Apache Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 zamanında radikal gazetesinde yazdığı yazılar basılmaz,söylediği laflar ciddiye alınmayıp gülünen birisiydi.vicdani ret yazılarıyla yıldızı parladıktan sonra kendisiyle eğlendikleri radikal gazetesine geri döndü ve radikal benim için bitmiş bir gazete oldu. radikal'in ilericilik anlayışı artık şüphe uyandıracak gerçeklerle doludur. 2005 yılında köşesinde kaleme aldığı bir yazı.mağden kimlere yaranmaya çalışıyor,bu düşüncelerin ana girdisi neresi belli olmayan kişidir kendileri,buyurun efendim kendiniz inceleyin. --- sansürseverler derneği türk nasyonal sosyalizmi, burgu makarnalık değil de, burguçluk diyebileceğimiz fantastik modellerde varlığını sürdürebilmek için cansiperane bir mücadele vermekte. latife hanım'ın o en baharında kesip attığı hayatından kalanları; onca sansürlenmiş/perdelenmiş/zımni bir ev hapsiyle geçirilmiş o hicranlı ve hakikatli hayatçıktan arta kalanları, bizlerin görmemesi için verdikleri kanlı canlı mücadeleye bakın bir. bizlerle kasıtleri herkes -potansiyel kem gözler. çok büyük bir olası düşman kitlesi. latife hanım'ın etten ve kemikten ibaret gerçek bir insan olduğuna, kendini uluğlar uluğu mustafa kemal atatürk'ün, tanrısal'ın yani, seçilmiş eşi olarak görmek yerine, çevresindekilerin ağır kuşatılmışlığı altında aşırı pohpohlanan bir liderin çok yalnız bırakılmış 'eşi' olarak görebilmemiz ihtimalinin, vahim endişesi ile-nitekim biliyoruz latife hanım'ın yukarı kattan, aşağıda yemek salonunda cereyan eden başı sonu belli olmayan tahammülfersa rakı sofralarına, topuklarını vurarak tavır koyduğunu. biliyoruz camı açıp 'kemal!' diye bağıracak kadar (kocasına!) kendini normal bir devlet başkanının, normal bir 'eşi' zannettiğini, zannedebildiğini. tanrısal'a karşı yapılan tüm bu densizlikleri, diğer sevgilileri, nerdeyse ebedi kumaları sineye çekmemesindeki cüreti -o cüretin bizlerde uyandırması 'farz' dehşetengizlik hissini. tüm bu tarifeyi biliyoruz: çocukluğumuzdan beri gittiğimiz yazlık evlerin aklımıza kakılmış vapur tarifeleri gibi. ama bildiklerimizle yetinmek, mümkünse onları 'rivayet' 'tevatür' 'iftira' 'kara çalma' 'abartı' 'münasebetsizlik' tarzı etiket örtülerle örterek geçip gitmek yerine-evet! bastırılmış tarih ülkesi burası. kemalizm'i 'ideoloji' olarak kakalayacaksan, gazlayacaksan, ısrarcıysan bu primitif kıymeti kendinden menkul tanımında ideolojinin-ağır bir panzehir (ve esasında zehir) olarak onlarca yıldır kullanmakta olduğun kemalizm, tüm gücünü senin uyduruk/şişirilmiş/yalan yanlış resmi tarih tasvirlerinden, menkıbelerinden, ağıtlarından almakta ise-evet! senin için hakiki bir insan olan, dahası kişilikli, eğitimli, bağımsız tabiatlı bir kadın olan latife hanım'ın kaleme aldığı fransızca yazılmış aşk romanı da bir tehlike içerir, mektupları da, notları da, defterleri de, sergüzeşti de. senin için herrrr şey bir tehlike içerir mankafa ideoloğum! senin için mustafa kemal'in tanrısal olmadığına: aynen senin gibi, benim gibi etten kemikten bir insan olduğuna delalet teşkil edebilecek her küçük, insani şey vahim bir tehlike, bir tehdit, bir küfür içerir. zira sen yobazsın. sen köktendincisin. sen fanatiksin. ve her fanatik kadar da kazkafalı, tutuk, tutucu ve çekilmezsin. senin dinin kemalizm dini. o muhabbete: 'mustafa kemal bakalım, bunun böyle olmasını ister miydi ki!' muhabbetine de hiç girmiyorum. zira gerçek mustafa kemal'i tanımıyorum. sen ve senin gibi otkafalılar gerçek mustafa kemal'i tanımamamız için: insan olanı, insani olanı-her şeyi yaptınız. yaptılar. siz bastırdıkça o kitapları, diktirdikçe o çirkin heykelleri, her tarafı ismiyle donattıkça; hakikatten öcü gibi korktukça, kaçtıkça, tırstıkça, sakladıkça adamı, adamı saklayıp 'ideoloji' yaftası altında kutlama konuşmalarını 'hadis' 'amentü' 'dua'vari ezberlemelere tabi kıldıkça; hiçbir hakikilik duygusunun, hiçbir nesnel tarihi perspektifin mümkünatı buralarda, kalmadı. son hezeyanınız da bu olsun. aman latife hanım arşivi'nin turşusunu sıkı kurun. aman bir lider eşinin yaşadıklarına, içinden geçenlere, başına gelenlere dair düşünmüş olabileceklerini, yazmış olabileceklerini; bu denli efendi, bu denli kontrollü, mustafa kemal'den sonra şahsi hayatını iptal etmiş bu kadının dahi, bir kadın olarak hissiyatını tamamen sansürleyin. örümcektutmuş beyinlerinizin projeksiyonu, o arşivlerin tutacağı örümcekler olsun. hakikatler gün ışığına çıkmasın. sizler de drakulalar misali. sonra erir gidiverirsiniz gün ışığında. aman kendinize pek dikkat edin. siz bize pek lazımlıksınız. sizler olmasanız biz çoluk çocuk gafiller, nerde ne yaparız sonracığıma? perihan mağden [ Mesaj 21 March 2007, Wednesday - 13:51 tarihinde, Apache tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Asteroth Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Neyin üzerine yazılmış bu yazı bir bilgin var mı? "Latife Hanım hakkındaki arşivlerin sansürlenmesi" tarzında bir olaya karşı yazılmış sanırım. Perihan Mağden'i sevmem, savunduğu konu bu arşivlerin yasaklanmasıysa doğru bir karşı çıkış olabilir ama öylesine provokatif, öylesine dolambaçlı yazıyor ki, sonunda laflarının altında kasıt aramaktan alamıyorum kendimi. "Mustafa Kemal'de insandı, onu putlaştırmayın" demek istemiş olduğunu düşünüyorum en optimist düşünceyle ama yazıyı okuyunca "Amma büyüttünüz be adamı" anlamı çıkıyor. Sevmiyorum bu kadını... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
A-R-E-S Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 perihan mağden her ortamda günümüz modasına ayak uydurarak Türklüğe hakaret etmeyi çok sever,tüpraş özelleştirildiğinde özelleştirmeye karşı çıkanları pişkin pişkin eleştirir,lafta sol görüşlü olan fakat yazarlarının çoğunun liberalizm'i ve ab sömürgeceliğini savunduğu bir gazete de(ben paçavra diyorum bu gazeteye)yazarlık yapar,Daha birçok şey var ama b kadarlık yazayım..Kısaca perihan mağden terliksi hayvanlarının son örneklerindendir... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
paparnoz Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Radikal salt liberalizm'i savunuyor zaten evveldende öyleydi.Hiçbir yazar Aydın Doğan'ı eleştirmez mesela yaptığı işleride eleştirmezler o büyük patronlarının eteklerine tutundukları için gayet normal.(eleştirseler bile diğer konulara oranla çok sığ ve bayağı kaçıcaktır bu eleştiri)Perihan mağden'de liberal olduğu için bu yazıyı birilerine hizmet gibi düşünmemek lazım perihan mağden hanımımız dalgalı kur gibi ne zaman ne yapacağı belli olmuyor.Kısacası kendisi chaotic evil her yazısını ciddiye almamak okuyup eğlenmek yer yer düşünmek gerektiğini savunuyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 21, 2007 radikal libo$ bir gazete kimelre libo$ denir? eskiden solcu takilan, ozgurluktu demokrasiydi sosyalizimdi savunan ama dunyada sag guclendikce saga kaymis ama solcuyum modunda takilan tiplere denir donme gibi bisi diyoruz biz buna millette bunanri solcu sanirya asil komedi odur hep ilgi cekmeye maymunluk yapmaya calisirlar demokrasi ozrghuluk kilifi altinda teroristleri ve emperyalizmi savunurlar misal dogu perincek vardir bi tane enteresan bi adamdir dun fasist dedigi turk ordusunu bugun yere goge sigdiramaz ayni sekilde dun apoya cicek veren bu adam bugun kuvva-i milliye modunda milliyetci takilmaktadir siyasetciler ve medya mensuplari boyle adamlardir ali kirca misal yada enginarkic yada bu yukardaki jiks yazar ne yazikki bole iste yaaa Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fin Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 o kadın türkçeyi kullanamıyor nasıl yazarlık yapıyor anlamıyorum.kim okuyor hedef kitlesi kimlerdir kimleri neye göre eleştiriyor bi fikrim yok Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar