Krmz Mesaj tarihi: Mart 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 13, 2009 müzik dicem, "geç bu klasik ayakları" tarzı laflar gelicek. Bilemiyorum, duvar yumruklamak istediğim günlerde, müzik dozajını arttırıp, hatta ılık bi duş = tüy kadar hafif oluyosun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Masteis Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 abi duvar yumruklamak ne? o kadar hardcore değil benim durumum. öyle rage geçirdiğim sinirlilik yok. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Eralp Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Müziğe devam etmelisin bence :D . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hardter Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 çok sakinimdir kuzenım yanımda olmadıgı zamanlarda Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Buyse Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 masadan mı düşüyor? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Dynun Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Öfkeni yönlendirip iyi bir amaç için kullan çekirge. -Chuck Norris Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laorx Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 14, 2009 said: Sinir krizi esnasında aslında kriz geçiren sinirlerimiz değil, adrenal bezlerimizdir. Yüksek oranda stres, bir sinir krizinin temel nedenidir. Stres, sadece bizi sinirlendiren, canımızı sıkan veya aşırı derecede heyecanlandıran olaylardan kaynaklanmaz. Günlük yaşantımızda meydana gelen birtakım alışkanlık değişimleri (beslenme veya uyku düzeni değişiklikleri gibi), bir yerden başka bir yere taşınma ve hava değişimleri gibi birçok olay, stres sebebidir. Stres nedeniyle, “GAS-Genel Adaptasyon (Uyum) Sendromu” adı verilen bir dizi fizyolojik değişim tetiklenir. Bu sendrom 3 aşama içerir: 1) Alarm, 2) Karşı koyma, ve 3) Patlama. Bu evrelerin her biri, böbreklerimizin üzerinde yer alan adrenal bezler tarafından düzenlenir. Adrenal bezlerin iç kısmına “adrenal medulla” adı verilir ve buradan adrenalin ve noradrenalin hormonları salgılanır. Bu iki hormon, vücudumuzun stres verici koşullar ile savaşmasına yardımcı olur. Adrenal bezlerin dış kısmı ise “adrenal korteks” olarak isimlendirilir ve bu bölgeden de çeşitli hormonlar salgılanır. Kan şekeri ve vücutta mineral dengesinden sorumlu olan bu hormonlar da, ağır stres koşulları altında, enerji ve kan içeriği sağlamaları yoluyla vücuda yardımcı olur. Bunlar, GAS sendromunun karşı koyma aşamasını teşkil eder. Stres belirli bir oranın üzerine çıktığında ise, sinir krizi dediğimiz olay meydana gelir. Burada gerçekleşen şey, patlama fazına ulaşma ve artık hormonların, vücudun kendi iç dengesini sağlayamaz olmaları durumudur. Vücuttaki enerji ve mineral dengesinin alt üst olması sonucu beyin, kalp, kan damarları, bağışıklık sistemi ve vücudumuzun diğer birçok bölgesi etkilenir. Bu tip bir patlama durumu, vücudun belirli bir bölgesinin veya vücudun tamamının güçsüz düşmesi ile sonuçlanır. Fizyolojik stres sonucu ortaya çıktığı bilinen hastalıklar arasında kanser, şeker hastalığı, otoimmün rahatsızlıklar, astım, adet düzensizlikleri, artrit, kolit, ülser, kalp hastalıkları ve depresyon sayılabilir. Yaklaşan bir sinir krizinin belirtileri çoğunlukla yorgunluk, halsizlik, irritasyon, iştah azalması, kan basıncında kronik yükselmeler, şevk ve ilgi azalmasıdır. Strese karşı egzersiz, meditasyon, masaj, düzenli uyku ve tatil gibi rahatlatıcı şeylerin yanı sıra; iyi bir dinleyici ile konuşma ve dengeli beslenme gibi koşullar da yardımcı olabilir. Vitamin ve mineral kürleri de stres ile savaşmada yardımcı olacaktır. Stresli koşullar altında, vücut bol miktarda potasyum kaybeder. C vitamini ise, adrenal bezlere yardımcıdır. Bu tip vitamin ve minerallerin vücutta eksikliği, strese karşı dayanıksız olmayı beraberinde getirecektir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar