dasaaa Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 bu fotoya bakıp gerçekten ağlayan(ağlayabilen) var mı? (o_0?) merak ettim sadece Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Bakarak ağlayamassın zaten, görerek ağlarsın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 wuuuu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 bunun ustune ben gulerek aglarim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 wuuu olsun diye yazmadım , görüp ağladım çünkü . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 aquila@ sabahın kör vakti biri bişe yazsada bende cevap yazsam diye kasacana yatsana canım benim uyu , kitap oku , film falan izle , oldumu canımın içi =) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 olmadi, cunku burda sabah olmadi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 peki. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 dünyada her 5 saniyede bir kişi açlıktan ölüyor. hadi hep beraber intihar edelim. :/ o çocuk gibileri oturduğu yerden ağlayanlar sayesinde kurtulmuyor maalesef. daha birçok şey yazmıştım fekat, uykusuzluk dolayısıyla sinirsel olarak oldukça çökmüş olduğumu farkettiğimden daha âkil bir zaman da yazacağım bu konudaki görüşlerimi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Hanginiz ac bi cocuk gördü? Hanginiz hastalıktan salgından kırılan ölen bi halk gördü hanginiz kurak topraklar idam edilen insanlar gördü, hangini zişkence gördü zevk için adam öldüren insanlar gördüde gecip bu adamı yargılıyabiliyosunuz? hayatınızda neyle karşılaştınız, orda olmak o fotorafı cekmek zorunda olmak bunları yaşaadınız bilmiyosunuz. ölümüne terketseydi cocuğu akbabayıda kovalamazdı, eğer gercekten derdi sansasyon yaratan bi fotoraf cekmek olsaydı 1 saat daha bekler akbaba cocuğu yerken cekerdi... herşeyi yargılamak sizin için ne kadar kolay.. adamın tek bi acıklama yapmaması gerekirken bide o kadar boktan durumdayken kendi kendinide suclarken, asla anlatamıycağı daha dğrusu sizin asla anlamıycağınız bi durum üzerine acıklama yapmayada calışmış. ama yok siz bakmadan etmeden yargılayın, herşey siyah beyaz dunyanızda sizin herşey cok net, iyilik kötülük var bir tek dimi orda. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 aquilanın yazdığı mesajı quatelayasım geldi [spo] said: yaziyi okuyun merak ediyosaniz. adam guney afrikada dogmus, calkantili zamanlarinda, cocuklugu pek mutlu gecmemis, universtide ilk sene derslerden kalinca birakmis, sonra askere filan gitmis, en sonunda bi fotografcida calismaya baslayip ordan da fotomuhabirlige kaymis, 2-3 arkadasiyla siddet olaylarinin fotolarini cekmeye baslamislar, bu sirada bunu yapan her insan gibi uyusturucuya baglamis stresten kurtulmak icin. gruptan biri 1991 pulitzer kazaninca isler biraz rekabete surulmus. bu arada bi de kizi olmus bu adamin.arkadasi, bu fotoyu cektikten sonra, depresif oldugunu ve kizini ozledigini soylemis. sudandan donuste times satin fotoyu satin alip yayinlamis, sonra da carterin unu ve kendine guveni cosmus. bundan sonra bi yerde haber yaparken idam edilenleri gormus, herkes fotografi cekerken carter filmi degistiriyomus, bunu kacirdigi icinde kendini alkole vermis o aksam. uyusturucu sorunu daha da ilerlemis, artik iste dogru duzgun ayakta duramamaya baslamis. arabasiyla bi eve girdikten sonra 10 saatligine hapse atmislar, patronu gidip filmi karakoldan almak zorunda kalmis, tabi cok kizmis bu duruma. kiz arkadasi da hayatina ceki duzen vermeden gelme demis adami terk etmis. isi ver ask hayati sallantida ve yasayacak bi yer ararken 12 nisan 1994de timestan aramislar, ve pulitzeri kazandigini soylemisler. 18 nisanda Tokoza diye bi yere gitmisler grubuyla tirmanan siddet olaylarini fotograflamak icin. ogleden once Carte sehre donmus, sonra radyoda en iyi arkadasinin Tokozada olduruldugunu duymus, diger arkadasida agir yaralanmis. arkadaslarina vurulanin kendisi olmasi gerektigini soylemis daha sonra. bu olaylardan sonra new yorka gitmis. unle birlikte tabi ki elestiriler de gelmis, odullu fotografiyla ve etigiyle ilgili bolca elestiri. yaptigi hicbi is duzgun gitmemis bundan sonra da, bi haberin fotograflarini gec gondermis, baska bi haber icin gidecegi yere 3 ayri saat kurdugu halde ucagini kacirdigi icin gidememis, ve bi haberin filmlerini ucagin koltugunda unutup kaybetmis, sonucunda para derdine de dusmus, bu olaylar olurken bi kac kere arkadaslarin intihardan bahsetmis. zaten daha once intihar girisimi var, basta yazmayi unutmusum, hap ve fare zehiri yemis ama kurtulmus. bu da size Carterin hayatinin ozetinin ozeti, okuyun ders alin. insanlarin ne kadar cani olabilicegini en yakindan goren insanlardan biri belkide, kabuslarinizda goremiceginiz seyler gordu buyuk ihtimalle bu adam, gun dogmadan guney afrika sokaklarinda fotograf makinesiyle dolasirken. bunlarin ustune, para sikintisi da eklenince, olan olmus. yani direk bu fotoya bakipta neden oyle yapmis, neden boyle yapmis, insan dgil bu adam deyip yargilamayin. bu da kendi yazdigi biseyler: "depressed . . . without phone . . . money for rent . . . money for child support . . . money for debts . . . money!!! . . . I am haunted by the vivid memories of killings & corpses & anger & pain . . . of starving or wounded children, of trigger-happy madmen, often police, of killer executioners . . . " And then this: "I have gone to join Ken if I am that lucky." bu saatte bana da bu yaziyi yazdirdi ya helal olsun, ne diyelim Kevin Carter, allah rahmet eylesin. Macleod, Scott. "The Life and Death of Kevin Carter". Time. Sep. 12, 1994. [/spo] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Lorrotar Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 chem +1 diyorum ben Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
-alatariel- Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2007 HIV/AIDS'li her on çocuktan dokuzu, büyüklerini AIDS yüzünden yitirmiş her on çocuğun da sekizi Afrika'dadır. unicef'in sitesinden alıntıdır adam o çocuğa yardım etseydi bile kurtulma şansı olduğunu sanmıorum..fotoğraftanda da anlaşılacağı gibi çocuk HIv virüsü taşıyo olabilir..ki sanırım bu fotoğrafcı bi çok ölüm ve acı görmüştür ve kendiside yaşamış bi çok sorun..beyond borders adlı bi film izlemiştim ve orda afrikadaki insanların durumuna yaklaşık yarım saat ağladım..bi bebek vardı onu ve emin olun o derece bi açlık yasadıktan sonra yemek yiyemiyorlar zaten günlerce bebegin dudaklarına süt sürdüler ve o sütü emmesini beklediler..tahminim şu evet adam vicdan azabı çekmiştir doğru ama insan bi süre sonra bu tür şeyleri gördükten sonra hissizleşiyordur sanırım..annemler genelde kanser hastası olan bi akrabamız öldüğünde "çok üzülüyoruz,ama acı çekmekten kurtuldu" derler..belki de o an için ölede düşünmüş olabilir diye geldi aklıma..ne kadar doğru ne kadar yanlış bilemem...ama bence bu derece kesin yargılara varmak doğru değil kimsenin neler yaşadığını neler hissettiğini bilemeyiz..bu fotoğraf sanırım herkese bazı sert ve katı gerçekleri gösterdi.. edit:imla [ Mesaj 08 Haziran 2007, Cuma - 14:43 tarihinde, -alatariel- tarafından güncellenmiştir ] [ Mesaj 08 Haziran 2007, Cuma - 14:44 tarihinde, -alatariel- tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar