GM-Newbie Mesaj tarihi: Temmuz 18, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 18, 2004 Rose'nin Öyküsü.....!!!!!!! Okulun ilk günü, ilk derste profesörümüz, önce kendini tanıttı, sonra "Bu yıl, yepyeni bir öğrencimiz var. Çok ilginç biri bakalım bulabilecek misiniz" dedi.. Ayağa kalkıp etrafa bakmaya başlamıştım ki, yumuşak bir el omzuma dokundu.. Döndüm.. Yüzü iyice kırışmış bir yaşlı hanımefendi, bana gülümseyerek bakıyordu... -"Ben Rose" dedi... "Benim adim Rose, yakışıklı.. 87 yaşındayım.Madem tanıştık seni kucaklayabilir miyim?." Güldüm.. -"Tabii" dedim... "Hadi sarıl bana.." Öyle sımsıkı sarıldı ki... -"Bu kadar genç ve masum yasta üniversiteye niye geldin" diye şaka yaptım... Minik bir kahkaha ile yanıtladı. -"Buraya zengin bir koca bulmaya geldim. Evlenip birkaç çocuk doğuracağım. Sonra emekli olup dünya turuna çıkacağım.." Dersten sonra kantine gidip, birer sütlü çikolata içtik. Hemen arkadaş olmuştuk. Ertesi gün ve ertesi üç ay, sınıftan hep birlikte çıktık ve kantinde lafladık.. Öyle akıllı ve öyle deneyimliydi ki, onu dinlemekle, derslerden daha çok şey öğrendiğimi hissediyordum. Sömestr boyunca Rose kampüsün ilahesi oldu. Nereye gitse etrafı çevriliyor, çok çabuk arkadaş ediniyordu. İyi giyinmeyi seviyor, diğer öğrencilerin ilgisini çekmeye bayılıyordu. Rose hayatını yaşıyordu... Hepimizden daha canlı, daha dolu yaşıyordu... Sömestr sonunda, Futbol Balosuna davet ettik, Rose'u.. Konuşma yapması için... Orada bize verdiği dersi unutmama imkan yok... Konuşmasını önceden hazırlamış ve bir yığın karta kocaman kocaman yazmıştı. Elinde bu deste ile kürsüye yürürken, kartları elinden düşürdü. Konuşma darmadağın olmuştu. Şaşkın, biraz da utanmış mikrofona doğru eğildi.. -"Ne kadar beceriksizim, değil mi?... Özür dilerim.. Buraya gelmeden önce heyecanım yatışsın diye bir duble viski attım. Sonucu görüyorsunuz... Şimdi bu kartları toplasam bile onları yeniden sıraya koymam mümkün değil.. Onun için en iyisi ben size aklımda kalanları söyleyeyim, olur mu?.." Biz kahkahalarla gülerken, o bardaktan bir yudum su aldı ve konuşmasına başladı: -"Yaşlandığımız için, eğlenmekten, oynamaktan, yasamaktan vazgeçmeyiz... Eğlenmek, oynamak ve yaşamaktan vazgeçtiğimiz için yaşlanırız. Genç kalmanın mutlu olmanın ve başarıya ulaşmanın sadece dört sırrı vardır... Her gün gülmek ve yaşama katacak mizah bulmak.. Bir HAYALİNİZ olmalı mutlaka... HAYALINİZİ kaybettiniz mi, ölürsünüz. Etrafımızda dolasan pek çok kişi aslında ölü ve bundan kendilerinin bile haberi yok.. Yaşlanmakla, büyümek arasında çok büyük bir fark vardır... Eğer 19 yaşındaysanız ve bir yıl hiç birşey yapmadan, hiç birşey üretmeden bir yıl sırtüstü yatarsanız, sadece bir yas yaşlanır, 20 olursunuz.. Ben 87 yaşındayım ve ben de bir yıl hiç birşey yapmadan, hiç birşey üretmeden sırtüstü yatarsam, 88 yasında olurum. Herkes bir yılda bir yaş yaşlanır. Bunun için özel bir yetenek yada bilgiye ihtiyaç yoktur. Oysa bir yaş daha büyümek için, mutlak birşeyler yapmak, üretmek, kendini geliştirecek fırsatları bulmak ve kullanmak gerekir. Asla pişman olmayın.. Biz yaşlılar, genelde yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan pişman oluruz çünkü... Ölümden korkan insanlar, pişman olanlardır.. Pişman olmaktan korktukları için hiç birşey yapmayanlardır..." Ders yılı sonunda Rose, yıllarca önce başlayıp,yaşam mücadelesi içinde ara vermek zorunda kaldığı üniversiteyi derece ile bitirdi.. Mezuniyet töreninden bir hafta sonra, uykusunda, huzur içinde öldü. Cenaze törenine 2 binden fazla üniversite öğrencisi katildi. "Yapabileceğimiz her şeyi yapmak için asla geç olmayacağını" hepimize hem de nasıl öğreten bu muhteşem kadının anısına layık bir törendi bu... Rose'un öğretisi aslında dünyanın bütün üniversitelerinde zorunlu ders olmalıydı: Çok geç diye bir zaman yoktur!.. "SU AN " vardır, evrensel doğruları,duyguları,güzellikleri,yaşanası....[signature][hline]Tıklayalım yardim edelim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
zgrw Mesaj tarihi: Temmuz 18, 2004 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 18, 2004 vay be çok güzel bir yazı ve dersti . duygulandım okuken her ne kadar hikayenin sonundaki ölmü tahmnin etmiş olsamda . Bence çok güzel bir yazı[signature][hline]Her Avcı Avını Tutkuyla Avlar . Bense Ötesinde Bir Av Yaparım . Grandmaster zgrw [Bu imza zgrw tarafından 07 July 2004 23:18 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar