Amansız Ölümler Ordusu:148, Mantarın Laneti

[Phyx]

baltasını başarısız suikastçisinin kaburgalarından sökmekte zorlanıyordu. aman tanrım çok abanmış olmalıydı. arkasındaki hafif rüzgarı hissettiği gibi sağına döndü ama artık çok geç kalmıştı, henüz acıyı hissedemeden ikiye ayrılıp döküldü. arkasında ise muhteşem gölgesiyle kötü kara kadın alacakaranlıkta dipdiri göğüsleriye gökyüzünü gururlu bir ifade ile izliyordu aman tanrım.

"bu gece burada fazla kalamayız" dedi çatlak sesiyle tatlı hemagorya prensi. "hepsini öldürdüm sayılır ama bir kaç tanesi hayatta kalmış da olabilir belli olmaz"

"batı bokadorya diyarlarına bir önce ulaşıp neler dönd-" cümlesini tamamlayamamıştı kötü kara kadın çünkü kocaman bir balta ciğerlerini alıp götürmüştü, cigerleri olmadan konuşamazdı.

"HEY HEY sen ne yaptığını sanıyorsun bırak onu" diye feryat etti tatlı hemagorya prensi.

"Basın özgürlüğü." dedi iri cüssesi ve sempatik baltasıyla Amonagar.

"Şimdiye kadar yaptığınız kısıtlamalara bir son verin lanet olsun!"

"Cesedimi çiğnemen lazım şerefsiz zenci komünist" diye çığlık attı tatlı hemagorya prensi ve elindeki atom bombasını avrupaya doğru fırlattı

* * *

"sizi fikirleriniz yüzünden ezmeye çalışacaklar çünkü adalet herkesin hoşuna gitmeyebilir :). her zaman ideallerimizi bir kenara bırakıp sizin daha iyi bir dünyada yaşamanız için çabalabalabalabalba-" Torunu beynine bıçağı saplayıvermişti, aman tanrım bu çok pis bir ihanet olmalıydı.

Sindi şaşkınlıkla elindeki limonata dolu bardağı yere düşürdü.

"Onu neden öldürdün Neslihan?" diye sordu Sindi bir eliyle eteğine sıçrayan limonatayı temizlemeye çalışırken.

"Biliyorum şimdi anlaması çok zor, ama eminim ki günün birinde bana hak vereceksin Sindi" dedi Neslihan. Tatlı kırmızı yanaklı dedesinin oturduğu koltuğun şeklini almış cesedini izlerken penceredeki perdenin içinden sızan yoğun ışık onu adeta kendine doğru çekiyordu. daha fazla sabredemedi ve koşup perdeyi araladı.


Karşısında gördüğü yerden yükselen devasa bir mantar bulutuydu.

"Sindi... canın cehenneme lanet olsun pislik herif... Sindi... sanırım zamanı geldi."

Sindi ayaklarıyla Neslihanı onayladı.

[BabacumMostors]

Phyx said:

arkasında ise muhteşem gölgesiyle kötü kara kadın alacakaranlıkta dipdiri göğüsleriye gökyüzünü gururlu bir ifade ile izliyordu

mmmppphhhh bi dk..

[Makaryos]

said:

arkasında ise muhteşem gölgesiyle kötü kara kadın alacakaranlıkta dipdiri göğüsleriye gökyüzünü gururlu bir ifade ile izliyordu. birden ince narin belini saran bir elin varlığını hissetti. Arkasına dönüp baktığında yağız bir Türk delikanlısı olan Tarkan'ı gördü. Vefakar dostu kurt'ta yanındaydı. Hiç bir söz etmeden dudakları birleşti. Onlar öpüşürken sanki gökyüzündeki yıldızlar alacakaranlığı delercesine parlayarak kayıyordu. Bunu gören Tarkan dudaklarını ayırmadan ''Sıra bende..''dedi...

[BabacumMostors]

tamam, ciddi;

Phyx said:

baltasını başarısız suikastçisinin kaburgalarından sökmekte zorlanıyordu. aman tanrım çok abanmış olmalıydı. arkasındaki hafif rüzgarı hissettiği gibi sağına döndü ama artık çok geç kalmıştı, henüz acıyı hissedemeden ikiye ayrılıp döküldü (ne döküldü). arkasında ise muhteşem gölgesiyle kötü kara kadın alacakaranlıkta dipdiri göğüsleriye gökyüzünü gururlu bir ifade ile izliyordu (neyi izliyordu?) aman tanrım. (paragrafta geçen olay 1. tekil şahıstan mı 3. tekil şahıstan mı anlatılıyor)

"bu gece burada fazla kalamayız" dedi çatlak sesiyle tatlı hemagorya prensi. "hepsini öldürdüm sayılır ama bir kaç tanesi hayatta kalmış da olabilir belli olmaz"

"batı bokadorya diyarlarına bir (an) önce ulaşıp neler dönd-" cümlesini tamamlayamamıştı kötü kara kadın çünkü kocaman bir balta ciğerlerini alıp götürmüştü, cigerleri olmadan konuşamazdı. (lol, wut?)

"HEY HEY sen ne yaptığını sanıyorsun bırak onu" diye feryat etti tatlı hemagorya prensi.

"Basın özgürlüğü." (ABİ BENİM JETON TAM OLARAK ŞURADA DÜŞTÜ AHAHAHAHAHAHAHAH) dedi iri cüssesi ve sempatik baltasıyla Amonagar.

"Şimdiye kadar yaptığınız kısıtlamalara bir son verin lanet olsun!"

"Cesedimi çiğnemen lazım şerefsiz zenci komünist" diye çığlık attı tatlı hemagorya prensi ve elindeki atom bombasını avrupaya doğru fırlattı

* * *

"sizi fikirleriniz yüzünden ezmeye çalışacaklar çünkü adalet herkesin hoşuna gitmeyebilir :). her zaman ideallerimizi bir kenara bırakıp sizin daha iyi bir dünyada yaşamanız için çabalabalabalabalba-" Torunu beynine bıçağı saplayıvermişti, aman tanrım bu çok pis bir ihanet olmalıydı.

Sindi şaşkınlıkla elindeki limonata dolu bardağı yere düşürdü.

"Onu neden öldürdün Neslihan?" diye sordu Sindi bir eliyle eteğine sıçrayan limonatayı temizlemeye çalışırken.

"Biliyorum şimdi anlaması çok zor, ama eminim ki günün birinde bana hak vereceksin Sindi" dedi Neslihan. Tatlı kırmızı yanaklı dedesinin oturduğu koltuğun şeklini almış cesedini izlerken penceredeki perdenin içinden sızan yoğun ışık onu adeta kendine doğru çekiyordu. daha fazla sabredemedi ve koşup perdeyi araladı.


Karşısında gördüğü yerden yükselen devasa bir mantar bulutuydu.

"Sindi... canın cehenneme lanet olsun pislik herif... Sindi... sanırım zamanı geldi."

Sindi ayaklarıyla Neslihanı onayladı.

[Marty]

ahah cok iyi olmus be

[Phyx]

BabacumMostors said:

abi ben ciddi yazmadım ya. klavyeye elimi vuruyorum

[BabacumMostors]

zaten benim jeton ikinci paragrafa doğru düştü AHAHAHAH halbuki hiç de yadırgamadan okuyordum öyle :P