fedaykin Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 Şahin’in, göreve dönmek isteyen yardımcısını tehditle davasından vazgeçirdiği ileri sürüldü TRT’de çete kuralları mı uygulanıyor? TRT Genel Müdür Yardımcısı Ümit Hatipoğlu, Genel Müdür İbrahim Şahin ve ekibinin kendisine “zorla feragat dilekçesi imzalattığı” gerekçesiyle dava açtı. Dava dilekçesinde Şahin’in ‘Bütün hâkimleri tanıyorum. Üzülen taraf sen olursun’ diyerek baskı uyguladığı iddia edildi. Şahin’in ekibi tarafından kapatıldığı bir makam odasında “tehditle feragat dilekçesi imzalattırılan” ve hemen ardından da resmi bir araca bindirilen Hatipoğlu’nun idare mahkemesine götürüldüğü öne sürüldü. FIRAT KOZOK ANKARA - Görevden alınmasının ardından yargıya başvuran ancak daha önce imzaladığı feragat dilekçesi yüzünden görevine dönemeyen Genel Müdür Yardımcısı Ümit Hatipoğlu, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ve ekibinin kendisine “tehditle ve zorla feragat dilekçesi imzalattığı” gerekçesiyle bir kez daha dava açtı. Hatipoğlu, dava dilekçesinde Şahin’in kendisine “davadan feragat etmesi gerektiğini, yoksa kendisiyle çok uğraşılacağını, bütün hâkimleri tanıdığını ve bir telefon etmesinin yeterli olacağını” söylediğini iddia etti. Ankara 2. İdare Mahkemesi’ne başvuran Ümit Hatipoğlu’nun avukatı Safiye Selçuk, Hatipoğlu’nun TRT Genel Müdür Yardımcılığı görevinden alınarak APK Başuzmanlığı’na atanması işleminin ve bu işlemin iptaline yönelik açtığı davanın basında yer alması üzerine müvekkiline yoğun baskı uygulandığını ifade etti. Selçuk, dava dilekçesinde Hatipoğlu’nun asılsız ihbarları değerlendiren kurum müfettişleri tarafından üst üste sorgulandığını ancak bu girişimlerin sonuçsuz kaldığını bildirdi. TRT yönetiminin daha sonra müvekkiliyle görev ve lojman konularında pazar- “TRT Genel Müdürü tarafından görüşmeye çağrılan davacı, aynı gün öğleye doğru gerçekleşen görüşmelerinde tarafımızdan açılan davanın geri alınmasını, aksi takdirde kendisi ile çok uğraşılacağını, açılan davadan herhangi bir lehe sonuç alamayacağını, bütün hâkimleri tanıdığını, bir telefon etmesinin yeterli olacağını, devamında kurum müfettişi tarafından davcı asilin TRT kurumundaki 3.5 yıllık masraflarının incelettirilerek izinli iken yapılan birkaç temsil harcamasının hiçbir mevzuata dayanmasa da en ağır cezalar önerileceğini, müvekkilin idari yargı kararıyla geri dönmesi halinde tekrar görevden alınması için bu raporların dayanak oluşturacağını, bu nedenle bütün yöneticilerin istifasını aldığını, davacının da istifasını vermesini istemiştir.” Görüşme üzerine Hatipoğlu’nun düşünmek için süre istediği belirtilen dilekçede, bir süre sonra genel müdürün makamında yapılan görüşmede de Şahin’in Hatipoğlu’na “dava açılmış olması nedeniyle genel müdür mali yardımcılığını kimsenin kabul etmediğini, davadan feragat edilmesi gerektiğini, yoksa üzülen taraf olacağını” söylediği belirtildi. Genel Müdür’e yakın olduğu ileri sürülen APK Dairesi Başkanvekili İbrahim Pakmak’ın da bir süre sonra Hatipoğlu’nu arayarak makamına davet ettiği belirtilen dilekçede, Pakmak’ın Hatipoğlu’nu Şahin tarafından göreve getirilen Genel Müdür İdari Yardımcısı Ahmet Koyuncu ile görüştürdüğü aktarıldı. Görüşmede önceden hazırlanan bir feragat dilekçesinin Hatipoğlu’na sunulduğu belirtilen dilekçede, Hatipoğlu’nun dilekçeyi imzalamayı kabul etmemesi üzerine Pakmak’ın kendisini Sosyal İşler ve İç Hizmetler Dairesi Başkanı’nın odasına götürdüğü ifade edildi. Burada da Hatipoğlu’na baskı yapıldığı bildirilen dilekçede, şunlar kaydedildi: “Davacı müvekkil saatin 11.35 olduğunu, öğle yemeği için bir üst düzey bürokratla sözleşmiş olduğunu, avukatıyla konuşması gerektiğini, bu konuyu öğleden sonra konuşabileceklerini ifade etmişse de avukatı olarak tarafımın aramasına izin verilmediği gibi, önce imzala diyerek 3 kişinin baskısına maruz kalan davacı müvekkil, odaya kimsenin giremediğini ve elektrikli bir hava olduğunu, uzattıkları kâğıdı imzalamaktan başka çaresinin olmadığını, aksi takdirde o odadan çıkamayacağını düşündüğünü belirterek, hazırlanan feragat dilekçesini imzaladığını ifade etmektedir.” Dilekçeyi imzalamasının hemen ardından Hatipoğlu’nun hazırlanan resmi araca bindirilerek Personel Dairesi Başkan Yardımcısı İhsan Dağ ile birlikte idare mahkemesine götürülerek davasından feragat etmeye zorlandığı belirtilen dilekçede, feragate dayalı olarak Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin göreve iade etmeme kararının yürütmesinin durdurulması istendi. Cumhuriyet 20.05.2008 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Brook Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 falan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horizon Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Oldu... Cumhuriyetin fantezi haberlerini çok seviyorum. Adamı orda odada öldürecekler ve adam bu yüzden zorla dilekçe imzalıyor. Oda da zaten dağ başında. Fedaykin bu arada hatırlatıyim , gazete veya medya haberlerini pat pat post yapma hakkında bazı öneriler vermişti yetkili arkadaşlar , dikkate almanı tavsiye ederim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Spacecake Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 fedaykın hür generaldir,isterse darbe yapabilir o yüzden seni ilgilendirmez. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fedaykin Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 CHP’li Süha Okay, TRT Genel Müdürü’nün tavrını ‘Korkunç, ürkütücü, mafya yöntemi’ olarak niteledi ‘Şahin derhal istifa etmeli’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT Genel Müdür Yardımcılığı görevinden alınan Ümit Hatipoğlu’nun Genel Müdür İbrahim Şahin ve ekibinin kendisini tehdit ettiği yönündeki iddiaları geniş yankı buldu. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, olayı “Korkunç ürkütücü, mafya yöntemi” olarak nitelerken Haber-Sen Merkez Yönetim Kurulu üyesi Osman Köse, Şahin’i istifaya çağırdı. Hakkı Süha Okay, yaptığı açıklamada, “Eğer bunlar doğruysa gerçekten ürkütücü, korkunç bir şey. Yani bir mafya yöntemi” dedi. Okay şöyle konuştu: “Bunlar bir hukuk devletinde insanların aklına gelmeyecek, düşünülmeyecek, düşünülmemesi gereken, hele böylesine bir kurumda düşünülmemesi gereken yöntemler. Artık Türkiye’de insanlar hukuka güveni son kapı olarak görüyorlar, ama buradaki başvuruların sonrasında da başlarına ne gelecekleri konusunda da endişe içinde yaşıyorlar demektir.” Haber-Sen Merkez Yönetim Kurulu üyesi Osman Köse, Şahin’in göreve yeni başladığı günlerde üst düzey yöneticilerle yaptığı bir toplantıda, “Ben yasa, yönetmelik tanımam” dediğine ilişkin haberlerin basında yer aldığını anımsattı. “Bu iddialar gerçekse, ki yargıya taşınması gerçeklik boyutunu güçlendiriyor, TRT’nin kimler tarafından ve nasıl yönetildiğinin fotoğrafıdır” diyen Köse, olayın Şahin’in gerçekten “yasa tanımadığının bir göstergesi” olduğunu söyledi. Köse, “Şahin, bugüne kadar yaptığı her icraatla kuruma zarar vermektedir. Kurumu daha fazla yıpratmadan, istifa etmelidir” dedi. Köse şunları kaydetti: “Böyle bir tehdit ve baskıyla karşı karşıya kalan kişinin genel müdür yardımcısı olduğunu düşününce, diğer TRT çalışanlarının ne tür baskılara maruz kaldığının tahminini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Biz TRT çalışanlarına yasa ve yönetmelikler çerçevesinde davranmaları ve yasasız emirleri yerine getirmemeleri çağrısında bulunuyoruz.” ‘Dağ yasaları mı uygulanıyor?’ Eski TRT Genel Müdürü Yücel Yener de yaptığı değerlendirmede, “Haberi okudum hayretler içerisinde kaldım. Eğer bu yazılanlar doğruysa olacak şey değil, gayri medeni. TRT’de herhalde dağ kanunları uygulanıyor” dedi. 1969’dan bu yana TRT’nin içinde bir insan olarak böyle bir uygulamayla askeri darbe dönemlerinde bile karşılaşmadığını anlatan Yener şöyle konuştu: “TRT bir parti kanalı haline geldi. Bundan önce de Şenol Demiröz ve Ali Güney zamanında istediklerini yapamadılar. Daha bir militan genel müdür buldular. Kararnamesi kerelerce döndü, ama ısrar ettiler ve getirdiler. Şimdi genel müdür, uygulamalarıyla da AKP’nin doğru bir tercih yaptığını gösteriyor. TRT’nin parti kanalı haline getirilmesinin birinci şartı kadrolaşma. Kendileri de bunun için çalışıyorlar.” Cumhuriyet 21.05.2008 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fedaykin Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 21, 2008 Pekiii.... Ortada bu şekilde ağır bir kadrolaşma iddiası var. Suçlamayı yapan TRT Genel Müdür yardımcısı, suçlanan TRT Genel Müdürü ve AKP hükümeti. Konu ile ilgili açıklama yapanlar CHP Grup Başkanvekili, Haber-Sen Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, TRT eski genel müdürü. Bu mudur fantazi haber... Bu olayın haber değeri olmadığına inanan Hürriyet, Milliyet "bağımsız" gazeteler gibi AKP'lilere göre de bir haber değeri olmadığı, fasa fiso olduğu açık. Cumhuriyet gazetesinin bir okuru ve ergenekoncu olarak bu şekilde haber değeri olayan haberleri duymak istemeyenlerin monitörüne getirme eylemlerimiz devam edecektir efendim. Yaşasın Ergenekon Terör Örgütü, yaşasın önderimiz... Hımmm neydi yav bizim önderin adı, çıkaramadım bir türlü... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar