Nartanesi Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Az önce mail ile geldi bu yazı, Doug Copp adında bir kurtarma uzmanı tarafından yazılmış, biraz uzun ama yararlı olacağını düşündüm. Bir daha o günleri yaşamamak dileğiyle... Adım Doug Copp. Dünyanın en tecrübeli kurtarma birimlerinden olan Amerikan Uluslararası kurtarma Ekibinin Kurtarma şefi ve afet olayları müdürüyüm. Bu makaledeki bilgiler bir deprem anında hayat kurtaracaktır. 875 yıkılmış binaya sürünerek girdim, 60 ülkeden kurtarma ekipleriyle 1985'ten beri dünyadaki bütün büyük felaketlerde çalıştım. 1996'da benim hayatta kalma metodumun geçerliliğini ortaya koyan bir film yaptık. Türk hükümeti, İstanbul belediyesi, İstanbul üniversitesi bu pratik ve bilimsel testin filme alınmasında işbirliği yaptılar. İçinde 20 maket olan bir okulu ve evi yıktık. On maket "çömel ve korun" metodunu uygularken, 10 maket "hayat üçgeni" metodumu uyguladı. Tasarlanmış yıkımdan sonra görüntüleri filme almak ve sonuçları belgelemek için enkazı geçip binaya girdik. Bina yıkımlarında oluşabilecek şartlar dahilinde direct olarak gözlemlenebilen ve bilimsel şartlar altında hayatta kalma tekniklerimi uyguladığım film "çömelip korunan/saklanan" kişiler için hayatta kalma şansının sıfır olduğunu ortaya koydu. Hayat üçgeni metodumu kullananlar için hayatta kalabilme şansı yaklaşık olarak % 100 oldu. Bu film Türkiyede ve Avrupanın geri kalan kısmında milyonlarca izleyici tarafından izlendi. Enkazına girdiğim ilk bina 1985 Mexico City depreminde bir okuldu.Bütün çocuklar sıralarının altındaydı. Her bir çocuk kemiklerinin kalınlığına kadar ezilmişlerdi. Sıralarının yanındaki koridorlara uzanmış olsalardı hayatta kalmış olabilirlerdi. Bu "ayıptı, gereksizdi" ve çocukların neden koridorlarda (sıraların arasında) olmadığını merak ettim. O an, çocuklara bir şeyin/eşyanın altına saklanmalarının söylendiğini bilmiyordum. Basitçe ifade edilirse, binalar yıkılırken, objelerin üzerine düşen tavan ağırlığı veya içerideki mobilyalar bu nesnelere çarparken yanlarında bir yer, boşluk bırakırlar. Bu boşluk benim "hayat üçgeni" dediğim alandır. Nesne ne kadar büyük ve ne kadar dayanıklı olursa daha az ezilecektir. Nesneler ne kadar az ezilirse boşluk ve bu boşluğu kullanan kişinin yaralanmama olasılığı o kadar artar. ****** "Adım Roberto Rosales. Trujillo kurtarma ekibi şefiyim. 11 yaşındayken çöken bir binada mahsur kaldım. Mahsur kalışım 1972 yılında 70.000 kişinin öldüğü depremde oldu. Erkek Kardeşimin motosikletinin yanında oluşan "hayat üçgeni" içinde hayatta kaldım. Yataklarının veya sıraların, masaların altına giren arkadaşlarım ezilerek öldüler (isim, adres vb detayları anlatıyor). Ben hayat üçgeninin yaşayan örneğiyim. Ölen arkadaşlarım "çömel ve korun" örnekleridir. ****** DOUG COPP'UN ÖNERİLERİ : 1) "Binalar çökerken basitçe "çömelen ve korunan" kişiler istisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. Masa, araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler. 2) Kediler, köpekler ve bebekler'in hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. Deprem anında siz de bu şekilde kıvrılmalısınız. Bu doğal bir güvenlik ve hayatta kalma içgüdüsüdür. Daha küçük bir boşlukta hayatta kalabilirsiniz. Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe, geniş büyük bir eşyanın yanında dur. 3) Ahşap evler deprem anındaki en güvenli yapılardır. Sebebi basittir; ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. Eğer ahşap bina çökerse geniş yaşam boşlukları oluşur. Ayrıca, ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. Tuğlalar bir çok yaralanmalara sebep olacaktır, ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar. 4) Eğer gece yataktayken deprem olursa, basitce yuvarlanarak yataktan düşün. Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanında yere uzanmalarını salık veren bir uyarı notunu odalarda her kapının arkasına asarlarsa depremlerde çok büyük hayatta kalma oranlarını sağlayabilirler. 5) Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse, kanepe veya büyük bir koltuğun/sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın. 6) Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölür...Nasıl mı?Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya arkaya doğru düşürse inen tavanın altında ezilirsiniz. Eğer kapı kirişi yana doğru yıkılırsa ikiye bölünürsünüz. Her iki durumda da ölürsünüz! 7) Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin/yönelmeyin. Merdivenler (ana binadan) farklı bir "frekans aralığına" sahiptir; ana binadan bağımsız/ayrı olarak sarsılırlar. Merdivenler ve binanın geri kalanı devamlı olarak birbirlerine çarparlar, ta ki merdivenlerin yıkılışı gerçekleşene kadar. Merdivenlere ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. Korkunç şekilde sakatlanırlar. Bina yıkılmasa dahi, merdivenlerden u Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sailor Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 yazılmıştı önceden. ama yine de okuamayanlar varsa okumalılar derim.[signature][hline]oasisoyun.net | Mancınık'ı Yükle | Oasis Forum Mail/MSN: [email protected] , ICQ:6254196 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sholver Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Ay dprem demeyin ya.[signature][hline]Shôlvèr Stâ® Design Everywhere Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Nartanesi Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Hadi ya var mı?... Ben deprem diye arattım oysa göremedim bu konuyu???[signature][hline]Cennette huriler varmış, kara gözlü İçkinin de oradaymış en güzeli Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz; Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili Ö.Hayyam Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Ben okumamıştım teşekkürler iyi olmuş[signature][hline][b]''Nindyn vel'uss malar xuil phindaren zhal'la lor ulu uk uktan 'udtila naut doera natha phindar. Ka dos l'inya verve wund l' rendan l' rendan mziln l'inyan wund dos.'' Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 25, 2004 Bende görmemiiştim iyi olmuş yazdığın.[signature][hline] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar