MuDo Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 "Yılmaz Özdil" said: Daracık koridor. Kasvet. 3 ampul var tavanda... 2'si yanmıyor. Damarına bağlı serum şişesini eline almış, ayaklarını sürüye sürüye tuvalete gitmeye çalışan pijamalı bitkin bir amca... Tuvalet ortak. Kapısında şalvarlı bir teyzecik, terlikli... Onun elinde kutu. İşeyecek, ki, tahlil yapılsın. Hava yağmurlu, ziyaretçilerin ayakkabıları çamurlu, yerler leş. Simitçi tablası gibi açık, seyyar bir araba duruyor o koridorda... Üst rafında hastaların yemekleri, yağları donmuş, alt rafında kurumuş yemek artıklı tabaklar. Ağır bi koku, burnunun direği kırılır... Bi de varil var. Hastabakıcı tabakları oraya boşaltıyor. Varil mi daha pis, hastabakıcının önlüğü mü, tam kestiremiyorum... Giriyorum bir odaya, 6 yatak, içerde 16 kişi var, hepsinin suratı sarı, hangisi hasta, hangisi refakatçi belli değil. Yedek iç çamaşırları naylon poşetlere tıkıştırılmış, yatakların altında... Pencereler kapalı, biri çivilenmiş, çivi paslı, camlarda iki parmak kir, dışarsı görülmüyor. Çarşaflar, miden bulanır. Analiz ettirmene filan gerek yok, bildiğin safra ve kan lekeli. Özetle... Bok götürüyor. * Devlet hastanesi burası. Ücra köşede değil... İstanbul'da. * Bakın, güya önlem alıyorlar, salgın yayılmasın diye okulları kapatıyorlar... Okullardan virüs kaptığı için ölenlerin sayısı mı fazladır? Hastanelerden virüs kaptığı için ölenlerin sayısı mı? * Daha bu sene nur topu gibi doğmuş 40 küsur bebeği, öldürüp, bisküvi kutusunda verdiler... Hani okul? * İddia ediyorum... Okulları kapatacağınıza, hastaneleri kapatın, salgın daha az yayılır! * Çünkü... Sırf üniversite sınavında fazla puan aldı diye, sahip olunacak bir vasıf değildir doktorluk... Sırf yandaş olduğu için, her badem bıyıklıyı başhekim yapmaman gerektiği gibi. * Dolayısıyla, domuz momuz hikâyedir, ahalimize illa aşı yapılacaksa, "idrak aşısı" yapılsın kardeşim... "İdrak yolları enfeksiyonu" tedavi edilene kadar, durmak yok, gömmeye devam. Kürt açılımıyla ilgili yazısından sonra en gerçekçi ve can acıtan yazı. Nedir bu hastanelerin hali kardeşim, iki temizlik görevlisi fazladan tutmak bu kadar zor mu bu ülkede? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cassiline Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Ama hep boşluk bırakmış o yüzden söylediklerinin hiçbiri doğru değil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Dolayısıyla, domuz momuz hikâyedir, ahalimize illa aşı yapılacaksa, "idrak aşısı" yapılsın kardeşim... "İdrak yolları enfeksiyonu" tedavi edilene kadar, durmak yok, gömmeye devam. hll +rep Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 "idrak yolları enfeksiyonu" lafını araklamış, o yüzden söylediklerinin hepsi yanlış. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sparkcaster Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 yüzlerce doktor mesaj atmış... örnekleri farklı farklı. son cümleleri hep aynı: “domuz gribi çok tehlikelidir, halkın kafasını karıştırıcı yayınlardan uzak duralım, yanlış anlaşılmasın, sağlık bakanı’na ben de karşıyım, hatta akp’ye oy bile vermedim.” * yüzlerce doktor mesaj atmış... örnekleri farklı farklı. son cümleleri hep aynı: “domuz gribi, normal gripten tehlikeli değildir, satın aldıkları aşılara mazeret üretiyorlar, o aşıların içeriği tartışılmalı, yanlış anlaşılmasın, chp’li veya mhp’li değilim.” * reçetelerimiz böyle. maalesef. * “pozitif bilim” üzerine eğitim almış doktorlarımız bile, fikirlerini beyan ederken, hangi ideolojik duruş içinde olduklarını belirtme ihtiyacı hissediyorlar artık. * kimisi, doğru söylediğine kanıt olarak “akp’li olmamasını” gösteriyor. kimisi, haklı olduğuna inanmamız için, “chp’li veya mhp’li olmadığına” dikkat çekiyor. * çünkü, domuz gribinden filan çok önce, başka bir virüs girdi aslında bu milletin kanına: “kamplaşma” virüsü. * her fırsatta “senden-benden” diye ayırdılar vücudu... “biz” ve “onlar” diye zerk ettiler şırıngayı... “benim her dediğim doğru, öbürünün her dediği yalan” teşhisi koydular. kendilerinden olmayana mikrop muamelesi yaptılar, karantinaya aldılar... “bu ne biçim tedavi?” diyeni, “sen kangrensin” diye, kesip attılar... * netice? siyasi enfeksiyona kurban gitmemek için doktorlarımız bile “vebalı olmadıklarını” anlatmaya çalışıyorlar! * dolayısıyla. aşı maşı hikâyedir. hiçbir doktor ilaç veremez bu topluma artık... cümleten geçmiş olsun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tinkibinki Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 "Tıp Fakültesinden herşey çıkar arada sırada da doktor çıkar" Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Boci Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 3, 2009 "Sırf üniversite sınavında fazla puan aldı diye, sahip olunacak bir vasıf değildir doktorluk" Lafıda sokarım... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar