Tesbih Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Kaosun çocuklarıyız biz, fakat neden böyle diyorlar hiçbir fikrimiz yok. Belki içimizdeki kopan fırtınalar, belki bize dayatılanlar. Çok uzun zaman önce başladı herşey, sıradan bir gençtik hepimiz. Hepimizin hayalleri vardı, gerçek olamayacak kadar güzel hayaller. Hepimizin umutları vardı, belkilerde dolu bir dünya içinde. Bir savaşın ortasındaydık fakat içimizdeki o umut o kadar canlıydı ki hepimiz canla başla uğraşırdık savaştan geriye kalanlardan olmak için. Önce ailelerimizi kaybettik, hala aklımda annemi öldürdükleri gün. Annem gerçeklerden kaçardı hep, belki de bize korkularını göstermekten çekinirdi kim bilir. Dışarda bombalar patlarken bize yemek yapardı ve hepimizi o masada görmek isterdi. Babamı savaştan önce kaybettik, kalbi onun yaşamını kaldırmaya yetmedi ve pes etti. Yuvarlak bir yemek masamız vardı. Ben genelde annemle karşılıklı otururdum. Hayat tesadüflerle dolu, ben eğer düşen çatalımı eğilip almaya kalkmasaydım şu an benim yerimde annem olurdu fakat öyle olmadı. Eğildiğim anda duyduğum o ses, o anda insan çok fazla şey düşünemiyor. Hemen doğruldum ve masadakilere baktım herkes iyi mi diye. Annemin kaşlarının ortasında o kurşunu gördüğümde beynimden vuruldum. Bu gerçek olamazdı, kafasında bir kurşun var ve o bana gülümsüyordu. Hemen sonra annem "noldu oğlum neyin var" dedi, cevap veremedim. Masadakilere baktım, onlarda en az benim kadar şaşkınlardı. "Anne" dedim, nasıl yaşıyorsun sen dedim, ses çıkarmadı. Masadan bir iki adım geriye gidip bana doğru gelmeye başladı. Ne yapacağımı şaşırdım, silahıma mı davranmalıydım yoksa durmalı mıydım bilemedim. Yanıma geldi, omuzlarımı kavradı ve "OĞLUUUM" diyerek beni sarsmaya başladı. O anda uyandım ve annemin beni uyandırmaya çalıştığını gördüm. Bir oh çektim fakat gene de emin olmak için annemin kaşlarının arasına baktım. Bir sorun yoktu. Gülümsedim, kalktım, dişlerimi fırçaladım, yüzümü yıkadım, giyindim ve Ptt'de olan veznedarlık işime doğru yola koyuldum. THE END Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Beğendim cidden. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Tesbih Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 14, 2011 Teşekkürler, benim için çok anlamlıydı bu. Kısa öykü yarışmasına katılmak istiyorum bu hikaye ile umarım kazanırım :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kavurma Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 said: gerçek olamayacak kadar güzel hayaller. Bir hayalin güzelliği ancak bu kadar güzel tanımlanabilir. Ayrıca ıraklı bir ailenin yemek masasındaki hali canlandı düşüncelerimde. Sen nasıl bir aile düşünerek yazdın? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Tesbih Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 Tipik bir anadolu insanı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
cihant Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 16, 2011 ben de beğendim,eline sağlık.yalnız bence son cümledeki "ptt veznedarlık" açıklaması yazının genel havasına göre biraz eğreti kaçmış.keşke orada detaya girmeden bitirseydin Kısa öykü yarışmasında da başarılar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
AthleT Mesaj tarihi: Eylül 18, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2011 Tesbih said: Teşekkürler, benim için çok anlamlıydı bu. Kısa öykü yarışmasına katılmak istiyorum bu hikaye ile umarım kazanırım :) eh, keşke burada yayınlamasaydın. jüri google amcaya sorarsa senin için iyi olmayabilir ;) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar