Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

öylesine ...


N-c

Öne çıkan mesajlar

Gökyüzünün başka rengi de varmış
Geç fark ettim taşın sert olduğunu
Su insanı boğar ateş yakarmış
Her yeni doğan günün dert olduğunu
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

İçimizdeymiş her şey… Gökyüzünün renkleri de içimizdeymiş, taşın yumuşaklığı da. Ne su insanı boğarmış ne ateş yakarmış. İnsan bu yaştayken sadece doğan günün dert olduğunu değil, derdi kendi yarattığını da anlarmış. Ya da sadece ben anlayabiliyorum. Kim bilir belki de yanlış anlıyorum. İnsan ne yapmak isterse onu yapar ne görmek isterse onu görürmüş. Her şeyden ötesi de “her şey geçer”miş. Evet, her şey geçermiş. Gökyüzü şimdi karanlıkken aydınlık da olurmuş, aydınlıkken kıpkırmızı olabilir belki kırmızıyken yemyeşil bir ışık bile çıkabilirmiş. Ama işte bunu sadece içimiz bilirmiş. Sadece içimiz bilir, bize o öğretirmiş.

İşin buraya kadarki kısımları iyi güzel de zor olan şurası: içimiz bize bir şeyler anlatmaya çalışırken onun söylediklerini anlayamamak var ya işte orası. Beynimde binlerce şey geçerken onu dinlemeye çalışmak, onu anlamaya çalışmak yorucuymuş. Bazen gözlerimi kapatır içimde koşan şeylere anlam veremediğimde koşup çığlıklar atmak isteyip de sakin ruhum engel olduğumda bunalmalarım bundanmış meğer. Bu gün oturup düşündüm, neden? Neden bu karmaşalarım bu koşturmalarım. Sonra anladım ki kendime bir şeyler anlatmaya çalışıyorum ben. Anlatmaya çalıştığım şey de yalnız olmaktan bu kadar korkarken aslında ne kadar istesem de yalnız olacağımdı. Yalnız olamazdım ben sevilmeliydim. Ben ellerimden tutulmalıyım. Ama ne yazık ki ben zorum. Hem de çok zorum. Kolaymış gibi görünürken beni küçük bir “yuvacık” olarak görmek isteyecek biri için değil de elimi tutmak isteyecek birisi için fazla zorum. Zor derken ulaşılmaz değil, yorucu. Fırtınalarım ve bazılarının bildiği ufak ve bir o kadar da yıpratan “alışkanlıklarım”. Kabullenmesi zor zorluklarımla ben beni isteyeceklere çok uzağım. Şimdi bildiğim tek şey aslında hiç kabullenemediğim yalnızlığım. Yalnızım ve mahkumum. Ben isteyecek herkesi yormaya ve onları uzaklaştırmaya mecburum çünkü beni benden başka sevebilecek kimse yok. Hep derim insan nasıl yalnız doğarsa yalnız ölür. Ve yalnızlıktan başka her şey geçer…

Sevgili dostum sana hep söylerim ya “her şey geçer”. Hayatıma girdiğin için teşekkür ederim…
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...