada gerek yok dün Bursa'dan İstanbul'a gelirken gördüm Hani yol kenarlarına falan çiçeklerle Türkiye Haritası, Şehrin Amblemi falan yapılır ya...adamlar ampul yapmış çiçeklerle. Ve öyle işi bilmeyen bir adamın yaptığı birşey değil, belediye düzenlemiş. Görünce güldüm bi kendi kendime Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Aklıma bir şey geldi, sizin paranız yok ve borcunuz var gidip tefeciden para mı alırsınız(IMF) yoksa evdeki halıyı televizyonu mu satarsınız ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 ÇAlışıp para kazanmaya uğraşırım :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Türkiye her zaman kendine karşı kullanılabilecek kozları kendi başarısız politikası sayesinde yarattı, gerek kürt sorunu olsun, gerek ermeni sorun olsun gerekse türban cumhuriyet çatışması olsun. Hiç bi sorunu başka ülkeler türkiyenin başına yığmadı, türkiyenin başarısız tavırları ve tepkileri (sadece devletin değil halkın da) yüzünden ortaya çıkan sonuçları kullandı. Bu sefer de öyle olacak. Bence bir süre sonra bu çatışma Türkiye için ağır bir uluslararası eleştiri sorunu olacak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Voys Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 iyide, bu adamların yönetiminde IMF ye olan borcumuz en yuksek seviyeye çıktı. tefeciden alıolar, eşyaları satıolar, sonra bide lüks için tekrar tefeciye. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Miting başlığına da yazdım buraya da yazayım. Gidin mavi devrim yapın turuncu devrim yapın bir şey yapın madem bu kadar memleketin elden gittiğine inanıyorsunuz bari samimi olun be. Bu kadarcık mı savunucususunuz Cumhuriyetin ? 2 yürüyüş sonra aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın. Ya adam gibi gider bahsettiğiniz kadar tehlikede olduğunu düşünüyorsanız Cumhuriyetin, mavi devrim yaparsınız bilmem ne yaparsınız Ukrayanadaki gibi. Atatürk, gençliğe hitabesinde ne diyor ? Cumhuriyet tehlikedeyse neler yapmanız gerektiğini söylemiyor mu ? Madem tehlikede olduğunu düşnüyorsunuz gidin adam olun biraz düşüncenizin bekçisi olun. Gidin yukarda adam gibi Atatürk'ün gençliğe hitabesini okuyun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Bir de kendisine eleştiri niteliğinde yapılan bir mitinge şöyle bir cevap veren başbakanın said: Aman yarabbim milyonlar filan…Milyon da çok basite indi. Aynen bizim 6 sıfır attığımız banknottaki milyonlar gibi…Ne kadar uçuk..Herhalde bunlar bir alanının yüzölçümünden bihaber…Biz bu işin kompetanıyız. Ömrümüz bu işlerle geçti, ölçüp biçmekle geçti. ben ilkokula geri dönmesini talep ederim. Bu adamın kendisine karşı yapılan gayriciddi ve ciddi her türlü eleştiriye karşı tavrı bu oldu hükümete geldiğinden beri. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 giovanni insanlar ne yapıp yapmayacaklarını sendenmi öğrenecekler? mavi,turuncu devrime ihtiyacımız yok bizim.kemalist devrim her daim damar halinde ilerlemekte zaten. tehlike varlığıyla ortaya çıktığında halk,ordu elele gerekeni yapar.merak etme sen. tarihimizde vakaları yaşandı hep menemende,sincanda gördük kemalist devrimin gücünü. tavsiyelere ihtiyacı yok bu kitlenin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Yahu tehlike daha ne kadar ortaya çıkacak bu konuda sayfalardır abartıyor muydunuz o zaman ? Tehlike "varlığıyla" nasıl ortaya çıkacak ? Neyse ya Atatürk'ün güvendiği gençlik Türkçe bilmiyor daha malesef. Ben kime ne anlatmaya çalışıyorum ki... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Arthur_HellsFire Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 kesin bi nokta varki birbirimize bok atarak, yağ gibi üste çıkmaya çalışarak olacak bir şey değil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 sen kimseye birşey anlatmıyorsun,anlatamazsın zaten. konularda girdiğin tüm tartışmalara bakıyorum sıfır bilgi,yüzde yüz polemik. gazeteden duyduğun iki tane doğu paktı haberleriyle,bizim durumumuzu bir tutmaya çalışıp aklınca sizde onlar gibi devrim yapın yiyorsa gibi saçmalarsın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 yuşçenko'nun soros destekli amerikancı fason devrimiyle,bizim düşüncemizi bir tutuyor aklınca. ne biçim insansın sen? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Tamam Apache yüce ve üstün bir insan türü ve beynisin kabul ediyorm vallaha da billaha da kabul ediyorum. Bugün Sabah gazetesinde Yılmaz Özdil'in yazısını okur musunuz hepiniz evinizde varsa. Ya ama gerçekten çok kötü çok kötü durum. Muhalif olmasını da geçtim bir görüşü benim söylemem mi yeterli hakarete uğraması için ? Şimdi de fikir ırkçılığı. Hadi bakalım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Devrim hem yapması hem de atlatması kolay bir şey sanıyorsun sanırım? Senin insanlara önerin, ilk endişelendikleri anda devrim yapmaları ise bir daha düşün bence. Özellikle içinde bulunduğumuz çağı da ele alarak bir daha düşün. İnsanları yüzeysel bakış açılarıyla suçlayarak sonuç getirecek bir tartışma yapmış olmazsın ya da kendi fikirlerini savunmuş. Bir şeyi söylemekle yapmak arasında fark vardır evet, zaten bu yüzden bir şey söylerken mantıklı olup olmadığına dikkat etmek gerekir. [ Mesaj 25 Nisan 2007, Çarşamba - 13:27 tarihinde, Ardeth tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Yuşçenko falan umrumda değil ideolojisini kastetmediğimi sen de çok iyi biliyorsun da diyecek başka lafın yok. Tarzından ve tekniğinden bahsediyorum sadece. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Ardeth, öyle bir tepkiler veriliyor ki eğer samimiyse bu tepkiler sıradan bir endişelenme hali olmamalı. Gerçekten de Cumhuriyet elden gidiyor deniliyor. Dolayısıyla anlattığını kadar kötüyse durum artık işler o raddeye gelmiş demek değil midir ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Devrim yapılması cumhuriyet ve demokrasi için ne kadar yararlı olacak peki? Bence henüz hiç bir şey geri dönülmez bir noktada değil hala bu fikri savunan insanlar bilinçlenerek bir şeyleri değiştirmek istiyorlarsa değiştirebilirler. Ayrıca iki görüşü de savunan medyanın, kendi doğalarına uygun olarak olayları abarttığını düşünüyorum (bunu da olaya tepksiz kalacak yandaşlarını daha fazla gaza getirmek amaçlı yapıyorlar tabi ki). Ama yine de iyi düşünmek lazım, birinden para yediği için mi bir görüşü destekleyen ve onu abartan medya daha iyidir yoksa bir şeylerin ters gittiğini düşünüp sırf ideolojisi adına insanları toplamaya çalışan bir medya mı. Recep Tayyip Erdoğan konusunda ise, insanların bu kadar çabuk ideolojik olarak değişebileceğine inanmıyorum. Ama nitekim daha kurnazlaşabilirler. Şunu da hesaba katmanı rica ediyorum, bugün biri cumhuriyeti elden götürmeye çalışacaksa, eğer bu kişi akıllı biriyse bunu tabi ki açık bir şekilde yapmayacaktır, alttan kazarak yapacaktır. AKP partinin bu konuda kadrolaşmak gibi politikaları o yüzden beni oldukça rahatsız ediyor. Yoksa ben artık türbanlılara başta tarafsız yaklaşırım, kafalarına geçirdikleri şeyi ne amaçlı geçirdiklerini anlayana kadar. Bunu da AKPden rahatsız olmamın tek sebebinin onu seçen kişiler olmadığını belirtmek için söyledim çünkü bir partiyi yaptıklarını da ele alarak değerlendirmek en akıllıca ve açık görüşlü davranış olur bence. [ Mesaj 25 Nisan 2007, Çarşamba - 13:39 tarihinde, Ardeth tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 giovanni tartışmayı bıraktım seninle daha konuyu bile okumamışssın. gerekçelerini insanlar yazdı bende bir iki mesajda sebeplerinden bahsettim. hala tehlike nerede diyebiliyorsun.diyorum ki abdullah denilen tarıkatcı adam zamanında cumhuriyet zamanı artık bitti,laiklikte istemiyoruz diye bakanlık yapmıs adamdır vs. git oku postumu pls. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Giovanni Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Tehlike nerede diye bir şey demedim ki ? Bahsettiğiniz kadar tehlikenin var olduğunu kabul edersek o zaman gençliğe hitabeye göre daranmak gerekmez mi dedim özetle. Neresinden anladın tehlike nerede dediğimi ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Eaglewingg Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 25, 2007 "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 14 Nisan Ankara mitinginin tartışmasız bir şekilde ortaya koyduğu toplumsal tepkiyi yumuşutmak için, çok istemesine karşın cumhurbaşkanlığı için aday olmadı. Ancak, herhangi bir uzlaşma arayışına da girmeden tek başına ve dayatmacı bir yaklaşımla AKP'nin, sadece AKP'nin oylarıyla cumhurbaşkanı seçilecek bir ismi, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü aday gösterdi. Gül, düşük profilli bir aday değildir. AKP'nin Erdoğan'la birlikte iki liderinden biridir. AKP'nin kurduğu 58'inci hükümetin başbakanıdır. Refah Partisi hükümetlerinin bakanıdır. 1970'li yılların islamcı gençlik örgütleri Milli Türk Talebe Birliği ve Akıncı Gençlik Derneği kökenlidir. Necip Fazıl Kısakürek ekolüne bağlı bir islamcı geçmişe sahiptir. Eşi türbanlıdır ve türbnıyla üniversiteye giremediği için Avrupa İnsan Hakları Mahemesi'ne Türkiye hakkında/aleyhinde dava açmıştır. Erdoğan, deyim uygunsa kendi ikizini Çankaya için aday göstermiştir. Başka bir anlatımla Gül, farklı bir üsluba sahip olsa da yol arkadaşı Erdoğan'la aynı zihniyete sahiptir. Dünya Bankası ve Suudi Arap Bankası'nda çalışan Gül, Amerikan finans çevreleriyle yakın ilişkilere sahiptir. Erdoğan'ın aday olması halinde, Türk siyasal yaşamında bir kırılma tehlikesi sezen uluslararası finans çevrelerinin uyarıları da, Gül'ün aday olarak belirlenmesinde etkili olmuştur. Şunu açakça belirtmek gerekir ki, Erdoğan'ın aday olmaması örtülü 'sivil darbe' sürecini kesintiye uğratmamıştır. Tam tersine, AKP ve Erdoğan bütün iktidarı istemeye devam etmekte, Çankaya'yı fethetme sürecini işletmektedir. Bu konuda ABD'nin desteğini de aldıkları anlaşılmaktadır. Gül, tam bir teslimiyetçidir. Avrupa Birliği'nin bütün isteklerine 'evet' diyen, elindeki kozları masaya sürmeye cesaret edemeyen, ulusal çıkarları savunamayan, Batı'nın desteğinde Türkiye'yi bir "ılımlı islam" ülkesi haline getirme stratejisini inatla sürdüren politikacıdır. Kıbrıs'ta verilen bütün tavizlerin sorumlularından biridir. Başarısız bir dışişleri bakanıdır. Türkiye büyük bir tehditle karşı karşıyadır. Cumhurbaşkanlığı, hükümet, Meclis, yerel yönetimler ve yüksek yargı aynı siyasal çizginin tekeline geçmek üzeredir. Medya ekonomik ve siyasi zor kullanılarak ele geçirilmiş, kamuoyu ise sindirilmeye çalışılmaktadır. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'a, Gül'ün adaylığı konusunda ne düşündüğü sorulduğunda, "Vatana, millete ve İslam dünyasına hayırlı olsun" demiştir. Türkiye ne zamandan beri, "İslam dünyasına hayırlı olacak" bir cumhurbaşkanı seçmektedir? Çankaya, Recep Tayyip Erdoğan'la aynı zihniyete sahip bir kişiye teslim edilmek istenmektedir. Çarpık seçim sistemi sonucu, toplam seçmen sayısının yüzde 25'inin oylarıyla Meclis'in yüzde 65'ini eline geçiren AKP, totaliter bir anlayışla topluma meydan okumaktadır. Bu yapısıyla Meclis, temsilde adaletten uzak ve maşruiyeti tartışmaladır. Bütün bu nedenlerle, tıpkı Erdoğan'a olduğu gibi Gül'ün de cumhurbaşkanlığına karşı çıkılmalıdır. Bunun için önümüzde bir fırsat vardır; İstanbul Çağlayan meydanında 29 Nisan günü yapılacak mitinge bütün demokrasi güçlerinin en geniş katılımını sağlamak, bu ülkenin yurtseverlerinin görevi olmalıdır." Kanaltürk'ün sitesinden alınmıştır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar