zydar Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 ta senelerden beri bilirim ama bi tutupda adam gibimuhabbet edemedik ne garip
burtonesk Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 yeri gelir, ufacık bir odun parçasını biraz oynatman, bütün ateşinin yanış yönünü değiştirir... yakın -ateş yakana kılavuz-
dasaaa Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 When you seek it, you cannot find it dediğim pati.. tabii şu da var You have said it, but you have not understood.
zydar Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 zydar said: Özlemin koşulu ayrılmaktır ayrılıştır: özleyen ile özlenenin biri durarak öteki giderek- ayrılmaları:- Özlem şuradan belli eder kendini: duran/özleyen kalır, giden/özlenen artık görülemez hale gelene dek yerinden kıpırdayamaz; ama, özlenen de belli aralıklarla dönüp geri bakar(özleyen hala orada duruyor mu diye değil; özleyenin hala orada durduğunu bildiğinden), belki, el sallar, özleyene o ise, orada, durmaktadır: böylece, özlenen özleyenin görüş alanında uzaklaştıkça, yükselip durur özlem de- en üst düzeyine, özlenen özleyenin görüş alanından tam çıktığında, tamamıyla görülmez olduğu anda, ulaşır- Özlem, artık, kesindir yoğun, ve, dopdolu... Özleyen çok kısa bir süre daha durur: özlenenin hiç görünemediği noktaya bakarak; sonra, yavaşça, geri dönüp, yürümeğe başladığında, özlem, doruk noktasını bulur:-Özlemin doruk noktası, özleyenin özleneni artık göremediği noktadır özlem, görüşün artık olmadığı noktada, doruğundadır. Özlem, görememenin yoğunluğudur. oruç auoba ps:geç oldu güç oldu
burtonesk Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 8. Tavşan besleyen, ortalık fazlaca uzun bir süre hareketsiz kaldığında, hemen şüphelenmelidir : ya halıların püskülleri, ya balkondaki bitkiler, ya da kurumaları için kitap yığınlarının üstüne, gazete kağıtlarına serdiği kereviz yaprakları, tehlikededir. 24. Tavşan besleyen, yiyecek verdikten sonra kendisiyle hiç ilgilenilmemesine de alışmalıdır---tavşanın temelde ilgilendiğinin hiç de kendisi olmadığını bilerek...
Marl0_on Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 alttaki beni nasıl tanırsın? da defterler var. ve... benim uykum var. bunu yazdığım için pişman olabilirim hatta. okumadım bile. ama anladım. anlarım. çünkü süperim. başarılıyım da. lanet olsun, bu benim. HAHAHAYT. edit mesajı. edit; alttaki mesaj 2 üstündeki mesaj a cevap olup, bana da bok yemek düşüyor. hem ben tavşan sevmem.
zydar Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 · Tavşan besleyen, kendisinin taleplerini ancak çok sınırlı ve çok yavaş bir biçimde öğrenecek; ama kendi talepleri kesin ve tam olan bir canlı ile ilişki içinde olmaya da hazırlanmalıdır- bunun hiç de bir "ilişki" olmadığını bilerek... · Tavşan besleyen, sevgiyi bilemeyen -bilmemiş ve bilemeyecek- bir canlıyı sevmeyi de göze almalıdır -gelip kafasını kalbinin üstüne koyunca- kızıltılı gözlerini gözlerine diktikten sonra da, yavaşça kapayıp, uyuyup kalınca...
zydar Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 henüz tanımasamda (: iyidir hoştur. adı alihandır
Netcafe Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 2, 2007 canni cok candan bi adamdır tanımasamda öledir yani hissediyorum nicki böle şeker bişi bi sıcaklık veriyo... bu nickle bir suru kız kaldırdıgı rivayetleri dolanır ortalikta öle bişiler yani..
dasaaa Mesaj tarihi: Aralık 3, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 3, 2007 havuçsever.. bi de seray sever belki?
Lexius Mesaj tarihi: Aralık 3, 2007 Mesaj tarihi: Aralık 3, 2007 nihoş yahu konuştukça içim bihoş oluyor :D
Öne çıkan mesajlar