Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Fazıl Say yerine Müslüm Gürses


Masticore

Öne çıkan mesajlar

cihant said:

Bahsettiğiniz adamladan biri NOBEL almış bir edebiyatçı,diğeri de yaşayan en başarılı Türk müzisyenidir. Konuşmalarını, tavırlarını seversiniz sevmezsiniz ama sırf sevmediğiniz için yetiştirebildiğimiz ender evrensel şahıslara ''Nobel'i zaten nasıl aldığını biliyoruz, ilkokul çocuğu gibi sidik yarıştırıyor''dediğinizde komik oluyorsunuz


Ha iste benim demek istedigimde buydu, yani tavirlarini ve egoistligini artizligini bende sevmiyorum. Ama yasayan en iyi turk bestecilerden birisi fazil say.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Viktor said:

fazil sc2 oynasa ne APM yapar lan adsffads, makina kaldirmaz

ne apm yapıcak abi, reaper rush yer. iki ay ağlar imbalance diye

hayır adamın "şu kültürdür bu deildir" diyecek kadar abzürd bir adamın sanatcılığa tükürürüm mesela. yüzünede tükürüm ama ona dava acar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tonla bestesı albümü var, yıllarca binlerce milyonlarca ınsan dinledi, bir döneme damga vurmus insanlar bunlar. müslüm gürseste bu isimlerden biri.

toplumla ici ice olmuş kültürün bir parcası olmus bir akımın önde gelen isimlerinden müslüm gürses. evet yanı konstructivisim, impresyonizm nasıl bir akımsa, arabeskte aynen böyle bir akımdır.

neresinden bakarsan bak, bi yerde türkiyenın parcası olamamış olmaya calışmamış bunun icin uğraşmamış bir adam. bunudan üzülmeyi bırak guru duyuyo kendi bu yukarda görme halinden.

öbür tarafta her zaman hayatın ortasında olmuş bir muziği yapan adam var.


karşılaştırma yapmam bile yersiz olmuş hatta.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sen neyi karşılaştırıyorsun anlamadım ki. Halk açısından bakarsan tabi ki fark olacaktır biri halkla en iç içe müziklerden biriyle uğraşırken biri en uzak şekliyle uğraşıyor. Müslüm gürsesin istediği kadar bestesi olsun hiçbir zaman bir orhan gencebay olamamıştır. Halk açısından bakarsak yine hapishane duvarlarından her zaman için orhan g. olmuştur, eskiden de şimdi de, müslüm gürses çok da fazla sevilen biri değildir. Klasik müzikle uğraşan birine fazla şey katmadı tarzı bir yorum yapmanın komik olması bir yana fazıl say bir çok eseri değişik tarzla çalmış, kendi eserlerini yapmış ve başarılı bir insandır. Türkiyedeki müziğe bir şey katma açısından bakarsak fazıl say zaten baştan yenik başlıyor klasik müzik nedeniyle. Ama müslüm gürsesin de bir şeyler kattığına inanmıyorum açıkcası.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Türkler uçuyo...


Dünya basketbol şampiyonası, NBA’in efsane ismi, Los Angeles Lakers’ın ribaund kralı Müslüm Gürses’in “hem sarhoşum, hem yastayım” şarkısıyla açıldı sayın basketbolseverler...

*
Gerçi, ramazan mübarek gün “bar taburesi üstünde sarhoşum, yastayım” şeklindeki üçlük atış, tribünleri kederlendirip, “hazır potayı bulmuşken, iki tek de biz atalım” isteği uyandırdı ama, salonda sadece meyve suyu dağıtılması, ahalinin dağıtmasını önledi.
*
2’şer metrelik “dev” adamlara, “minik” serçeyle konser verdirmek de, önemli olanın “boy değil, soy” açılımını kanıtlar bi görüntüydü.
*
Ancak... Milletin aptesi bozulmasın diye memeleri zincirle zırhlanan dansöze “salla salla, gül memeler çağlasın” nakaratıyla göbek attırılırken, erkek semazenlerin etek giymesi, yabancı seyircilere durumu izah etme noktasında güçlük yarattı.
*
Sezen Aksu’nun “böyle dilber gördün mü, ey meclis-i şahane” lafını duyunca, Meclis Başkanımız kürsüye fırladı... Spor’a sipor dedi. Sonra, spor bakanımız çıktı, süpor dedi. Canlı yayın yaptığımız 172 ülke arasında sadece biz Türkçe konuştuğumuz için, sorun olmadı.
*
LeBron James gelmedi, Yao Ming gelmedi, Ginobili gelmedi, hükümetimizin pivotu olan Başbakanımız da gelmedi... Turnuva öncesinde Arjantin’le yapacağımız hazırlık maçı 9’da başlayacakken, Başbakanımızın iftar programı nedeniyle 9.30’a alınmış, Başbakanımız bekle bekle, gelmemiş, maç 10’a doğru başlatılmıştı... Belki bu sefer gelir, bekleyelim dendi, ancak sahurda bile gelmeyeceği anlaşılınca, mecburen tören başlatıldı, Kanadalı sirk çıkarıldı.
*
Gasol ve Nowitzki gelmeyince, Cumhurbaşkanımız da gelmedi... Ankara’da oturduğu halde, zahmet edip Ankara’daki maçlara da gelmedi... İlla gelsin diye, Bursa gibi basketbol şehri yok sayıldı, Kayseri’ye maç götürüldü. Ama, Kayseri’ye Türkiye maçı götürülmesi unutuldu! Cumhurbaşkanımız, Araplardan kim var demiş olmalı ki, Ürdün maçına gitti.
*
“Hayırcı” Fazıl Say’ı kadroya almayıp, “Evetçi” Sezen Aksu, Müslüm Gürses ve Mustafa Erdoğan ilk 5’te sahaya sürülünce, gözler Kiboş’u aradı... Kiboş’un “Kobe Bryant yoksa, ben de yokum anacım” dediği iddia edildi... Ajdar’ın kapanış törenine Harlem’le birlikte çıkacağı söylentisi ise, Ciguli tarafından yalanlandı.
*
Papyonlu senfoni orkestrası ince ince çalarken, mehter takımının “ya Allahhh” diye salona dalması, FIBA heyetinde panik yarattı... “Kılıç Kalkan çıkmayacak” garantisi verilince, biraz yatıştılar. Truva beygiri çıktı onun yerine... Truvalılar zurna eşliğinde, horon tepti.
*
Bi ara parkede deve kesilecekmiş dedikodusu yayıldı... Türk yıldızlarının tavanda gösteri yapmaması, Genelkurmay’ın memleketin gelişmesinden rahatsız olduğu şeklinde yorumlandı.
*
Ve, Başbakanımız maça geldi... Tanjeviç’in Mehmet Okur’un yokluğunda Başbakan’ı oyuna sokacağı öne sürüldü. Bunca hadiseden sonra olur mu olur dendi, ancak beklenen olmadı.
*
Başbakan geldi diye, alt tarafı mini etek giyen ponpon kızların sahaya çıkması yasaklandı... Böylece, biz kimsenin kılığına kıyafetine karışmıyoruz palavrası, bir kez daha çemberden döndü.
*
Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz sayın basketbolseverler...

Yılmaz özdil
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Cuce kusura bakma abi, ama sacmalamissin baya. Tartismayi tamamen sanat halk icinmidir yoksa sanat icinmidir tartismasinin ortasina getirmissin.

Cuce said:

yok goreli bir konu bu, en docorated dersin anlarım fazil saydır doğrudur derim. ama ben sevmiyorum cok bayık bı adam. muziğide bayık kendısıse bayk.
ayrıca kıl.

muslüm gürses'in türkiyedeki muziğe ve kültüre cok daha fazl şey kattığını düşünüyorum.


Bu konu goreceli diyosan eger bukadar taraf bisekilde nasil yorum yapabiliyosun ben anlamadim.Ki bence senin yorumlarinin goreceyle bi alakasi yok bu noktada aslinda, adami sevmeyebilirsin ama bari yaptigi ise saygi duy. Sen sirf kil oldugundan karaliyosun bi nevi. Fazili bende sevmiyorum, amma velakin karsilastirinca(ki karsilastirmanda tamamen sacma olmus) fazil say bi besteci, populer kulturun parcasi olmus bi adam degil. Dunyanin hicbiyerinde klasik muzik sanatcilari populer kulturun bi parcasi olarak yasamazlar. Ki buna ragmen fazil say eserleri ile, yaptigi isler ile bisekilde gundeme gelen bi adam.

Sen köydeki veya oto tamirhanesindeki adama klasik muzik dinletebilirmisin? Dinletemezsin. Bunun "toplumun bi parcasi" olmakla bi alakasi yok. Bugun fazil say nekadar toplumun bi parcasi olmaya calisirsa calissin, bunu basarsa bile koydeki,sanayideki,yada hirdavatcidaki yani halktan bi kesim kalkip yinede fazil sayin besteledigi eserleri yada mozart,beethoven dinlemezler, adamin dolayisiyla böyle bi cabasi olmasi SACMALIK olurdu. Bunun ustune adam toplumun bi parcasi olmaktan sikayetci degil, veya "degilim ve bundan gurur duyuyorum" demiyo. Oyle yada boyle bisekilde adam toplumdan birisi.

Cuce said:

tonla bestesı albümü var, yıllarca binlerce milyonlarca ınsan dinledi, bir döneme damga vurmus insanlar bunlar. müslüm gürseste bu isimlerden biri.


Fazil say'inda tonla bestesi var. Bu noktada muzik bilgin olmadan sacma bi karsilastirma yapiyosun cunku fazil say'in besteleri sadece yazdigi textten ve baglamacinin nekadar dokunakli caldigindan ibaret degil(of cok duygulu eserler yaziyo fazil, diye dusundugumden demiyorum bunu). Isin teknik kismini bildigim icin söyluyorum. Muslum gursesin o noktada yaptigi is afedersin osuruktan ibarettir, senfoni,oratoryo yazmak nerde, arabesk parca yazmak nerde.

Cuce said:

toplumla ici ice olmuş kültürün bir parcası olmus bir akımın önde gelen isimlerinden müslüm gürses. evet yanı konstructivisim, impresyonizm nasıl bir akımsa, arabeskte aynen böyle bir akımdır.

neresinden bakarsan bak, bi yerde türkiyenın parcası olamamış olmaya calışmamış bunun icin uğraşmamış bir adam. bunudan üzülmeyi bırak guru duyuyo kendi bu yukarda görme halinden.

öbür tarafta her zaman hayatın ortasında olmuş bir muziği yapan adam var.


Akimlari bukadar iyi bildigine göre, klasik/modern muzik ile arabesk kulturunu/akimini karsilastirmaninda nasil bi sacmalik oldugunu bilmen gerek diye dusunuyorum. Arabesk ve populer kulturun hakim oldugu ve klasik muzigin %1 oranla dinlendigi bi ulkede beethoven, mozart, bach nekadar dinleniyosa fazil sayda okadar dinlenir, daha fazlasi degil.

Yine arabesk ve populer kulturun hakim oldugu ve klasik muzigin %1 oranla dinlendigi bi ulkede, klasik muzigi "hayatin ortasinda olan bi muzik" olarak beklemekte sacmaliktan ibaret.

Bu adam madem turkiyenin bi parcasi olamamis, oyuzdenmi yilin 250 gunu falan yurtdisinda konserlerde ulkeyi yaptigi bestelerle temsil ediyo? Nasil turkiye'nin bi parcasi olamamis bu adam ben anlamadim. Turk marsini cesitleyip tekrar besteleyen, adi sani unutulmus ama cok degerli eserleri olan, halkin icinden olan ozanlarin,asiklarin bestelerini tekrar duzenleyen senfonik hale getiren yine fazil say? Elbetki gurur duyacak adam, yaptigi muzik yine bizim muzigimiz, dunyada tanitanda yine bi turk.

Ayriyeten, turkiye'deki klasik muzige biseyler katma acisindan fazil say isinde cok basarili bi adamdir. Klasik muzik egitimi cok kati ve kuralcidir, fazil say kurallarin ve o katiligin disina cikarak "olmaz öyle yapilmaz" denecek seyleri bi cok eserinde kullandi, hepside yine klasik muzik camiasi tarafindan cok begenildi ve "neden olmasin? niye bukadar kuralciyiz?" tabusunu yikti.


Cuce said:

ama gelipte fazıl say türkiyeyi temsil edecek kişidir denirse gülzerim yanı.


Sen istedigin kadar gul, bu adam hali hazirda senelerdir bu ulkeyi eserleriyle temsil ediyo. Yukarida yaptigin resmen adami sevmediginden saldirmak. FAZILI BENDE SEVMIYORUM, ama yaptigi ise saygi duyuyorum, meslegindeki en basarili isimlerden birisi, ve hatta en basarilisi.

Ben muslum gurses'i severim yada sevmem demiyorum, yaptigi is elbet bi kesime hitap ediyo, ama kalkip birisi derseki muslum gurses ulkeyi temsil edecek, bi tarafimla gulerim. Kalkip bugun elin avrupalisina arabesk dinletirsen hic bi halt anlamaz, "heleleaaeuueuea" diye dalga gecer(gecerler biliyorum, dinletmisligim var eheuh). Ama klasik muzik dunyanin heryerinde klasik muziktir, bestelenmesi nekadar siradisi olursa olsun, nekadar turk marsi olursa olsun, klasik muzik klasik muziktir. "Bu nasil bi muzik leao" diye sormazlar dinlettiginde. Muslum gurses kalkip iraga gitse, afganistana gitse, arabistana gitse tutar muzigi, dinlerler, ibrahim tatlises gibi. Bugun avrupadaki/kendi ulkesindeki bi cok irakli/arap ibrahim tatlisesi, ibrahim erkali, emrahi, mahsun kirmizigulu tanir. Ha belki fazil sayi tanimazlar, ama bati ulkesinin insanina da arabeski sevdiremezsin kulturunun bi parcasi olmadigindan. Ama dinlediklerinde dedigim gibi klasik muzigi bilirler.

Görece budur, görece sevmedigin/haz etmedigin insanin yaptigi ise ve sanatina saygisizlik/bok atmak degildir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

çok güzel yazmışsın Korax, eline sağlık.

Ayrıca:
cihant said:

Bahsettiğiniz adamladan biri NOBEL almış bir edebiyatçı,diğeri de yaşayan en başarılı Türk müzisyenidir. Konuşmalarını, tavırlarını seversiniz sevmezsiniz ama sırf sevmediğiniz için yetiştirebildiğimiz ender evrensel şahıslara ''Nobel'i zaten nasıl aldığını biliyoruz, ilkokul çocuğu gibi sidik yarıştırıyor''dediğinizde komik oluyorsunuz


+1

klasik batı müziği ile arabeski,f.say ile m.gürses ya da o. gencebay'ı kıyaslayıp, bir de üstelik 2. leri üstün, 1. leri değersiz olarak yorumlayacak kadar müzikten daha doğrusu sanat müziğinden bihaber olanlarımız var. bu cehaletlerinden dolayı da adeta gurur duyuyor gibiler.

bir de arabesk müziği geçtim, ne kadar arabesk bir toplum olmuşuz; şu açılışın programına bak. gerçekten bir deve kesilmediği kalmış... ''biraz seviye'' diyene de düşman oluyoruz. giderek iyice yere yapışacağız, hatta yapıştık mı ne? ya spatulayla kazıyacaklar, ya da tam yapışımışken ''n'oluyoruz?'' deyip silkinip toparlanacağız, ama ütopik gözüküyor biraz bu =(
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ramazanov said:

leigh nash
dido
delta goodrem
ilk aklıma gelen 3 kişiyi söyledim en sevdiklerim diyemem
de niye sordun
dinlediğim müzikle kalite kontrolümü yapacak kadar gereksiz misin yoksa?


bak ne guzel soylemissin,
kalite kontrol konusunda, bir kisiyi begenirsiniz yada begenmezsiniz o kisisel birseydir, o sekilde de kimseyi yargilayamazsin yalniz,
sen japonyada, fransada yada amerikanin ve dunyanin en iyi muzik okullarindan biri olan juilliard'da fazil say dendigi zaman herkesin saygi duydugu bir adamdan bahsederken bizim ulkemizi iyi temsil edemiyor hodohodo diyemezsin. dersin yinede ama bos kova oldugun anlasilir.

once bi sehrin aile cay bahcesinden iki adim disari cikin, yada popolarinizi wow dan kaldirip iki dakika bakin bakalim dunyada kim neyi ne kadar taniyor?


Sozum sana degil bu arada dedigim tanimlara uyan insanlara.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

birinin yaptığı muziği millet benımsemiş diğerininkini benımsememiş ama böyle bir gercekte var.

korax yanı uzata uzata yazdığın ettiğin topu topu "bütün dıunyada klasik muzik %1 ile %3 arasında dinlenir, fazılsayda o kadar dinleniyo demekki doğru yanlış bir şey yok" olmuş.

var, bir sürü yanlış şey var.
sanat toplum icindir, sanat icinmidir falan tartışmıyorum burda. mevzu o değil cünkü. eğer cidden meselse iyisiyle kötüysüyle türkiyedeki muzik anlayışının sunumunu yapmaksa, o komposizyonda muslümün yeri olur ama fazılın olmaz.

fazılsay bütün dünyada türkiyeyi temsil etmiyor, böyle bir yanılgıda olmasın yanı. Türkiyeden gelmiş bir piyanist ve bestekar olarak, anadoludan cıkmış muzikleri dünyaya anlatıyor.

Hoşuna gitsin gitmesin, türkiye artık Aşık Veysel değil. Türkiyenın temsili Aşık Veyselin oktestralaştırılmış hali değil.

HA eğerki derdimiz teslim değil, Yüüüüüksel kültürümüzle başka milletlerele kapışmak ise. bakın bizdede varki ne haava atıyosunuz demek ise. eyvallah. 1900'lardan beri her ülke bunu yapıyo zaten. bizde yaparız sorun değil. ama fazıl sayın yaptığı işler türkiyeyi anlatıyor demek yersiz olur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...