Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Efendiler


Apache

Öne çıkan mesajlar

simdiiii...
birincisi her ne kadar insan ileri goruslu olsa bile bu lafi bugunu dusunerek soylemedigi kesin.
ikincisi tabii ki dooru soylemis, avrupa devletleri salak mi bize haybeye yardim edecek. borcu geri alabilmek icin duzeltmesi gerekiyo yoksa verdikleri paranin geri donusu yok.
ya da amerikaya karsi destek istiyolar. ha bizim birlige girip AB devletine girmeyecegimizi dusunursek ikincisi biraz zor. pazar yaratirken desteklemen gerek... olan budur. amma velakin sen yuzunu cevirirsen o adam durmaz, baska seylerden mahrum eder seni, isini zorlastirir. sen tutup akilli oynarsan, adami da kullanirsin kendini de gelistirirsin.
bundan sonra yuzunu cevirirsen zaten zarar edersin, sacmalik olur. "cekilin acin turkiyenin onunu." kotu de olsa bi yere gidiyo ulkem. birakin gitsin ilerlesin bi tarafa, sonra cevirmesi kolay olur. islemi iptal etmek kolay, 30 defa "bunu yapmak istediginizden emin misiniz" diye uyari mesaji cikiyo. bi baska bakis acisindan dusunurseniz, adamlarin bize koydugu hedefler bizi gercekten ileri goturecek hedefler. insan haklarinin ulkemizde uygulanabilir olmasi gayet iyi bi sey. bence onlara b.k atmadan once, kendimizi adam edelim de, konusacak yuzumuz olsun. ondan sonra girip girmeyecegimize bakariz zaten. adamlar bizi kotu halde alip iyi hale getirecekler, yalan o. getirseler bile her devlet kendi cikarini gozetecek, gayet basit. AB deki devletlerin hepsi grup olarak mi hareket ediyo, hyr. isteyen istedigi gibi kararini alir.

son olarak ilk sayfada bi arkadas avrupa yoluyla gelismenin olmayacagini falan bi seyler demis, kendisini kiniyorum. hatta kendilerine soruyorum o insanlara laf etmeden once kendisi tr icin ne yapmis?[signature][hline]Tulahr
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ab üyeliğinin hangi şartına hitaben yazdığını da anlatırsan çok güzel olucak. çünkü malumunuz hayvan geniş bir konu. içme suyuna standart getirilmesinin, lokantalara bulaşık makinesi zorunluluğu gelmesinin, hijyen standartlarının ab seviyesine çekilmesinin pek bir gocunulacak tarafı yok sanırım?

hatta türk halkı olarak önceden tepki vermediğimiz için utanılacak tarafları bile var.

tartışmalı konular tabi ki var, onları da teker teker tartışırız. ama böyle hepsini bir kefeye koymak resmen saçmalık.
(sezgilerim zorunlu din dersinin kaldırılmasının istenmesinden rahatsız olduğunu söylüyor ama sezgilere güvenmem pek.)//edik öfff be ne cümle kurma özürlü adamım ben ya ayyy[signature][hline]h u m a n i t y - i s - t h e - o n l y - s u p e r p o w e r !

[Bu mesaj Rahan tarafından 23 Şubat 2005 05:36 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

[spo1=din dersi]o konuda cok buyuk ikileme dustum. yani kaldirilmasi sanirim iyi oldu ama.

din dersinin zorunlu olarak konulmasi bu ulkede alinan en guzel kararlardan birisi. gerekcesi din dersi adi altinda insanlari kiskirtan kurumlarin geri planda kalmasi ve halkin dinleri gercekten oorenmesi... simdi boyle guzel bi hamlenin devaminin gelmesi gerekirdi. gelseydi su an salak salak birbirimizi yemekten cok daha duzgun konulari konusur olurduk. daha objektif bakabilirdik olaylara.
ammavelakin gel gor ki zamanla din dersini oyle bi hale soktular ki din dersinden cok issiz imamlara is olanagi haline geldi. hal boyle ki adam hristiyanligi bilmez, museviligi bilmez ileri geri laflar eder. (iyileri yok demiyorum, benim lisedeki din hocam dream theater dinliyodu, gayet egitimliydi ve baya guzel sohbetlerimiz olmustur)
neyse konuya donecek olursak din dersi sag kesime yapilan bi hamleyse, din dersinin su anki duruma gelmesi de sag kesimin sol kesime yaptigi karsi hamledir. acikcasi adamlar resmen ellerine verdiler. neyse, zaten anlamsizlasan din dersinin kalkmasi hic de kotu degil. zaten anlamsiz olan bi seyi kaldiriyolar ortadan... ha din dersi adam gibi islevini yapsaydi mukemmel olurdu. olmadi...[/spo][signature][hline]Tulahr
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

riglous'a çoğunlukla katılıyorum. ama bunu sapmasının bir nedeni de dersin adının "din dersi" olması. türkiye'de herkes bizim gibi değil ki, çocuklarını göderiyorlar okula, geri geldiklerinde dua öğrenmiş olmalarını bekliyorlar. din dersi yerine ahlak veya felsefe gibi dersler koysalar, o derslerde din konusu da tartışılsa (din derken müslümanlıktan değil, budizmden tutun yahudiliğe tüm dinler) çok daha başarılı olunabilirdi belki de. fakat din derslerinin böyle olmasının en büyük nedeni, gördüğüm kadarıyla M.E.B'nın barındırdığı insanların çoğunun geri kafalı olması. derse giren hoca sınıfa girerken "elhamdülillah" diyecek türden bir insansa, zaten objektif bir eğitim vermesi beklenemez.

bence böyle amacından saptırılmış, türkiye'deki bazı insanların propoganda aracı olarak kullandığı dersin kaldırılması ileriye doğru bir adımdır. hele dinin nüfus cüzdanından kaldırılması daha da güzel bir gelişme.


üf konu nası sapmış

[Bu mesaj mayfer tarafından 23 Şubat 2005 07:49 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bunu sağ kesime karşıt bir hareket olarak görmeyin, o şekilde ancak kavgaya gider. hani sürüler haline bi sağ kesim bi de sol kesim vardır bunlar birbirine karşı hamle yapar demek, ıı çok çirkin. sürü insanına dönüyor bu söylediğin.

zorunlu din dersi zorunlu dua ezberleme sınıfta zorunlu namaz kılmak olarak algılanıyor. bariz bir şekilde müslümanlık dersi yapılıyor çoğunlukla. ve şu andaki din öğretmenleriyle de daha farklısı yapılamaz. musevilere şeytan vıdıvıdı diyen adamdan budizmi anlatmasını mı bekleyecez?

halkın çoğunluğu dinini öğrenmek istiyorsa buyursun seçmeli olarak alsınlar dersi, seçmek istemeyenler de seçmesin. istemeyenin kafasına zorla "elemtere keyfe feale rabbika bi eshabil fiil" suresi sokulmasın.

seçmeli olması gibi herkesin memnun olabileceği bir çözüm varken neden illa ki zorunlu olsun?[signature][hline]h u m a n i t y - i s - t h e - o n l y - s u p e r p o w e r !
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Boyle bır nesıl yetıstırdıler kult ataturk sozlerını ezberlettıler gerı kalanı yalandır dedıler Ataturkcuysen batıcı olucaksın dedıler Ataturkun antı emperyalıst bır devrımcı oldugu gercegını yok edıp onu gardroba kaldırdılar sımdı ıse kımse ınanmıyor bunlara tabı

Yazının tamamı burada[signature][hline]Mustafa Kemal Ataturk,yuce Turk milletine 1933 de demişki:
Sömürgecilik ve Emperyalizim Yeryuzunden Yok Olacak

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Selamon, 22 Şubat 2005 20:25 tarihinde demiş ki:
Demek durum bu? Nede güzel uyutmuşlar sizi. Ana dilde eğitim diye bas bas bağırıyorlar, sorarım size Hollanda'da ki Türklerin ana dilde eğitim hakları neden ellerinden alındı? İnsan haklarına saygı diyorlar, 10binlerce Türkün ölümünden sorumlu olan PKK itleri nasıl oluyorda Almanya'da cirit atıyor? Yoksa adam öldürmek insanlık suçu sayılmıyor mu?

Bunlar ilk aklıma gelenler, ekonomik, askeri ve hukuksal alanlarda AB tarafından bunlar gibi bir çok haksızlığa uğruyoruz. Haksızlıkların dışında bazı istedikleri şeylerin Türkiye'nin iç dinamiğini bozmaya yönelik olduğu çok açık. Haksızlıkları, dayatmaları göz önünde bulundurup AB yi bir daha düşünmenizi tavsiye ederim.


Birincisi PKK olayı çok derin bir konu ve AB'den ayrı ele alınmalı o konu.
Örneğin çeçen teroristlerede Türkiye kucak açmadı mı defalarca.. Siyasi çıkarlar var onlar ayrı konular..

Ben AB'ye girmeliyiz veya girmemeliyiz konusunda görüşümü bildirmedim ayrıca. Onlar bunları bunları istiyorlar dedim.
Türkiyeden korkmaları çok doğal. Şöyle bir tarihe bakarsanız, Avrupa Türklerden çok çektiği için, oldukça kontrollü davranmak zorunda kalıyor. Türkie insan haklarında sonuncu sırada nerdeyse avrupa'da. İnsan Hakları Mahkemesinde en çok dava dosyası olan ülkeyiz.

Ha Hollanda konusuna gelirsek, Hollanda anadilde eğitimi kaldırmadı. Sadece devlet tarfından kaldırıp dil okullarına devretti.. Dil okullarında halen anadilde eğitim var !!!

Ha tabii ki AB süper demiyorum. Ama objektif olmak gerekiyor.. Ayrıca Türkiye'nin kesinlikle kabul edemeyeceği şartlarıda Türkiye'nin önüne sürdüğü aşikar. Fakat bunlar çok doğal. Fazlasını istemeleri çok doğal, siyasi güçlere kalıyor bunları dengelemek. Ama haksızlık yapılan konular bu öne sürdüğünüz konular değil kanaatimce..[signature][hline]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
SteelBB, 23 Şubat 2005 13:21 tarihinde demiş ki:
BEnce M.K.Atatürk raslantı değil. Türk lere bir armağandı.

Valla küçüklüğümden beri hep böyle düşünmüşümdür.


Bence de rastlantı değil. Ama diğer bir konudan. Türkiye bence hiç bir zaman parçalanmaz. Türk'ler hiç bir zaman topraksız kalmaz. Yüzyılların savaş deneyimleri, yüzyılların siyasi deneyimleri.. Ama işte doğal bir eziklik var. Sanki sürekli parçalanacak, sürekli tüm ülkelerin bize düşman olduğu ezikliği. Kendi gücünü hiç bir zaman göremiyor. Bence büyük bir eziklik hemde..
Yani belki sizce öyle değil ama bence büyük bir kesim sürekli kendini çok eziyor. AB de böyle mi olurdu. Bizden bi bok olmaz. Biz çok aptalız bilmem ne.. Bir kere bu ezikliği üstlerinden atmalı bu insanlar.. Kendi güçlerinin farkına varmalılar..[signature][hline]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Ardeth, 22 Şubat 2005 22:34 tarihinde demiş ki:
Atatürk bu sözü dediyse bile bunu birbirinize düşün diye yapmamıştır. Amacından olabildiğince sapıttırdınız zaten, ayrıca yorumlamaktada çabuk davranmayın. Söylediyse bile o sözü büyük bir ihtimalle kapütülasyon gibi sadece tek taraflı çalışan anlaşmalardan ve nasihatlardan bahsediyordur.


atatürk'ün bu görüşünü değerlendirebilmeniz için, o yıllarda bazı kesimlerde oluşan teslimiyetçi görüşü anlamanız lazım. avrupa'nın bize bir şekilde katmasını umduğumuz şey; kural, norm ve yasa üstünlüğüdür. yüz yıllardır avrupa'nın çarklarının dönmesini sağlayan yağ budur.

o günlerdeki teslimiyetçilikle, şimdi ki görüşler arasında ciddi bir bağlantı göremiyorum.

bir de canımı sıkan birşey var: önüne gelen görüşlerine uygun argüman olarak kullanmak üzere atatürk'ün sözlerini kullanıyor. hatta çoğu zaman, atatürk'ün söylemediği birşey türetiliyor. örneğin, "türk şöförü en asil duygunun insanıdır." çanakkale'ye gittiğimde de saçma sapan bir laf görmüştüm belediye'nin diktiği bir anıt üzerinde, dokuz yaşında bir çocuğun ağzından çıkmış gibi gözüken bir lafın altında atatürk'ün imzası vardı. lafı hatırlayabilirsem, yazacağım.

bir başka örnek ise "beni türk hekimlerine emanet ediniz" lafıdır. arkadaşlar, atatürk'ün hastalığının büyük bölümünde yabancı doktorlar etkilidir. bir ihtimal bu lafı etmiş olabilir, ama bunu türk doktarlarını onore etmek için söylemiştir diye düşünüyorum.[signature][hline]darakkitlauncha//rockin' the business since '98.
"resistance is futile" (elektrik sobasıyla ısınamazsın)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
silencer, 23 Şubat 2005 14:06 tarihinde demiş ki:

avrupa'nın bize bir şekilde katmasını umduğumuz şey; kural, norm ve yasa üstünlüğüdür. yüz yıllardır avrupa'nın çarklarının dönmesini sağlayan yağ budur.


Yuzyillardir avrupanin carklarini donduren sey Afrika, Amerika ve Asya'nin kolelestirilmesi ve somurulmesidir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Selamon, 22 Şubat 2005 20:50 tarihinde demiş ki:
Japon ırkına dayanarak oluyo tezini destekliyorum. Adamlar İkinci Dünya Savaşı'ndan çok büyük bir yarayla çıktı ama çalışkanlıkları, adetlerine bağlılıkları ve inanılmaz adalet anlayışları sayesinde yeniden zirveye çıktılar.


Japonların kültüründen ne kaldı geriye?[signature][hline]NTV'deki NBA Stüdyo programından bir diyalog:
- Evet, Amerika'daki seyircilerimizden de bize sorular geliyor. Şimdi Middle East Technical University'den gelen soruyu sizinle paylaşacağım.
- Ya, o bizim ODTÜ değil miydi?
- O_o
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Gercek su ki hic bir ulke hi bir ulkeyi pek de sevmez (insan demiyorum dikkatinizi cekeyim). Ancak ulkeler varolabilmek ya da gelisip guclenmek icin ittifaklar yaparlar, birlikler kurarlar. Bu birlikler zaman icerisinde inislerle cikislarla ilerler bazan da yok olur.

Simdi AB boyle bir birliktir. Kendi basina artik cok da rekabet gucu kalmamis, isgucu kalmamis, kolonilerini somurgelerini yitirmis, pazarlarini kaybetmis fakat bunlara karsilik egitim seviyesi yuksek, bazi ideal normlari getirmeye calisan, demokrasiyi yayma iddiasinda (baska alternatifi de kalmamistir pek) bir birlik. Bu bir zamanlarin ihtisamli imparatorluklari ve cevrelerindeki kucuk ulkeleri, yok olmamak icin, Cin'le Rusyayla, ABD'yle, Hindistan gibi devlerle rekabet edebilmek icin bir birlige soyundular.

Simdi boyle bir birligin hayatta kalmasi icin dis pazarlara ihtiyaci vardir, disardan bir para girdisi saglamak zorundadir. Yoksa ayakta kalamaz. Her ne kadar Turkiye fakir falan deselerde, bu 600milyar dolar GSMH ile dunyanin 17nci buyuk pazaridir Turkiye. Avrupa'ya da gumruk birligi gibisinden bir cok kiyak avantaj vermistir ulkemiz. Yani cok ideal bir pazardir.

Bu sebepten gumruk birligine daha ilk saniyede kabul edilmis olmamiza ragmen, AB'ye bizi daha uzun sure almaya niyetleri yoktur. Yillarca bekletip sonra da referandum yapip, ''hayir cikti kusura bakmayin ama bi 10 sene daha bekleyin'' diyeceklerdir. Amac gumruk birligini mumkun oldugunca uzatmaktir. Bizden sonra basvuran ve bizden daha geri olan Bulgaristan, Romanya, hatta daha yeni basvuran asiri milliyetci unsurlari kuvvetli Hirvatistan bile birlige kabul edilmistir.

AB'ye girersek bize faydali olabilir tabii, ama uzatirlarsa gumruk birligini de uyelikten once kabul edemeyiz dememiz ve bunu kuvvetli bir sekilde ortaya koymamiz lazim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 17:50 tarihinde demiş ki:


Yuzyillardir avrupanin carklarini donduren sey Afrika, Amerika ve Asya'nin kolelestirilmesi ve somurulmesidir.


aslan proletarya!
o halde osmanlı'nın çarklarının neden dönemediğini açıklayabilirsin?[signature][hline]darakkitlauncha//rockin' the business since '98.
"resistance is futile" (elektrik sobasıyla ısınamazsın)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Atatürk uzayliydi :)


bi ara cıkmıstı böle birileri

İnsan olduguna inanmak cidden güc özellikle kitaplari ve oalylari okduduysaniz yaptigi ki herkez okuyo :)[signature][hline]Davut Vedaoglu says in episode 3: Fezagezer join me beKaos Ay em yor fathır ...
FEzAGezer:noooooo
Tam bu sıralarda bi ses
O Bİ Vanlİ: Yuguz Dı Fors look
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş



kaynak isteyenlere ınternet adres yollarım


[signature][hline]Savaşacak gücün yoksa,silahını düşmanına ;
Yönetebilecek kudretin yoksa,beynini sana boyun eğdirene ;
Uğrunda ölebilecek bir amacın yoksa,aşkını nefretine sat...

[Bu mesaj Mephinx tarafından 23 Şubat 2005 22:25 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yukselme doneminde sonra:
Birincisi, Padisahlarda genellikle saraylarinda rahat bir hayat surmekten, ulkeleri nasil somururuz, insanlari nasil asimile ederiz, dinlerini nasil degistiririz gibi detaylarla ugrasma ihtiyaci duymamislardir. Vilayetlerden gelen vergilerde tek bir aileyi (yani Osmanli ailesi) ihya etmeye yeterde artardi bile...Yani ne gelismeye, ne degismeye, ne somurmeye, ne de mucadele etmeye ihtiyaci yoktu bu ailenin. Cunku rahatti genel olarak.*

Bu aile disinda bir aristokrasi ya da burjuvazinin gelismesine maalesef musaade edilmedi. Tabii gayri muslim bir kac aile haric, onlarda Osmanli'ya rakip olamazdi asla.... Osmanli ailesi rakip olabilecek butun Turk aristokrasisi ya evlilik yoluyla ya da baska yollarla bitirildi, bu aci bir gercek maalesef. Osmanli rakip istemiyordu icerde.

Bakin eski Turk lider ailelerinden, bir baska deyisle 'aristokrasiden' hic birini birakmamislar. Ne Karamanlar, ne Candarogullari, ne Saruhanogullari, vs.vs. Hepsi bir sekilde bitirildi. Aristokrasi olmadigi icin, sanati sponsor edecek ve Ronesans benzeri hareketi baslatacak bir sermaye gucu asla gelismedi Osmanli'da.

Niye somurmedi?
Sermaye gucu olmayinca, ne oldu? sanayi devrimine yetisemedik. Sanayi devrimi yasanmayinca zaten hammadde somurmek gibi bir ihtiyacin yok ki? Osmanli'nin somurmesi zaten fonksiyonsuz bir is olurdu yani islevsiz. Ornek:Yanii senin seri imalat yapan bir seker fabrikan yoksa, gidip Karayiplerde sekerkamisi plantasyonu acmanin ve orada kole calistirmanin hic bir islevi yoktur....

Tabii son donem Kaputulasyonlarla birlikte butun Turk zanaatcisi, manifakturu bir iki sene icinde yok oldu, seri uretime gecmis Avrupa karsisinda verilen imtiyazlar, ciliz sanayiimizide icerden cokertti.

Tabii Duyun-u Umumiye kuruldugu zaman her sey icin Osmanlogullari icin bile cok gecti, ve tutuculuk yuzunden, yenilik korkusu yuzunden, bu gun Turk ulusu olarak cok cok gerilerde kaldik. Daha yeni toparlaniyoruz, ama potansiyelimiz oldugu icin gene on saflara yetisecegimize inaniyorum. Onemli olan su anki iletisim devrimini de kacirmamak, zaten sanayi devrimini kacirdik, cezasini agir odedik......

Ozellikle Ilber Ortayli'nin kitaplari tavsiye ederim, cok engin konular bunlar....

Not.*Tabii genel olarak diyorum, yoksa arada bir cok degerli isim cikmistir Osmanli'dan da ama bu tabloyu degistirmek icin yeterli olmamistir.

[Bu mesaj demirbilek2 tarafından 23 Şubat 2005 22:39 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 18:39 tarihinde demiş ki:
Gercek su ki hic bir ulke hi bir ulkeyi pek de sevmez (insan demiyorum dikkatinizi cekeyim).


dikkatimizi çektiğin için teşekkürler! "hic bir ulke" nin "hi bir ulkeyi" pek de sevmediği fikrine katılıyorum. ama cümlenden, diğer ülkeleri seven bir kısım ülkelerin var olduğu anlamı çıkıyor ki bu içimin yaşama sevinciyle dolmasına neden oldu, güneşin doğuşundan daha bir zevk alır oldum, sigaramın tadı bir başka geldi ağzıma! EVET! HİÇ BİR ÜLKE HİÇ BİR ÜLKEYİ BİRAZ DA OLSUN SEVİYOR!

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 18:39 tarihinde demiş ki:
Simdi AB boyle bir birliktir. Kendi basina artik cok da rekabet gucu kalmamis, isgucu kalmamis, kolonilerini somurgelerini yitirmis, pazarlarini kaybetmis fakat bunlara karsilik..

AB = karagümrük çetesi? işte şimdi korktum. topuklanır mıyız dersin?

çin'in global ekonomide güçlü bir oyuncu haline gelişi son 15-20 yıl içinde gerçekleşmiş birşey. rusya'yı son 15 yıldır kabe bellemiyorsun, liberal ekonomiye geçişini daha yeni yaptı, bunun farkında olduğun için yine yazma gereği duymuyorum. abd'nin avrupa ile ciddi rekabete girişi yine sovyetlerin çöküşü ile ilgilidir, bakınız rusya. peki AB? 15 yıl? *DAAAAAAT YANLIŞ CEVAP!* 50'li ve 60'lı yıllara bakacaksın AB'nin temellerini görmek için.. ah tabii, o yıllarda hindistan'da da babür imparatorluğu vardı..

aslında o değil de, şu var ortada: bu eski paçavra imparatorluklar dediğin ülkelerin halklarının ortak bir geçmişi vardı. ortak normları vardı. ortak bir dinleri vardı. benzer kültürlere sahiptiler. benzer şekillerde yönetilip, gelişimin benzer evrelerinden geçmişlerdi. ortak geçmişlerine özendiler, eski yunan ve roma'ya öykündüler. bu öykünmenin sonucu olarak AB ortaya çıktı. ortak ekonomi, ortak pazar hep bu sonucun ardıllarıdırlar.

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 18:39 tarihinde demiş ki:
Bu sebepten gumruk birligine daha ilk saniyede kabul edilmis olmamiza ragmen, AB'ye bizi daha uzun sure almaya niyetleri yoktur. Yillarca bekletip sonra da referandum yapip, ''hayir cikti kusura bakmayin ama bi 10 sene daha bekleyin'' diyeceklerdir. Amac gumruk birligini mumkun oldugunca uzatmaktir. Bizden sonra basvuran ve bizden daha geri olan Bulgaristan, Romanya, hatta daha yeni basvuran asiri milliyetci unsurlari kuvvetli Hirvatistan bile birlige kabul edilmistir.


bu da konu hakkındaki bilgisizlikle paralel ortaya çıkan bir paranoid söylem gibime geliyor.

elbette lafta "bizden geri" doğu avrupa ülkeleri birliğe kabul edileceklerdi. neden diye soracaksınız. lütfen yaşadığımız ülkeye bir bakın. cevabını size o verecek.

*YASANIN ÜSTÜNLÜĞÜ SÖZ KONUSU DEĞİL
*İNSANLARIN YAŞAM STANDARTLARI DÜŞÜK
*EKONOMİK GÖSTERGELERİN GİDİŞATI HİÇ PARLAK DEĞİL
*DEVLETİN KURUMLARININ VERİMLİ ÇALIŞMAYI BIRAKIN, ÇALIŞMAYA MECALİ KALMAMIŞ

şu sözde "bizden geri" doğu avrupa ülkelerinde bu saydığım etmenlerin varlığı ya mevcut değil, ya da güçlü bir varlık göstermeleri durumu yok.

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 18:39 tarihinde demiş ki:AB'ye girersek bize faydali olabilir tabii


yazdıklarını, yazı dilinin kötülüğünden dolayı güçlükle tekrar okudum. sonra yukarıdaki "cümle"ni bir daha baştan aldım, heceleye heceleye okudum. cümle bittiği zaman tutarsızlıklar klübüne üye olarak kabul edilmiştim bile..

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 18:39 tarihinde demiş ki:ama uzatirlarsa gumruk birligini de uyelikten once kabul edemeyiz dememiz ve bunu kuvvetli bir sekilde ortaya koymamiz lazim.


biz o protokolü imzalayalı bir 8 sene oluyor. çay hazır, kahvaltı sıcak.[signature][hline]darakkitlauncha//rockin' the business since '98.
"resistance is futile" (elektrik sobasıyla ısınamazsın)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
demirbilek2, 23 Şubat 2005 22:31 tarihinde demiş ki:
Yukselme doneminde sonra:
Birincisi, Padisahlarda genellikle saraylarinda rahat bir hayat surmekten, ulkeleri nasil somururuz, insanlari nasil asimile ederiz, dinlerini nasil degistiririz gibi detaylarla ugrasma ihtiyaci duymamislardir. Vilayetlerden gelen vergilerde tek bir aileyi (yani Osmanli ailesi) ihya etmeye yeterde artardi bile...Yani ne gelismeye, ne degismeye, ne somurmeye, ne de mucadele etmeye ihtiyaci yoktu bu ailenin. Cunku rahatti genel olarak.*

Bu aile disinda bir aristokrasi ya da burjuvazinin gelismesine maalesef musaade edilmedi. Tabii gayri muslim bir kac aile haric, onlarda Osmanli'ya rakip olamazdi asla.... Osmanli ailesi rakip olabilecek butun Turk aristokrasisi ya evlilik yoluyla ya da baska yollarla bitirildi, bu aci bir gercek maalesef. Osmanli rakip istemiyordu icerde.

Bakin eski Turk lider ailelerinden, bir baska deyisle 'aristokrasiden' hic birini birakmamislar. Ne Karamanlar, ne Candarogullari, ne Saruhanogullari, vs.vs. Hepsi bir sekilde bitirildi. Aristokrasi olmadigi icin, sanati sponsor edecek ve Ronesans benzeri hareketi baslatacak bir sermaye gucu asla gelismedi Osmanli'da.

Niye somurmedi?
Sermaye gucu olmayinca, ne oldu? sanayi devrimine yetisemedik. Sanayi devrimi yasanmayinca zaten hammadde somurmek gibi bir ihtiyacin yok ki? Osmanli'nin somurmesi zaten fonksiyonsuz bir is olurdu yani islevsiz. Ornek:Yanii senin seri imalat yapan bir seker fabrikan yoksa, gidip Karayiplerde sekerkamisi plantasyonu acmanin ve orada kole calistirmanin hic bir islevi yoktur....

Tabii son donem Kaputulasyonlarla birlikte butun Turk zanaatcisi, manifakturu bir iki sene icinde yok oldu, seri uretime gecmis Avrupa karsisinda verilen imtiyazlar, ciliz sanayiimizide icerden cokertti.

Tabii Duyun-u Umumiye kuruldugu zaman her sey icin Osmanlogullari icin bile cok gecti, ve tutuculuk yuzunden, yenilik korkusu yuzunden, bu gun Turk ulusu olarak cok cok gerilerde kaldik. Daha yeni toparlaniyoruz, ama potansiyelimiz oldugu icin gene on saflara yetisecegimize inaniyorum. Onemli olan su anki iletisim devrimini de kacirmamak, zaten sanayi devrimini kacirdik, cezasini agir odedik......

Ozellikle Ilber Ortayli'nin kitaplari tavsiye ederim, cok engin konular bunlar....

Not.*Tabii genel olarak diyorum, yoksa arada bir cok degerli isim cikmistir Osmanli'dan da ama bu tabloyu degistirmek icin yeterli olmamistir.

[Bu mesaj demirbilek2 tarafından 23 Şubat 2005 22:39 tarihinde değiştirilmiştir]


aile rahattı, eyvallah. sen de rahat olmalısın ki, ailenin rahatlığının, ailenin ilgisizliğine neden açtığını söylüyorsun fakat aynı zamanda da ailenin rahatlığı yüzünden bahsettiğim çarkların dönmesini sağlayan yağı bırakalım, çarkların bile ortaya çıkamaması yüzünden o yağa hiçbir zaman gereksinim olmadığını göremiyorsun.

düzen, yasa, kurallar ve normlar. bunların uygulanabilirliği, geçerliliği, varlığı ancak brüksel'in dayatması sonucu söz konusu olacak. oysa ne kadar güzel, mutlu mesut yaşıyorduk..[signature][hline]darakkitlauncha//rockin' the business since '98.
"resistance is futile" (elektrik sobasıyla ısınamazsın)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
silencer, 23 Şubat 2005 23:01 tarihinde demiş ki:

.... çarkların bile ortaya çıkamaması yüzünden o yağa hiçbir zaman gereksinim olmadığını göremiyorsun.



''Goremiyorsun''? Zaten butun yazi boyunca bunu soyleyen benim.

Bir onceki postta hakaret dolu yorumlarini cevaplamayla vakit kaybetmeyecegim. Once insanca tartismayi ogren.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Infeqted, 23 Şubat 2005 23:12 tarihinde demiş ki:
off ataturk zamaninda iyi orta gol getirir de demis cogu zaman icki sofrasinda tanriya kufur de etmis yani olay ve soylemleri donem kosullari icinde incelemek gerekir yoksa hicbir bok ifade etmez

evet. sakız gibi çekiyorlar her yere. öyle bir durum haline geldi ki bu, artık açıp kitap karıştırmaya da zahmet eden yok, sözü uydurup altına atatürk'ün imzasını basıveriyorlar.[signature][hline]darakkitlauncha//rockin' the business since '98.
"resistance is futile" (elektrik sobasıyla ısınamazsın)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...