Laraken Mesaj tarihi: Eylül 3, 2007 Mesaj tarihi: Eylül 3, 2007 bembeyazken ne güzeldi yaşamak ve içmek... rakım bembeyazken... rakımın içine siyahlar girmeden önce... erken erken, hayat çocukken, biz safken. sonraları, değişti... rakım karardı, beyaza ulaşamadı... zaman zaman... ve bir zaman sonra, düştüm... düşerken boşluğa, yine kocaman bir boşluktan... tutunmak gerekliydi bir gezegene... benliğinde yaşadıklarını gizleyen gezegene. en önemli askısında, dolabımın en içinde, giysilerin en arkasında.. garip gezegen, en garip... böyle çıktım boşluğa ben geçmişimi eleyerek dolabın arkasındakini görerek... bazı bazı giysilerimi yakarak... bazılarını da yırtarak... şimdi üstümde; bir pantalon bir de gömlek, bir de kare, kocaman bir saat korunmasız, güçsüz, kayıp, erken... kocaman bir saat, akrebi hiç olmamış.. sadece dakika vuran.. üstümde, kafamın tam içine içine... nefes almak mıydı gereken en basitimiz seven miydi en ilkelimiz sevene sitem eden miydi, ben miydim sevemem diyen? duygusuz, öfkeli, soğuk, yitmiş? veya aşk mıydı en erkenimiz... erkeni anlamamak biz miydik? erken mi bizi anlamadı? saatim mi anlatamadı bana, yaşadıklarını? ben mi anlamadım anlattıdıklarını? akrebini, tek dostunu kaybedişini... veya, sen miydin yok olan, giden? ah, yoksa ben miydim geri dönemeyen... akrebin mi hikayesini hiç anlamamıştım? ah, veya aşk mıydı en erkenimiz... ilk dörtlüğe vuruldum ben yahu zaten.. sevdim okuyunca. hoş geldi, paylaşayım dedim. [ Mesaj 03 Eylül 2007, Pazartesi - 04:04 tarihinde, Laraken tarafından güncellenmiştir ]
Öne çıkan mesajlar