Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Silahını bırakmayan şehit


Nostredamus

Öne çıkan mesajlar

Insanı ; yaşadığı süre içersinde birçok olaylar karşılar... olağan gördüğü olayların dışında olağanüstü olaylarla da karşılaştığı olur...Onun akılla çözülmesi imkansızdır... akıl ve fen onu çözmede yetersiz kalır...Insan ; idrakının kavramıyacağı, alışagelmişin dışında böyle olayları değerlendirirken, onun ötelerle alakası olduğunu kavrar ve bu gözle bakar...

Bunun gibi benzer olayları sıkça duyarız...Her duyuşumuzda içimizde bir canlanış,bir kıpırdanış olur... onu can kulağı ile dinleriz...

Satırlarımıza konu olan olay; Çanakkale savaşlarından çok sonra, savaşın meydana geldği topraklar üzerinde cereyan etmiştir.

Şimdi, " Silahını teslim etmeyen şehit " menkıbesini beraberce dinleyelim;

Çanakkale savaşları bittikten yıllar sonra, savaş alanları üzerinde yabancılar, ölülerinin anısına, anıtlarını ve mezarlıklarını yapıyorlardı.

Bu iş için, bölge içersinde yollar açmak gerekiyordu... Yol yapımlarına küçük çaplı dozerler katılır arkadan düzeltmeler yapılırdı. Bir arabanın geçeceği kadar toprak yol hizmete açılırdı...

Kabatepe ve kanlısırt arasındaki yol çalışmaları sırasında, şimdiki kanlısırt kitabesinin bulunduğu yerde, elinde tüfeği bulunan bir şehitle karşılaşıldı...Cesette ve üzerindeki elbisede zerre kadar bir bozulma yoktu... yıllarca özelliğini muhafaza etmişti...Elindeki silahı sımsıkı tutuyordu...Yetkililere teslim edilmek maksadıyla elindeki silahı almak istediler...Ama o , silahını bırakmak niyetinde değildi...Çok zorladılar...Onun mengene gibi silahına yapışmış parmaklarını açmak ve silahını almak mümkün olmadı... Onu öylece bıraktılar... Öğleden sonra, Eceabat kaymakamlığına durumu bildirdiler... Akşama doğru kaymakam yanında ilçe jandarma bölük komutanı ile beraber; elinden silahını bırakmayan şehidin yanına ulaştılar... Onlar da diğerleri gibi silahı almak için birkaç kez denediler, fakat nafile ... Parmakları kopacak, kolu kopacak , o , yine de silahını vermeyecekti...bunda da kararlı gözüküyordu...

Kahraman Mehmetçiğe, hayattayken, büyükleri tembih etmişlerdi , öyle yetiştirilmişti... Düşmana namusunu çiğnetmeyecek, ölecekti... dönmeyecekti...

Silahı onun namusuydu, o , canını teslim edecek fakat namusunu asla teslim etmeyecekti...

Bölük komutanı,üstteğmen Sabri Başoğul , şehidin yanına yaklaştı... biraz yüksekçe bir sesle;

" Asker! ben üstteğmen Sabri!... görev bitti!... o elindeki silahı bana teslim et!..." diye seslendi. Çünki komutan, babasından buna benzer bir menkıbe dinlediğini hatırlıyordu.

O anda herkesi hayrete düşüren,gözyaşlarına boğan,inanılmaz olay gerçekleşmişti...Demin silahını teslim etmek istemeyen şehid, şimdi parmaklarını açmış, silahını teslim ediyordu... Bu ne itaatti...Yıllarca toprak altında kalmış,buraların bekçiliğini yapmış kahramandan şimdi görev devri isteniyor,o da devirmi ediyordu? Bu manası zor , anlaşılması sır bir olaydı...Orada bulunanlar gözyaşlarını tutamadılar...

Bu olayı doğrulayıcı şahitlerden biriside Gazi Abdullah Dağıstani'dir.Çanakkale savaşlarının başından sonuna kadar bulunan Gazi Abdullah Dağıstani, savaş hatıralarında şunu anlatmaktadır:

" İngilizler karaya asker çıkardıklarında,donanmaları uzaktan ateş edip, bombarduman yaptığı sırada, çok arkadaşımız, kendisine şarapnel parçası isabet etmesi sonucu , ellerinde silahlarıyla birlikte şehit düşüyorlardı ... Onları defnetmeden önce, silahlarını almaya çalışırdık , katiyen alamazdık... Biz de öylece defnederdik... Belli ki Allah'ın huzuruna öyle gitmek istiyorlar... "

Yukarıda anlatılanlar, o gazimizin anlatıklarını ne kadarda doğruluyor...

Onlar görevlerini tamamlayıp gittiler...biz kendimize bakalım...Böyle bir durumda kalsak , onların yaptıklarını yapabilir miyiz?

Bizim görevimiz onlardan ibretler almak ve onları anlamak olmalı...

Bir ağaç altında vuruldum,
Gözlerimi kapattı iki yaprak...
Beni bundan tanırsınız,
Kan rengi güller verecek,
Yattığım toprak...


Emin Ülgener

( Bu yazı metnini Çanakkale Kalbe Gömülü Değerler kitabından yazdım çok beyendiğim için umarım sizde beyenirsiniz okurken göz yaşlarımın dolmasına engel olamadım... )[signature][hline]Imposible Is Nothing...

Palantis Mod
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Gazanfer, 01 Aralık 2005 11:28 tarihinde demiş ki:
hem türk olup hem de bu hikayenin saçmasapan olduğunu düşünmem çok mu ilginç geldi? bu arada yunan ve ermenilere nefretinizi kusmanın anlamı nedir durduk yere?

ırkçı mısınız?


avukat mısınız?[signature][hline]rotflmaowjjtumaasipbtdbuma:
rolling on the floor laughing my ass off with jenna jameson's tits up my ass and screaming in pain because tits don't belong up my ass

Its Stiflers Time, Baby!

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

:) aynı hikayeyi Samanyolu Tv'de sır kapısında izlemiştim demekki şehir efsanesi boyutundaymış..[signature][hline]peace is a lie, there is only passion
through passion, i gain strength
through strength, i gain power
through power, i gain victory
through victory, my chains are broken
the force shall free me
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Gazanfer, 01 Aralık 2005 03:00 tarihinde demiş ki:
ilkokul çocukları için yazılmış hikayeleri taşımayın bari şuraya.

yok senin için yazmamışlar zaten... Üstüne alınma. Yetişkinler için bi program yapmışlar onu izle sen.Neydi ismi?...Hah ! Pokemon.[signature][hline]I love you but, i love your butt.
Suark, 09 Aralık 2004 20:21 tarihinde demiş ki:
Nedendir bilinmez birden kafana osurma isteği geldi içimden.

Keremcan'ın banına hayır kampanyasına destek için tıklayın!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ona 1. ağızdan duymadan inanmam. sakın gelip de milliyetçiliğime laf etmeyin.olmamış demiyorum ama kaynak yok ortada şu an.
normal olarak ölü insanlar duyamaz. tepki veremez. bu dinsel ya da mistik bir inanış milliyetçilikle alakası yok.[signature][hline]abeo nihilum demonstrere
quod abolesco dum te defendoa.k.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ben de bu tip şeylere ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum türk milletinin.
amerikan'ın vardır belki süper kahramanlara ihtiyacı çünkü gerçek kahramanları yok adamların adam gibi.
şu çılgın türkler'i okuyun gidin önce.[signature][hline]abeo nihilum demonstrere
quod abolesco dum te defendoa.k.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bunlar hikaye değil destandır. Tabii ki ölünün duyması mantıklı bi olay değil. Ama bir Türk Destanına ilkokul bebelerini kandırmak için uydurulmuş hikaye diyenin karşısında da susmam. Kusura bakma.[signature][hline]I love you but, i love your butt.
Suark, 09 Aralık 2004 20:21 tarihinde demiş ki:
Nedendir bilinmez birden kafana osurma isteği geldi içimden.

Keremcan'ın banına hayır kampanyasına destek için tıklayın!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu tür hikayeler hep saçma gelmiştir bana...

ben diyorum, savaşı kazanmak için strateji, ilim, irfan...
sen diyorsun batıl inanç, hurafe, efsane, in, cin, top..

ha tabi bakış açısı olayı.. bir nevi, zevkler, renkler hedesi..

şahsi görüşüm üzerine daha fazla tuşa basmanın gerekmediği yönünde doğruyu söyl[signature][hline]MONO(b)LOG
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...