Pierre Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 said: TheSilver, 24 June 2003 23:27 tarihinde demiş ki: kıbrıs cumhuriyeti toprağıydı çünkü tam hatırlayamıyorum fakat osmalı kıbrısı fransa yada ingilterenin koruması için eline bırak bir sefermi birşey vardı neyse bırakılan ülkeder osmalıyla ters düşünce kıbırsa el koyup oraya rumları yerlerştirdi aradan zaman geçince bu rumlar orada yaşayan Türkleri doğramaya başladı dikkat et doğramya ve noktada olaya biz el attık buraya kadar karışmadık onlarındı fakat doğrama bşlatınca haliyle gidp kardeşlerimiz kurtardık ama emenilerin yaptığı keyfi bir işgal bu kabu edilemez bahneside yoktur ama kabul etsende etmesende işgaldir yapılıyor hala devam ediyor. [Bu mesaj TheSilver tarafından 24 June 2003 23:28 tarihinde değiştirilmiştir] o olay soyle biz 12 adayi ve kibrisi italyanlara teslim ediyoruz onlarda savas cikinca inigilizlere devrediyor ingilizlerde yunanlara veriyor.[hline] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Dikkat etmen gereken bi nokta var osmanlı o toprakları ingilize verdi ve onlar da adyı eski sahiplerine geri verdi.Karabagda ise Rusya asıl sahibinden Azerbaycana verdi halk ermeni olmasına ragmen (1920 felan yanlıs hatırlamıyosam)[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 şimdi biraz daha hatırladım italya cezyire saldırıca cezyiri Osmanlıdan almıyordu bu yüzden Osmalıyı zayıf düşürmek için on iki adaya saldırıyordu ve bir anlaşmayla belirli bir süra sonra geri vermek üzere alıyordu faka vermiyordu adalar onlra kalıyodu bizde bu sırada kıbısı korumaya yrdımcı olmaları için ingilizlere veriyorduk ve biz verdiğimizde tek rum yoktu orada gerisi işte oda rumları oraya yerleştiriyor falan filan bu arada krisah ermenisinin. [Bu mesaj TheSilver tarafından 24 June 2003 23:51 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Hayır ama çok iyi ermeni arklarım var[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar [Bu mesaj Khirsah tarafından 24 June 2003 23:51 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 belli oluyor ne kadar iyi olurlarsa olsunlar soydaşalrın gibi kardeşin olmzlar bunu unutma. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Biliyorum ama ben tarihe her iki tarfın gozunden de bakmaya çalısıyorum[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar [Bu mesaj Khirsah tarafından 24 June 2003 23:54 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 ya tabiki fakat hani biraz gözün ermeni tarfına kymış gibi geldi hatırlatıyım dedim yoksa Azeri kardeşlerini desteklediğini biliyorum pardon yani tarafsız olduğunu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 I'm one of the followers of Gilean and I know,he will give me the biggest present in the world when the time arrive[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 fakat fistandantilus yaniden doğuşta gilean bile kbul ediyoki kimse tam tarafsız kalmaz bunu bizzat bir müridine söylüyor ;) [Bu mesaj TheSilver tarafından 25 June 2003 00:07 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 I couldn't read that book but sure I'll try to obey my god's thinkings[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 :) demek senin tanrın ha konu saptı frpye am neyse ilğinç tanrın diyorki olalar hiç müdahale etmeden dumak mümkün deyil elinde olmda müdhele ediyorsun hatta bunu bizzat yapıyor taksis bırak paladine kryanı ele geçireyim kaos karşı birleştireyim dediğinde paladine tam reddedicekken gilean diyorki bence iyi mantıklı diyor ve ikiye krşı bir kalınc paladinede kbul ediyor eremeni soykırımından nereye peh.. am elimde deyil dl diyince dayanmıyorum :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 24, 2003 This is the dlmania aman konu sapmasın kitleniriz sonra!!![hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 yok ya öyle konu sapmaları için falan kitlemiyorlar sadece olay sapıttığı zaman falan yoksa insan her aklına gelen için ayrı bir başlık açsa en az günde 1 kişi 20 başlık falan açardı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 dle canım feda der ve bitiririm[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
TheSilver Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Pierre Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 said: Khirsah, 24 June 2003 23:34 tarihinde demiş ki: Dikkat etmen gereken bi nokta var osmanlı o toprakları ingilize verdi ve onlar da adyı eski sahiplerine geri verdi.Karabagda ise Rusya asıl sahibinden Azerbaycana verdi halk ermeni olmasına ragmen (1920 felan yanlıs hatırlamıyosam)[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar ne demek eski sahipleri ? bizde orta asyada yasiyoduk versinler topraklarimizi o zmn. yunanlilar anadoluda kizilderililerde amerikada yasiyodu ozaman yunanlilara anadoluyu kizilderililere ameriakyi verelim.[hline] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 25, 2003 Bak saptırıyosun,İngilizler orayı aldı ve prası İngiliz İmparatorlugunun toprağı oldu ve orayı da eskiden orada yasayan Rumalra ki kendilerinin hristiyan olmalarının buyuk katkısı vardır olayda onlara verdiler.Sen ingiliz olsan adayı elinden aldığın devlete mi verirsin yoksa orda hak talep ededn bir hristiyan devlete mi verirsin[hline]As a person who had discovered the reality of the life,he says:Blood never ends without the power of wisdom Bazı cevaplar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Quincy Mesaj tarihi: Ekim 14, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 14, 2003 lol ne soykırımı ya uydurma bunlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Numb Mesaj tarihi: Ekim 15, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 15, 2003 soykırım diye bişey tabiki var.(biraz daha farklı olsada) ayrıca tarihte okuduk biz farklıymış diyen arkadaşlara da lol diyorum. ne bekliyodunuz tarih kitaplarında soykırım yaptıkmı yazcaktık. bu konuyu taraflıt arih başlığında aya bi irdeledik zaten. size komik bişey söliim bakın çinlerin bir tarih kitabında ne yazıyor bilimusunuz çin seddini kuzey rüzgarlarına karşı yaptık yazıolar. keza aynı şekilde bir çinli arkadaşta kesinlikle kabul etmio türklere karşı yaptıklarını..:) budur işte bunu öğretirler tabiki. gelelim ermeni soykırımına. mevzu tam olarakta şöyle olmuştur. bizim savaşa giden askerlerimiz türk erkeklerinin ardı sıra savunmasız kalmış erkeği ve askeri olmayan türkmen köylerine ermeniler saldırmış vede yağma etmişlerdir. kadınlara tecavüz etmişler saha sonra da kadın çoluk çocuk öldürmüşlerdir. hal böyle olunca da savaştan dönen ordu ermenileri saldırmış ve baya bi kısmını kesmişlerdir. mevzu buyken artık siz buna soykırımmı dersiniz ne dersiniz o size kalmış.. biz soykırım yapmışsak eğer onlar binbeterini şerefsizlik hrsızlık katliam yağmacılık vs. yapmışlardır. dememiz gerekir. haaa eğer mevzu o diilse bir intikam alınmıştır. denilmelidir. ama aksi taktirde yorumlar taraflı olur.[hline] "But he's the sort who can't know anyone intimately, least of all a woman. He doesn't know what a woman is. He wants you for a possession, something to look at like a painting or an ivory box. DiMarziolu Strat Squier satılıktır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yagmurdamlasi Mesaj tarihi: Kasım 3, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2003 kitap önerisi: "ermeni dosyası" yazar: cemal anadol her iğrençlik tüm çıplaklığıyla ortada....[hline]always on The Claymore always next to Othranks Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Kasım 4, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 4, 2003 Bence bu olaya ne bir Türk yazarın ne de Ermeni bir yazarın yaptığı kritiklerle yaklaşmamak gerekir sonuçta isteseler de bu konuda objetif olamazlar ve kendi bakış açılarını kanıtlamak için saldırgan yollara başvururlar[hline]Günümüzün dünyasında Hepsi aynı hepsi ala İsa Musa Muhammed Buda Neyin varsa bilmiş senin! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Numb Mesaj tarihi: Kasım 4, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 4, 2003 Aslında pekde sorun değil bu ermeni olayı. arada bir gaza gelip ayağa kalkıyorlar. gerçi avrupada ha kabul etti ha edecek. ama bakarsak avrupaya PKK da kendi görüşleri uğruna çaba sarf eden bir kuruluş. bu arada Khirsah o imzadaki"neyin varsa birmiş senin olmıycakmı? :)"[hline] ...Me DiMarziolu Strat Squier satılıktır. Numb, 02 November 2003 16:19 tarihinde demiş ki: evet boyama kitabın varsa onu alıyım lütfen. tüm dünyayı maviye boyamak istiyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Khirsah Mesaj tarihi: Kasım 5, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 5, 2003 diil bu doğrusu[hline]Günümüzün dünyasında Hepsi aynı hepsi ala İsa Musa Muhammed Buda Neyin varsa bilmiş senin! [Bu mesaj Khirsah tarafından 05 November 2003 17:25 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kayra Mesaj tarihi: Kasım 7, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 7, 2003 Ermeni sorunuyla ilgili gayet ilgili diplomatlar, ogretim gorevlileri var. Onlarin calismalarini okuyarak konu hakkinda farkli farkli bakis acilari gelistirilebilinir. Turkiye'de aylik olarak yayinlanan Populer Tarih bir dergi var. Takipcileri Temmuz 2003 sayisini almislardir. Neyse kisa keseyim. Gunduz Aktan eski bir diplomattir, konuya hukuksal olarak bakmisti. Ilgilenen arkadaslar yazisinin TUMUNU okusunlar, yazi biraz uzun gozukebilir ancak olayin siyasi degil de hukuksal alanda incelenmesini, ve cikacak olasi bir sonucu anlatiyor. Hukukta Soykırım ve Ermeni Olaylari Gündüz AKTAN(Emekli Büyükelçi) Bir grubun soykırıma uğraması için, o grubu bağımsızlık gibi şiddete dayalı bir siyasi mücadeleye girmesi gerekmez;sadece o grup olması yeterlidir. Birinci Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı Imparatorluğu'nda meydana gelen Ermeni olayları konusunda çok yazıldı... 85 yıl önce cereyan etmiş bu olayların anlaşılması için,tarihî çalışmalar olmazsa olmaz nitelikte... Ancak uluslararası hukuk alanında egitim ve tecrübesi yoksa, tarihçi bu olayların soykırım olup olmadığı konusunda, belli bir kesinlikle konuşamaz. 9 Aralık 1948'de kabul edilen ve 12 Ocak 1951'de yürürlüğe giren 'Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına Dair Sözleşme' soykırım suçunu şöyle tanımlar: "Madde 2. Bu Sözleşmeye göre, soykırım, bir milli, etnik, ırki veya dini grubu, grup olarak, kısmen veya tümüyle, yok etmek kastıyla, aşağıdaki fiilerin işlenmesidir: a. Grubun mensuplarını katletmek; b. Grubun mensuplarına ciddi bedensel ve psikolojik zarar vermek; c. Gruburı bedeni varlığının kısmen veya tamamen yokolmasına yol açacak hayat şartlarına kasten tabi tutmak; d. Grup içinde doğumları önlemek kastıyla önlemler yaratmak; e. Grubun çocuklarını bir başka gruba zorla nakletmek." Bugün, Ermeni soykırım tezi artık, Sözleşme'nin 2. maddesi (c) fıkrasına dayandırılıyor.Buna güre, Osmanlılar'ın Ermenileri açıkça yoketmekten çekindikleri için,tehcirden yararlanıp yok olmalarını sağlayacak yaşam şartlarını onlara dayattıkları; tehcir sırasında saldırılardan koruma, güvenli ulaşım sağlama, gıda ve ilaç tedarik etme, tedavilerini yapma, barınak ihtiyaçlarını karşılama gibi görevlerini bilerek ihmal ederek (omission) ölümlerini hızlandırdıkları; hatta Teşkilat-ı Mahsusa'nın ve hapishanelerden serbest bırakılan canilerin katliamlarını bizzat örgütledikleri ileri sürülüyor. Unutmamak gerekir ki, doğrudan etkisi olan öldürme gibi fiillerin yanında, devletin görevini ihmal ederek ölümlere bilerek neden olması da soykırım fiili sayılabiliyor. Bu nedenle, tehcirin gizli bir soykırım olup olmadığı üzerinde durulması gerekiyor. Başkumandan Vekili Enver Paşa (sol altta) ,İçişleri Bakanı Talât Paşa'ya (sağ altta) 2 Mayıs 1915'te gönderdiği bir telgrafta, Rusların 20 Nisan günü, kendi sınırları içindeki müslümanları perişan şekilde sınırlarımıza sürdüğünü bildiriyor; Van civarındaki Ermenilerin isyanına da atıfta bulunarak, Ermenilerin de (Rusların Müslümanlara yaptığı gibi) ya Rus sınırına sürülmesini ya da başka yerlere dağıtılmasını öneriyordu. Bunun üzerine Talât Paşa, sorumluluğu bizzat yüklenerek, Ermenileri Rusya'ya doğru sürmekten daha insani bir seçenek olan tehciri başlattı. Bir süre sonra da sorumluluğu paylaşmak için, 30 Mayıs günü konuya ilişkin bir geçici yasa çıkarılmasını sağladı. Böylece komutanlara, asayişi bozan, silahlı saldırgan ve direnişçileri, tecavüz ve direnişleri sırasında imha etme; casusluk ve vatana ihanet eden köy ve kasaba halkını tek tek veya toplu halde başka yerlere sevk ve iskan etme yetkileri verilmekle, tehcir işi orduya devredildi. Buradan da görüleceği üzere, yok etme kastı için gerekli olan, Ermeni tehcirine önceden karar verilmesi; bu kararı uygulamak amacıyla planlar yapılması; gerekli teşkilatlanmanın oluşturulması ve nihayet hazırlıklar tamamlanarak tehcir adı altında yok etme faaliyetine başlanması söz konusu olmadı. Holokost'ta da görüldüğü gibi, bir ülkede bir grubun mensuplarını, sırf o grup mensubu olduklarından dolayı yok etme kastının olabilmesi için, o gruba karşı yıllar süren yoğun bir ırkçı nefret duyulması gerekiyor. Anti-semitizm olmadan Almanların Holokost'u gerçekleştirmesi mümkün değildi. Soykırımda, bir grubun tümünü veya bir bölümünü yok etme iradesiyle bazı fiilllerin işlenmesi gerekiyor. Oysa bir grubun mensuplarının o gruba ait olduklarından dolayı,ırkçı nefretle yok edilmesi söz konusuysa, yok etme iradesinin mantıken grubun tümüne dönük olması lazım gelirdi. Ermeni tehciri, çoğunlukla Gregoryan Ermenilerin sevkini öngördü. Katolik ve Protestan Ermenilerin büyük bölümü tehcir dışı kaldılar. Ortodoks Ruslarla dinî açıdan akraba dinden olan Gregoryan Ermenilerin,Rus ordularının yardımıyla, bölgede etnik temizliğe girişip bağımsızlık kazanması ihtimalini bertaraf etmenin, tehcirde payı olduğu aşikâr. Rus ordusunun ilerleme hattı üzerinde bulunan bu en büyük Ermeni grubun içinden çıkan terörist ve gerillaların Os Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kayra Mesaj tarihi: Kasım 7, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 7, 2003 Ermeni konusuyla pek ilgili degil gerci ama yazmadan edemedim. Kibris olayi Karabag'dan cok farklidir. Kibris, Ingiltere adadan cekildikten sonra Turk topragi olmamistir, bagimsiz bir cumhuriyet olmustur. Ancak Turkiye, Yunanistan ve Ingiltere, 1960 Anlasmasi ile Kibris Cumhuriyeti uzerinde garantorluk hakkina sahip olmuslardir. Garantorluk hakki su demek oluyor, adada yasayan iki halk arasinda sorun cikarsa bu uc devlet soruna mudahele edebilir. Nitekim adada yurutulen ENOSIS planlari, EOKA orgutunun faaliyetleri, askeri darbeden katliama kadar genis bir yelpazededir, sonucu Turkiye bircok kez Yunanistan'i ve Kibris Cumhuriyeti'ni uyarmisti. Hatta 1974'den once ada uzerinde jetlerle alcak ucus yapip Rumlari durdurmaya calismisti. Hatta ve hatta EOKA'ya karsi Turk Mukavemet Teskilati adinda silahli bir yeralti direnis orgutu kurmustu. Butun bu yapilanlar adadaki katliamlari durdurmaya yetmeyince 1960 anlasmasindaki garantorluk hakkini kullanarak adaya askeri mudahalede bulunmustu. Yani olay isgal degil arkadaslar, tamamen yasal bir olay. Bildigim kadariyla Ermenistan'a Karabag uzerinde garantorluk hakki veren bir anlasma yok. Ayrica Azerbaycan'daki (dolayisiyla Karabag'daki) Turkler'in Ermeniler'e karsi silahli bir eylemde bulunacak silahi simdi bile yok.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar