Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Yabancı dil bilmek


LasT_SuRviVoR

Öne çıkan mesajlar

herkes bildiği her hangi bir dilde düşünebilir. düşünceler görsel değil kelime içeriyorsa tabi. mesela heroes'ta mr. bennet japonca düşünüp zihin okuyan arkadaşa hayatının ayarını vermiştir.
ben de zaman zaman dili geliştirmek için türkçe yerine ingilzice ya da almanca düşünmeye çalışırım. bi yerden sonra alışkanlık olabilio orası kötü.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yanlış.

Cüce'nin dediği gibi düşünebilir. 24 senelik hayatımın 21 yılında İngilizce ile içiçe yaşadım, hiç de "İngilizce" düşünmüyorum. Evet bazen bir şeyler düşünürken zihin kanalımın zap yapıp BBC'ye geçtiği oluyor, fakat tamamen değil. Zihnimdeki yayının ana dili Türkçe.

Şimdi, sözün arkasındaki anlam "İngilizce bilen (yabancı kültürü alan) İngilizce düşünür (yabancı kültür etkisinde kalarak olayları değerlendirir) ise... Bence bu da yanlış. İngilizce'yi öğrenen, ki o da yabancı bir insandan öğrenen ve daha sonra yine İngilizce kaynakları takip eden bir insan, sadece "bakış açısı"nı kazanır. Fakat bu bakış açısı onun doğumundan itibaren süregelmiş kültürünü etkileyemez, ancak pekiştirir. Bu yüzden mecazi anlamında da İngilizce bilen İngilizce düşünmez. Ama kazandığı bakış açısıyla Türkçe bilene göre olayları daha rahat ve serbest kavrayabilir.

Tabii burada dediğim "İngilizceyi 30 dk'da öğrenin, İngiliz öğretmenden, hede hödö" gibi kolpa bir İngilizce kursu değil. Kültürü de anlayabileceğiniz yabancı lise, yurtdışında geçirilen süre, yabancı şirkette çalışmak, vs... gibi durumlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

cümle kuruluşları vs dillere göre değişiyor. Dili öğrenmeden önce sadece bildiğiniz dil neyse onun kurallarına göre düşünüyorsunuz. Dili öğrenmes sırasında "alla lalla.. bu yanlış oldu sanki.. biz böyle demiyoz ki.. " gibi bir düşüncenin gark etmesi öğrendiğiniz dilin değil, kendi dilinizin kurallarına göre cümle kurmaya çalışmanızdır. Daha ilerleyen safhalarda "Hmm şimdi grammera göre burada hede hödö demem lazım" durumuna geçiyorsunuz. İşte bu dilin öğrendiğinizi gösteren andır.

Ancak dil ile özdeşleştiğinizde grammer ortadan kalkar ve sadece "hmm evet böyle olmalı" geride kalır. Kelimeleri öğrenmek için illa sözlük karıştırmanız gerekmez, sözcüğün tınlaması size bir şeyler anlatır zaten. Ya da benzeri bir söz öbeği duymuşsunuzdur ve ikisinin anlamını kavrar o bilmediğiniz sözcüğü çeker çıkarır ve çözersiniz. Örnek vermek gerekirse "mütevellit" sözcüğünü böyle tek bırakırsam belki anlam kazanır belki kazanmaz ama "paticik'e çok takılmamdan mütevellit bilgisayar başından kalkamıyorum" dediğimde çözersiniz hemen anlamını.

Hah işte bu dili özümseme olayı, o dilde düşünmenize fırsat tanıyan harika bir şeydir. İngilizce rüyalar görebilir veya kendi kendinize Almanca söylenebilirsiniz içinizden. O değil de bu Tarih ile ilgili bir konu mu? Yoksa ben mi çok uykuluyum?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ana dilimiz ile sonradan ögrendigimiz diller beynimizde farkli bölgelerde kaydediliyor.Dolayisiyla ögrendigin yabanci dili ana dilinle benzer hale sokmak imkansiz.Ama söyle bir durum var ki kaza geçiren bazi insanlarin ana dil bölgeleri hasar gördügünde -mesela yabanci dili ing ise- sadece ingilizce konusup düsünmeye baslayabiliyor.
Konudan uzaklasmadim degil mi sdfsd
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yok pek dagıtmısın gibi gözükmüyor. : )
yannız ben dagıtıcma konuyu : son zamanlarda acaip bişi gözlemlemeye basladım insanlarda ben. Ben ve benim gibi ömürlerini kolejlerde yabancı hocalarda ve öğrencilerle geçirmiş arkadaslarım üniversitede yurtdısında neredeyse istediğimiz üniversiteye gidebilecekken inatla ükemizde kaldık ve bununla gurur duyduk hala da duyuyoruz ve bi defa dahi pişman oldugnu söyleyen birine rastlamadım cunku pişman oldugumuz anda hemen yurtdısında aynı üniversitelerde eğitimimize devam edebilirz ama buna kmse kalkısmadı daha. Fakat ülkemiz eğitim sisteminin her safhasında eksiksiz şekilde bulunmus bazı insanlar bizden beklenecek bir egilim içindeler : yabancı ülkelerde bulunmaları v ya yabancı dil konusabilioları onalrı herkesten üstün kılıyormus gibi ilgili ilgisiz her konuda bunu dile getirip sanki bi şekilde egolarını tatmin ediyorlar.
Çok rahatsız edici. Ulusal kimlik bölye kayboluyor. Madem böyle imkanlara zekaları ve calısmas disiplimnleri sonucu sahi oldular aramızdaki en bilinçli kitlenin onlar olması gerekiyor kanımca.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tarih bölümüne açıldığında göre herhalde İngilizce düşünmek diyince dilin alt yapısını göze almak değil de bir İngiliz gibi düşünmek ima edilmiş. Öyle birşey yok, en azından sadece dili öğrenmiş olanlar için. Yurt dışında yaşayanlar için iş değişebilir, kişiye bağlı. Bence yanlış olması dışında öyle bir söylem de yok. Yabancı dil hocaları haliyle öğrettikleri dilde düşünmenizi söylerler çünkü dillerin yapıları farklıdır. Örneğin Türkçe düşünen bir öğrencinin kurduğu cümlede hata olma şansı çok daha yüksektir çünkü cümle değil de kelime olarak tercüme yapmış gibi olur. Yabancı dilde düşünmek, gerek dil öğrenirken, gerekse kullanırken çok faydalı birşeydir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
[konunun tarihle ilgisi nedir anlayamadim..


+1 bende anlayamadım ama neyse,sadede gelirsek ingilizce öğretmenliğimde 5. senemi okuyorum,7 yılda anadolu lisesinde ingilizce eğitim gördüm,mezun olunca nasip olursa ingilizce öğreteceğim ama hala tam olarak ingilizce düşünemiyorum,ne de olsa bu benim 2. dilim ve gerçek hayatta anadilimi kullanıyorum,bu yüzden Türkçe düşünüyorum hala..

[ Mesaj 22 March 2007, Thursday - 13:52 tarihinde, A-R-E-S tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

kolej olarak nitelendirdiğin okulların hangileri oldugunu bilmiyorum ama ben 3 denemede össyi kazanan bini tanımadm. ilk defada giremeyenler oluyor normaldir öss belirleyici bi sistem değil üstüne üstlük misal benim okulumda öss hocaların pek de umurunda diildi okulun kendi verdiği diploama için girilen sınawlar wardı ve catır catır ders sözlü vs yapılıyordu bütün sene.Bu durumda öss ye calısmak pek de kolay olmuyor. E tabi bnm dile getirmeme gerek yok sanırım devlet okullarındaki son sınıf politikasını siz kendiniz doldurun boslukları.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ingilizce öğrendiğimden beri publara takılıyorum, snooker oynuyorum ama break falan yüksek değil tabi, akşam üstünde çay içiyorum bazen sütlü ve nedense bir dart oynama hissi ele geçiriverdi bünyeyi... Bazen maç seyrederken sinirlenip ay tutulması yaşatıyorum millete.. çok bira için küfrettiğimde gözlerden kaçmadı.

ta ki (taki doğan!) amerikan aksanını öğrenene kadar. artık kübalılar gibin beyzbol oynuyorum ve etrafta zenci gibi geziyorum düşük bel pantolonun sol tarafına bayrak koydum.. sağ tarafında louis vitton kemerime takılı glock marka tabanca..

elbette yok böle bi şi.. sadece o ülkenin dilini bilirseniz iç yüzünü de öğrenme şansınız oluyor. hepsi bu.. ha arada kültür etkileşimi olmaması imkansız. ama bu da kötü değil, aksine iyi bir şey
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Soyle derler hep, ne zaman bir dilde dusunmeye basladigin zaman o zaman dili ogrenmeye baslamissindir..

Ben de mesela su an genelde ingilizce dusunuyorum, bir sey yapacagim, alacagim, planlayacagim zaman aklimdan genelde hep ingilizce planlarim.. Yanii bir sure sonra ikinci dil anadilin oluyor default olarak. Tabii o dili ne kadar kullandiginada bagli.. Genelde Turkler'le arkadaslik yapmiyorum, yani reel hayatimin neredeyse hepsi ingilizce geciyor. Hatta cogu zaman pati'ye yazarken bile hep ingilizce kelimeler aklima geliyor, arada acip seslisozluk'u bile kullandigim oluyor cok basit kelimeler icin, bu gunluk yasamda da oluyor. Mesela yurtdisinda yasayan (tabii oranin kulturu ve diliyle daha cok hasir nesir olmus insanlar icin konusuyorum) insanlarla konustugunuzda yarisi o ulkenin dili, yarisi kendi dilinden konusur.

Tabii bunun o dili cok iyi bilmekle pek alakasi yok, sadece o kullandigin kelimeleri cumleleri ne siklikla kullandigina bagli oluyor. Yani televizyona hergun handora dersen, bir sure sonra televizyon diyecegin zaman diline hep handora gelir.. Ruyalarim bile ingilizce oluyor, ki dedigim gibi bir sure sonra bunu yasiyorsunuz..

//egitime tasiyorum

[ Mesaj 23 March 2007, Friday - 12:54 tarihinde, nedanko tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yurtdisinda yasayip uzun sure turkce konusmayinca zirvalaniyor bazen.
bide birkac dil kullanirsaniz bir gunde beyin iyice felliyor :)
bazi seylere ani karsiliklar verirken hangi dili fazla kullanirsan azindan o dilde cikiyor.dur,git,aman,tuh,eyvah vs. vs.
ama ben ruyalari bazen baska dilde gordugume eminim bilmiyorum yasayan oldumu baska.
bide kelimeleri unutuyor insan.bazi kelimeleri 5 dakka dusunuyorum ve bu unuttugum kelimeler cogu zaman turkce oluyor.
(edit)nedanko'da anlatmis ayni seyi.konunun hepsini okumayinca bole oluyo :p

[ Mesaj 24 March 2007, Saturday - 01:53 tarihinde, od3on tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bide sunu anlatayim.
eger insan anadilinin konusuldugu ulkede yasiyorsa ogrendigi dil gibi dusunmesinin hicbir yolu yoktur.
insanin anadilinin konusulmadigi yerde olup kendi dilinde ekmek almaya gidince kimsenin onu anlamayacaginin farkinda oldugu zaman bu olay gerceklesecektir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

O bence ingilizce bilen ingilizce düşünür değil "İngilizce bilen ingiliz/Amerikan vb. gibi düşünebilir" olabilir belki.Doğrusu ingilizcede biraz farklı tamamen bir aitlik hissettirmiyor benim için.Amerika, İngiltere vb. gibi ingilizcenin ana dil olduğu birden fazla ülke var.Eğer dili kültürü ile birlikte öğrenmiyorsan ona göre düşünmen biraz zor.Ama örneğin Japonca'da Eğer Kültürü ile birlikte öğreniyorsan çok büyük artı sağlıycaktır sana ve konuşurken bir Japon gibi düşünüp, bir japon gibi kendini ifade edebilirsin.Şimdi hani bir japon gibi kendini ifade etmek de ne demek gibi birşey düşünüyor olabilirsiniz.Ne yazık iş kelimeleri ve grammer kalıplarını öğrenmekle bitmiyor bence.Zaten sadece o kadar ile bitirenlerde zaten günümüzün abez ingilizcesinin ortaya çıkma nedeni değil mi ki?Özellikle Japonca'da eğer bir Türk gibi düşünüp konuşuyorsanız açıkcası işiniz zor.Dili kullanma ve kendilerini ifade etme şekilleri çok farklı.Neyse konudan sapmıyalım.Sonuç olarak bence; "Ingilizce biliyorsan bir İngiliz/Amerikan vb. gibi düşünebilirsin.".

[ Mesaj 24 March 2007, Saturday - 20:54 tarihinde, ssj4songoku tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

nedankonun dedikleri çok büyük oranda genellenebilir olsa da bence bu dille çok haşır neşir olmaktan değil de beyninde o dile öncelik vermekten.. yoksa belçika doğumlu olup da flemence, fransızca, ingilizceyi çok iyi, almancayı orta derecede konuşan bir türk arkadaşım var ve türkçeyi bülbül gibi şakır.

önemli olan hangi dili ne kadar bildiğin değil, hangi dile ne kadar önem verdiğin.

ki bizim insanımız başka dilde konuşuyor gibi yapmaya bayılır, ki bence çok illet, çok komik birşeydir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

şöyle.. ben yarı fransızım dolayısıyla gayet rahat fransızca konuşuyorum.. çok ufak yaştan beri de ingilizce var... e 11 yıldır da türkiyedeyim..

Türkçe konuşacağım zaman türkçe

Fransızca da fransızca..

İngilizcede de ingilizce düşünüyorum..

Ha eğer kafam çok karışıksa o zaman kanallar karışıyor ingilizce türkçe ve fransızca kelimeler birbirine giriyor ya da türkçe konuşucam diye başka bir dil konuşuyorum falan iyice karışırsa japonca da giriyor iyice saçmalık falan ..yani o an ne konuşuyorsan onu düşünüyorsun en mantıklısı bu oluyor.. yoksa kelimeler karışıyor
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

İngilizce bilmek bu bakış açışını vermez bence
İngiliz kültürünü öğrendikten sonra bu gerçekleşebilir..

Dil öğrenerek sadece onların kültürünü daha iyi öğrenebilirsin..

Şahsen ben çince öğreniyorm ama asla onlar gibi düşünemiyorum yargılarımız çok farklı
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...