Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Yurtdışında Yaşamak


Grego

Öne çıkan mesajlar

Guzel bilgiler verilmis (tu)

Oski

Oski said:

bence bu konuda cekincelerin varsa uzun vadede bunu yapamayacak bir kisilige sahip olma ihtimalin yuksek.

aslinda gittigin ulkeye entegre olmayacaksan hayatinda cok fazla bir degisiklik de olmayacaktir.

misal, almanya'ya gidiyorsan ve almanca bilmiyorsan gazete okuyamayacaksin; tv izleyemeyeceksin; lokal insanlarla arkadasliklarin cok sinirli olacak; ya sikko bi expat grubuna bagli kalacaksin; ya da aksamlari cay demleyip Euro D izleyen turkler ile yasayacaksin. gittigin yerin Harringay'i veya Kreuzberg'in de takilacaksin. eve geldiginde veya uyandiginda ilk isin bunlarin equivalent'i yerine paticik, hurriyet, ne biliym eksi sozluk'e bakmak olacak vs.

o yuzden yasayacagin ulkenin dilini ''working profeciency''den de ote ''testis muhabbeti proficiency'' bilmen gerektigini dusunuyorum. aksi takdirde santiye de yasamak gibi biseye donebilir yurtdisi macerasi. ki yurtdisindaki diasporalarin olusmasina iliskin bir tez yazarsam bi gun baslangic noktam bu olacak.

yukarida birinin dedigi gibi, git dene. omur boyu mukaveleye imza atmiyosun sonuc olarak. seversen kalirsin, donersen de donersin. kim ne diyecek.



Su yazi cok dogru bencede, gittigin ulkeye ayak uydurmak en önemli sey. Yoksa fasist milliyetcilige takilip ota boka kafayi takip ayak uyduramadan, toplumun bi parcasi olamayip sistemi ve etrafindaki herseyi sucluyo tipler. Gittigin yere ayak uyduramayacaksan ziktir git kafasi bende de var, ki zaten bu adamlardaki önyarginin olusmasinin en buyuk sebebi bu.

Denildigi gibi avrupa ulkelerinin cogunda bi sistem var ve bu sistem sayesinde hersey isliyor. Ortadogu memleketinden gelenler de sistemli yasama alisik olmadigi icin ya yapamiyo, ya da picligine oldugu yerin duzenine aykiri ve izole bi sekilde yasiyo.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2010 üniversite sonda WAT yapmıştım. new yorker hotel'de konaklama ayarladı supervisor. neyse gittik yeni gelmiş türk elemanlardan biri bel çantasını toplantı odasında unutmuş bütün paralar içinde. tabi haliyle yürümüş çanta. geldi 'bu amerikanın allah belasını versin lanet olsun nefret ettim' bağırıp duruyor. tüm türkler toplanmış dedim ne oldu? dedi böyle böyle çanta gitti. e dedim senin kekoluğun millete neden çamur atıyosun ki şimdi. millet baktı herifin elle tutulur dayanağı yok olaysız dağıldık :) dediğin gibi gittiğin ülkeye adapte olacaksın ben de biraz kidlazer kafasındayım. dünya vatandaşı diyebilirim kendime. gidersem kalırım kalmazsam şikayet ederim ancak lanetlemenin anlamı yok düzen bu :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 3 hafta sonra ...
Türk'ün olmadığı (Öyle bir ülke yok sanırım) bir yere gitmen daha iyi olacaktır, gerçekten hemcinslerinden uzaklaştıkça daha sağduyulu ve sabırlı bir insan haline geliyorsun, o enfeksiyonu atıyorsun üstünden.

En sünepe mavi yaka adam bile senden daha pragmatik yaklaşabiliyor olaylara ilk başta, ben taşınmasam da uzun aralıklarla işim gereği İspanya'da yaşadım. Hollanda, İsveç, Almanya gibi Türk ve müslüman nüfusun yoğun olduğu yerlere sadece ziyaret ve gezmek için gittim; ciddi anlamda yaşamak isteyeceğim yerler değil diye oluştu hep kafamda. İspanya'da müslüman az, olan Türk'ler hep yönetici pozisyonu ve dişçilik (evet çok Türk dişçi var) için gelmişler, kaliteli insanlar. Tek sorun 1980'lere kadar okullarda ikinci dilin Fransızca olmasıydı, orta yaş ve üstü global bir iş yapmıyorsa İngilizce bilmiyor. Ama genç nüfus canavar gibi; kraldan ve dinazorlardan arınabilirlerse İspanya'yı iyi günler bekliyor, atlatırlar krizi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...