Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Likya Yolunu yürüyeceğiz, tavsiyeler..?


axedice

Öne çıkan mesajlar

Gittim yürüdüm geldim.Yazın ortası olmasına rağmen yürüyüş ve su konusunda sıkıntı çekmedik.

Öncelikli olarak çok hamlamış olduğumuz için şehir içini kapsayan bir güzergah ile likya yoluna çıkmaya karar verdik.Güneşli köyünden Tlos antik kentine(4km'lik bir tırmanış parkuru) yürüyüp orada Saklıkent ve Patara'ya doğru yol aldık.

Tlos civarında kamp atacak arkadaşlar için çevredeki işletmeler yalnızca yeme içme karşılığı tesis bahçelerini kullandırıyorlar.Bizim 2 kişilik gece konaklamamız akşam yemeği(balık) ve sabah kahvaltısı(tıka basa doyacak kadar çok) dahil 35 tl tuttu.Konaklama için çadır kurdurmadılar.Bir gece orada bir turisti akrep sokmuş.(kuyruklu diyolar) Bize yerden yüksek ahşap bir sedirin üstünde konaklama imkanı sağladılar.Sabah ilk ışıkla(5.30) Tlos'a girip para ödemeden her yerini dolaştık.Ardından kahvaltı yapıp tekrar yola koyulduk.Tlostan yukarıya doğru devam eden yolu takip edince 2km sonra Yaka Park'a ulaşılıyor.Burası turistlerin akın attığı bir mekan.Tesis içindeki otellerde kalınabilinir fakat ücretler biraz tuzludur tahminim.Yakaparktaki şelale dibinde soluklanıp Kaya dibini takip edecek şekilde Saklıkente ulaştık.Bu güzergah asfalt yol üzerinde yer yer tırmanış ve bol bol inişi kapsayan uzunca bir parkur.Yol boyunca her 1km'de musluklardan içebilir su akıyor.Su sıkıntısı olmadan bu güzergah rahatlıkla öğlen sıcağında atlatılabilinir.Öğlen sıcağı tepemizde olmasına rağmen 2. gün toplamda 25kmlik yolu yürüyerek kat ettik.Saklıkentte güzelce serinledikten sonra tekrar yola koyulup Patara'ya doğru yürümeye başladık.Bu yürüyüş boyunca asıl amaç otostop çekip geceyi Patara'da bir yerlerde kamp atacak şekilde bitirmekti.Yol boyu yanımızdan geçen araçlar sırtımızdaki çantalardan korkmuş olacaklar ki bizi arabalarına almadılar.Buna ek olarak karşı yönden gelen bir aracın şüpheli bir şekilde bizi geçip durması da bayaa bir ürkütücü oldu.Yörenin gençleri biraz atarlı sanırım.Bir yandan yürüyüp bir yandan kamp atacak bir yerler ararken bir araç yanımızda durup bizi Patara sapağına kadar atabileceğini söyledi.O gece için o araç hızır gibi yetişmişti aslında.Araca binip Fethiye domates tarlacılığı üzerine uzun bir sohbetin ardından Patara sapağına ulaştık.Sapaktan itibaren 3km lik bir yürüyüşle Patara'ya ulaşılıyor.Bu esnada bir barın sahibi araçla yanımızdan geçerken durup bize ücretsiz camping sağlayacağını söyledi kartını bıraktı ve devam etti.Patara'ya varır varmaz bu campingi bulup çadır attık.Ertesi gün iyice dinlenip Patara antik şehrini ve kumsalını dolaştıktan sonra tekrar yolculuğa çıkmak için 1 gece daha beklemeye karar verdik.Keza bir önceki günkü 25 kmlik yürüyüş ayakların anasını ağlatmıştı.

Patara kumsalı boyunca yürüyüp Kumlu ova, kara dere plajına ulaşmayı düşünenler için üzücü bir durum söz konusu.Akşam 19 dan sonra bu güzergahta kamp atmak yaz vakti için yasak.Karettaların yumurtlama döneme olduğu için 19dan sonra kumsal kapatılıyor.Bu yüzden bizde güzergahımızı değiştirip Xantos Letoon ve ardından karadere'ye ulaşmaya karar verdik.Pataradan sapağa kadar ki yolu minibüsle geçip ana yol üzerinde otostopla Xantos'la ulaşmaya çalıştık.Bu güzergahlar yürümek için pek elverişli değil çünkü yürüyüş yolu asfalt ve güneşin alnında 1 ağacın gölgesine giremeden kmlerce yürümek akıl karı değil.Otostop ve minibüsler aracılığı ile Xantos'a ancak 3km kadar yaklaştık ve sonrasını Kınık köyü içerisinden yürüyerek Xantos'a ulaştık.Dinlenme, gezme tozma derkne Xantostan yola çıkıp Letoona kadar yürüdük.Bu mesafe yanlış hatrlamıyorsam 6 km kadardı ve yol boyunca yer yer ağaç gölgeleri olmasına rağmen bu yol öğlen sıcağına kalırsa otostop iyi bir seçenek olur.Letoondan yola çıkıp karadereye kadar yürümekte bir 6 km kadar daha sürüyor.Bu esnada domates seralarının yanından geçtiğiniz için seraları koruyan köpekler tarafından bol bol taciz ediliyorsunuz.Yürüyüş için keyifli bir parkur değil.Araçla geçilmesi şiddetle tavsiye edilir.Karadereye 2km kadar kaldığında bir amcaya yol hakkında bilgi almak için danıştık.Amca orta yaşlarında domates serası olan bir insan.Tepkisi bayaa iyi oldu.Likya yolunu bilmiyordu kendileri.Likya yolu ne ararla buralarda gibi bir tepki verip bizi bambaşka diyarlara sürükledi.Kendisine eyvallah diyip yanından hızlıca uzaklaştık ve akabinde ilk otostop denememiz başarıya ulaştı.Karadeye kadar olan son 2 km yi araçla geçip kumsaya geldik.

Kumsala akşam üzeri ulaşırsanız muazzam bir ışık var.Kumsalın kumu bayaa bir değişik.Saçma sapan fotoğraflar çekmeye elverişli.


Kumsalda kurulu olan tesis 4-5 aylık bir geçmişe sahip.Tesisin sahibi tam bir hıyar.Sattığı her şeyin parasını 10 saniye düşünüp söyleyen bir tip.Ayaküstü iyi bir kazık yiyeceğimizi farkettiğimizde saatler gecenin 10 u olduğundan geceyi tesisin bahçesine kamp atarak geçirmeye karar verdik.Bu güzergahı yürüyecek arkadaşlar için tevsiye, geceyi bu tesiste geçirmeyin.Gücünüz varsa eğer tesisin hemen dibinden başlayan likya patikasına çıkıp biraz yol aldıktan sonra kamp atacak çok fazla yer olduğunu göreceksiniz.Gidin oralara yerleşin.Hatta 1 saat kadar yürüşe dayanacak gücünüz varsa Gevurağılına ulaşıp terkedilmiş evlerin ve bahçelerin arasından geçerek geceyi Gevurağılı koyunda geçirin.Muazzam bir koy muhteşem bir deniz eşliğinde geceyi geçirip sabah ilk iş denize girdikten sonra Bel'e doğru zorlu bir tırmanışa geçebilirsiniz.Gevurağılında su bulunuyor.Gevurağılını biraz geçtikten sonra yol üzerinde 1 eve rastlayacaksınız.Bu amca kazıkçının daniskasıymış.Yol üzerinde karşılaştığımız turistler aldığımız bilgiye göre fiyatları abartarak veriyomuş ama burası genede karaderedeki tesise nazaran konumu itibari fiyatını hakeden bir yer.Bu evde konaklanabiliniyor.Yeme içme ve çadır için ücret yüklü bir ücret istiyorlar.Tavsiyem bu eve uğramadan koyda gecelemek olur.

Gevurağılına gelirken likya işaretleri bir yerde biraz karışıyor bu karışıklıkla çok ters bir güzergah ile saçma sapan bir tepenin üzerine varıyorsunuz.Bu tepe bütün patara kumsalını gören muazzam bir manzaraya sahip.


İmkanınız olursa burada yanlışlık yapın ve bu manzarayı görün.

Gevuağılından Bel'e giden yol çok sarp ve sürekli bir şekilde tırmanışa sahip.Bu yol tehlikeli fakat bir o kadarda eğlenceli.Suyunuzu bu yola çıkmadan önce yedeklerinizle birlikte doldurun.(3'er litre su ile bu yolu çıktık.Yol boyu herhangi bir su kaynağı yok.)

Tepeyi tırmandıktan sonra ağaçların arasında güzel bir yürüyüş yapıp Bel'e ulaşıyorsunuz.O tırmanışa müteakip bu yolu "I'm on the highway to Bel" diye diye hızlıca geçiyosunuz hatta.



Bel'e giden yol.



Gevurağılı'nı geçtikten sonra karşılaşılan ilk su kuyusu.Temiz değildi.Kaynatıp için yada içine tablet 1 atın.


...

Buradan sonrasını daha sonra yazacağım.Yoruldum.

Çektiğim fotoğrafların bir kısmıda burada : http://www.flickr.com/photos/erson/


1 http://www.aquatabs.com/

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...