BabacumMostors Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 RUN FORREST RUN![signature][hline]Tekrar ediyorum, sevişgen geometrik bir şekildir ve çok da güzeldir. Yılkı atlar oynaşırken bozkırlar sarsılırmış... ghaldszar, 29 Nisan 2004 15:41 tarihinde demiş ki: Valla şahsen ben 1 milyon dolar karşılığında BonePARTla bile evlenirim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 güzel bir noktaya değindin emaleth. (öncelikle teşekkür ediyorum :P) bu can sıkıntısının, kazanamam lafının müsebbibi de iletişimdir. insanların, diğer bencil insanların nasıl da cort diye para kazandıklarını görmeleridir. o hortumculara duyulan kinin bir kısmı da budur aslında. niye o kazandı kardeşim! ben kazansaydım tadında. fakat subconscioustan yukarı çıkmaz pek bu. itiraz eden arkadaşlar olacaktır fakat onlar yanılıyor B) gazetelerde çıkan "çok ucuz! kişi başı 500 milyona çıktık. harika bi restoran hemen bu haftasonu gidin" şeklindeki yazılar. kazanan ve kazanmayan arasındaki kopukluğa rağmen varolan iletişim bunun müsebbibidir. bu hususta kesin olarak eminim. nisbeten fakir biryerde ayda 600 milyon kazanan amca, mahallesinde kraldır. zengindir. ve orada mutludur. oysa mayada çaycı ve getirgötürcü olarak aynı maaşı alan amcam öyle değildir. o sürekli küfür etmektedir kendini alamayarak bu zenginlere. alınmaktadır. hergün değişen kıyafetleri görmektedir. "aha bak oronsbuya kime verdi de aldı jipi" demektedir. der de. enteresandır, para manasını yitirmiş birşeydir. oysa ki para emeğin, hizmetin, ürünün karşılığıdır. yarışmadan kazanılan, hırsızlıkla kazanılan emek diye birşey yoktur aslında... herneyse. kendi açımdan değerlendirmem gerekirse, paraya önem veren biri olmadım pek. ama parayı kendimden çok sevdiklerimi mutlu edebilmek için istiyorum. ve temel ihtiyaçlarımı giderebilmek için. nedir: ev dandirik araba. az yaksın mümkünse. her ay 5 kitap. ayda iki kere iki kişilik sinema. faturalar... ah.. faturalar. arada sırada hacı abdullaha gidip hünkar beğendi ve ayva tatlısı, arada sırada ara cafeye gidip aromalı kahve vs. tüketmek. standart bir evin mutfak giderlerinin biraz üstü. azcık. yani soya sosu balsamik sirke filan... üç dergi aboneliği. bir gazete aboneliği. ayda bir orijinal cd. arada nüksedecek ekstra giderler. (yeni bas gitar, manyetik, bilgisayar upgrade, kulaklık vs.) budur.[signature][hline]I will live forever! Or die trying... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alexi_Septimus Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 said: horacegoesskiing, 30 Nisan 2004 16:26 tarihinde demiş ki: ev dandirik araba. az yaksın mümkünse. her ay 5 kitap. ayda iki kere iki kişilik sinema. faturalar... ah.. faturalar. arada sırada hacı abdullaha gidip hünkar beğendi ve ayva tatlısı, arada sırada ara cafeye gidip aromalı kahve vs. tüketmek. standart bir evin mutfak giderlerinin biraz üstü. azcık. yani soya sosu balsamik sirke filan... üç dergi aboneliği. bir gazete aboneliği. ayda bir orijinal cd. arada nüksedecek ekstra giderler. (yeni bas gitar, manyetik, bilgisayar upgrade, kulaklık vs.) Bunlar bana da hitab ediyor açıkçası. Güzel olurdu.[signature][hline]I wish none of this had happened.Sometimes I wish I was dead, and recognize I never wished I was dead.I wish everyone else was dead. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fedaykin Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Sorun şuradaki istekleri bu şekilde sınırlı olanlar hep belirli bir yaş üzeri insanlar. 80 ve sonrası kuşak ise hep daha fazlasını istiyor. En basit örneği benim ilk cep telefonum GD30'du sonra onun pili artık şarj tutmaz oldu 3310 aldım. O zamanlarda gprslisi zartlısı zurtlusu vardı ama işimi görmeye yeter diye bunu aldım. Herhalde 4 yıldır filanda canavar gibi kullanıyorum. Orjinal pilinden bir tane de yedek aldım, bu gidişle en az 4-5 sene daha kullanırım ben bu mereti. Ancak 80 sonrası nesilin eline hasbel kader bir para geçtiği an yok kameralısı olsun, yok janjanlısı olsun diye milyonları döküp 2-3 yılda bir değiştiriyorlar. Aradaki mantelite farkı bu. Bende aynı ülkede yaşıyarak etrafta olan biteni görüp milletin elindeki daha şık telefonları görüp "hımmm benimde olsa iyi olurdu" diyorum ama yenisini almıyorum. Onlarda aynı ülkede yaşadıklarından etrafta olan biteni görüp milletin elindeki daha şık telefonları görüp "hımmm benimde olsa iyi olur" diyor ve yenisini alıyorlar. Demekki buradaki tek etkeni iletişimin artmasına, etrafta olup biteni görmeye bağlamak eksik olur.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir. bi fransız gastesi de şey demiş: "ırak üç parçaya ayrılıcak. 1-normal 2-süper 3-kurşunsuz" Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Norak Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 çok çok, öyle 2 trilyon para ben kesinlikle istemem. hem kontrol etmesi zor hem gereksiz benim için, normalde ihtiyacım olmayan şeyleri almama sebep olacak çünkü. illa tek seferde toplu para gelecekse 20-25 bin $ dan fazla gelmesin mümkünse bana. ama mesela maaş için aylık 1000$ nin altını ben rahat olarak görmüyorum tr için konuşursak, mesela tek başıma yaşarsam şu ana kadar edindiğim alışkanlıktı, yaşam biçimiydi önceden ertelediklerimi tam olarak yapabilmek vb için ve üstüne birazda para kalması için her ay gerekli olan min. para bu benim için. ama benim için para bir ay olan, bir ay olmayan bişi değil ben her ay cebimde sabit bir miktarı isterim çünkü benim yapacağım max harcama belli, zamanı belli, nereye ne kadar gideceği belli, acil durum parası belli vs vs. bana düzenli para geldiği taktirde benim hiçbir sorunum olmaz, olmadı hep bir düzen kurarım çünkü yağ gibi işler. ha aylık 300 milyonla da yaşarım ama bilgisayardı, internetti, kitaptı vb falan kalmaz ot gibi yaşarım o zaman. ki benim için öemli olan şeyler sadece bunlar. max maaş ise tabi yaptığın işe göre değişiyor, yaptığım işin karşılığı neyse onu isterim, tabiki aylık 3000$ veriyorlarsa gidipte yaw bu bana çok demem asla :) ama çok param olursa da asla gidip, lan bugün alplerde bi ev alayım üstünede geçen ay aldığım araba da eskidi bak gidip değiştireyim onuda demem. çook gereksiz çünkü, işte o yüzden çok fazla para gereksiz benim için. ben bana neyin gerekli neyin gereksiz olduğunu biliyorum zaten. alplere gidersem otelde kalırım :) bir işyerinde çalışmak benim için ilk tercih değil mesela, ben aklımdaki fikirleri yaparım satarım param olur oturduğum yerden, yeni fikir, yeni bişi üretmek benim için çok kolay çünkü, zaten kendisi geliyor. çantamda not defreri/databank ile dolaşıyorum sürekli yazdığım için bişiler.[signature][hline][i]FR - Wow - MM - SmS Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alexi_Septimus Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2004 Işin doğrusu para beni direkt mutlu etmiyor. Yani şöyle çok az kendime harcama yapan bir insanım. Yeni ürünler alma açısından (walkmandi speakerdı dolaptı vs). Ama para beni dolaylı yoldan mutlu ediyor. Çünkü birine uzun zamandır istediği birşeyi almak yada ne bileyim gidip bir yere geberene kadar içmek. Sonuçta benim de harcadığım para miktarı fix. Üst baş işin senede 4 kere alışverişe çıkarım, kapsamlı olurlar.O kadar.Hiç bir yerde bir t-shirt görüp "Oha bunu almalıyım" olmadım.2 - 3 kere arada beğendiğim birşeyler çıktı gittim aldım kottu ayakkabıydı neyse. Ben şuna mana veremiyorum, insanlar neden kendi ihtiyaçlarının üstünde harcama yapıyorlar. Mesela örnek verelim ; Vıkvık1 : Ay biliyor musun benim 68 tane Prada ayakkabım var. Vıkvık2 : Ay evet beyaz olanını çok beğendim ben.Bende de 180 tane diesel kot var. Vıkvık1 : Valla çok ucuzlar bende gittiğimde 10 - 15 tane almazsam uyku tutmuyor canım.200 bi tanesi ay valla çok ucuz gel alalım 40 50 tane.[signature][hline]I wish none of this had happened.Sometimes I wish I was dead, and recognize I never wished I was dead.I wish everyone else was dead. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar