Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Rezillik!!!


Redogski

Öne çıkan mesajlar

Öncelikle belirtmek istiyorum bende Beşiktaşlıyım ancak Anıl arkadaşımızla hiçbir alakam yoktur :)

Neyse gelelim asıl meseleyi fenerlilerin gay videosu bulunmuş evyllh rezil oldular ancak Anıl'ın bunları arayıp bunları izlemesi ve bizim kendisine sürekli gaylord dememiz bu duruma ilginç bir boyut kazandırıyor...


Yoksa Anıl gerçekten gaylordmu? kararı siz belirleyin sevgili patiler :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@muse:bu video bende 3 aydır fln var.zamanında maviye sormuştum koyabilirmiyim diye koymasan iyi olur demişti.ama baktımki bazı beyinsiz arklar. itaatet fln diyince hadi koyıyım dedim.bencede mod gelse iyi olur artık...
@khalad:aramadımki çarşının forumunda gezerken buldum:)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

TATÜRK'ÜN TAKIMI!..

Bu konuda Spor Yazarı Ahmet Çakır ağabeyimiz "Galatasaray Tarihi" isimli kitabında şöyle yazıyor ;

"Evet Gazi Mustafa Kemal 14.12.1930 tarihinde Galatasaray Lisesi ve Müzesini gezmiştir. Burada ' Galata Saray'a ' diye yazıp imzaladığı bir fotoğrafını da Sarı Kırmızılılara armağan etmiştir. Bu fotoğrafın büyütülmüş bir kopyası Lise Müdürünün odasında asılıdır...
Bu konu, sevgili ülkemizdeki pekçok benzeri olaydaki gibi kısa sürede hem gülünç , hem de acıklı bir oyuna çevrildi.
En büyük tartışma da Atatürk'ün Fenerbahçeli mi, yoksa Besiktaşlı mı olduğu noktasında çıktı...
Bugüne kadar Atatürk Fenerbahçeli olarak biliniyordu. Ancak Fenerbahçeli araştırmacı-yazar Ergun Hiçyılmaz 'Hayır Atatürk Beşiktaşlı idi' deyince ortalık karıştı.
Hiçyılmaz'ın gösterdiği kanıt, pek yabana atılacak gibi değildi.Ulusal Kurtuluş Savaşı öncesinde Anadolu'ya geçmeden Akaretler'de Beşiktaş Kulubünün yanında bir evde oturan Gazi Mustafa Kemal buradan Beşiktaşlı futbolcuların çalışmalarını izleyip onlara sempati gösterdiği yolundaki açıklama kolay reddedilebilecek bir değerlendirme sayılamazdı.
Bunun üzerine Fenerbahçe camiası ayağa kalktı.Tv programlarında ve gazetelerde olay tartışıldı. Atatürk'ün Fenerbahçeli olduğuna ilişkin belgeler ve kanıtlar ortaya konuldu. Dahası sarı-lacivertli camianın sonuna kadar bu işin takipçisi olacağı bildirildi.
Sonuçta Atatürk'ün % 75 Fenerbahçeli, %25 Beşiktaşlı sayılabileceği gibi bir uzlaşmaya varılmış oldu.
Böylece Atamız, iki ezeli rakibimiz tarafından paylaşıldığı için Galatasaray'a imzalı fotoğrafından başka bir şey kalmadı... "

Ahmet ağabey son paragrafında kinayeli bir şekilde adeta alay ediyor.
Haksız da değil.

Velhasıl bunca iddiaya da hiç olmazsa Galatasaray cephesinden de bir cevap vermek gerekir diye düşünüp bir kaç dökümanı ortaya (bir şey iddia etmek amasıyla değil elbette) koymak işstedim.

Mesela sadece imzalı resim değil, 04.09.1928 tarihinde Mustafa Kemal'in "Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulubü Reisi ve Sivas Meb'usu Necmeddin Sadık bey efendiye" (belgede aynı böyle yazılıdır...) yazmış olduğu bir de mektup vardır.

Bu mektubun en önemli özelliklerinden birisi de Yeni Türk Alfabesinin kabulünden sadece 26 gün sonra yazılmış olmasıdır. Ata'mızın bu yazısı müzemizin en mutena köşelerinden birini süslemektedir.

Kuşkusuz Ahmet abi bunu unutmuş değildir ama gerginliği (!) daha fazla artırmamak için bunu gündeme getirmediğini düşünebiliriz icon_biggrin.gif

Unutmadan bir hatırlatma yapayım; Ata'mız, yazmış olduğu bu takdir
ve teşekkür içeren mektubu, Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi 4-0 yenerek kazandığı "Gazi Büstü Kupası" maçından sonra gönderilmiştir.

Geçmiş yıllarda Galatasaray'ın ünlü yöneticilerinden ve Atatürk'ün en yakın arkadaşlarından Salih Bozok'un oğlu Muzaffer Bozok ile yaptığım röportajda Sayın Bozok bir anısını anlatmıştı ;

"Bir gün Bülent, Gündüz, ben ve bir kaç arkadaşımız Florya'ya eğlenmeye gitmiştik. Dönüşte yolda biraz gürültü yapmıştık. Tam o sırada köşeden Mustafa Kemal ve arkadaşlarının, ki yanında babam ve Gündüz'ün babası Kılıç Ali de vardı, göründüler...

Mustafa Kemal babama dönerek "Kim bu gürültü yapanlar?" diye sormuş. Babam ise biraz sıkılırak "Bizim çocuklar Paşam" demiş. Bunun üzerine Ulu Önderimiz "Haa desenize bizim kulübün çocukları" diye cevap vermiş...

Bilmiyorum bu anı Ulu Önderimizin hangi kulubümüzün sempatizanı olduğuna dair bir delilmidir?.. icon_biggrin.gif icon_biggrin.gif

Ancak en büyük gerçek şudur ki ; Atatürk tüm Türklerin Atasıdır... Güneş kulübünü de tutsa, Altınordu'yu da kursa, Fenerbahçeli de olsa , Beşiktaş'ı da sevse, bizim için farketmiyor... Çünkü O, dünya döndükçe bizim GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ümüzdür.

Laf aramızda, Atatürk ile ilgili resimlerin en güzellerinden birisi de Ata'mızın bir kayık içerisinde kürek çekerken resmedilen fotoğrafıdır....

Atatürk'ün küreklerine asıldığı kayık, Galatasaray Spor Kulübü'nün yarışlarda kullandığı yani Galatasaray'ın malı olan FUTA denilen bir kayıktır...Tarih 29 Haziran 1935.

Aslında Galatasaray ve Atatürk ilişkisine ait belgeler bunlarla da bitmiyor ; Miralay Mustafa Kemal' in "Galatasaray Keşşaflarının Başbuğu" olma durumunu kim nasıl izah edebilir acaba ?

Lütfen okuyunuz ;

Yüzyılın başında 'Keşşaflık' da denilen İzcilik örgütleri de çok kurulmuştur. Bu çalışmalar, önce Edirne Muallim Mektebi ile Galatasaray ve İstanbul Sultanisinde başlamıştır. Ancak Balkan Savaşı bu ilgiyi dağıtmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün Galatasaraylılar'ın kurduğu 'Keşşaf ' örgütünün 'Reisi' olması Galatasaraylılar için unutulmaz bir hadisedir...

Şöyleki ;
Mustafa Kemal'in Galatasaray'a olan aşinalığı bilinenden daha öncelere dayanıyordu. 1915-16 yıllarında Osmanlı Güç Dernekleri ,İzci Dernekleri, ardından da Genç Dernekleri Müfettiş-i Umumisi Miralay
Mustafa Kemal, 1914 yılında Türkiye'de ilk defa kurulan Galatasaray Keşşaflarının (İzci) BAŞBUĞU olmuş 1923'te Cumhuriyet'in ilanında oymak beyi Adnan Akıska, Galatasaraylı keşşaflarla Mustafa Kemal'in
huzurunda bulunmuştu. (Fotoğrafları mevcuttur)


"İstanbul Türk İzcileri Ocağı Riyaseti'ne,
Vatana yüksek seciyeli ve metin ruhlu gençler yetiştirmesini temenni eylediğim İstanbul izciler Ocağı'nın Başbuğluk teklifini büyük hıss-i iftiharla kabul ediyorum.Genç arkadaşlarıma teşekkür ve selamlarımın tebliğini rica ederim efendim.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Resisi
Başkumandan MUSTAFA KEMAL


Bu telgraftan bir yıl sonra 1923 sonlarında Başbuğları Gazi Mustafa Kemal'i Ankara'da görmeye giden İstanbul İzcileri ile ilgili olan anıyı şu belgelerden öğrenmekteyiz :
"Spor Alemi Dergisinin 9 Ağustos 1339 (1923) günü yayınlanan 44/106 sayısının 12.sayfasında :
Yüksek bir tarihe, kıymetli bir varlığa malik olan Galatasaray Keşşaflığı yeniden geniş bir faaliyet sahasına atılmıştır. Yeni teşkilatta Oymak Beyi olan Adnan (Akıska) Bey'e, muavinine ve bilahhassa gayyur arkadaşlarına muvaffakiyet temenni ederiz."



Gazi Mustafa Kemal HARF DEVRİMİNDEN SONRA İLK İMZALI VE RESMİ YAZISINI
GALATASARAY KULÜBÜNE GÖNDERDİ...

Yıl 1928 ,4 Eylül günü 'Türkiye Cumhuriyeti Riyaseti kalemi Mahsus Müdüriyeti' başlıklı ve 'Reis-i Cumhur Gazi Mustafa Kemal ' imzalı 4/444 sayılı,ilk kez Latin harfli daktilo makinasıyla yazılmış bir mektup
'GalatasarayTerbiyeyi Bedenniyye Kulübü Reisi ve Sivas Mebusu Necmettin Sadık bey efendiye' geliyordu.

Üç yıldan beri üstüste hiç yenilmeden İstanbul Amatör Futbol Ligi Şampiyonu olan Galatasaray Futbol Takımı, 1928 yılı Ağustos ayının 31'inde , o zaman ki adı 'Tayyare Cemiyeti' olan bugünkü 'Hava Kurumu' tarafından ortaya konulan 'GAZİ BÜSTÜ' için karşılaştığı ezeli rakibi Fenerbahçe'yi :
Ulvi Yenal , Mehmet nazif Gerçin , Burhan Atak,Suphi Batur , Nihat Bekdik , Mithat Ertuğ,Mehmet Leblebi , Şadlı Alioğlu , Necdet Büyük,Kemal Faruki ve Muslih Peykoğlu'dan kurulu onbiri ile 4-0 yenmişlerdi.
O günlerde Galatasaray Kulübü başkanı bulunan Sivas Milletvekili ve o zamanların günlük gazetelerinden biri olan 'Akşam'ın sahiplerinden Necmettin Sadık(Sadak) sonradan 'Atatürk' diye anılacak Cumhurbaşkanına THK'ca ortaya konulan büstlerini kazanmaktan dolayı büyük kıvanç ve onur duyduklarını Türkiye'nin en büyük spor müzesindeki şeref köşesinde bu armağanı saklayacaklarını,tüm Galatasaraylılıların
'Gazi Mustafa Kemal Paşa' hazretlerine duydukları sonsuz sevgi ve saygılarını,daima emirlerine amade olduklarını 1 Eylül 1928 günü bir mektupla arz etmişti.

Atatürk, en büyük devrimlerinden biri olan 'Yeni Türk Alfabesi'nin kabul edildiğini,9 Ağustos gecesi Sarayburnunda verilen bir yemekte ilan etmişti.

İşte Mustafa Kemal'in yeni Türk alfabesinin kabul edildiğini bildirmesinden tan 26 gün sonra Latinharfli bir daktilo ile Atatürk tarafından yazdırılarak,Cumhurbaşkanı sıfatıyla imzaladığı ilk resmi yazı Galatasaray'a yazılmıştır...
Mektupta aynen şöyle yazmaktadır :
"Mektubunuzu aldım.Türk gençliğinin spor sahasında da gösterdiği kabiliyet ve faideli faaliyeti
takdir-le müşahede ve takip ediyorum.
Hakkımda ibraz buyurlan asar-ı muhabbetten mütehassıs oldum.Teşekkür ederim efendim."
Resi-i Cumhur
Gazi Mustafa Kemal


Bu arada 16 Eylül 1928 Pazar günü yayınlanana 2566 sayılı Akşam gazetesinin 3.sayfasında "Gazi Hazretlerini Teşyi" başlığı altında şu haber çıkmaktadır :
"Galatasaray denizcileri dün İstanbul'u terkeden Gazi Paşa hazretlerini Yeniköy açıklarında üç çifte futa ile muazzam bir suretle selamlamışlar, Paşa Hazretleri uzun müddet mendil sallamak sureti ile Galatasaray denizcilerine iltifat etmişlerdir."


Yıl 1930 Mustafa Kemal Galatasaray Lisesine ilk kez 2 Aralık Salı günü şeref vermişlerdi. Yanlarında Büyükelçilerimizden Galatasaray Kulübünün 12 numaralı üyesi Ruşen Eşref Ünaydın, Galatasaray Lisesinde okumuş olan o zamanın Dahiliye vekili Şükrü Kaya, Kılıç Ali ile birlikte Okul Müdürü Fethi İsfendiyaroğlu'nun öncülüğünde gezmişlerdi.

Bu konuda 'GSL 1868-1968' adlı kitabın 96.sayfasında, o zamanlar Lise Müdürü ve iki yıl sonra da Kulüp Başkanı olan Fethi İsfendiyaroğlu'nun 8.12.1930 tarihli Reisicumhur Hazretlerinin Mektebi ziyaretleri hakkında yazdığı rapor'dan:

'Derslerden sonra mektebin hertarafını, bilhassa müzelerimizi ve konferans salonunu gezdiler. Ve hatıra defterlerini imzaları ile tezyin buyurdular.'

Galatasaray'da spor, herzaman okul ile kulübün içiçe olmalarıyla gelişmiş ve başarıya ulaşmıştır.Çeşitli branşlarda kazanılan kupalar , Galatasaray Liseisndeki muhteşem müzede muhafaza altına alınmıştır. Bu müzede Türk Spor Tarihinin en önemli belgeleri bulunmaktdır.

İşte bu müzeyi, Galatasaray Liseli, kulübün ilk üyelerinden Büyükelçi Ruşen Eşref Ünaydın'dan bilgi edinerek gezen armağan ve belgeleri birer birer inceleyen ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Paşa şeref köşesinde duran büstü ile harf devrimini yaptığının ayına varmadan yazdırıp imzaladığı mektubunu görünce, Ruşen Eşref'e dönerek:

"- Bu kıymetlli müzeye fotografım lazım,imzalayıp vereyim" demiştir.

12 gün sonra bir yaveri aracılığı ile gönderdiği fotograflarının üzerine Büyük Önder, okul ve kulüp gözetmeksizin büyük bir incelik göstererek şunları yazarak yazarak imazalamışlardır:

"14.XII.1930 GALATA SARAYA - GAZİ M. KEMAL"

Yurdumuzda hatta dünyada bir eşi daha bulunmayan Galatasaray Müzesi ve Arşivinin şeref köşesinde asılı duran bu çok kıymetli fotgrafı ile birlikte Mustafa Kemal'in içtiği kahve fincanı telvesi ile su bardağı, imzaladığı hatıra defterleri ve 4.9.1928 günü ilk latin hafleriyle yazdığı ve imzaladığı tarihi mektubu vitrinli bir dolapta muhafaza edilmektedir.

Mustafa Kemal ikinci kez Galatasaray Lisesine 6 Temmuz 1933 tarihinde şeref vermişlerdir. Yanlarında o günlerde TBMM ve Galatasaray Spor Kulübü Hami Başkanı Kazım Özalp Paşa ile eski bir Galatasaraylı o zamanki Maarif Vekili Hikmet Bayur ve Prof.Afet İnan ile okul Müdürü Tevfik Arat olduğu halde yine müzeyi gezerek fotgraflarının asılmış olduğunu görerek memnuniyetlerini bildirmişlerdi.


ATATÜRK' E MEKTUP ( "Galatasaray'dan Atatürk'e" adlı kitaptan )

Aziz Atam ;

Bu mektubu, üç kez onurlandırdığın 500 yıllık Galatasaray Lisesi'nin müdürü olarak yazıyorum. Okulumuzu ilk ziyaret ettiğin 2 Aralık tarihini kuruluş günümüz olarak kabul ettik ve 500.yılımızı 100.doğum yılınla birlikte kutladık.

Lisemizin Anma ve Kutlama Komitesinde görevli öğrencilerimiz,bu küçük kitabı,100 yaşına giren ATA'larına minnet,şükran ve bağlılıklarını sunmak için hazırladır.

Bu kitapçığı düzenleyen gençler, senin 100.doğum yılında ölümünü anmsamadılar. Çünkü senin ölmezliğine, sensiz bir Türkiye, bir Türk Ulusu düşünülemeyeceğine; Bu ülkede bağımsızlık, egemenlik özgürlük ve uygarlığın seninle başladığına, ulusumuzun senin ilkelerin ve devrimlerinle çağdaşlaştığına kesnlikle inandılar. Baştanbaşa işgal edilmiş Yurdumuzda hiçbir kurtuluş umudu kalmayan yüce ulusumuzun nasıl kurtarıldığını,ortaçağ karanlığından bugünkü aydınlığına hangi aşamalardan geçilerek ulaşıldığını anladılar.

100 yaşına girdiğin 1981'de, yurt çapında Ulusal değerin bütün yönleriyle işlenirken; tüm dünyada, özellikle dost ülkelerde ve uluslararası kuruluşlarda da gösterilen çok çeşitli etkinliklerle senin evrensel değerinin bir kez daha en belirgin boyutlarıyla ortaya koyulduğunu izlediler. Senin sadece bu yüzyılın en büyük dehası değil,gelmiş-geçmiş bütün çağların ve dünya tarihinin örnek önderi olduğunu, yüzyıllarca uyutulan Asya ve Afrika'nın senin damganı taşıyan Türk Devrimi ile uyanmaya başladığını, mazlum ülkelerin bağımsızlık savaşı bayrağında senin dalgalandığını öğrendiler.

Ve öğrendiler ki, gidilecek yol yalnız senin yolun, konuşulacak dil senin dilin, tutulacak el senin elin... Sen ölümsüz, sen en büyüksün; sen en gerçek, sen tek, sen Allah'ın alnından öptüğü insan, sen ATATÜRK'sün...

Seninle yaşayacaklarına ve seni yaşatacaklarına, namusları, onurları,
Yurdumuz ve Ulusumuzun kutsallığı üzerine and içtiler.

Müsterih ol Atam !
M.ŞÜKRÜ SARI

GALATASARAYLIYIZ, ÇÜNKÜ...

"Garp iştiyakı, fikre açık bir ufuk... Ve sen Şarkın bu ufka ilk açılan bir dericesi"

Tevfik Fikret 'in seslenişi,geçmişten geleceğe uzanan bir esinti. Yenileşme çabasının, daha iyi ve daha güzele varmanın derin istemini de taşıyor. İşte o düşünüş, Atatürk'ün "Ben inklaplarımı Fikret'in şiirlerinden aldığım ilham ile yaptım" demesine yol açmıştır.

İleriye ve aydınlığa yönelik bir yürüyüşün öncüsüdür Tevfik Fikret. Ali Vecdi Bingöl, 'Atatürk ve Tevfik Fikret' adlı şiirinde çifte bağdaşmayı dile getirir:

"Fikret,bu toprakta,örnek insandı,
Nura aşık, karanlığa düşmandı...
Temelden devrimci bir heyecandı,
ATA, bu davanın neticesidir... "


Not: Tevfik Fikret Galatasaray Lisesi Müdürü ve Galatasaray Spor Kulübü Hami Başkanıdır.


"Atatürk'ün şapka devrimini başlattığı sırada, ilk olarak kasket giydirmek üzere Galatasaray Lisesi öğrencilerini seçmiş bulunması da çok anlamlıdır."


UNUTAMAYACAĞIM ANI - SELAHATTİN BUDA
Gazi okulumuzu ziyaret ettiğinde ben, o zamanki ismi le Galatasaray Sultanisi'nin 16-17 yaşlarında bir öğrencisiydim.
Latin harflerine döneli henüz 4-5 yıl olmuştu.Öğretimimizde Fransızca esas olduğundan Türkçe dışında kalan derslerimizn ekserisi Fransızca olarak yürütülüyordu.Birgüğn Atatürk'ün okulu ziyaret edecekleri haberi geldi.Kendisni görmeyi çook istiyordum.
Hocalarımız çok kıymetli kimseler olup, talebeyi hazırlamasını iyi biliyor ve geçmiş dersleri kısaca özetleyerek yeni konuya bağlantı yapıyorlardı.
Nihayet Gazi Mustafa Kemal'in okulumuzu şereflendirmek üzere oldukları haberi geldi.Bütün öğrenciler, büyük bir heyecan ve coşku içinde vatanımızı kurtaran ,Cmhuriyetimizn kurucusu, bu büyük ve yüce insanı
karşılamak üzere okulun bahçesini doldurdular. O sırada resimler çekiliyordu.Bu resimlerde büyük bir şans eseri kendilerine yakın bir yerde ben de bulunmuştum. Ona resimlerde de olsa yakın olmak,O'nu yakındangörmek benim için anıların en büyüğüdür.Hepimizle ayrı ayrı ilgilendi , konuştu;
"Türk gençleri; Cumhuriyeti biz kurduk sizler koruyup yücelteceksiniz ve yaşatacaksınız" dedi.
O'nu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

c/p yaptığım için başta atatürkün (a) sı çıkmamış onun için özür diliyorum edit yok sanırım...


neyse bu bazı f5 li arkadaşlara daha kanıt isterseniz buyrun..

ha bu arada okuyan arkadaşlar yorum yazsın ama sakın ola okumayan zeki arkadaşlar bunun ile ilgili yorum yapmasın
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ha bu arada herkez madem kanıtlara girdi buyrun


[spo]İşte çok önemli bir belge daha…Ulu Önder Mustafa Kemal'in Galatasaraylılar'a 1914' te yazmış olduğu mektup…

"Selimiye Kışlası - 8 Nisan 330 (1914)

Maruzumdur.
Kadıköy' ündeki "Ünion Kulüp" de Romanyalılar ile Galatasaray Kulübü arasında vukuu bulacak futbol müsabakasına davet eden muhterem davetnamenizi ve kartınızı ancak dün sabah aldım. Mamafih o gün bizzat gidip başka bir yoldan, zafere teveccüh eden genç ve müteşebbis vatandaşlarımın muvaffakıyatını derin bir hissi takdir ve gıpta ile seyrettim.

İltifat ve tehatturunuza minnettarım.
Bilhassa arzı ihtiramat ve teşekkürat eylerim efendim.

Nizamiye Fırkası Efkarından
Binbaşı Mustafa Kemal "

Bu mektubun açılımından şunu anlamaktayız ki; Ulu Önderimiz henüz Binbaşı iken Galatasaray takımının bir maçını, hiçbir davet gözetmeden, gitmiş ve seyretmiştir. Maç sonucundan dolayı da çok mutlu olmuş ve Galatasaray takımını takdir etmiştir.[/spo]

[spo]Şöyle bir toparlarsak;

Bu hadiseler Ulu Önderimizin hangi kulübün sempatizanı olduğuna dair bir delil midir?

Varsın F.Bahçeliler "Atatürk bir toplantıda 3 Galatasaraylı, 2 de Fenerbahçeli varken, şimdi 3-3 olduk, dedi" şeklinde bir uyduruk hikayeye dayanıp Ataürk'ün F.Bahçeli olduğu rüyalarını görsünler...

Beşiktaşlılar ise "Atatürk'ün evi Beşiktaş Kulübünün yanındaydı o yüzden Beşiktaşlı olması kesindir" şeklinde tezler öne sürerek kanıt yaratmaya çalışsınlar.

Bizim onlarınki kadar kesin delillerimiz(!) yok. O yüzden yapacak bir şeyimiz de yok. icon_biggrin.gif

Ahmet Çakır'ın dediği gibi bize bir imzalı resminden başka kalan bir şey olmasa da biz de Türk evladıyız...

Galatasaraylılar da bu aziz Vatan için canlarını seve seve feda etmişlerdir... Çanakkale'de olsun, Kurtuluş Savaşı'nda olsun gönüllü olarak askerlik şubelerinin önüne ilk gidenler Galatasaraylılardır... Hem okuldan, hem takımdan bir çok Galatasaraylı gönüllü gittikleri cephelerden dönmemişlerdir... Ama bu memlekette hala F.Bahçelilerin Anadolu'ya silah kaçırmaları daha büyük delil sayılmıştır!.. Peki Üsküdar Anadolu
Spor Kulübü ne yapmıştır? Gerçekte en büyük sevkiyat onlar tarafından gerçekleştirilmiştir... O zaman Atatürk neden Üsküdar Anadolulu değil de Fenerbahçeli olsun?..

Neticede eldeki belgelere baktığımızda Mustafa Kemal ve Galatasaray'ın (daha F.Bahçe ekmeğe mama derken) 1914'lere dayanan bir gönül bağı var ki bunu kimse göz ardı edemez.

Hadi geçmiş olsun![/spo]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ataturk Sakaryasporlu idi tartisilmaz bir sekilde kanitlayabilirim bunu:

Ataturk, Sakarya`da epi-topu bir gece gecirmistir, Sait Faik Abasiyanik`in evinde kalmistir o bir gecede. iste o gece yaverine buranin bir futbol takimi olup olmadigini sormus, o da bizim hasan abi`nin kayincosunun buyuk dedesinin kankasi murtaza aga`yi cagirtmis. Murtaza Aga uc tane futbol takimi var demis. Ataturk birlestirin tek takim yapin onlari, ismini de Sakaryaspor koyun, ben de o takimi tutacagim demis. mirasi ancak 1965`te gerceklestirilmis. ya ya...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...