Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

BOYYIMMI AABİİ


Nartanesi

Öne çıkan mesajlar

"BOYYIM MI AABİİ?"

Yine günlerden bir gün , yine değil ekmek, yaşam aslanın ağzında ve yine yurdumda...

Sabah olmuştu yine İstanbul'da. Ezan sesleri yükseliyordu; biri önce biri sonra, kanon yapar misali. Uyanması an meselesiydi. Evden çıkması ondan da kısa... Nitekim gözlerini açıp boş, hani "Bomboş desek yalan olmaz" dedircek kadar boş olan odada, "Yandım Allah!" çekerek, evden apar topar çıkması bir oldu.
Eeee! İnsanlar işe gideceklerdi birazdan. "Boyyım mı aabii?" sorusuna en çok "Boya!" cevabı alınan zamanda sokaklarda olmalı, malum soruyu cümle aleme sormalıydı. "Ne giysem?", "Saçlarımı nasıl yapsam?" ya da "Bu sabah ne yemeli?" gibi soruları belki hayatında hiç sormamış biri için evden çıkmak, sandığını sırtına atma süresi kadardı.
Kapkara bir dünyada adım adım yürüyordu. Kara gökyüzü, kara giysileri, kara elleri... Aslında hayatındaki en güzel ve tek güzel kara, gözlerindekiydi. Deniz kıyısındaki semtlerden birinden diğerine, nasıl bindiği bilinmez, bir vapurla geçti. İner inmez ilk gördüğüne yanaşıp:
-Boyyım mı aabii?
Adam duymadı bile. İlerde başka birine yanaştı:
-Boyyım mı abla?
Kız sevimli görünmeye çalışır bir adilikle:
-Bu sene böyle moda yavrum,bırak kirli kalsın.
Anlamamıştı...
Şans bu ya oradan geçen bir adam "Gel!" dedi, "Boya bakalım!" Büyük bir hevesle boyamaya başladı. Alacağı parayla karnını doyuracaktı. Fırçalama faslı bitince boyayı attı ayakkabının üstüne. Simitleri düşünürken eli kaydı adamın beyaz çoraplarına ve...
Adam şiddetle kalkıp yerinden bağırmaya başladı:
-O çorap var ya o çorap senin 1 senede kazandığında fazla eder ulan!
Ne büyük marifetti bunu söylemek!!! Adam sinirini alamayıp bastı tekmeyi çocuğun hayatına. Çünkü o sandıktı çocuğun hayatı, umutları, mutluluğu ve şimdi mutsuzluğu. Kutusu devrilmiş, boyaları dökülmüş, şişeleri kırılmıştı. Kapkara güzelim gözleri dolmuş, giden o zengin adamın arkasından bakmaktaydı.
O an halinden bir tek simitçi anladı; "Boş ver!" dedi, "Ağlamaa! Al bir simit sana. Sonra toplar bakarız. Belki daha kullanabileceğin bir şeyler kalmıştır." Çocuk bu iyiliğe kayıtsız kalıp hiçbir şeyi toplamadan, hatta simidi yemeden ağlamaya devam etti. Simitçi sinirlenip "Eeeh! Ne halin varsa gör!" diye bağırdı.
Yardım ister gözlerle geçen insanlara bakıyor, sanki ağlayarak içlerini acıtmaya çalışıyordu. Sonunda bunu başardı.Elinde, sadece süs için kullanıldığı belli olan ve boyacının değil 1 sene hayatı boyu kazanacağından daha çok para edeceği belli, altınlarla süslü bir baston taşıyan yaşlı bir adam çocuğa yaklaşıp "Bir şey ister misin?" dedi. Çocuk ağlamaya devam etti. Adamın içi ezildi. Dayanamayıp "Hasarın ne kadar tutar?" diye sordu. Çocuk cevap bile veremiyordu. Adam cüzdanına elini atıp iki tane gıcır 20 milyon çıkardı. Onun gibi biri için dert miydi bu kadar para? Çocuğun gözleri yerinden çıkacak gibi oldu, "Ama..." dedi. Adam lafını bitirmesine izin vermeden "Al!" dedi, "Ağlamanın bedeli say.".
Çocuk eliyle sımsıkı tutarak parayı, boş sandığı attı sırtına ve aynı yoldan, yine vapura nasıl bindiği meçhul, evine gitti.
Dar sokaklarda yavaşça ilerliyordu. "Parayı bozdursam mı acaba?" diyordu içinden, "Birazını kendime ayırsam..." Ama buna cesaret edemedi. Eve vardı. Sessizce açtı kapıyı. Evde onu bekleyenler vardı elbet. Tuvaletten bir ses geldi:
-Ne çabuk geldin lan!
Bu babasıydı.
-Kaç para kopardın bugün?
Çocuk yolda düşündüklerini anlayacakmış gibi korkak bir sesle:
-kı- kı- kırk milyon.
Adam son sürat çıkıp tuvaletten.
-Afferin lan! Bugün iyi ağlamışsın bakıyorum!
Parayı çocuğun elinden kapıp uzandı yatağın üstüne. Ayaklarındaki boyalı beyaz çorapları gösterip "Yıka şunları!" dedi, "Yarına işimiz var!"...

Nartanesi[signature][hline]Cennette huriler varmış, kara gözlü
İçkinin de oradaymış en güzeli
Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz;
Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili

Ö.Hayyam

[Bu mesaj Nartanesi tarafından 28 Eylül 2004 12:16 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Okurken duygulanmadım desem, isanların çektiklerini gözümün önünden geçirmeden okudum desem yalan olur... İşte gerçek körlük, özürü olanda değil, kalbi kör olanlardadır... Ayakkabıların bolca boyanması dileği ile...[signature][hline]Mail|SKYBlog|Icq|Hadi, söyle sence ben neyim?


Hayatta ne olursa olsun kazanan hep iyiler ve RP olsun...
Saygılarımla...

Rotweiler Quietsoul
Master Paladin of Clearness
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

aşkımcımın yazısına yorum yapmayanlar utansın :)[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
-Mix-, 07 Ekim 2004 19:26 tarihinde demiş ki:
bence cok güzel yazmışsın. özellikle "hayatındaki tek güzel kara gözleriydi"

aslında o cümleyi öyle düşünerek yazmadım, gelişigüzel düşüverdi kağıda. Sonradan benim de hoşuma gitti, sanki başkası yazmış da ben okumuşum gibi... :)[signature][hline]Cennette huriler varmış, kara gözlü
İçkinin de oradaymış en güzeli
Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz;
Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili

Ö.Hayyam
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş


Bence kendini daha geliştirmen gerekiyor..


biraz daha açar mısın? Sana eksik gelen yanlar ne mesela..[signature][hline]Cennette huriler varmış, kara gözlü
İçkinin de oradaymış en güzeli
Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz;
Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili

Ö.Hayyam
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Nartanesi, 28 Eylül 2004 12:09 tarihinde demiş ki:
"BOYYIM MI AABİİ?"

Yine günlerden bir gün , yine değil ekmek, yaşam aslanın ağzında ve yine yurdumda...

Sabah olmuştu yine İstanbul'da. Ezan sesleri yükseliyordu; biri önce biri sonra, kanon yapar misali. Uyanması an meselesiydi. Evden çıkması ondan da kısa... Nitekim gözlerini açıp boş, hani "Bomboş desek yalan olmaz" dedircek kadar boş olan odada, "Yandım Allah!" çekerek, evden apar topar çıkması bir oldu.
Eeee! İnsanlar işe gideceklerdi birazdan. "Boyyım mı aabii?" sorusuna en çok "Boya!" cevabı alınan zamanda sokaklarda olmalı, malum soruyu cümle aleme sormalıydı. "Ne giysem?", "Saçlarımı nasıl yapsam?" ya da "Bu sabah ne yemeli?" gibi soruları belki hayatında hiç sormamış biri için evden çıkmak, sandığını sırtına atma süresi kadardı.
Kapkara bir dünyada adım adım yürüyordu. Kara gökyüzü, kara giysileri, kara elleri... Aslında hayatındaki en güzel ve tek güzel kara, gözlerindekiydi. Deniz kıyısındaki semtlerden birinden diğerine, nasıl bindiği bilinmez, bir vapurla geçti. İner inmez ilk gördüğüne yanaşıp:
-Boyyım mı aabii?
Adam duymadı bile. İlerde başka birine yanaştı:
-Boyyım mı abla?
Kız sevimli görünmeye çalışır bir adilikle:
-Bu sene böyle moda yavrum,bırak kirli kalsın.
Anlamamıştı...
Şans bu ya oradan geçen bir adam "Gel!" dedi, "Boya bakalım!" Büyük bir hevesle boyamaya başladı. Alacağı parayla karnını doyuracaktı. Fırçalama faslı bitince boyayı attı ayakkabının üstüne. Simitleri düşünürken eli kaydı adamın beyaz çoraplarına ve...
Adam şiddetle kalkıp yerinden bağırmaya başladı:
-O çorap var ya o çorap senin 1 senede kazandığında fazla eder ulan!
Ne büyük marifetti bunu söylemek!!! Adam sinirini alamayıp bastı tekmeyi çocuğun hayatına. Çünkü o sandıktı çocuğun hayatı, umutları, mutluluğu ve şimdi mutsuzluğu. Kutusu devrilmiş, boyaları dökülmüş, şişeleri kırılmıştı. Kapkara güzelim gözleri dolmuş, giden o zengin adamın arkasından bakmaktaydı.
O an halinden bir tek simitçi anladı; "Boş ver!" dedi, "Ağlamaa! Al bir simit sana. Sonra toplar bakarız. Belki daha kullanabileceğin bir şeyler kalmıştır." Çocuk bu iyiliğe kayıtsız kalıp hiçbir şeyi toplamadan, hatta simidi yemeden ağlamaya devam etti. Simitçi sinirlenip "Eeeh! Ne halin varsa gör!" diye bağırdı.
Yardım ister gözlerle geçen insanlara bakıyor, sanki ağlayarak içlerini acıtmaya çalışıyordu. Sonunda bunu başardı.Elinde, sadece süs için kullanıldığı belli olan ve boyacının değil 1 sene hayatı boyu kazanacağından daha çok para edeceği belli, altınlarla süslü bir baston taşıyan yaşlı bir adam çocuğa yaklaşıp "Bir şey ister misin?" dedi. Çocuk ağlamaya devam etti. Adamın içi ezildi. Dayanamayıp "Hasarın ne kadar tutar?" diye sordu. Çocuk cevap bile veremiyordu. Adam cüzdanına elini atıp iki tane gıcır 20 milyon çıkardı. Onun gibi biri için dert miydi bu kadar para? Çocuğun gözleri yerinden çıkacak gibi oldu, "Ama..." dedi. Adam lafını bitirmesine izin vermeden "Al!" dedi, "Ağlamanın bedeli say.".
Çocuk eliyle sımsıkı tutarak parayı, boş sandığı attı sırtına ve aynı yoldan, yine vapura nasıl bindiği meçhul, evine gitti.
Dar sokaklarda yavaşça ilerliyordu. "Parayı bozdursam mı acaba?" diyordu içinden, "Birazını kendime ayırsam..." Ama buna cesaret edemedi. Eve vardı. Sessizce açtı kapıyı. Evde onu bekleyenler vardı elbet. Tuvaletten bir ses geldi:
-Ne çabuk geldin lan!
Bu babasıydı.
-Kaç para kopardın bugün?
Çocuk yolda düşündüklerini anlayacakmış gibi korkak bir sesle:
-kı- kı- kırk milyon.
Adam son sürat çıkıp tuvaletten.
-Afferin lan! Bugün iyi ağlamışsın bakıyorum!
Parayı çocuğun elinden kapıp uzandı yatağın üstüne. Ayaklarındaki boyalı beyaz çorapları gösterip "Yıka şunları!" dedi, "Yarına işimiz var!"...

Nartanesi
güzel...[signature][hline]Ben yalnız yaşar,yalnız gezer,yalnız ölürüm.

UOGame.Net
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Çok hoş olmuş ellerine sağlık. Çocuğun iki gözü iki çeşme hali geldi gözümün önüne. Bir de beşiktaş iskelesinin oradan spor ayakkabısıyla yürürken: "Boyuyacam Ulan yoksa sokarım kasaturayı diye" karşılaştığım tipler geldi aklıma[signature][hline]
[/b] Aşka dair ne var ne yoksa, al giderken
İşime yaramaz.. Bana yaramaz..
Çünkü artık çok zor aşık olmak
Ama bir de olursam, bu son olacak [/b]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Beşiktaş iskelesi denince aklıma geldi:
Bir iki sene geçiyor bu olayın üstünden... Beşiktaştayım, bi arkadaşla buluşcam, sırtında sandığı orta yaşlı bi amca yaklaştı, baktı benim çamurlu botlara, boyyım mı diye sordu. Baktım cepte para yok, "boşver amca" dedim "ben öğrenciyim param yok". Dolaşmaya devam etti. Neden sonra geri geldi yanıma, "getir boyayım botlarını, senden para falan istemiycem, benim de oğlum okuyo, öğrencinin halini anlarım ben..."
Ne demişler insanın gönlü zengin olmalı...[signature][hline]Cennette huriler varmış, kara gözlü
İçkinin de oradaymış en güzeli
Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz;
Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili

Ö.Hayyam
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sana yine iyisi gelmiş ya, ne tipler var hiç bilirsin.
Kadıköy iskelesinden yürüyorum adamın biri takıldı peşime boyayım mı boyiiim mi diye. Oradan ta yazıcıoğluna kadar peşimden geldi. Öyle bir durum olunca en yakın polis karakoluna yöneleceksiniz.
Bir kere de beşiktaş iskelesinde arkadaşın başına gelmiş, çingene kızın biri yapışmış arkın gömleğine abi sakız al abi sakız al diye. Sevgilisi var çocuğun yanında hoşt demiş yok kışt demiş yok. En sonunda almış bir sakız, ne kadar demiş kız 3m almış bir falım sakız için. Para vermezsen polise giderim demiş hehe[signature][hline]
[/b] Aşka dair ne var ne yoksa, al giderken
İşime yaramaz.. Bana yaramaz..
Çünkü artık çok zor aşık olmak
Ama bir de olursam, bu son olacak [/b]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

O çocuklara en guzelı bır sakın kosede ıkı tane patlatmak bakın deneyınız zararlı cıkmayacaksınız...[signature][hline]Adalet neden geç gelir diyenlere sözüm;Tanrı Ve Şeytan aynı bütündür ve terk eylemiştir divani.Bu yüzden melekler için işler daha zorlaşmıştır...Jahenné Maé ''In the name of god!The ones who have turned ınto the lıvıng dead wıthout a wıll eternal Nıght!Shall be ...Hellsıng)*
§Bounty Hunter§
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

harbiden çok hoş bir yazı olmuş okurken duygulandım ama sonu sinirlerimi tepeme çıkardı ama sonra birden farkettim ki ülkemiz böyle sonrada böyle bir ülkede yaşadığım için kendimden utandım[signature][hline]Uzaklardan bir yerlerden bir çığlık duyarsanız bilin ki o çığlık ümidini yitirmiş birinin çığlığıdır o yüzden siz siz olun ümidinizi kaybetmeyin
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...