sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 ALLAH'ın varlığı kanıtlandı ve bir çok büyük bilim adamı albert ainstein ,pastor bu konuda bir çok delil sürdü ama ateistlerin bu konuda görmüyoruz yoktur demekten başka herhangi bir delil sürdüğü görülmedi.
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Peki delil yokda bu kainat nasil var oldu ?
Myshkin Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 albert einstein büyük dinlere inanmadığını açıkladığı için Amerika'dan kovulmak istenen bir adam. Yazdığı mektuplara internetten kolaylıkla ulaşabilirsin. Yanlış bilgiler yazma lütfen.
Farinal Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 adam kanıtlandı dedi ya... ayrıca birisi allaha inansa banane koyun muyum ben?
Cuce Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 sakaryali said: Peki delil yokda bu kainat nasil var oldu ? kainat her zaman vardi, hiçbirşey kainatı yaratmadı.
Cuce Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 trollediğim yok Fedecim, gercekleri yazıyorum sadece. Sonucta sakaryalıda bir insan ben onun mutlu bir sekilde yasmasını istiyorum kendini kandırarak değil. son nefesinde huzur icinde olmasını istiyorum süphe içinde değil.
Myshkin Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Cuce said: son nefesinde huzur icinde olmasını istiyorum süphe içinde değil. Dindar bir insan için ölüm daha huzurlu olur bence. Yine de tabi insanın kendini ölümden sonra ihya olacağını düşünerek motive etmesini komik buluyorum.
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Üstelik nasıl kesin yok diyebilirsin bu koca evrende herhangi bir şeyin yok olduğunu söylemek için her yerine bakman lazım, her yerini görmen lazım fakat bir şeyin varlığını kanıtlmak için o şeyin varlığına delil bulsan yeter varın ispatı yokun ispatından daha kolaydır keisn bir dille yok diyemezsin.
Flassh Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 allah yok bir güç var o da içimiz de sdf
fede Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 şu son postun için sakaryali i sense a disturbance in the force demek istiyorum kayıyo lan adam
Farinal Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Sakaryalı sence Pegasus diye bir şey var mı?
Cuce Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Kesin yok dersin, birşeyin varlığını kabul etmek için kanıtlamak gerekir, bahsetmek için en azından bir işaret gerekir. allahın varlığına dair en ufak işaret bile yok. allahın varlığından süphelenmek için bile bir sebep yok. Tek sebep ne biliyormusun? korku, ve sorumluluklarından kacmak. ama cidden bunlara gerek yok. allahın olmadığını anlayıp, kendini affederek yasasan zaten huzur icinde bir hayat sürersin.
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Cüce cern den haberin yok herhalde :)
Farinal Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Farinal said: Sakaryalı sence Pegasus diye bir şey var mı?
Cuce Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 cern de allahla ilgili evrenin yaratılıyla ilişkili hiçbirşey ortaya cıkmadı sakaryalı. mesajlarıma cevap vermiyorsun, aksine kacıyorsun, konuyu ceviriyorsun.
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 fede kaymam merak etme beni bu kainatın tesadüfen olduna inandıracak hiç bir güç yoktur ALLAH ın izni ile ben ALLAH'a inanarak ölücem.
Farinal Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Farinal said: Farinal said: Sakaryalı sence Pegasus diye bir şey var mı?
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Cernin amaci kainatın yaratıldığını kanıtlamaktır bilim artık biliyorki bu kainat sonradan yaratıldı fakat ALLAH'ı kabul etmek istemediklerinden , tanrı parcacığı bir şey arıyorlar yani artık bigbang teorisinin gercek olduğuna bilim inanıyor hubblee teleskopu ile galaksilerin bir balonu şişmesi gibi süratle birbirinden uzaklaştığını gözüyle gördü ALLAH'ın varlığına en ufak delil yok diyorsun peki iyi oku `Göğü biz kurduk ve onu elbette genişletmekteyiz.` (Zariyat Suresi-47. ayet meali) 20. asrın ortalarına kadar bilim dünyası kainatın donuk, hareketsiz olduğunu zannederken; Edwin Hubbel adında bir astrofizikçi 1929 yılında California`da kendi imal ettiği mükemmel bir stetoskopla gökyüzünü tararken yıldızlar dahil kainatta ne varsa birbirinden uzaklaştığını tespit etti. Bu ise kainatın şiştiğini, genişlediğini gösteriyordu. Evimizde perdeler kapalı otururken, sokağımıza bir ambulans geldiği zaman sesin gittikçe çoğaldığını duyarız. Ses azalıyorsa aracın bizden uzaklaştığını anlarız. Seste olan bu anlama ışıkta da olmaktadır. Bir kaynaktan gönderilen ışığın tayfı değişmiyorsa beyaz renkte kalıyorsa durağan (sabit) olduğu anlaşılır. Işık bizden uzaklaşıyorsa rengi kırmızıya doğru kayar. Eğer ışık kaynağı bize yaklaşıyorsa, o zaman mor renge doğru bir kayma olur. Demek ki sadece tayfı incelemek suretiyle ışık kaynağının bize yaklaşıp yaklaşmadığını anlayabilmekteyiz. Mademki her şey birbirinden uzaklaşıyor, bunu tersine işlettiğimizde, yani her şey birbirine yaklaştığında kainatın bir noktadan başladığını göstermektedir. İşte kainat bir noktadan başlıyor dediğimiz zaman onu bir başlatanın var olması gerekir ki, bu başlatan onu yoktan başlatmıştır. Bugün müspet bilimin kabul ettiği bu kainatın bir noktadan başlaması En`am Suresi-101 ayeti kerimede bildirilmiştir. 20. yüzyılın en önemli bilim adamlarından gösterilen Stephen Hawking(A. Brief History of Time-Zamanın Kısa Tarihi) isimli kitabında şunu söylemektedir: Kainatın gittikçe genişlediğinin bulunması, 20. asrın en büyük buluşudur. Neden bizden önceki insanlar bilmiyordu. Şaşarım. Oysa Müslümanlar Kur`an-ı kerim`de bildirildiği için 14 asırdır bu gerçeği biliyordu. Edwin Hubble isimli astronomi bilim adamı, yıldızların giderek birbirinden uzaklaştığını ve uzayın genişlediğini fark etti. Kur`an-ı kerim`de mealen şu bilgi vardır: `Göğü biz kurduk ve onu elbette genişletmekteyiz` (Zariyat Suresi 117. ayet meali) Yıldızların birbirinden uzaklaşması, geçmişte (başlangıçta) bunların bir arada olduğunu gösterir. Genişleme tersine çevrilirse yani daralma olunca küçük bir noktaya gelinir. Bu ise yoktan var edildiğini gösterir. İslamiyette zaten her şeyin yoktan var edildiği (yaratıldığı) açıkça bildirilmektedir. Bilim adamalarına göre; yaklaşık 15 milyar yıl önce evrenin bütün maddesinin toplu iğne başı kadar küçük (hatta son derece küçük) sıfır bir noktada sıkışık olarak bulunduğunu hesapladılar. Bu noktanın patlaması ve uzaya dağılması sonucunda bugünkü evren ortaya çıktı. Dediğimiz gibi kainatın sürekli genişlediği bilinmektedir. Bu genişlemeyi geriye doğru aldığımızda gittikçe küçüldüğünü dolayısıyla bir noktadan başladığını sıfır başlangıç noktasının da kainatın yaratılışı olduğunu kabul etmek gerekir. Demek ki, kainatın bir başlangıcı vardır. Bunu teyid eden ayet-i kerime meali şöyledir: `İnkar edenler, gökler ve yer bir arada iken, onu yarıp ayırdığımızı görmediler mi?` (Enbiya suresi-30. ayet meali). Zamanı geriye doğru sararsak, dünyamız ve güneş sistemi tek bir yıldızın bünyesindeydi. Bu dev yıldız da bir nebuladan yani gaz bulutundan doğmuştu. Kainattaki trilyonlarca gaz bulutu da başlangıçta bir aradaydı. Yani yerle gök bir arada idi. Sonra Allahü teala`nın asla idrak edilemeyen yaratması ile parçalara ayrılarak bugünkü kainat meydana geldi. Kur`an-ı kerim`in 1400 küsur sene önce açıkladığı bu gerçeği bilim ancak yaşadığımız yüzyılda öğrenebilmiştir. Kur`an-ı kerim`de `Ben` Allahü teala`nın zatı ile ilgilidir. `Biz` ise sıfatları ile ilgilidir. c/p yaptım kusura bakmayın bu kadar yazıyı yazar
sakaryali Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Cernin amaci kainatın yaratıldığını kanıtlamaktır bilim artık biliyorki bu kainat sonradan yaratıldı fakat ALLAH'ı kabul etmek istemediklerinden , tanrı parcacığı bir şey arıyorlar yani artık bigbang teorisinin gercek olduğuna bilim inanıyor hubblee teleskopu ile galaksilerin bir balonu şişmesi gibi süratle birbirinden uzaklaştığını gözüyle gördü ALLAH'ın varlığına en ufak delil yok diyorsun peki iyi oku `Göğü biz kurduk ve onu elbette genişletmekteyiz.` (Zariyat Suresi-47. ayet meali) 20. asrın ortalarına kadar bilim dünyası kainatın donuk, hareketsiz olduğunu zannederken; Edwin Hubbel adında bir astrofizikçi 1929 yılında California`da kendi imal ettiği mükemmel bir stetoskopla gökyüzünü tararken yıldızlar dahil kainatta ne varsa birbirinden uzaklaştığını tespit etti. Bu ise kainatın şiştiğini, genişlediğini gösteriyordu. Evimizde perdeler kapalı otururken, sokağımıza bir ambulans geldiği zaman sesin gittikçe çoğaldığını duyarız. Ses azalıyorsa aracın bizden uzaklaştığını anlarız. Seste olan bu anlama ışıkta da olmaktadır. Bir kaynaktan gönderilen ışığın tayfı değişmiyorsa beyaz renkte kalıyorsa durağan (sabit) olduğu anlaşılır. Işık bizden uzaklaşıyorsa rengi kırmızıya doğru kayar. Eğer ışık kaynağı bize yaklaşıyorsa, o zaman mor renge doğru bir kayma olur. Demek ki sadece tayfı incelemek suretiyle ışık kaynağının bize yaklaşıp yaklaşmadığını anlayabilmekteyiz. Mademki her şey birbirinden uzaklaşıyor, bunu tersine işlettiğimizde, yani her şey birbirine yaklaştığında kainatın bir noktadan başladığını göstermektedir. İşte kainat bir noktadan başlıyor dediğimiz zaman onu bir başlatanın var olması gerekir ki, bu başlatan onu yoktan başlatmıştır. Bugün müspet bilimin kabul ettiği bu kainatın bir noktadan başlaması En`am Suresi-101 ayeti kerimede bildirilmiştir. 20. yüzyılın en önemli bilim adamlarından gösterilen Stephen Hawking(A. Brief History of Time-Zamanın Kısa Tarihi) isimli kitabında şunu söylemektedir: Kainatın gittikçe genişlediğinin bulunması, 20. asrın en büyük buluşudur. Neden bizden önceki insanlar bilmiyordu. Şaşarım. Oysa Müslümanlar Kur`an-ı kerim`de bildirildiği için 14 asırdır bu gerçeği biliyordu. Edwin Hubble isimli astronomi bilim adamı, yıldızların giderek birbirinden uzaklaştığını ve uzayın genişlediğini fark etti. Kur`an-ı kerim`de mealen şu bilgi vardır: `Göğü biz kurduk ve onu elbette genişletmekteyiz` (Zariyat Suresi 117. ayet meali) Yıldızların birbirinden uzaklaşması, geçmişte (başlangıçta) bunların bir arada olduğunu gösterir. Genişleme tersine çevrilirse yani daralma olunca küçük bir noktaya gelinir. Bu ise yoktan var edildiğini gösterir. İslamiyette zaten her şeyin yoktan var edildiği (yaratıldığı) açıkça bildirilmektedir. Bilim adamalarına göre; yaklaşık 15 milyar yıl önce evrenin bütün maddesinin toplu iğne başı kadar küçük (hatta son derece küçük) sıfır bir noktada sıkışık olarak bulunduğunu hesapladılar. Bu noktanın patlaması ve uzaya dağılması sonucunda bugünkü evren ortaya çıktı. Dediğimiz gibi kainatın sürekli genişlediği bilinmektedir. Bu genişlemeyi geriye doğru aldığımızda gittikçe küçüldüğünü dolayısıyla bir noktadan başladığını sıfır başlangıç noktasının da kainatın yaratılışı olduğunu kabul etmek gerekir. Demek ki, kainatın bir başlangıcı vardır. Bunu teyid eden ayet-i kerime meali şöyledir: `İnkar edenler, gökler ve yer bir arada iken, onu yarıp ayırdığımızı görmediler mi?` (Enbiya suresi-30. ayet meali). Zamanı geriye doğru sararsak, dünyamız ve güneş sistemi tek bir yıldızın bünyesindeydi. Bu dev yıldız da bir nebuladan yani gaz bulutundan doğmuştu. Kainattaki trilyonlarca gaz bulutu da başlangıçta bir aradaydı. Yani yerle gök bir arada idi. Sonra Allahü teala`nın asla idrak edilemeyen yaratması ile parçalara ayrılarak bugünkü kainat meydana geldi. Kur`an-ı kerim`in 1400 küsur sene önce açıkladığı bu gerçeği bilim ancak yaşadığımız yüzyılda öğrenebilmiştir. Kur`an-ı kerim`de `Ben` Allahü teala`nın zatı ile ilgilidir. `Biz` ise sıfatları ile ilgilidir. c/p yaptım kusura bakmayın bu kadar yazıyı aktarırken hata yapmak istemem
Farinal Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Farinal said: Farinal said: Farinal said: Sakaryalı sence Pegasus diye bir şey var mı?
Cuce Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Yanlış cernin amacı kainatın yaratıldığını araştırmak dğeildi. allahın valrığıı sorgulamak dğeilki (sorgulamaya gerek yok zaten önce ewn ufak bir işaret olsunki allahın varlığına dair sonra sorgularız) cernin amacı big bangi araştırmaktı. kainat cok cok ufak olsa bile big bangden öncede vardı. Kainatı hiçbirşey yaratmadı kainat hep vardı.
Cons Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 sakaryali said: Cernin amaci kainatın yaratıldığını kanıtlamaktır bilim artık biliyorki bu kainat sonradan yaratıldı fakat ALLAH'ı kabul etmek istemediklerinden , tanrı parcacığı bir şey arıyorlar
fede Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 Mesaj tarihi: Mart 3, 2010 peki bigbangtan önce ne vardı? ya da o enerji kümesi neyin içindeydi
Öne çıkan mesajlar