Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Atatürk'ün Trabzonu ve Rizeyi Bombalatması


Mandoo

Öne çıkan mesajlar

Kurtuluş savaşı sonrasında sanırım Trabzonlular Atatürk'e:
''Seni tanımayız bayrağı tanımayız ne vergi veririz nede asker!'' demişlerdir...

Atatürk bunun üzerine salmıştır Hamidiye gemisini Trabzona Rizeye..bi kaç gün (1 günde olabilir orasında emin değilim) bombalanmıştır buralar...halk kaçıcak yer aramıştır...ardından Atatürk'e yalvar yakar tüm şartlarını kabul etmişlerdir ve Türkiye ye bağlanmışlardır...

[signature][hline]_iReM_, 09 Ocak 2005 22:16 tarihinde demiş ki:
ne bu ya kız diyince öyle altın günü gibi boş işler gelio hemen aklınıza.bitek çay servisine yaramıoruz yane.


[Bu mesaj Mandooo tarafından 28 Mayıs 2005 19:08 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tayyipler diyince aklıma hemen Tayyipler alemi geldi.. (:[signature][hline]Rehberimiz Atatürk yardımı ile yürüyorduk bu karanlık ormanda... Hilal ile yıldızı sarınmıştık sırtımıza... Rüzgar ve düşmanlara geçit vermemek için... Kararlı idi rehberimiz çıkartacaktı bizi bu karanlık ormandan... İnancımızı elimize aldık... Düşmana doğru savurduk... İnanç ile çeliğin çarpışması... Rehberimiz çıkan kıvılcımları topladı... Büyük bir alev toplu oluşturdu... Hazır olduğu zaman tüm gücü ile fılattı, özgürlüğün alevini... Çelik eridi yok oldu... Geriye aydınlık bir gelecek ve bizler kaldık... Türkler...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

kaynak varmı yoksa şehir efsanesi mi ?

bu arada tayyip ten şikayetiniz nedir ülkeyimi sattı
birde bu konuyu senin gördüğün açıdan değerlendirmek te ayrı bir marifet ister

son olarakta bu ülkede, bu ülkenin zararını, kendi çıkarları için isteyen çoktur; bunların güçlü hale gelmelerininini, kurtuluş savaşı sırasında kaybedilen bu ülkenin geleceği olması gereken şehidlerimizin yerlerini almalarına bağlayabiliriz.[signature][hline]be the vanquisher, to forgive
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ileri gittiğim için değiştirdim..özür dilerim...ama o zamanın satılmış halkın ileri gelen tayfası bugünün neyse...tayyipi kattığım için özür dilerim...ben o konuyu paylaşiym dedim ve öyle bir olay yaşanmış gerçekten...[signature][hline]_iReM_, 09 Ocak 2005 22:16 tarihinde demiş ki:
ne bu ya kız diyince öyle altın günü gibi boş işler gelio hemen aklınıza.bitek çay servisine yaramıoruz yane.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hoca karadeniz'e kadar gitmeye'de gerek yok yani :) Simdi ben solemiyim nereli oldugumu ama Ankara'nin bir kasabasindanim kök olarak.

Buranin halki Osmanli zamaninda Padisahin arkasinda, Ulu onder Ataturk zamanin'da onun arkasinda vatani icin savasmis bir halk.

Dedem Osmanli ile beraber savasmaya baslamis, Ataturk gelince onun safhinda savasmaya devam etmis. Babam 78 yasinda benim Allaha sukur eksik olmasin basimizdan ve tek kardes o devirde, dusunun yani dede kac seneler boyu savasmis o devirde tek cocuklu kalmıs, evin duvarlarinda TC tarafindan verilen istiklal madalyasi ve kahramanlik madalyalari duruyor rahmetlinin. Savasmadıgı cephe kalmamıs garibimin :)

Kurtulus savası bittikten sonra, bizim kasabanın halkı tamam demis savas bitti, gorevimizi yaptık, artık padisahımızı isteriz geri.

Ehh tabi olacak şey degil haliyle, Ankara kabaca dangalakmısınız lem siz yakısıyor mu demiş burnumuzun dibinde ehu ?

Bunun uzerine halk ayaklanmış. Dedeme de gelmişler gel Ahmet ağa sende bizimle bu davaya, padisahımızı geri getirecez diye, dedem hadi lem işim olmaz benim, onca yıl düşmanla savaştım şimdide omuz omuza mücadele verdiğimiz kardeşlerimizlemi savaşacam, olmaz demiş.

Bu arkadaşlar siper kazmışlar kasabanın girişine, top tüfenk yığmışlar hehe.

Ataturk savastan zaferle donun bir birliğini yollamıs bizim kasabaya alın ifadelerini diye ( pek de iyi etmiş , hastayım Atama ).

Tabi bizim kasabanın dallama zihniyetli direnişcileri direnememişler.

Artık burasını yazmayım tam sehir efsanesi, fakatkine elebaşlarına acaip cezalar verilmiş ve hatta soyadı kanunu ile bunlara her nesil bilsin bunları diye bizim kasaba halkı tarafından bilinen bir soyad verilmiş :)

Bunuda 78 yaşındaki babam anlatmıştı bana :)

Artık ne kadarı doğru bilemem.[signature][hline]Quod non mortiferum, fortiorem me facit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
W3r3wolf, 28 Mayıs 2005 20:55 tarihinde demiş ki:
Padişahı geri istemek insanı dallama yapıyormuş ha. Bravo.


Şimdi kafanda mantık köprülerini kuramıyorsun galiba yardımcı olayım ben sana.

Bir önder düşün, padişahı hiçe saymış, onun önüne geçerek halkına önderlik etmiş ve bağımsızlığına kavuşturmuş.

bilimum milletin ordularını püskürtmüş, kimini denize dökmüş, kimini arkasına bakmadan kaçırtmış.

Sonra minik bir kasaba düşün. Bu işleri yapan orduya, onca mücadeleden sonra birlikte düşmana göğüs gerdikleri bir orduya ( kendilerinin de zamanında dahil olduğu bir güce ), biz bu işi başarırız, siper kazarız, direniriz diyerek kendi kardeşine kurşun sıkan, top atan bu arkadaşlara,

Kusura bakma ben Dallama diyorum. Herhalde sen başka bir şey diyorsun :)[signature][hline]Quod non mortiferum, fortiorem me facit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

peki onlar bunları bilmiyor olamaz mı ?

Bize öğreten vardı.Atatürk ü ondan seviyoruz.Atatürk ü sevmeyen adam sanıyormusun ki Atatürk ü tanıyor.[signature][hline]-Uğurcum oynat !!!
-Düz bir yoldasınız 2 goblin el sallıyor...

Bu mesaj 30 Şubat 2005 tarihinde değiştirilmeye çalışılmış ama mesaj kendini savunmasını bilmiştir... Haydi kafalar Telekoma
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Şimdi eğer isteselermiş, o ayrı bir mevzu. Yani bırakalım Tarihsel mevzuları, her insan evladının istekleri vardır. İsteklerini gerçekleştirmek için seçtiğin yol ise dediğin gibi ap ayrı bir olgu.

Yani Allah aşkına o siperi kazarken ne düşünüyordun yahu ? Yani ne olacağını umuyordun ? Püskürtüp Ankara'ya mı yürüyecektin, Neydi yani düşündüğün ? ( Dallama dememim nedeni budur ).

Birde şu demokrasi olayı var ki pek popüler, konuşmak bile istemiyorum yani üzerinde :p

Herkese güzel hafta sonları dileyip toz olayım bari.[signature][hline]Quod non mortiferum, fortiorem me facit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dallama değil cahil...

insanlar görmemiş adamlar huzur içinde vergisini verip yaşamış.O köyden başka bir dünya görmemişler ki.Bi de proveke edilmişlerse tamam işte =)[signature][hline]-Uğurcum oynat !!!
-Düz bir yoldasınız 2 goblin el sallıyor...

Bu mesaj 30 Şubat 2005 tarihinde değiştirilmeye çalışılmış ama mesaj kendini savunmasını bilmiştir... Haydi kafalar Telekoma
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben Dallama deyim, sen Cahil, bir başkası başka şey desin. Sonuçta kastımız aynı, lügatımız değişik.

Birde ben bu tip konularda cahil kelimesine de karşıyım. Hayatta bazı şeyler vardır ki, üzerinde düşünüp doğruluğunu anlamak için bir öğretim, dünya görüşü, eğitim, vizyon, vs vs istemez.

Yani bellidir bir olayın sonucu sadece düşünen, daha doğrusu düşünmek isteyen bir insan için.

Fakat tabi konu Tarih, o devirde artık bu tarz olayların elebaşları kimler ise, nasıl ikna edebiliyorlardı acaba bu tip mantık dışı hareketlere insanları ? Bunları gerçek anlamda hiç bilemiyeceğiz galiba tahmin üretmenin dışın da.

Belki dışlanma korkusu ? Adamın mantığına belki uymuyordu, diyordu kendi kendine "Ulan ben ne yapıyorum yaww ? " diye fakat çoğunluk o yönde olduğu için, cesaret edip duramıyordu karşısında , kim bilir ?

Zaten benim anlattığım Urban Legend'da , cezalandırılan kısım elebaşları olmuş. Halka dokunmamışlar.

Konu dışı bunla alakalı bir Legend daha var. Halk o siperleri kazmadan önce kasabanın bütün altınını bir küpe koyup fırıncıya teslim etmiş ( önlem olarak belki başarısız oluruz mal'a gelmesin hesabı :P ). Fırıncıda bu küpü gömmüş, fakat kine olaylar esnasında güme gitmiş.

Rivayete göre bir yerlerde küp küp altın var kasabamda :=)

Neyse harbi kaçıyım, saolun sohbet için seviyeli.[signature][hline]Quod non mortiferum, fortiorem me facit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
W3r3wolf, 28 Mayıs 2005 21:04 tarihinde demiş ki:
Ben de demokrasi diyorum.
Yeni kurulan düzeni herkes beğenmek zorunda falan değil.
İsyan yerine başka yol bulsalar daha iyi olurmuş orası ayrı :)


İnsanlardaki bu demokrasi budalalığı nedir anlamak mümkün değil! Demokrasi ancak cumhuriyetle birlikte anlam kazanır ve yaşama geçirilebilir. Aksi halde boş bir laftan başka bir şey ifade etmez.
Lütfen bırakın bu demokrasidir, seçim özgürlüğüdür lafazanlığını. Tüm bir ulusu ölümün eşiğinden kurtarmış bir önderi ve onun kadrosunu tanımayıp, bir de üstüne isyan çıkartanlar elbette bombalanır, elbette öldürülür. Acaba Çanakkale'de, Sakarya'da ölen 17 yaşında çocuklar bu demokrasi budalalığını duysa ne derdi?
Yukarıda başka bir arkadaş da Tayyip memleketi mi sattı demiş. Birader aç gözlerini de gerçekleri gör: Kıbrıs gitti, Kürdistan kuruldu, Ege deniz sahası da giderek daraltılıyor, Ermeni soykırımı saçmalıkları dayattırıldıkça dayatılıyor ve daha nicesi. Tüm bunlar bu hükümetin ne menem bir şey olduğunu açıkça göstermiyor mu? Enflasyon indi diye seviniliyor ama işsiz ordusuna milyonların eklenmesi görmezlikten geliniyor. Zaten kendisi açık açık ifade etmişti (teke tek programında): 'ABD'nin BOP projesinde Diyarbakır'ı merkez yapacağım'. Bu cümle kimin cümlesine benziyor? Türkiye Cumhuriyeti başbakanının mı? Hayır! Ancak bir ABD görevlisi, işbirlikçi ABD'nin bilmem neyini yapacağım der. Al sana Tayyip'in vatanı satıp satmadığı bulanıklığı konusunda berrak bir açıklama!

[Bu mesaj pekaziz tarafından 28 Mayıs 2005 21:32 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
John_Petrucci, 28 Mayıs 2005 21:30 tarihinde demiş ki:
tam olarak ne tarafta bu küp :horace:


İşte o kısım parçalı bulutlu ehu :)

Bu arada bir türlü konudan kopamadım, işimde var halbuki :( Fakat dayanamadım babamı aradım, ne kadar doğru hatırlıyorum olayları diye.

Babam dedi ki olaylar Atatürk'ün Nutuk kitabında, sevgili kasabamızında adı ve sanıyla beraber pek güzel anlatılıyormuş.
Yollayayım baş ucu kitabı olsun dedi, gelince bakacam tam neymiş olaylar.

Bu sefer harbi uzadım. Kalın sağlıcakla.[signature][hline]Quod non mortiferum, fortiorem me facit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
pekaziz, 28 Mayıs 2005 21:29 tarihinde demiş ki:
İnsanlardaki bu demokrasi budalalığı nedir anlamak mümkün değil! Demokrasi ancak cumhuriyetle birlikte anlam kazanır ve yaşama geçirilebilir. Aksi halde boş bir laftan başka bir şey ifade etmez.
Lütfen bırakın bu demokrasidir, seçim özgürlüğüdür lafazanlığını. Tüm bir ulusu ölümün eşiğinden kurtarmış bir önderi ve onun kadrosunu tanımayıp, bir de üstüne isyan çıkartanlar elbette bombalanır, elbette öldürülür. Acaba Çanakkale'de, Sakarya'da ölen 17 yaşında çocuklar bu demokrasi budalalığını duysa ne derdi?
Yukarıda başka bir arkadaş da Tayyip memleketi mi sattı demiş. Birader aç gözlerini de gerçekleri gör: Kıbrıs gitti, Kürdistan kuruldu, Ege deniz sahası da giderek daraltılıyor, Ermeni soykırımı saçmalıkları dayattırıldıkça dayatılıyor ve daha nicesi. Tüm bunlar bu hükümetin ne menem bir şey olduğunu açıkça göstermiyor mu? Enflasyon indi diye seviniliyor ama işsiz ordusuna milyonların eklenmesi görmezlikten geliniyor. Zaten kendisi açık açık ifade etmişti (teke tek programında): 'ABD'nin BOP projesinde Diyarbakır'ı merkez yapacağım'. Bu cümle kimin cümlesine benziyor? Türkiye Cumhuriyeti başbakanının mı? Hayır! Ancak bir ABD görevlisi, işbirlikçi ABD'nin bilmem neyini yapacağım der. Al sana Tayyip'in vatanı satıp satmadığı bulanıklığı konusunda berrak bir açıklama!

[Bu mesaj pekaziz tarafından 28 Mayıs 2005 21:32 tarihinde değiştirilmiştir]


La havle vela kuvvete...
Ben "Bunların bombalanması haksızdı." mı dedim? "Allah cumhuriyeti bulanın belasını versin." mi dedim?

Okumadan saçma yorumlarda bulunma, saltanatı geri getirmek istemenin neden dallama bir düşünce olduğunu sormuşum arkadaşa, isyan etmeseler, bu isteklerini başka yollarla belirtseler demişim, gidip "Çanakkale'de ölenler boşuna mı öldü hüleayn!" diye tepki veriyorsun.

Aferin sana.[signature][hline]CEO of the Holy Inquisition Corp
"Biz insan yakıyoruz."
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...