RedallHoor Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2004 Hayvan hakları kanun tasarısı henüz yasallaşmadan Türkiye'nin dört bir köşesindeki barınaklardan ve sokaklardan toplu itlaf haberleri geliyor. Bir yandan İçişleri Bakanlığının bir yandan da Çevre ve Orman Bakanlığını çıkardığı genelgeler biz hayvanseverlere yapabileceklerimiz konusunda yol gösteriyor. İçişleri Bakanlığı'nın genelgesi, itlafı kesin olarak yasaklıyor. Genelgeye göre, başıboş hayvanlara zehirleme, toplu itlaf gibi insanlık dışı yöntemler kesinlikle uygulanmayacak, bu hayvanlar kurulacak barınaklarda toplanacaklar. Bu şu demek: İçişleri Bakanlığı'nın genelgesiyle, Vali ve kaymakamlara sokak hayvanları konusunda yetki ve sorumluluk verilmiş durumda. Genelgenin 4. maddesi, valiliklerin bu konuda faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ile işbirliği yapmasını ve yardımlaşmasını vurguluyor. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın barınaklar hakkında tüm valiliklere gönderdiği son genelgede ise, İl Çevre Müdürlüğü görevlilerinin, barınaklara gidip, genelge kriterlerine uygunluğu tespit etmeleri ve belediye ile valiliklere bildirmeleri vurgulanıyor. Ayrıca, her üç ayda bir barınaklar hakkında Çevre bakanlığına rapor yazmaları isteniyor. Bu genelgelere rağmen hala itlaf yapılıyor. Bu durumda biz ne yapmalıyız? İtlaf durumuda savcılıklara, vali ve kaymakamlara, İçişleri Bakanlığının yayınladığı genelgeyi ve Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Kanunu sunarak başvurmamız gerekiyor. Delil olarak fotoğraf ya da tanık olursa çok daha büyük bir etki yaratır. Uygun koşullarda olmayan barınaklar için, Vali, Kaymakam, İl Tarım Müdürlüğü ve İl Çevre Müdürlüğüne, o belediyenin barınağının "Barınak Kriterlerini" karşılamadığını belirten bir yazı yazmanız gerekiyor. İl Tarım Müdürlükleri, tüm belediye barınaklarında ruhsat verme çalışmaları yapmak zorundadırlar. Vali, Kaymakam, İl Tarım Müdürü ve ilgili tarım bakanlığına bu yönetmeliğin gereği olarak ruhsat çalışması yapılmasını hatırlatacağız. Belediyeyi de ruhsatsız barınak çalıştırmaktan Vali ve Kaymakam'a şikayet edeceğiz ve Vali ve Kaymakamı göreve davet edeceğiz. Gönüllülerin barınaklara alınmaması gibi bir durum söz konusu olamaz. Böyle bir yasaklama durumunda, bunu İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürü Kayhan Kavas'a bir yazı ile bildirmemiz gerekiyor. Ayrıca Vali ve Kaymakam'a da, barınakta kanunların ihlal edildiği, gönüllülerin girmesinin yasaklandığını belirten bir yazı yazıp bu barınağın denetlenmesini isteyeceğiz. Bu yazıların kopyalarını Çevre Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne de yollayacağız. Ayrıca tüm yazışmaların birer nüshalarını mutlaka AB Türkiye Temsilciliğine ve İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürü Kayhan Kavas'a göndereceğiz. (Adresleri aşağıda) Petshoplar ve ev ve süs hayvanlarının satışı ve barındırılmasıyla ilgili olarak da muhatabımız yine vali, kaymakam ve il tarım müdürlükleri olacak. Uygun koşullarda olmayan petshoplar için de Tarım Bakanlığının "Ev ve Süs Hayvanları Satış, Barındırma ve Eğitim Yerlerinin Kuruluş, Açılış, Ruhsat, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik" geçerli. Burada da yapılacak şey, Vali, Kaymakam, İl Tarım Müdürü'ne ilgilendiğimiz petshopun kontrol edilmesini ve tarafımıza bilgi verilmesini, koşulların uygun hale getirilmesini talep etmek. Hayvanların yaşam haklarını koruyan sivil toplum örgütlerini ve biz gönüllüleri yakından ilgilendiren bir nokta daha var: İçişleri Bakanlığı, seçimlerden sonra Mahalli İdarelerle ilgili bir genelge yayınladı. Bu genelgenin 6. maddesi şöyle: 6- Çevre, Sağlık ve İşyeri Ruhsatlandırma İş ve İşlemleri: ... Diğer yandan sokaklardaki başıboş dolaşan hayvanlar, hem kamu sağlığını tehdit etmeleri hem de insani nedenlerle çözümlenmesi gereken önemli bir sorun niteliğindedir. Esasen bu konuda hayvan hakları bildirgesi ile ev hayvanlarının korunmasına dair Avrupa Sözleşmesi çerçevesinde, bakanlığımızın 26.02.2003 tarih ve 410 sayılı genelgesi ile, belediyelerce ve diğer ilgil kurumlarca bazı tedbirlerin alınması öngörülmüştür. Bu bağlamda, belediyeler tarafından, özellikle hayvan barınakları yapılması ve insanlık dışı yöntemlerle itlaf yapılmaması istenmiştir. Bu hususta söz konusu genelgemiz ve diğer mevzuata riayet edilmesi önem taşımaktadır. Bu paragraf hem mülki idarelere sokak hayvanları sorununun çözümü konusunda yetki ve sorumluluk veriyor, hem de belediyelerin vurma ve zehirleme, barınaklarda açlık ve hastalıkla ölüme terketme gibi insanlık dışı yöntemlerle hareket etmelerini net bir şekilde kanuni, insani ve ahlaki nedenlerle yasaklıyor. DOHAYKO Başkanı Nesrin Çıtırık, "Sivil Toplum Kuruluşlarının ana işlevi, kanunların uygulanmasını takip etmek ve uygulanmasını sağlamak için toplumsal tepki ve etki oluşturmaktır. Tüm gönüllü kuruluş ve kişilerin genelgenin bu maddesini, özellikle mülki idarelere yani valilik ve kaymakamlıklara hatırlatması ve gereğini istemesi gerekmektedir." diyor. Biz gönüllülere düşen görev, barınaklarda kanun ve genelgelerle yasaklana Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar