unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 abicim bir yuzeye cikip SILAHSIZ gemiye ben seni batiracagim diyebilecekken dememek ne o zaman ? savas sucu degil mi ? ingilizlere gelince suc almanlar keyfince torpili cakinca suc degil eoo. kiviriyorsun iste daha ne. kaniti da horase sunmus, 'unlimited submarine warfare' bile demis. sen daha ne anti kanit koymaya kasiyorsun.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Bu arada ne silahsız gemisinden bahsediyorsun. Müttefik gemilerinin büyük kısmının zaten silahı vardı. Bu gemilere yardımcı kruvazör denilirdi ki çıkıp bunları uyarmaya kalkmanın sonuçları hiç de hoş olmayabilirdi. Bu şekilde nakliye gemileri tarafından batırılmış bir sürü alman denizaltısı var. Hatta dur onunla ilgili Dönitz'in Nuremberg savunmasını bulup koyayım.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
lancelotdulac Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Konuyu açan Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Savunmasız gibi gözüken hatta ve hatta sağlık gemilerinin içerisinde dahi silah,asker filan taşıdı İngilizler.EE bunu öğrenen Alman ne yapsın,selam verip geçmesine izin vermez ne yazıkki.[signature][hline]My Honour is My Life
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 FLOTTENRICHTER KRANZBUEHLER: In battle engagements with U-boats, crews of merchant ships no doubt lost their lives. Did you consider crews of enemy merchantmen as soldiers or as civilians, and for what reasons? DÖNITZ : Germany considered the crews of merchantmen as combatants, because they fought with the weapons which had been mounted aboard the merchant ships in large numbers. According to our knowledge one or two men of the Royal Navy were on board for the servicing of these weapons, but where guns were concerned the rest of the gunners were part of the crew of the ship. FLOTTENRICHTER KRANZBUEHLER: How many were there for one gun? DÖNITZ : That varied according to the size of the weapon, probably between five and ten. Then, in addition, there were munitions men. The same applied to the servicing of depth charge chutes and depth charge throwers. The members of the crew did, in fact, fight with the weapons like the few soldiers who were on board. It was also a matter of course that the crew was considered as a unit, for in a battleship we cannot distinguish either between the man who is down at the engine in the boiler room and the man who services the gun up on deck. FLOTTENRICHTER KRANZBUEHLER: Did this view, that the members of the crews of hostile merchant ships were combatants, have any influence on the question of whether they could or should be rescued? Or did it not have any influence? DÖNITZ : No, in no way. Of course, every soldier has a right to be rescued if the circumstances of his opponent permit it. But this fact should have an influence upon the right to attack the crew as well. FLOTTENRICHTER KRANZBUEHLER: Do you mean that they could be fought as long as they were on board the ship? DÖNITZ : Yes, there can be no question of anything else-that means fought with weapons used for an attack against a ship as part of naval warfare.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz" [Bu mesaj fedaykin tarafından 12 Ağustos 2004 21:42 tarihinde değiştirilmiştir]
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 21:00 tarihinde demiş ki: Hepsini geçtim diğer konuda kaçıncı sayfada yazdığını hala açıklamadın, bir kez de hatalıyım o konuda bir şey yazmamışım de de bitsin bu iş. [signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 21:39 tarihinde demiş ki: Bu arada ne silahsız gemisinden bahsediyorsun. Müttefik gemilerinin büyük kısmının zaten silahı vardı. Bu gemilere yardımcı kruvazör denilirdi ki çıkıp bunları uyarmaya kalkmanın sonuçları hiç de hoş olmayabilirdi. Bu şekilde nakliye gemileri tarafından batırılmış bir sürü alman denizaltısı var. Hatta dur onunla ilgili Dönitz'in Nuremberg savunmasını bulup koyayım. abi ne buyuk kismi savasin basinda konvoy bile yoktu. sen merchant seklinde gizlenmis denizalti avlama gemilerinden bahsediyorsun. sorun o ise neden 41 bitmeden emir gelince uyarmadilar batirdiklari gemileri de sakir sakir batirdilar.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Atik, Eagle ve benzeri denizaltı avlama gemilerinden bahsetmiyorum o gemiler apayrı bir sınıf. Ben normal yük taşıma gemilerinden bahsediyorum.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 abi seni kesmiyor anlasilan deliller al donitz neler emretmis bi bak hangi savasa sigiyormus : -------------------------------- However, the proclamation of operational zones and the sinking of neutral merchant vessels which enter those zones presents a different question. This practice was employed in the war of 1914-1918 by Germany and adopted in retaliation by Great Britain. The Washington Conference of 1922, the London Naval Agreement of 1930 and the Protocol of 1936 were entered into with full knowledge that such zones had been employed in that war. Yet the Protocol made no exception for operational zones. The order of Doenitz to sink neutral ships without warning when found within these zones was, in the opinion of the Tribunal, therefore a violation of the Protocol. [p. 558 Oct. 46] It is also asserted that the German U-Boat arm not only did not carry out the warning and rescue provisions of the Protocol but that Doenitz deliberately ordered the killing of survivors of shipwrecked vessels, whether enemy or neutral. The Prosecution has introduced much evidence surrounding two orders of Doenitz, War Order Number 154, issued in 1939, and the so-called Laconia order of 1942. The Defense argues that these orders and the evidence supporting them do not show such a policy and introduced much evidence to the contrary. The Tribunal is of the opinion that the evidence does not establish with the certainty required that Doenitz deliberately ordered the killing of shipwrecked survivors. The orders were undoubtedly ambiguous, and deserve the strongest censure. --------------------------------------- ha al bunu, buna 'unlimited submarine warfare' kavramini ekle, ondan sonra da bana savas sucu degil de. diyemiyorsan da o zaman tutup da baskasini suclama. notr gemileri batirip sag kalanlari oldurmek ne demek arkadasim. hadi diyelim hakikaten de savunma hakli boyle emirler verilmedi, peyder pey olaylardi, o zaman sen de cikip hartensteinin olayini tum alman donanmasina mal edemezsin. ha edebilirsen o zaman hadi bireysel olaylar diyelim hic emir verilmemis boyle, yine de bu tum alman donanmasinin icraati olur. unrestricted submarine warfare ilan ediyorsun, notr gemileri dahi savas alani diye tek tarafli ilan ettigin bolgeye girince batiriyorsun, hatta bazi denizaltilar kurtulanlari olduruyor, ondan sonra da diyorsun ingilizler denizden alman toplasin toplamazsa suc. bu ne perhiz, bu NE LAHANA TURSUSU ehehehe.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 20:32 tarihinde demiş ki: Denizden fellik fellik dolaşıp kazazede aramak ayrı, alabilecekken bilerek denizde adamları ölüme terketmek ayrı bunu çok iyi anlıyorsunda işine gelmiyor fark burada. ha bu da cicek gibiymis bunu gormemisim. demek denizaltilar batirdiklarini 100 km oteden batiriyorlardi da fellik fellik aramasinlar diye muaf olsunlar.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 ayrica sen tutup da 'denizaltilarin dogasi boyledir' deyip de denizaltilari adam kurtarmaktan uyarmaktan muaf tutarsan, saldiriyorlardi denizaltilara diye rasyonelizasyon yaparsan, o zaman biri de cikar der ki 'e ingiliz gemileri essek mi de ucaklar ve denizaltilar tarafindan saldirilmayi beklesin. deniz savasinin dogasi bu. toplayabileceklerini toplamislar tehlike bas gosterince de gitmisler'. boyle olursa insan cevap veremez susar tabi.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
Thealon Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Osmanlı Devleti I. Dünya Savaşı öncesi bu gemilerden birtane sipariş vermiş hatta parasını ödediği takdirde gemiyi alamamıştır...
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Denizaltılar zaten düşman askerini denizden normal şartlarda toplamaz bunu sana anlatmıştım. Birde önce yazdığın şeylerin kaynağını bir araştır yazmadan önce :) Laconia emri nedir en ufak bir fikrin olmadığı belli. Laconia'nın batırılışı benim yazdığım Hartenstein'in anısına yazısında zaten anlatılıyordu. Orda U-156 batırdığı Laconia gemisinin kazazedelerini (denizde binlerce kişi dağılmıştı, öyle 10-15 denizci değil aynı Bismarck'ta olduğu gibi) toplamaya başlamış hatta geçici ateşkes ilan ettiğini açık kanaldan bütün dünyaya duyurup yardım istemiştir. Onların yardımına alman denizaltıları, bir italyan denizaltısı ve Fransız gemileri gelmiş, amaerikalılar ise gelip saldırı potansiyeli olmadığını bildikleri ve üstünde kazazedelerle dolu olan gemiyi bombalamışlardır. Amerikalıların bu yaptığı suçtur eğer bir suç arıyorsan. Laconia emri ise bunun üzerine çıkartılmış ve bir daha bu şekilde kurtarma harekatına girişilmemsi emredilmiştir. Asla kurtulanların öldürülmesi değil.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 işte amerikalılar bu haldeki bir denizaltıyı bombalamışlardır. Bu resimde gözükmüyor ama arkada da bir sürü filika bağlı şekilde denizaltıya. bir denizaltı bu şekilde görevine devam edemeyeceği için kurtarma harekatına normalde karışmaz.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Laconia olayı[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 21:00 tarihinde demiş ki: Birinci dünya savaşında o şekilde kabul edilmesinin sebebi denizaltı savaşının daha bilinmiyor olması ve su altına da inebilen su üstü gemileri muamelesi görmeleridir. Denizaltı ile su üstü gemisi arasındaki farkı kavrayabilmiş olan Amerikan Pasifik Filosu Komutanı Amiral Chester Nimitz senin getirdiğin komik iddiaların Karl Dönitz'e yöneltilmesi üzerine tanık sandalyesine kendi isteği ile oturmuş ve Dönitz'i ve kararlarını savunmuştur. Ayrıca almanlar daha öncede dediğim gibi bu şekildeki kurtarma operasyonları sırasında tek bir gemiye ateş etmemişler aksine amerikalılar ateş etmişlerdir. Hepsini geçtim diğer konuda kaçıncı sayfada yazdığını hala açıklamadın, bir kez de hatalıyım o konuda bir şey yazmamışım de de bitsin bu iş. iyi abicim o zaman hemen lafi yapistirayim, senin dedigin yuzey gemileri icin kurtarma mantigi icad oldugu zaman da ne ucaklar gemi batirabiliyordu ne denizalti vardi, onu birak buharli gemi bile yoktu. o zaman da direkt ingilizleri temize cikarirsin boyle mantik yurutursen. nimitzin donitzi savunmasinin 2 nedeni vardir, 1 donitz almanyanin amerika eline gecmesi icin kasmistir, 2 ayni seyi tum dunya ulkeleri uygulamistir. yani onlarin mantigina gore savas sirasinda denizden adam toplamamak suc degilmis demek ki. ister denizalti olsun ister bacandan iceri bomba atacak ucak tehdidi olsun. hangi kurtarma operasyonu, hangi gemiye ates etmek, nasil bir gemi hemen delil gorelim. ve amerikalilar ates etse bile bu ingilizleri nasil baglar ? senin kafana taktigin konunun tamami izahat nasil bir izahat istiyorsun ? bir taraf bir seyi yapinca suc olmuyorsa diger taraf icin de ayni seyin gecerli oldugunu mukerrer soylemisim o topicde, baslamissin sen bomba diye ben vermisim onlar da yapti diye. ayni tartismada burdayiz diyorsun sen denizaltilar vantrilogdur dogasina uymaz ben de diyorum e o zaman ingiliz gemileri bekleyip bomba mi yesin tepesine. al sana izahat. ha arti : unlimited submarine warfare. unlimited. bak sozlukten.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 22:20 tarihinde demiş ki: işte amerikalılar bu haldeki bir denizaltıyı bombalamışlardır. Bu resimde gözükmüyor ama arkada da bir sürü filika bağlı şekilde denizaltıya. bir denizaltı bu şekilde görevine devam edemeyeceği için kurtarma harekatına normalde karışmaz. ha bu mu senin kurtarma gemisi bombalamak dedigin ? arkadasim denizaltilarin sik sik gereken sartlarda adam ve malzeme nakletmek icin kullanildigini bilmeyecek kadar az mi ilgilendin savas tarihi ile ? ne yapacaklardi 10 bin metreden denizaltiyi goren ucaktakiler aninda tespiti koyacaklar miydi medyumik algilariyla. ben de olsam lan almanlar asker naklediyor diyiveririm.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Nasıl almanya'nın amerikanın eline geçmesi için kasmıştır? Döntiz iktidara geldiğinde zaten ortada bir almanya veya kasacak bir birim yoktu ki kim neyi kime kasıyor. İkinci madde ise doğru bunları herkez uyguladı çünkü denizaltı savaşının mantığı budur, bunu yapmazsan hiç denizaltı üretme daha iyi. Denizden denizaltıların adam toplamaması veya bir çatışmanın ortasında isen toplamamak suç değildir. Ortalıkta düşman denizaltısı olabilir diyerek gemine tırmanmaya çalışan insanları pervanenle parçalayarak öldürmek ise suçtur. Bu ikisi arasında çok büyük fark var. Amerikalıların ateş etmesi ile ilgili delili ise zaten üstteki linkte verdim.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 unity daha beter kasma da yazdığım diğer yazıyı oku. Amerikalılar bal gibi biliyordu zaten onları oraya koordinatlarını vererek almanlar yardıma çağırdı da geldiler.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 madem okumuyorsun bari buraya yapıştırayım o Laconia olayı neymiş ne değilmiş ********** Konunun esas başlığına gelirsek 12 Eyül 1942'de Werner Hartenstein komutasındaki Alman denizaltısı U-156 İngiliz transatlantiği Laconia'yı batırdı. Üzerine yerleştirilmiş topları (yardımcı kruvazör sınıfına girmekde) ve taşıdığı askeri kargoyu düşünecek olursak kesin olarak askeri bir hedef sınıfındaydı. Ancak bunların dışında yaklaşık 1800 İtalyan esir, 160 Polonyalı muhafız, 136 mürettebat ve kadınlarla çocuklardan oluşan 80 sivilde geminin içindeydi. Hartenstein gerçekleştirdiği görevi sırasında yol açmış olduğu insanlık trajedisine gözlerini yumarak yoluna deam edebilirdi aynen Amerikan denizaltılarının batırdıkları Japon gemilerine yaptıkları gibi. Ancak o yardım etmeyi seçti. Denizaltısının üzerine toplayabildiği 200 kazazedeyi aldı. 200 başka kazazedenin bindiği cankurtaran botlarını da U-boat'unun arkasına bağladı. Ulaşabildiği kadınlar ve çocukları daha rahat edebilsinler diye U-boat'unun içine aldı ki U-boatlarda boşa harcanan bir milimetre yer yoktur. Bu kurtarma operasyonu sırasında U-156 mürettebatı canla başla kazazedeleri rahat ettirmek ve daha fazlasını kurtarmak için çabaladılar. Kendi yataklarını verdiler, kendi yiyeceklerini paylaştılar. Kendi kurtarabildiklerinden daha fazlasının kurtulabilmesi için şifresi olarak yerini telsizle bildirdi. Geçtiği telsiz mesajında taeşkes ilan ettiğini ve hertürlü gemiden yardım istediğini bildirdi. Yardım çağrısına U-506 ve U-507 ile italyan denizaltısı Cappellini karşılk verdi. Bütün denizlatıların üzeri kazazedeler ile doluydı ve herbiri üzerine dev kızılhaç bayrakları çekilmişti. Telsizden mesajlar şifresi geçildiğinden Amerikalılarda olay yerine 16 Eyül günü saat 11:25'de geldiler. İlk başta havada daireler çizerek aşağıda neler olduğunu anlamay çalşıtılar. Bu sırada aşağıdaki denizltının üzerindeki uçaksavara adam bile yerleştirilmedi. Ancak gelenler kurtarma operasyonuna yardım etmek yerine kurtarma opersayonuna katılan gemileri bombalamayı tercih ettiler. Karadan yollanan bir emirle saat 12:32'de Liberator bombalarını bıraktı. Atılan bombalar sonucu 100 kazazede yaşamını yitirdi, U-156 hafif şekilde yaralandı. Amerikalıların yaptıkları bu caniliğe karşı savunmaları düşman düşmandır şeklinde oldu. Laconia'dan kurtulanların ifadeleri ne derce şaşkın olduklarını gösteriyor. Bizi batıran düşmanımız Almanlar. Ancak hayatımızı kurtaranlarda onlar. Bizi bombalayıp öldürenler ve Almanları kaçırıp bizi ölüme terkedenler ise müttefikimiz Amerikalılar. Hartenstein bir çok kimsenin cesaret edemeyeceği bir şey yaptı. Savaşta geçici bir süre için bile olsa asker olduğunu nutup, insan olduğunu hatırladı. İnsan hayatını kurtarmak için kendi hayatını ve gemisini riske attı. Ancak bu sayede yüzlerce insanın hayatı kurtulmuş oldu. Hartenstein ve bütün mürettebatı gösterdikleri kahranlık sonucu herzaman kazazedelerin ve ailelerinin yüreklerinde yaşadı. Hala kurtulanlar onu anmak için toplanırlar. O ve bütün mürettebatı (53 kişi) 8 Mart 1943'de bombalanarak öldürüldüler.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Bu arada Amerikan Liberator'u onları bombalamadan önce üstlerinde defalarca alçaktan dönmüş ve kazede bir İngiliz subayı denizaltı telsizinden uçağa aşağıdaki durumu anlatmıştır. Kısaca amerikalılar çok da iyi biliyorlardı aşağıda neler olduğunu.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 22:34 tarihinde demiş ki: Nasıl almanya'nın amerikanın eline geçmesi için kasmıştır? Döntiz iktidara geldiğinde zaten ortada bir almanya veya kasacak bir birim yoktu ki kim neyi kime kasıyor. İkinci madde ise doğru bunları herkez uyguladı çünkü denizaltı savaşının mantığı budur, bunu yapmazsan hiç denizaltı üretme daha iyi. Denizden denizaltıların adam toplamaması veya bir çatışmanın ortasında isen toplamamak suç değildir. Ortalıkta düşman denizaltısı olabilir diyerek gemine tırmanmaya çalışan insanları pervanenle parçalayarak öldürmek ise suçtur. Bu ikisi arasında çok büyük fark var. Amerikalıların ateş etmesi ile ilgili delili ise zaten üstteki linkte verdim. eveeet haberiniz olmadigi baska bir noktaya deginmisiz demek. alman ordusuna almanyanin isgali sirasinda dogu cephesinde canla basla savasmasi emredildi, batidan adam cekip doguya verdiler. ayrica roket arastirmalari gibi killi islerin ekipleri de kosa kosa batiya gitti. birliklerin sovyetlere degil batililara teslim olmasina calisildi hep. ortada dusman vardir diye kacacakken pervaneni dondurmeyip kurekle ilerlemenin mantigini bana bir anlat rahatlayalim. ortada dusman yokkenmis. stukalar, kondorlar, denizaltilar direkt donanmanin ortasindan mi belirecekti de ortada olduklari anlasilacakti. ufukta gorunce kacarlardi degil mi ne de olsa gemiler 300 km saat hiz yapiyor bi bombardiman ucagindan mi kacamayacaklar. hartenstein olayiyla ilgili link verip kendini yorma boregim ben onun belgeselini de izledim. dedim sana sen taniyabilir misin 10 bin metreden ustu adam dolu bir denizaltida asker mi naklediyorlar kurtarma mi yapiyorlar.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 said: fedaykin, 12 Ağustos 2004 22:40 tarihinde demiş ki: Bu arada Amerikan Liberator'u onları bombalamadan önce üstlerinde defalarca alçaktan dönmüş ve kazede bir İngiliz subayı denizaltı telsizinden uçağa aşağıdaki durumu anlatmıştır. Kısaca amerikalılar çok da iyi biliyorlardı aşağıda neler olduğunu. ohoooooo, sen herhalde hic karsi haberalma diye birsey duymadin. gece savascilarini kendi dillerinde konusan telsizcilerle istasyonlardan verilen yanlis bilgilerle sasirtmanin avrupada standard bir taktik oldugunu bilmiyorsun ? ve bir gun savas olsa telsizden gelen turk dilinde istanbul aksaninda her soylenene inanacaksin ?[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
fedaykin Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Almanların doğu cephesinde canla başla savaşıp ruslara esir düşmemeye çalıştıkları doprudur da bunun Dönitz ile bir alakası yok ki. Zaten bütün alman sivilleri bile Ruslara düşmemek için batıya kaçmıştır. Bismarck'ın batırıldığı nokta alman uçak menzilinden daha uzaktadır o sebepten etrafta alman uçağı olması zaten mümkün değildi. 10.000 metreden bombalamamıştır 80 metreden atmıştır. Ondan önce ise neredeyse yalama uçuşu geminin üstünden geçmiştir. Kısaca ne olduğu biliniyordu. Yanıltma harekatı olmadığı da biliniyordu zira Laconia 12 eylül'de batırıldı ve o gün bütün dünyaya duyuruldu. Amerikalılar ise 16 Eylülde almanlardan öğrendikleri koordinatlara geldiler ki. 4 gün boyunca onca alman denizaltısı bir müttefik uçağını düşürmek için yüzeyde üstlerinde onca kişi ile gezinecekler sonra üstlerinden defalarca geçen uçağa bir tek el ateş etmeyecekler amerikalılarda bunu numara sanacak. Geö bunu unity zaten amerikalılar kabul ediyor bilerek bombaladıklarını. Onların savunması yanlışlık veya hata değil, onu batırsaydık ilerideki can kayıplarını önlerdik şeklindeydi. Kurtarma harekatına bile katılıyor olsa düşman düşmandır yaklaşımındaydılar.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz"
huun Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 oyle telsiz emriyle is olmaz savaslarda . yardim yapan gemiler batirilacaksa batirilir batirilmayacaksa batirilmaz . bunlar savas doktrinleri icersinde yer alan kurallara baglidir . telsiz emriyle ancak su tepeye saldir yerinde kal tarzi emirler alirsin tegmende komutanin sesini konusmasini tanir "ha ok komutanim" der . aksi bir durum bile abd nin yardim halindeki gemileri batirdigi anlamina degil ortada istisnai bir durum oldugu anlamina gelir . o da emri veren komutani baglar.[signature][hline]You must be silent in front of my famous presence .
unity100 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 Mesaj tarihi: Ağustos 12, 2004 hangi menzil ? kondorlarin kac bin kmye ucup gemi batirdigini biliyor musun sen savasin ilk 2 yilinda ? arkadasim bati cephesinde ingilizler alman almanlar ingiliz aksanlarinda sahte telsiz operatorleriyle karsi haberalma yaparken bir kisinin ben ingiliz subayiyim soyle soyle demesiyle bir serbest telsiz frekansindan kimse bir seye inanmaz. parola ne o zamaaaan sifre ne. 80 degil 1 metreden bomba atar adam. laconia 12 eylulde batirildi, butun dunyaya duyuruldu, sonra da almanlar boyle denizaltilarda adam tasidi. sen boyle anlatinca resmen komplo bir harekat gibi geliyor. kiliseyi cephanelik yapmaya benziyor. bilerek batirmislarsa bile ne diyelim ? ilerideki can kayiplarini onlemek icin notr ulkelerin silahsiz ticaret gemilerini batirmaktan ne farki var ? aslinda farki var birindeki insanlar notr adamlar, digerindekiler asker.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
Öne çıkan mesajlar