Letsgetthesunshine Mesaj tarihi: Aralık 14, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 14, 2009 Ailem kendi açımdan orta direk ne öldürür ne yaşatır ,memur gibi süründürür misali kendi yağımızla kavruluyoruz.Şimdiye kadar sadece okula gidip gelmedim okula giderken arada baristalık part-time garsonluk gibi temel insan ilişkilerine 6 yaşımdan beri itinayım (babam ve mağaza içinde büyüme durumundan dolayı) çok çok albenili yeteneklerim yok 3+ dil bilme sağlam bağlantı vs. gibi. Ha insan ilişkileri ve tezgahtarlık bugunki adıyla pazarlamada kolay kolay elimdeki işi kimseye kaptırmam.Ama dışarıdaki şirket yapılarına ve istenen kriterlere baktığımda kafamda iş bulma konusunda soru işaretleri bol bol bulunmakta ve evet gelecek konusunda pek ümitli değilim (müdürlük iyi bir iş vs. geçtim şu piyasa şartlarında ortalama bir iş bulabilir miyim diye aklımdan geçirip duruyorum) Baristalık ya da garsonlukla bir yere varamayacağım üç aşşağı beş yukarı belli. O yüzden acaba başka insanlar nasıl düşünür nasıl cevaplar verir diye merak edip boyle bir thread açmak istedim ve belli olan herkesin kendi hayat görüşünde ilerlediği , benim de kendime bir çizgi belirlemem. Ama hangisi daha mantıklı daha mantıksız seçimlerim belirleyecek şahsım adına. Keşke 60 lar da adam yokluğunda adam olabilseydik diyorum içimden =) neyse kafanızı yordum saolun yinede. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Penthesilea Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Ikinci universite okuyacagina neden yuksek linsans yapmiyorsun, bolumunle o isin arasini bulabilecegin birseyde? Ikinci uni gercekten cok gereksiz, ama yuksek lisans fistik gibi olur. Onun haricinde is hayatiyla akademi cok farkli tabi ki, ben de is hayatini daha cok sevdim ama is hayatinin sana katamayip akademinin katabilecegi cok sey oldugunu da dusunuyorum. Universite okumamak da bir insanin yapabilecegi en buyuk hata olabilir tahminen. Istediginiz parayi kazanin, istediginiz sirketi kurun, bir diploma, bir tez vs. insana bunlarin veremeyecegi cok guzel bir tatmin duygusu yasatiyor. Tabi bu tamamen karakterle alakali birsey. Yani onun haricinde, en cok ve kolay parayi futbolcularla mankenler kazaniyor ama yuz binlerce cabalayanin ve mundar olanin arasinda sadece sayili birkac insan basariyor bunu, sansin da cok payi var. Bu anlamsiz bir risk bence. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Coldwind Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Penth'e katılıyorum, yüksek lisans daha tatmin edici olur. halkla ilişkiler mezunuysan, reklamcılık masterıyla birleştirebilirsin mesela, güzel olabilir. bu esnada da üniversite ve master eğitiminle alakalı part-time işlere girip çıkıp kafanda kesinleştirebilirsin nasıl bir iş istediğini. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prosciutto Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Penthesilea said: Yani onun haricinde, en cok ve kolay parayi futbolcularla mankenler kazaniyor ama yuz binlerce cabalayanin ve mundar olanin arasinda sadece sayili birkac insan basariyor bunu, sansin da cok payi var. Bu anlamsiz bir risk bence. +1. ya da genelde böyle durumlarda "abi bill gates de bitirmemiş üniversiteyi blabla" örnekleri verilir, orana bakılmaz hiç. ayrıca hepsini geçtim üniversitenin verdiği bir kültür, vizyon var kim ne derse desin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Wispy Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Bir endüstri mühendisi olarak iş hayatını bayık buluyorum. Different day same shit olayı. Ama işten işe değişir tabi. Hayata atılmak güzel bir şey sonuçta, ekonomik bağımsızlığın oluyor, birşeyler ortaya koyuyorsun vs. Ama iş bayıksa geçmez bu hayat. Devlet dairesinde insanlar nasıl çalışıyor inanamıyorum ben açıkçası düşününce omgf çekiyorum. 1,5 senedir çalışıyorum, ilk bir kaç ay feci gazla başlıyor insan tabi herşeyi öğrenicem, optimize edicem, en iyisini ben yapıcam diye. Sonra yoğunluktan dolayı giderek iştah düşüyor, bir bakıyorsun hiçbirini yapamamışsın, yapacak enerjin kalmamış. Bana kalsa ünide humanities alanında doktora yaptıktan sonra her sabah kahvemi alıp ders verirdim herhalde. Learning curve'u de gayet yüksek iş hayatında, ne kadar iyi bir öğrenci olursan ol tecrübe çok yavaş kazanılıyor. Sürekli karşına yeni bir şey çıkıyor ve sen doğru/yanlış yaparak öğreniyorsun. Bu arada üniversiteyi bitirdikten sonra eğer mesleğini aktif olarak icra etmiyorsan okuduğun 4 seneyi 1 sene içinde tamamen unutacaksın ne kadar iyi hafızan olursa olsun. Bayağı acı bir gerçek. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
cemad Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 1. üni çok gerekli, değil diyenlere aldırmayın isterse bill gates olsun 2. üni (bence) gereksiz günümüzde master git gide çok önemli hale geliyor, herkesin bir şekilde herhangi birşey yapması lazım bence Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
alante Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Wispy +1 Ben de Kimya mühendisi olarak 8 yıldır çalışıyorum. Ev araba filan oldu. Ama sonuçta iş hayatı bayık. Zaten çalışmanın amacı para kazanmak. İdealler filan da yalan oluyor. Genelde rütin işler, bazen yeni yatırımlar oluyor. Zaten çok yükseleyim üst yönetici olayım dedikçe kendine ayıracağın vakit de azalıyor. Hergün çalışıp her akşam gibi iş toplantısı yaptığınızı düşünün. Ama üniversite okumayıp hayatta başarılı olmak daha zor bir iş. Üniversite insanı hayata en iyi hazırlayan kurumlardan birisi. Önce okuduğun işi sevmen lazım sonra da önüne gelen işi tutup benimsersen başarılı olacağına inanıyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yav Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 15, 2009 said: Ben bak bişeyler yaptım hemde okumadım diye bi övüntü içersinde değilim, Ben durduk yerde forumda birine karşı mesaj yazmam, hiç işim olmaz. İşini iyi yapıp parasını da uygun bir şekilde kazanan adama da cidden saygım sonsuzdur. Ancak işte ilk mesajların içerisinde bu şekilde bir övüntü içerisindeydin ve epey kötü gözüküyordu. Sonradan uzlaşmaya varmaya çalıştın yaptığın güzel açıklamalarla. Bunu ister kabul et ister etme; yanlış anlaşıldığını falan düşünüyorsan da seni yanlış anlayan bir ben yokum topic'te görebileceğin üzere. Bi de ben okuyan adamı yüceltmiyorum. Öküz adam öküzdür yapacak bişey yok kimseyi okumuş diye savuncak değilim ben de biliyorum senin kadar demesini ne okumuşlar gördük vs. diye. Aquila çok güzel demiş işte 2 satırda, üstüne konuşmak fuzuli aquila said: okumayip direk ise atilan bazi insanlarinda ben herseyi bilrim hem de okumadim tavirlari hic hos olmuyo, iste o zaman anliyosun okuyanla okumayanin farkini, tabi okuyup daha beter olanlar da var, o zaman da diyosunki kisilikle ilgiliymis demek ki. Gene de halen okumamış olmanın verdiği bir eziklik yok değil sende Coder. Mühendisleri ezmeye çabalamandan belli oluyor bu da. Üzgünüm, samimi olarak doğruları söylüyorum. Tabi paran vardır başarılısındır niye takasın pati'de elemanın birini, devam et ne diyim said: Ben tabi bunları yazarken kafamda da seninle ilgili bi resim çıkmıyor değil, üniverste bitirmiş ama bişey olamamış insanlar gibi düşünmemeye çalışıyorum aklımdan resmi siliyorum yazdığını okuyorum yok yine aynı resim geliyor :) Bunu da sonradan gördüm; akademik hayatının başında mutlu bir öğrenciyim ben eğer söylemek gerekirse. Ama bunu kafanda çizmek pek zordur şimdi senin için öğrencilik ve mutluluk falan..8-) Son edit; Bi de şu mesajlarınızın sonuna eklediğiniz gülücükler çok küstah gözüküyor bu tip yazılı ortamlarda. valla :) dfs Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar