Mephisto_ Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 bir yazıda son güncel haberler üzerine yazılan Osman Tanburacı- 07.05.2003- Akşam Palavra... Palavra... Palavra!.. Gerçekleri Terim söylüyor Israrla söylüyorum; futbol konuşmuyoruz. Konuştuğumuz şey laga luga, palavra!... Futbolsuz ligde değneksiz gezenler var... Sallıyor da sallıyor. Neymiş; amaç şampiyonlukmuş... Bu saatten sonra futbol beklemek hata imiş! Bu mantık bizi birbirimize düşman edecek; Bunun sonu şudur; Vur, kır, parçala bu maçı kazan! Bunu tribünler haykırdığı vakit kızıyorduk, bugün yöneticiler aynı şeyi söylüyor! Hele Lucescu söylüyorsa pes doğrusu! Yiğidi öldür hakkını yeme... Fatih Terim Trabzon maçı sonrası basın toplantısında çok önemli şeyler söyledi. Kim nasıl anlamak isterse öyle anladı. Terim olgunluk dönemini yaşıyor. Eski tripleri yok. Öyle laflar etti ki; hem günah çıkardı hem haksız saldırılara lafla kurşun sıktı.. Terim şöyle diyor basına; - 'Lütfen bir taraf olmayın, bitaraf olun. Sorularınızı taraflı olarak sormayın. Biz bir yarış yapıyoruz gazetecilik görevlerinizi taraflı kullanmayın.' Medyayı kastederek siz diyor; 'daha beş maç kala şampiyonu ilan ettiniz bile...' Doğru... Medya yaptığı anketlerle kim şampiyon olacak sorusuna taraflı bakıyor. Sonucu nalıncı keseri gibi istediği tarafa yontuyor. Ayıbın sonu yok Trabzon dönüşü uçaktan indik yanıma Galatasaraylı bir genç yaklaştı; - Osman Ağabey ne olur meydanı Sinan Engin'e bırakma sen bari haddini bildir! Şaşırdım. Sinan Engin Beşiktaş'ın menajeri. Çizmeyi aşıp ileri geri konuşuyorsa onu susturacak kişi Serdar Bilgili'dir. Nasıl Özhan Canaydın fair-play ruhunu öne alıp rakipler ve hakemler için hiç kötü söz sarfetmiyor, Terim'e bile hakim olabiliyorsa Serdar Bilgili de centilmenlikten örnekler verecek ve Sinan'ı konuşturmayacak! Şampiyonluk uğruna Nouma'yı 100 yıllık ilkelere gölge düşürdü diye kovan Beşiktaş, Sinan Engin'e de rakipleri için tek laf söyletmeyecek. Esas ilke rakiplere saygı göstermek olacak! Yazar-çizer mi Sinan'ın haddini bildirecek! Ama bildirenler var. Onlar bu hale soktu medyayı. Medya ne savcılık yapacak ne yalakalık edecek. Bir sidik yarışıdır gidiyor. Ne demek Trabzon'un namus maçı! Trabzon'un namusu yuvarlak bir topun kahpeliğine mi kalmış! Trabzon'un namusu bu vatanın kurtuluşunda toprağa karışmış kandır. Ama el insaf lütfen! Bir futbol maçı için bu derece onur kırıcı sözlerin kime ne faydası olur? Türkiye işkembeden atmada Oscar alır! Hıncal doğru söylüyor; Yasalar işlemiyor, söven ceza yemiyor. Emniyet suskun! Galatasaray'ın sahası kapatılmak üzere Trabzon'da onca küfür ve sahaya atılan yabancı maddeye anons bile yok! Trabzon'da Fatih Terim'e dayanılmaz, katlanılmaz, yenip yutulmaz küfürler edildi, hatta basın mensubu genç çocuklara basın tribününde ağıza alınmayacak küfürler savruldu! Emniyet kuvvetleri küfür edeni değil, küfürü yiyeni dışarı çıkarmaya kalktılar! Alnı kanayan Terim devre arasında soyunma odasına giderken tahriklere cevap veren Vedat'ı omuzundan çekti ve tribündekilere çok yumuşak bir yüz ifadesiyle; 'N'olur küfür etmeyin' dedi. Arkasından sunturlu bir küfür yiyince o da devamını getirdi... Ayıbın sonu yok ki... Polisi, görevlisi, yöneticisi hepsi orada... Kısmetse seneye üç kez Trabzon'u ziyaret edeceğiz. Akçaabat, Rize de geliyor. Her seferinde futbolun tadını çıkartmak için gitmeli Trabzon'a. Temel fıkralarıyla ünlü Karadeniz, o her zamanki inceliğini göstermeli. Terim basın toplantısında; - 'Ben de zaman zaman hata yapıyorum, sonra nedamet getirip özür diliyorum' diyor. O da hatasını biliyor. Ancak Terim'in de yapamadığı şu; lider olup zoru aşmasını bilecek. Ne küfüre muhatap olacak, ne cevap verecek. Duymayacak. Terim'i bezdirmeyin... - Terim giderse başka Terimler zor gelir' diyor. 'Kafam yarıldı sorun etmedim. Başkaları gibi kafamı sardırıp olayı büyütmedim, bir ufak taş darbesiyle yerlerde kıvranmadım, ama yine de küfür yedim' diyor. - 'Ben bu vatanın çocuğuyum beni ezmeyin!' diyerek Trabzon'u vatanın en değerli futbol kültürü olarak niteliyor. - 'Dört forvetle oynadım, amacım yenmekti, başardım. Riski göze aldım, futbola prim verdim karşılığında hakaret yedim' diyor. - 'Bütün amacım Galatasaray'ı başarıya ulaştırmak, rakiplere tek kırıcı sözüm yok, UEFA'yı aldığımızda yere göğe koymadınız, mutluluğu millet olarak birlikte yaşadık, bugün niye hedef tahtası oluyorum...' - 'Her türlü mücadeleye hazırız ancak şahsımıza, ailemize küfür edilmesin. Sonuçta biz de insanız, bunları hak edecek ne yaptık?' Terim'in söylediklerinin hepsi doğru. Eğer Galatasaray bu ülkenin yüzünü güldüren takımsa onun hocası da iddialı olmalıdır. Pısırık bir Terim'le Galatasaray nereye varabilirdi ki? Diğer takımlar hala Terim benzeri bir evladını bulup başarıya koşmak istemiyor mu? Ne olur insanları bezdirmeyelim. ----------------------------------------------------------[hline][i]Erkek adamın Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Udinen Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 Bu yaziyi bir fenerli yada besiktasli yazsaydi anlamli olurdu ama böyle kendin pisir kendin ye gibi olmush.[hline] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kaspar Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 bence kimin yazdığından çok ne yazdığı önemli o yazıda.. ha tabi o yazsa daha iyi olurdu ama yazının kendisi daha önemli bence.. doğru da..[hline]Knock-knock-knockin' on heaven's door [/i] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
whissinn Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 9, 2003 lan yemin ederim oyle ya Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Szasstam Mesaj tarihi: Mayıs 10, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 10, 2003 !!! Gereksiz [Bu mesaj Szasstam tarafından 10 May 2003 14:34 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar