Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Erwin Rommel....


Misafir Guest

Öne çıkan mesajlar

Web sitesindn aha çok ikinci dünya savaşı ile ilgili bir sür kitap var, onlrı öneririm. Örneğin sahaflarda bulabileceğin roman tarzında yazılmış yeşil renkli "Savaş Romanları Serisi" adı altında 30 küsur kitaplık bir seri var. Onu okuduktan sonra zaten yöneleceğin alanı seçip o konudaki teknik kitapları alırsın. Birde KKK'nın çıkarttığını güzel kitaplar var, stratejik açıdan tek tek savaşları inceleyen, o seri de çok gzel.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben doktora yapmadım mesela ama bu yazdıklarımı okudum. Tabii ki iki günde olmadı bunlar, zaten hobi amaçlı olduğundan yıllarımı aldı hala da devam ediyorum araştırmaya. İki kitap okuyup "bütün II. Dünya Savaşını keşfettim, bu iş bitti hacı" diyecek adama ben gülmem bile.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Mesele yönelme ise bir ara II. Dünya Savaşı Alman Donanması en büyük ilgi alanımdı ve neredeyse gemilerdeki civata sayısını ezberlemiştim. Şu an çoğunu unuttum bile ama arada bir sürü başka şeyde öğrendim. Ancak genel bir fikir yürütmem yarayacak kadarını hala biliyorum. Bunlardan başka Almanların füzeleri (V1 -V2) olsun hemen hiç ilgimi çekmediğinden onlar hakkında bilgim son derece sınırlıdır. Dediğim gibi ilgi meselesi, belki mexinth'in ilgisini o çeker o konuyu daha derinlemesine araştırır, onun bileceği iş.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 10 ay sonra ...
Rommel adı, bir havai fişek gibi parlamıştır. Orgeneral Halder, onun çılgının biri olduğunda ısrar ediyor, kara kuvvetleri komutanlığınca, durumu yerinde incelemekle görevlendirilen General Paulus, Berlin'e bir Rommel hayranı olarak dönüyor. Almanya, büyük bir komutana sahiptir artık ve o güne kadar akla bile gelmemiş imkanlar şimdi Afrika'da, Almanya'yı beklemektedir. Rommel, O'Connor'ın 36 günde İtalyanlardan aldıklarını Tobruk hariç 11 günde yani üçte bir zamanda geriye almış ve Kuzey Afrika'nın kaderini değiştirmişti. Hitler, Barbarossa'dan vazgeçebilse, Mısır ve Ortadoğu'dan İngilizlerin süpürülüp atılması işten bile değil. Rommel adı şimdi Çöl Tilkisi'dir ve Çöl Tilkisi, artık bir efsanedir. Churchill bile Lordlar Kamarası'nda yaptığı konuşmada bu efsane düşmanın hakkını teslim edecek ve "Çok cesur ve usta bir düşman karşısındayız. Savaş ilahının kudretli bir generali olduğunu ifade etmek isterim" diyecekti."

Kaynak: Artuç,İbrahim,İkinci Dünya Savaşı,Kastaş Yayınevi,İstanbul,1999,1. cilt,171 s.

[Bu mesaj GeneralGuderian tarafından 10 Haziran 2005 20:57 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 3 ay sonra ...
Erwin Rommel (1894-1944), I. Dünya Savaşı'nda 1917'de Almanya'nın büyük hizmet nişanı "Pour le mérite" ile ödüllendirilen Rommel; o savaşta Fransa'da, Romanya'da ve İtalya'da çarpıştı. Ateşli bir milliyetçi idi. Hitler'in Almanya'yı kalkındıracağına inanıyordu. 1939'da generalliğe yükseldi. 1940'ta Fransa seferinde bir tank tümeninin komutanıydı. 1941'den itibaren Almanların Libya'da çarpışan birliklerinin başındaydı. Orada İtalyanların İngilizlerin karşısındaki bozgununu durdurdu. Büyük hareketlilik yaşanan Kuzey Afrika savaşlarında gösterdiği askeri deha dolayısıyla Rommel'e "Çöl tilkisi" deniyordu ve mert, dürüst savaşma tarzı karşı tarafça da takdir ediliyordu. Mısır'ı istila amacıyla giriştiği saldırıda İskenderiye yolundaki El-Alamein'e kadar ilerledi (03.06.1942). Ancak ikmal ve takviye eksiklikleri yüzünden oradan öteye gidemedi. General Montgomery komutasındaki 3. İngiliz Ordusu, 1942 Ekimi'nde büyük bir karşı saldırıya geçip; Rommel'in ordusunu Tunus'ta Trablus'a kadar geri attı. Bundan sonra Rommel, sırasıyla Tunus'taki, İtalya'daki ve daha sonra Fransa'daki Alman birliklerine komuta etti. II. DÜnya Savaşı'nda Rommel, Almanya'daki en popüler ordu komutanı idi. Hitler'in felaket getiren hatalı kararları karşısında Rommel, 1944 ilkbaharında direnişçilerle ilişkiye girdi. Ancak bir hava saldırısında ağır yaralanınca; Hitler'e karşı 20 Temmuz suikast girişiminden uzak kaldı. Bu ilişkiyi öğrenen Hitler, Rommel'i intihara zorladı (14.10.1944; intihar etmezse mahkemeye verilecekti). Durum, halktan gizlendi ve halkın çok sevdiği mareşal, düzenlenen cenaze töreniyle gömüldü.

Sebastian Haffner, Hitler Üzerine Notlar[signature][hline]Malkoçoğlu, 9 Mart 2005 tarihinde demiş ki:
Bu ne biçim forum? Üyeliğe ödediğim avuç dolusu paraya yazık. Kaliteli konular tartışın. Attırmayın benim sigortalarımı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Şöyle bir sözü vardır. askeri mantalitesi hakkında fikir verir.

"Subaylar iki özellikle bir birbirlerinden ayrılır; çalışkan veya tembel olmaları ve akıllı veya aptal olmaları.

istekli ve aptal bir subaydan hemen kurtulmaya çalışırım, tembel ve aptal bir subaya sıradan işler veririm, çalışkan ve akıllı bir subaya istikham işlerini veririm. akıllı ve tembel subayı, işte onu cephede komutan yaparım."
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Dunya tarihinin en buyuk komutanlarindan bir kaci almanyanin bati cephesinde gorev yapmis. Yani sacmalama

Bugun bir Guderiana kotu dersen bilgisizlikle suclanirsin.

said:
fortinbras, 08 Temmuz 2004 11:35 tarihinde demiş ki:
zaten hitlerin nazi saçmalığını saymazsak Türk Ordusundan sonra en takdir ettiğim ordu 3. reich 'ın ordusudur... yani hitlerin... sonuçta sayıca az olmalarına rağmen 4 yıl gibi bir sure butun dünyanın anasını ağlatmışlardır bu da çok büyük bir başarıdır... rommel'e gelirsek cidden Musafa Kemal'in askeri zekasına yetişebilecek nitelikte sayılı komutanlardandır kendisi zaten Rommel'in yanında avrupa cephesinde bir de Mustafa Kemal gibi bir komutan olsaydı almanlar hayatta beceriksiz müttefiklere yenilmezlerdi beceriksiz diyorum çünkü hitlerin 1942 de yaptığı taktiksek salaklıklar olmasa rusyaya zamansız saldırılmasa almanlar 2. dünya savaşı kazanırlardı ve bugun ne ingiltere ne fransa ne hollanda hiçbiri olmazdı...bir de amerikanın her boka atlama politikası olmasaydı... yani bir düşünüyorum da bugunku her yerde eli olan amerika mı (Her ne kadar yaşam tarzlarını benimsemiş ve sevmiş olsam da) yoksa 1940lardaki almanya mı daha kötüydü bunu da ara sıra düşünmekteyim...tabi asla faşizmi desteklemek imkansız yani her şekilde bir çeşit diktatörlüktü bu hitlerin yaptığı...yani ince işler derin mevzular bunlar...
ama sadede gelirsek konuyla da ilgili olarak son kez rommel'in çok yetenekli ve elindekini bilen gücünün sınırlarını bilen ama onu çok iyi zorlayan ve olumlu sonuçlar alabilen bir komutan olduğu bir gerçektir ve bu hiçbir zaman değişmeyecektir...

[Bu mesaj fortinbras tarafından 08 Temmuz 2004 11:37 tarihinde değiştirilmiştir]
[signature][hline]any sufficiently advanced technology is indistinguishable from magic
C CLARKE
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yalniz bir guderiana bir zukhova onemsiz general demek yuh yani.

Bugun bildigimiz butun modern ordu sistemi metehanin onluk sisteminden sonra en cok guderiana dayanir.

Kulladigimiz butun tanklarin vs nin nasil kullanilmasi gerektigini kesfeden adamdir.[signature][hline]any sufficiently advanced technology is indistinguishable from magic
C CLARKE
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 7 yıl sonra ...
Rommel ile ilgili 5 ilginç anekdot aktarmak istiyorum:

1) Birinci Dünya Savaşı'nın bitimine az bir süre kala, bacağından ciddi şekilde yaralıyken ve cephanesi de bitmişken; ormanda 3 Fransız askerine süngüyle saldırıp üçünü de öldürdüğü için Alman ordusu tarafından cesaretinden dolayı 2. Sınıf Demir Haç Nişanı ile ödüllendirildi.

2) Rommel'in bir gün çölde arabası bozulur. Yakından geçen bir başka generalin aracına biner. Araç, aslında ele geçirilmiş bir İngiliz arabasıdır. Alman hatlarını ararlar ama bulamazlar. Gece olur. Savaş alanında iyice kaybolur. Kazara bir İngiliz kampına girerler. Sakince ışıkları kapatır ve sabaha kadar arabada uyur. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte İngiliz kampından çıkıp gider.

3) Rommel, Afrika'da jipiyle Alman karargahına doğru giderken şoförü yolunu şaşırır ve kendini İngiliz karargahında bulur. Rommel, aracı karargahın ortasında durdurur. Soğukkanlılıkla aracından iner. Ağzı beş karış açılmış İngiliz askerlerine döner ve teslim olmalarını söyler. Ayrıca bir telsizci ister. İngilizler, "Çöl Tilkisi"nin istediğini yapar ve bir telsiz getirirler. Rommel, birliklerini çağırır. Bu arada İngiliz taburu silahlarını bırakmaktadır.

4) 1 Haziran 1942'de Tobruk önlerinde savaş devam ederken; Rommel cephedeki birlik komutanlarından birinin yanına gider ve düşmanın zayıfladığını, beyaz bayrak sallarsa hepsinin teslim olacağını söyler. Komutan, Rommel'e bön bön bakarken; Rommel beyaz bayrağı eline alıp kendisi sallar ve İngilizlerden derhal aynı karşılığı alır. Beyaz bayrak sallayan İngilizler mevzilerinden çıkıp Almanlara doğru gelir. İki bin küsur İngiliz askeri, üç yüz civarındaki Alman askeri tarafından esir alınır.

5) Rommel, Kuzey Afrika'da bir seferinde Yeni Zelandalılar'ın kontrolünde olan bir hastanede durur, içeri girer ve İngilizlere herhangi bir medikal yardıma ihtiyaç duyup duymadıklarını sorar. Yardım sözü verdikten sonra içeride 1-2 tur atar ve düşmanının kendisinin kim olduğunu fark etmeden gayet rahat bir şekilde oradan ayrılır. İngilizler, kendisini Polonyalı zannetmişlerdir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...