Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Futboldan Anlayan Sevgili


Böjeek

Öne çıkan mesajlar

said:
PES (Pro Evolution Soccer) oynayanlar bilir; geçtiğimiz hafta 2010’u çıktı. Çıkar çıkmaz ben de her PES hastası gibi gidip aldım ve oynadım. Hemen akşamına en yakın arkadaşım Ahmet ve tam bir PES delisi olan eşi geldi. Saatlerce oynadık.

Akşam da maç vardı TV’de maç izledik. Onları öyle PES oynarken, maç hakkında yorumlar yaparken görünce aklıma yıllar önce birlikte olduğum ve iyi bir PES oyuncusu, futbol delisi sevgilimle tanışmamız geldi.

Ahmet ve PES hastası eşi evlenmeden önce üçümüz PES oynar, maç seyrederdik. Farklı takımları tuttuklarından kavgaları bitmezdi. Bir çiftin yanında taşıdıkları arkadaş olmak ne kadar zordur bunu sadece yaşayan bilir. Onlar sağ olsunlar beni çok seviyorlar, ben de onları çok seviyorum ama sürekli sanki ebeveynleriyle gezmeye çıkmış bebe gibi dolaşmak da insanı çileden çıkarıyor. Bir de 3 kişi olduğumuz için PES oynarken de bir sıkıntı oluyordu. Zaten ben onların tuttuğu takımları tutmuyordum. Maç muhabbetinde de dışarıda kalıyordum. E ama en sevdiğim arkadaşlarımdı onlar. Sürekli beraberdiler. Bu durum için en güzel çözüm benim de PES oynayan ve futboldan anlayan bir sevgilim olmalıydı.

Şimdi biliyorum hepinizin “keşke benim de böyle bir kız arkadaşım olsa” diyorsunuz. Ben de dedim. Demez olaydım. Size kızla tanışmamı, sevişmemi şunu bunu anlatmayacağım dostlar. Size her gördüğümüz güzel şeyden “keşke benim de olsa” demenin ne kadar aptalca olduğunu anlatacağım.

Öncelikle Ahmet çok şanslı bir erkek. O “keşke” dediğimiz kıza sahip ama biz o kadar şanslı değiliz çünkü “keşke” denilen şeyler her zaman aynı olmaz. Aynısını belki bulabiliriz ama “keşke” diye diye bir gün karşımıza çıkan benzer özellikli birine hemen takılırız ama o “keşke” dediğimiz gibi değildir. Sadece benzerdir. Ben de Allah’a dua ede ede sonunda çok şükür futboldan anlayan ve PES oynayan bir sevgili yapmıştım. Gerçi tam olarak sevgili değildi. Sevgili adayıydı. Kısa zamanda Allah’ın belamı verdiğini anladım ve görüşmemeye başladım.

Kız benimle aynı takımı tutuyordu ve o da maçlara kombinesi olan, her maça gelen bir kızdı. Şimdi maç izlerken insan kendinden geçtiği için tribündeki kişiliğini maç sonunda tribünde bırakır. Daha doğrusu ben öyle sanıyordum. Kızla tanıştık ve artık tribün dışında da görüşmeye başladık. İlk birkaç buluşma tribün dışı tanışma olduğu için gayet seviyeliydi. Yeniliğimiz bir Şampiyonlar Ligi maçı sonunda “ulan çok sinirlendim gidip PES’te koyayım şunlara” demiştim ve kız da “aaa ben de çok severim PES oynamayı bir gün beraber oynayalım” demişti. İşte o zaman kafamı yukarı kaldırdım ve “Allah’ım sana şükürler olsun” dedim. Nerden bilebilirdim ki devamı nasıl olacak.

Dışarıda da görüştükten sonra kızla artık sevgili olma yolunda ilerledik. Yine bir maç sonunda kızı evime davet ettim. Zaten daha önceden bu konuyu konuşmuştuk. İtiraz etmeden geldi. Çok dandik bir rakibi zar zor yenmiştik ve hakem resmen harcamıştı bizim takımı. Yorgun argın eve geldiğimizde kızın ilk lafı “spor programı aç da bakalım” oldu. Ne güzel değil mi? Maçtan geliyorsunuz ve yanınızdaki kız spor programı izlemek istiyor. Ben de “güzel” demiştim. Hafta sonu olunca spor programı bulmak zor olmuyordu.

Televizyondaki adam “şimdi gecenin maçına gidiyoruz.” Dediği an bizim hatunun “hah başladı bakalım i… hakemin verdiği penaltı gerçekten penaltı mı?” dediğinde bir irkildim. Tribünde bunun 10 katı fazla küfrediyordu ama orda çekici hatta seksi oluyordu ama televizyonda spor programı izlerken bu kadar yoğunlaşıp okkalı küfürler etmesi biraz garibime gitmişti. Keşke bu gariplik bu kadarla kalsaydı. Penaltının tartışmalı bir pozisyon olması ve pozisyona spor programındaki yorumculardan ikisinin “bariz penaltı” demesi küfürlerin derecesini ve ortamın garipliğini daha da artırdı. Dakikalar ilerledikçe oyundan düşen takımım gibi dakikalar ilerledikçe soğuyordum kızdan.

Program bittikten sonra ben hala olayın şokundaydım. Garip ortamı değiştirmek için PES oynamayı teklif ettim salak gibi. Tabi ki hemen kabul etti. 15 dakika taktik ayarladı arkadaşlar. Tam 15 dakika! Yani tam bir erkek gibi. ben Adriano’yu sevdiğim için İnter’i alınca bana “ya hileli takım almasana. Adriano adamın içinden geçiyor.” dediğinde anlamalıydım durumu. “Madem sen İnter’i aldın ben de Milan’ı alayım da derbi olsun” dedi ve kendini iyice bitirdi gözümde. Ben Adriano’yla golleri sıraladıkça “tuş basmıyor, kol bozuk”tan “hep aynı hareketler sıfıra inip ortalıyorsun”a kadar bütün PES klişelerini muhteşem küfürlerle süsleyerek söyledi. Yatmadan önce ise “ya ben bahis yapmıştım şu maçların sonucuna bakayım. Vay … koyayım Estudiantes, İndependiente’yi yenmiş deplasmanda. Adamlar küme düşecek benim kuponu yediler” diyerek noktayı koydu.

Artık bu işin tamamen bittiğine inanmıştım. Kurtulmalıydım bu kızdan ve kurtuldum da. Tanışmamı, sevişmemi anlatmadığım gibi nasıl kurtulduğumu da anlatmıyorum çünkü bu yazıda bilmeniz gereken tek şey “keşke” dediğiniz kızın böyle çıkma ihtimalinin de olduğunu bilmenizdir. Siz her zaman kafanızda istediğiniz sevgiliyi düşünürsünüz ama %99 o kız çıkmaz karşınıza. Belki mutlu olursunuz belki mutsuz ama hiçbir zaman kafanızdaki kızı bulamazsınız. Bir kız çıkar ve onu tanıdıkça kafanızdaki kız olduğunu anlarsınız.

Sürekli takip eden arkadaşlar evli olduğumu bilir. Eşim benimle aynı takımı tutuyor ama futboldan pek anlamaz, PES de oynayamaz, spor programı da izlemez ama her zaman benim bu zevklerime saygılıdır. Bilmediği halde zaman zaman gelip benimle PES oynamaya çalışır. Ben hala takımımın maçlarına giderim. Hava güzel olduğunda o da bana eşlik eder. Spor programlarını izlerken de olabildiğince anlayışlı oluyor çünkü beni seviyor ve ben de onu sevdiğim için onun zevklerine göre hareket ediyorum. Hiç yapmayacağım şeyleri yapıyorum. Şimdi bunu okuyup yine “keşke” demeyin çünkü sizin de karşınıza daha farklı ama başkalarının “keşke” diye bakacağı birileri çıkacak.
Son olarak umarım o kız bu yazıyı okumaz. Eğer okursa döner bıçaklarıyla dalar maazallah.

Kamil Aşkadamı



http://blog.mynet.com/askadamikamil/yazi/futboldan_anlayan_sevgili/155912

cool story
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hızlı okuma tekniği bu işte.


Şimdi biliyorum hepinizin “keşke benim de böyle futboldan anlayan bir kız arkadaşım olsa” diyorsunuz. Ben de dedim. Demez olaydım. Size kızla tanışmamı, sevişmemi şunu bunu anlatmayacağım dostlar. Size her gördüğümüz güzel şeyden “keşke benim de olsa” demenin ne kadar aptalca olduğunu anlatacağım.

Sevgilim oldu pesten anlayan

Artık bu işin tamamen bittiğine inanmıştım. Kurtulmalıydım bu kızdan ve kurtuldum da. Tanışmamı, sevişmemi anlatmadığım gibi nasıl kurtulduğumu da anlatmıyorum çünkü bu yazıda bilmeniz gereken tek şey “keşke” dediğiniz kızın böyle çıkma ihtimalinin de olduğunu bilmenizdir. Siz her zaman kafanızda istediğiniz sevgiliyi düşünürsünüz ama %99 o kız çıkmaz karşınıza. Belki mutlu olursunuz belki mutsuz ama hiçbir zaman kafanızdaki kızı bulamazsınız. Bir kız çıkar ve onu tanıdıkça kafanızdaki kız olduğunu anlarsınız.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Program bittikten sonra ben hala olayın şokundaydım. Garip ortamı değiştirmek için PES oynamayı teklif ettim salak gibi. Tabi ki hemen kabul etti. 15 dakika taktik ayarladı arkadaşlar. Tam 15 dakika! Yani tam bir erkek gibi. ben Adriano’yu sevdiğim için İnter’i alınca bana “ya hileli takım almasana. Adriano adamın içinden geçiyor.” dediğinde anlamalıydım durumu. “Madem sen İnter’i aldın ben de Milan’ı alayım da derbi olsun” dedi ve kendini iyice bitirdi gözümde. Ben Adriano’yla golleri sıraladıkça “tuş basmıyor, kol bozuk”tan “hep aynı hareketler sıfıra inip ortalıyorsun”a kadar bütün PES klişelerini muhteşem küfürlerle süsleyerek söyledi. Yatmadan önce ise “ya ben bahis yapmıştım şu maçların sonucuna bakayım. Vay … koyayım Estudiantes, İndependiente’yi yenmiş deplasmanda. Adamlar küme düşecek benim kuponu yediler” diyerek noktayı koydu.




yeterli
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...