Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

ODTÜ...


can

Öne çıkan mesajlar

Türkiye peryodik olarak bazı bölücülük faaliyetlerine uğruyor . Bunun adı bazen sağ sol bazen yukarı aşağı oluyor . Atatürk ilke ve inkilaplarından uzaklaşmanın bedelini gerileme olarak ödedik herseferinde . Birbirimizi kesmeye harcadıımız vakti çalışmaya ayırsaydık şimdi sokakta her kafamızı çevirdiğimiz yerde ingilizce yazılmış tabelalar görmezdik .[hline]You hate me to say that i did not obey!!!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Aket-Atum, 06 September 2003 22:03 tarihinde demiş ki:
said:
Raid3r, 06 September 2003 20:34 tarihinde demiş ki:
aket-atum'da önce sabit fikirli insan tek taraflı insan diyor sonra birkaç topic sonrasında böyle giderse birbirimizi kıracağız diyor.


evet dedim demedim demiyorum. dediklerimin arkasındayım hala

o sırada onunla medenice tartışıyorduk (öyle değil miydi?)

bende devam edersek birbirimizi kıracağımızı söyledim[hline]Aket Atum, Founder and the mentor of the Comachero enstitüsü. Avatar of Odin
Rogman, 20 August 2003 13:30 tarihinde demiş ki:
ahah 5 kişi den 8 sayfalık thread cıkmıs hll walla.. (şu anda 28 sayfa)

frp olmak isteyenler comanchero enstitüsüne
[b]Felsefe yapmaya çalışan aptal kızlara hayır


:) demek istediğim o dediklerinle zaten karşındakini kırıyorsun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
unity100, 06 September 2003 21:07 tarihinde demiş ki:
cogu tartismada oluyor, diyor ki adamlar hep ayni seyleri yaziyorsun. yahu, tabi ki hep ayni seyleri yazacagim. tartisma ayni ise, senin fikrin filanca ise, odur. eger farkli farkli seyler yaziyorsan ayni konuda asil o zaman tutarsizlik var demektir. ben savundugum ne ise onu savunurum surekli baki kalir o. dimi raid3r.

sen daha fotograf cektircem filan diye hayal et, ati alan uskudari geciyo imp filan kalmiycak oyun oynayasiya sen.[hline]referanslar :
www.mizzah.com
www.tokaci.com(oscommerce customization)
turkiye.bookturkey.com
aaa bunu unutmusum pek severim: www.bookturkey.com

tabiki sürekli farklı şeyleri yaz demiyorum ama zaten yazdığın şeyi birdaha birdaha yazmana gerek yok. karşındaki senin ne demek istediğini zaten şu topicin en fazla 4. 5. sayfasında anlıyor bunu 10. sayfalarda birdaha tekrar etmeye gerek var mı? zaten kabul etmemiş bu düşünceyi. ben önceden bunu yazmıştım diyebilirsin aynı şeyleri cümleleri değiştirerek vurgulamanın bir etkisi olduğunu düşünmüyorum.

herneyse sonuöta ben de kendi fikrimi -tartışmalarınızın daha düzgün şekilde olması için(benim görüş açımdan)-belirttim. illa uyacaksınız diye birşey yok tabi ki sizin bileceğiniz iş.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Son yazdığımdan beri konu bayaa bir uzamış gitmiş, bazı konularda kafa karışıklığı olmuş. Öncelikle burada tartışılan Deniz Gezmiş mi, terörm nedir mi, silahlı mücadelenin haklı bir şey olup olmadığı mı yoksa bambaşka bir şey mi? Hepsinden biraz biraz konuşulduğundan bazende birbirlerine karıştırıldıklarından ben bunları ayrı ayrı ele alacağım.

Birinci öncelik Deniz Gezmiş eline silah almıştır ama kimseyi öldürmemiştir. Zaten idamında en çok tartışılan noktalardan biriside budur. Kimseyi öldürmemiş birisi idam edilebilir mi? Bahsi geçen konsolos kaçırma eylemi ise (İsrail Elçisi Elrom) Mahir Çayan ve arkadaşları tarafından gerçekleştirilmiştir. Deniz Gezmişi iki satırda burada anlatma ise bence mümkün değildir. Bu abur cubur kültürü içinde yetişmiş nesiller her türlü bilginin özetini almayı, öyle uzun uzadıya araştırmaya hep tercih ediyorlar. Özür diliyorum ama beni de bu oyununuza alet edemezsiniz. Madem Deniz'i merak ediyorsunuz kafanızı şu monitörden birazcık kaldırında kitap okuyun.

Silahlı mücadele, herhangi bir fikir uğruna mücadele insan hayatından daha kıymetlimidir? Bu da çok tartışılan, insanların genellikle işine geldiği zaman işine gelen şıkkı seçtiği bir konudur. Örneğin bu forumdaki hemen herkez Kurtuluş Savaşını ve Mustafa Kemal Atatürk'ün Devrimini desteklerken, işine gelmediği zaman insan hayatı ve silahsız mücadeleden bahsedebilmektedir. Kurtuluş savaşının ayaklarından birisininde meşru hükümet olan İstanbul hükümetine karşı gerçekleştirildiği ve devletin askerine Kuvayi Milliye birliklerince ateş açıldığı unutulmaktadır. Burada etik olan tartışma, "ama onlar haklıydı, sen ise haksız bir savaştan bahsediyorsun" veya benzeri açıklamalrda bulunmakla değil, hangi şart altından olursan ol silah kullanmak meşrumudur değilmidir tartışmasıdır.

Terörizm ile ilgili tartışmaya ise şu an uzun uzadıya girmeyi uygun bulmuyorum ama söyleyecek bir kaç ufak sözüm var. Şimdi Amerika meşru bir hükümet ve Dünya gıda Fonu aracılığıyla Afrikadaki açlara en büytük yardımları yapan, birey hak ve hürriyetleri için küresel çapta terörizm ile mücadele eden bir devlet. Şimdi işe bu boyutuyla bakarsak amerika kahramanımız melek gibi bir devlet. İşin diğer boyutu ise zaten bütün Dünyadaki açlığın en büyük sorumlularından birisi Amerika Birleşik Devletleri'dir. Dünyadaki insan hak ve özgürlükleri önündeki en büyük engel, sırf kar amacıyla gözünü kırpmadan öldüren devletde yine ABD'dir. İşin bu boyutu ile bakarsakda amerika en büyük şeytan ve terörist bir devlettir. Şimdi Amerika teröristlere karşı mücadele ediyor, başka silahlı gruplar da Amerikan terörizmine karşı mücadele ediyor. Peki bu çok yaman bir çelişki değilmidir. Bence hayır çünkü insanlar için kendi tarafında mücadele edenler "Özgürlük Savaşçısı", karşısında mücadele edenler ise "Terörist"tir. Sorun sizin hangi tarafta olduğunuzdur.[hline]
I get knocked down
But I get up again
You're never going to keep me down

YALNIZ BİREY GÜÇLÜ BİREYDİR - BİRLEŞİK SAP HAREKETİ
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben de birkaç kelam etmek istiyorum konuyla ilgili;

Ilk sayfalarda sanırım eagle demiş ki "o dönemlerin ODTÜsünde şimdi senin gibilerin sıraları işgal etmesi bana acı veriyor". Unity sende "silah alıp eylem mi yapayım" diye cevap vermişsin. Kastı nedir Eagleın bilmiyorum, ama annesi, babası, amcaları ve yakın aile çevresi söz konusu dönemin ODTÜ öğrencileri olan ve Eagle ile aynı acıyı paylaşan biri olarak şunu söyleyebilirim; bence sorun eline silah almamanda değil, ilk fırsatta ülkeyi terkedip Amerika, Ingiltere vs.. "gelişmiş" ülkelere kapağı atma idealinde.

O dönemde düşüncelerini ifade etme yollarıyla şu andakiler farklı, imkanlar farklı, koşullar farklı. Şu anda eline silah almadan da fikrini az çok beyan edebiliyorsun, fakat düşünceni güçlendirmek için ısrarla üstünde durduğun "silahlı eylem" o dönemde fikirlerini ifade edebilmelerinin tek yolu olarak görünüyor.

Senin yücelttiğin "silah yerine tren bileti alıp Avrupaya kaçma" eylemi ise tartıştığın insanların gözünde yüceltilecek değil yerilecek bir eylem; zaten dikkat ettiysen tartıştığın insanlarla aranızdaki en büyük farklardan biri de bence "fırsatın olsa ülkeyi terkedip kaçar mısın?" sorusuna vereceğiniz cevap.

Yani özetle Uğur Mumcu'yu "geçmişi karanlık bir katil", Deniz Gezmiş'i "5 yaşında bebek kasabı" olarak tanımlamadan önce dönemin koşullarını, onların fikirlerini ve amaçlarını, ama bence en önemlisi kendi fikir ve "amaç"larını gözden geçirmende fayda var.

Şimdi bu mesajı attıktan sonra konuyu kitlemem hoş görünmeyecek, dolayısıyla mümkünse konunun anafikrine dikkat edelim, fazla açmayalım.[hline]Bir çöpümüz var diye heryerin çöp kokmasına karşıyım ben...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bastan beri buradaki tartismada benim savundugum nokta su oldu :

- bir insanin diger insanlari -karsi fikirde olsun, ayni fikirde olsun, hizip olsun, hatta konuyla alakasiz, yanlislikla olduruluyor olsun- herhangi bir ideolojideki bir fikre gore ya da herhangi bir ideolojiyi savunmasi icin oldurmesi, ya da oldurulmesini mazur gormesi dogru degildir.

deniz gezmisi ornek insan olarak one suren kisiler dediler ki, onlar fikirleri icin mucadele etti, onlar soyle dogru yapti. evet, deniz gezmis belki adam oldurmedi, ama fiiliyati, beraber bulundugu kimseler -`dava` arkadaslari-, yasayisi nedeniyle bu sekilde davranan, kendi fikri ugruna diger insanlarin hayatini onemsemeyen insanlara destek olmus oldu.

o devrin sartlarinin farkli oldugu, o zaman insanlarin silah olmadan fikirlerini ifade edemeyecek durumda oldugu soyleniyor. arkadaslar, silahla fikir ifade edilmez. adam oldurulur. neticede o zamanda da bu oldu. bunu hos gormek icin ya da mazur gormek icin bir gerekce olamaz. silah olmadan fikir belirtilemeyecegi ya da mucadele yapilamayacagi dusuncesinde olanlar icin `gandi` diye bir adamin yasami var, kapi gibi bir ornek olarak. birakin karsit fikirde olan kendi vatandasini ya da yanlislikla oldurulen masum insanlari, DUSMANINI dahi oldurmemis bir adam.

amerikanin vesairenin pozisyonlari, 20 lerde kuvvacilarla istanbulcularin catismalari gibi seyler, hem bu elimizdeki konuyu bu topicde tartistigimiz bakis acilariyla bire bir korelasyon icermeyen, hem de cok tartisma gerektiren, muglak konular. dolayisiyla mesajimda bunlara deginmeyecegim.

kendi fikri ugruna insanlari oldurmemek, oldurulmelerinde ideolojik olarak dahi olsa destek vermemek icin tren bileti alip avrupaya kacmak kadar yuceltilebilecek bir davranis bicimi yoktur. bu kisi can almanin ne kadar buyuk bir suc oldugunun olgunluguna erismis demektir. `korkak` `odlek` gibi ithamlar yapmak ise yersiz olmaktan cok mantiksizdir bu kisiler hakkinda, cunku unutmamali ki 2. dunya savasinda pilotlarin dedigi uzere `en iyi pilot ertesi gun yeniden savasmak uzere sag kalandir`. bu gerekcelerle tutup `fikrimi soyletmiyorlar` diye silah alip karsit gorustekine ates edip oldurup kazara yoldan gecen birine de iki kursun sikmanin, sonra da karsit gorustekilerden biri tarafindan bi sokak arasinda oldurulmenin bir mantigi da olamaz.

arkadaslar bakin, ben 5 yasinda bir cocuktum. hatirlamamam gereken bir zaman diliminden, beni sikan, uzen sikintiya sokan seyleri hatirliyorum. oynanmaya asagiya apartmanimin bahcesine salinmadigimi, agladigimi bagirdigimi, annemin babamin, tum mahalledeki anne babalarin tuhaf bir korku icinde oldugunu hatirliyorum. bunlar normal seyler degil. bu ortam kendi fikri ugruna eline silah alan iki taraf tarafindan yaratildi. kimsenin hicbir gerekce ile benim gibi daha bir futbol topuna vurmayi bilmeyen binlerce cocugun yasamini bu sekilde olumsuz etkilemeye hakki yok. ki biz bu yasta boyle etkilendiysek, eskaza yetiskin insanlar ne sikintilar cektiler konusmaya bile gerek yok. bunun populizmi ideolojisi olmaz, bunlar yasanan gercek yasamlardir, cekilen gercek sikintilardir.

tekrar sunu belirteyim, tum yazilarimda oldugu gibi tekrar tekrar yine soyluyorum ; kisilerin hicbir gerekce ile sag olsun, sol olsun, orta olsun, onun bunun sunun fikriyle ilgili hic bir sey istemeyen benim, benim esimin, dostumun, akrabamin arkadasimin, benim tanimadigim ucuncu sahislarin, kimsenin hayatini `bizi kurtarmak icin` zindana cevirmeye hakki yok. bu lafim her iki goruse de yoneliktir, arada kalan ucuncu goruslere de. boyle yapiliyorsa kim ne derse desin, gandi gelip bak bisey diycem dese git kulaklarim tikali derim, karsisinda yer alirim fikrinin, isterse utopya olsun.[hline]referanslar :
www.mizzah.com
www.tokaci.com(oscommerce customization)
turkiye.bookturkey.com
aaa bunu unutmusum pek severim: www.bookturkey.com
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...