Mave Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 13. Psikiyatri Kliniği Şefi ve Başhekim Vekili Doç. Dr. Kemal Sayar, ''dırdırın fark ve takdir edilmek isteyen, günlük ev işleri içinde kaybolmuş, kendisini önemli hissetmeye ihtiyacı olan bir kadının yardım çağrısı olduğunu'' bildirdi. Sayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadınların genellikle dırdır ettiklerini reddettiklerini ifade ederek, ''Çünkü şikayet ettikleri şeylerin gerçeğe dayandığını düşünürler ve bir yandan da erkeğe kimin patron olduğunu hissettirmek isterler'' dedi. Kadınların bunu yaparken ''sen'' ile başlayan suçlayıcı, üstü kapalı, şifreli cümleler kurduklarını vurgulayan Sayar, şöyle konuştu: ''Bunun karşısında aynı anda tek bir işle uğraşmaya programlı olan, şifreleri çözemeyen ve saldırıya uğradığını düşünen erkek ise uzaktan kumandaya sarılmak, gazetelere boğulmak gibi defans mekanizmaları geliştirir ve kadın giderek daha da yalnızlaşır. İnsan doğasındaki en temel ihtiyaçlardan birisi, kişinin kendisini önemli hissetmesidir. Dırdır, fark ve takdir edilmek isteyen, günlük ev işleri içinde kaybolmuş, kendisini önemli hissetmeye ihtiyacı olan bir kadının yardım çağrısı da olabilir. Kariyer sahibi, iş yerinde başarılı, hedefleri olan ve tatminkar kadınlar daha az dırdır yapar, çünkü bunun için zaman ve enerjileri yoktur.'' Dırdırın aslında bir iletişim sorunu olduğunu belirten Sayar, erkeklerin beyninin daha basit çalıştığını ve satır aralarını okuyamadıklarını söyledi. Sayar, ''Erkeklerle daha net ve öz olmak gerekmektedir. 'Sen' ile başlayan, erkeğin savunma mekanizmalarını harekete geçiren cümleler kurmak yerine, kendisinin nasıl hissettiğini anlatan, dürüst ve net cümleler daha etkili olmakla beraber empati de uyandıracaktır'' dedi. ''SÜPERMEN GİBİ KARAKTERLERE ÖZENİYORLAR'' Kadınların ayrıntılara daha fazla önem verdiğini ve asla unutmadığını kaydeden Sayar, ''Büyük işler yaptıklarında daha fazla puan aldıklarını düşünürler. Fakat kadınlar için verilen hediyelerin büyüklüğü değil sıklığı, duygusal ve kişisel oluşu önemlidir. Her şeyi kendisi dahi farkında bile olmadan bir köşeye not eder. Biriktirir biriktirir, patlama noktasına geldiğinde ise erkek nerede ne hata yaptığını dahi anlayamaz ve anlaşmazlıklar başlar'' diye konuştu. Erkeklerin çocukluktan itibaren özendikleri karakterlerin problemler karşısında ağlayan değil, çözüm üreten Süpermen, Batman, Zorro, Tarzan veya Örümcek Adam gibileri olduğunu ifade eden Sayar, ''Erişkin birer birey olduklarında da aynı şekilde çözüm üretmeye odaklanmışlardır, aksi takdirde kendilerini başarısız, gereksiz, hatalı olarak nitelendirmektedirler. Yani bir kadın tarafından kendilerine akıl verilmesi, aşağılamakla aynı anlama gelmektedir. 'Üzgünüm' kelimesini sarf etmek veya hatalı olduğunu kabul etmek onun için çok zordur'' ifadesini kullandı.[signature][hline]Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz. Kızılderili Atasözü
MartinLGore Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 kaynak? allah bilir haberturk'tur..[signature][hline]lölö mustafa.. Member of AAL'05
Mave Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 www.miLLiyet.com.tr[signature][hline]Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz. Kızılderili Atasözü
fedaykin Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Ne yani saçma mı geldi de hemen ilk sorulan şey kaynak oldu birde arkasına alay eder gibi allah bilir bilmemenedir denme ihtiyacı hissedildi.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
MartinLGore Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Cidden saçma geldi. Bunlarla alakalı olacağını sanmıyorum dırdırın. Çok başarılı, gerekli egosal tatminlere ulaşmış kadınlarda bile dırdır olabiliyor. Bence genlerle alakalı birşeydir..[signature][hline]lölö mustafa.. Member of AAL'05
UTN Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 gayet güzel bi konu açmış.ama bilmiyomusun burda konunun içeriğine bakmadan hemen yok kaynaktı,yok alıntımı yapıldı diye bodoslama dalan çok:)
MartinLGore Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Allah allah doçent yaptı diye açıklamayı doğru mu oldu şimdi. Adamın nasıl neye dayanarak eraştırma yaptığını nerden biliyosunuz. Belki karısına nispet bole bi açıklama yaptı.. Kökünden saçma, kendi gözlemlerim bunu doğruluyor.. Konunun içeriğine bakmadan diyerek asılsız saldırmayın.[signature][hline]lölö mustafa.. Member of AAL'05
UTN Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Doçent olduğu için belki doğrudur:)O ünvanı alabilmek için bir sürü uğraşıyolar.Adam dur ben bugün hanıma çok kızdım,bi araştırma sunayımda şunları sinir edim diye düşünmez heralde.:)Yazıp ortalıga salmıyolar heralde.bi denetleme mekanizmaları vardır muhtemelen.Neden unvanını riske atsın ki karısına kızdığı için. Ama herkesin görüşü farklı olur tabi. [Bu mesaj UTN tarafından 18 Şubat 2005 13:55 tarihinde değiştirilmiştir]
Mave Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 kişiLerin güveniLirLikLerini titreLeri iLe kıyasLamak yanLış bana göre[signature][hline]Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz. Kızılderili Atasözü
MartinLGore Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Koca bir universitenin araştırması değil. Kaç denek üzerinde araştırma yapmış yazmıyor. Açıklayıcı bilgiler yok araştırma konusunda. Etiketine bakarak sözlerinin doğru olduğunu söyleyemem ben. Yabancı araştırmalara bakın direk yazar. 3000 denek üzerinde yapılan araştırma 50-60 yaş arası kadınlarda 3.5 yıl süren gibi açıklayıcı bilgiler bulunur. Prof dan bile yalancı hortumcu çıkıyor.. Niye inanayım etiketi yüzüden?[signature][hline]lölö mustafa.. Member of AAL'05
mrproblem Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 sonucta bu bir haber.belki kaynakları arastırmanın nasıl yapıldıgını anlatmıyor olabilir.Tabi heryerden alınan haber de dogru cıkmıyor.Bunun karsılıgı sorulan kaynak sorusu mantık buluyor fakat;sorulus uslubu, onemli olan budur. Ayrıca bir genelleme yapılması icin normal sartlar altında 100 kisiden 90 ınının genellemeye uygun olması da yeterlidir.istisna olan dırdırcılar bu genellemeyi bozmaz [Bu mesaj mrproblem tarafından 18 Şubat 2005 14:00 tarihinde değiştirilmiştir] [Bu mesaj mrproblem tarafından 18 Şubat 2005 14:10 tarihinde değiştirilmiştir]
Xanthe Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 beyler bu kaynak derdi nedir adam gelmiş paylaşmış hemen kaynak...[signature][hline]Learn to Obey before you Command....
Mave Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 ben çok asparagas haber yaptığım için benden hemen kaynak istiyoLar :)[signature][hline]Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz. Kızılderili Atasözü
fiona Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 aslında dırdır ı neye dediğimizi iyi bilmek lazım kadınların her konuştukları da dırdır diildir .Mawe nickli arkadaşın yazdığı yazı bana mantıklı geldi.[signature][hline]Çok Kere En Kuvvetli Tenkit Ses Çıkarmamaktır.
Heracless Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 ben hiçbişey düşünmüyorum DIRDIR YAPAN KADIN BOŞANMAYA LAYIKTIR kaç yakanı kurtar sevgili diyemeyeceğim ama aşağı yukarı olduğumuz en azından çıktığımız bi kız vardı sürekli sorgular suçlardı sonunda delirdim telefo numaramı değiştirip üniverstede uzak durdum iyi yapmışım evet evet
Cafein Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Arkadaşlar, Her şeyden önce, yukarıda cak cuk ötüp kendini haber yaptıran amcanın söylediği her şey yabancı bir psikolog ve yazardan çalıntı. Hemen hemen aynı cümleler, John Gray'in kitaplarında var. "Kadınlar Venüsten, Erkekler Marstan" kitabının yazarı, annem bunları okuyup evin erkeklerini bu cümlelerle terbiye etmeye çalıştığı için, bütün cümleler kafama kazınmış durumda. Öncelikle bu durumu kınıyorum.[signature][hline]Denizden Esen Lodosa İnan, Hayallerinin Aşkını Ciğerlerine İşlesin. Tüm Metalciler bir gün Led Zeppelini tadacaktır.
Kerubim Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 adamın yaptığı da enterasan tabii. dırdır yapan kadınları inceleyip onlar üzerinden çıkarımlara varmış. açıkçası özendiğim kadın tipi dırdır yapan kadınlar. ben asla onlar gibi bi elimde kurulama bezi, bi elimde ıslak tabak kocamın peşinden koşup dırdır yapmıycam :'([signature][hline]"In despair, there are the most intense enjoyments, if one is acutely aware of one's own hopelessnes"" Fedor Dostoevsky [Bu mesaj Lady_Rosenred tarafından 18 Şubat 2005 19:52 tarihinde değiştirilmiştir]
Raistin Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 Mesaj tarihi: Şubat 18, 2005 fedaykin kizmada inanilmio haberturkun haberlerine... neyse millliyetinmis ve kim soyledisye bu laflair cok dogru soylemis +1 diyorum...[signature][hline]Ardeth 10 Şubat 2005 00:38' da demişki: ''herşeyin ölçüsü insandır''(sofistlerden alinti) Ve gene Ardeth Bence en tehlike olan Raistin, zeki olmak değil, zeki olduğunu düşünmektir. Ve son olarak sevdigim laflar:Nietzsche "Hayat bir savaş okuludur. Öldürmeyen yaragüçlendirir" Nietzsche Edmund Husserl "şeylere dönelim!" ve son olarak Stuart Mill " Kendinden hoşnut bir domuz olmaktansa, hoşnutsuz bir insan olmak yeğdir, memnun bir aptal olmaktansa hoşnutsuz bir Sokrates olmak yeğdir."
Öne çıkan mesajlar