Eraqrest Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 Başım yana eğik, gözlerim sonuna kadar açık ve dalgın dalgın bakarken hep oluyor. Kayboluyorum. Bir topicteki upuzun yazıları okurken farkında olmadan bir sürü yere tıklıyorum. Sonra bir de bakmışım defterimize gelmiş saçma bir yazı yazıyorum, sonra beğenmeyip siliyorum. Sevinçten ağzım kulaklarıma varınca da oluyor. Forumda gezinirken kaybolup konı dışında buluyorum kendimi. Tam yeni konu'ya tıklıyorum, vazgeçiyorum. Şimdi birisi laf eder, "bize ne bundan" der, moralimi bozar diye. Forum dışında bir iki kişiyle paylaşıyorum. Bazen de konuyla yarı alakalı bir topicte araya sıkıştırıyorum. Hayatımda hiçbir zaman herşey aynı anda ters gitmedi. Bir kez bile. Üst üste bile gelmediler nerdeyse. Nedense hep ayların geçmesini beklediler. Heralde çok şanslıyım. Küçük terslikler oldu tabii ki. Yirmi tanesi üst üste gelince çileden çıkartabilecek şeyler. Banaysa hep üçer beşer geldiler. Farketmez, dedim geçtim. Gerçekten de farketmiyor bazı küçük şeyler. Hem de gerçekten küçücük şeyler. Çok kötü şeyler de oldu. Şimdi burda saymama gerek olmayan şeyler. Aslında üzülmem gereken şeyler. Üzülüp üzülmediğimi hatırlamıyorum, üzerlerinden zaman geçti. Şimdi düşününce "üzülmüş olmalıyım," diyorum. "Aslında ağlamam gerekirdi." Ağlamayalı çok oldu. Beni üzen bir sürü olay da oldu. Neden ağlamıyorum? Ağlamamak için kendimi kasmadım hiç. Hatta bir kaç kez ağlamaya çalıştım, olmadı. "Başından çok kötü olaylar geçmiş, artık üzülemiyor bile" demeyin, çünkü öyle değil. Çok fazla kötü şey yaşamadım ama yine de ağlamam gerekirdi. En son ne zaman ağladığımı bile hatırlamıyorum. Ben de ağlamak istiyorum. Aslında ağlamak istemiyorum, kötü şeyler olmasın. Ağlayabilmek istiyorum. Ortada hiç sebep yokken küçücük şeylerle sinirimin bozulmasını istiyorum. Deli diyeceksiniz ama, onun yerine bazen sebepsiz yere gülüyorum. Cidden sebepsiz yere. Her an olabiliyor. Yolda yürürken, yemek yerken. Millet kafasını çevirip tip tip bakar, ben de onları gördükçe daha çok gülerdim. Bir iki hafta önce ağlamam gereken bir şey olunca gülerdim boş yere. Bu aralar gerek kalmıyor, bir kaç haftadır böyle gülmüyorum. Boşu boşuna güldüğüme bakmayın, mutlu değildim. Şu an boşuna gülmediğime de bakmayın, mutsuz da değilim. Nedenini bilmiyorum. Ağlamak isterken gülüyorum. Heralde çok şanslıyım.[signature][hline]horacegoesskiing, 04 Ağustos 2004 16:28 tarihinde demiş ki: kalimeroyu izlememişsiniz belli ki. hepimiz birlik olup onu öldürmeliyiz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Christoph_Vassel Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 gayet hoş..benimde çoğu kez başıma böyle kararsızlık ve boşluk sendromları geldiği için beğendim..[signature][hline]Tabu seansı..Kelime İbik -Abi Horozlarda ne olur? -İbibik falan.. -"-ik"ini at..! -İBİB! [Bu mesaj chrisvassel tarafından 24 Ağustos 2004 07:41 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 24, 2004 delilik değil de, boşluk sendromu zorlamamak lazım ağlamak için bünyeyi bazen herşeyi olduğu gibi bunu da akışına bırakmak lazım.[signature][hline]Boş bir kağıt bir kalem bir de silgi.. Kağıt ömür demek,kalemle silgi ise benim hayatımı sen yazarsın sen silersin demek.. Sen neyi yazarsan güzel, sen neyi silersen güzel. İstediğin gibi yaşat,istediğin gibi öldür it's teargas in my eyes // Gizli bahçem Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar