Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

John Hughes R.I.P.


Kinkaudonau

Öne çıkan mesajlar



hayatınızda bir kez olsun...

bir hafta sonu ceza için okulda kaldığınızda gerçek dostlarınızı bulacağınıza inandıysanız, ferris bueller'ın harika hayatına dahil olmak istediyseniz, molly ringwald'a aşık olduysanız, ya da emilio estevez'e, allison reynolds ya da john bender kadar cool olmayı hayal ettiyseniz, anthony michael hall'u bir kez olsun dövmek istediyseniz, sevgiliniz olmadı ve onu bilgisayarda yaratmayı hayal ettiyseniz, buck amca'nın tuhaflıklarından korkup aslında onun gibi bir amcanız olsun istediyseniz, "sixteen candles" saflığında aşklar düşlediyseniz...

o zaman bugün sizin, bizim, hepimizin kara günü. bütün o büyülü gençlik hayallerinin, 80'lerin perdeye en güzel yansıdığı anların yaratıcısı john hughes artık yaşamıyor. huzur içinde yatsın...

şerefine bir "don't forget about me" dinlenmez mi şimdi?

John Hughes biyografisi

ABD’de 1980’ler, gençlik sinemasının çıkış dönemi olarak dikkat çekerken John Hughes’un girişi türü, doruk noktasına ulaştırdı. Sinema tarihine baktığımızda, “Rebel without A Cause / Asi Gençlik” (1955) en önemli örnek olarak yer alırken, 1970’lerde bir canlanmaya girildiğine tanık olabiliyoruz. “American Graffiti” (George Lucas, 1973), “Last Picture Show” (Peter Bogdanovich, 1971), “Grease” (Randall Kleiser, 1978) gibi filmler bu çıkışın tohumlarını attılar.
John Hughes’un sinema sahnesine geçişiyle ortaya çıkan ‘Brat Pack’ topluluğu ve gençliğin içinden gözlem yapma anlayışı 80’leri ‘gençlik filmlerinin altın çağı’ olarak pekiştirdi. John Hughes’un filmleri dışında, “St. Elmo’s Fire” (Joel Schumacher, 1985), “About Last Night” (Edward Zwick, 1989), “The Outsiders” (Francis Ford Coppola, 1983) da sekiz üyesi bulunan bu topluluğun 80’lerde yer aldığı filmlerden bazılarıydı. Emilio Estevez, Anthony Michael Hall, Rob Lowe, Andrew McCarthy, Demi Moore, Judd Nelson, Molly Ringwald ve Ally Sheedy, “Brat Pack”ın ana üyeleri olarak dikkat çektiler. Bu dönemde dört gençlik filminin yönetmen-senaristi olan Hughes, iki filmin de sadece senaristiliğini yaptı. Bu filmlerinde gençliğin 16 yaş portresini çıkarıp ergenlik sorunlarını yansıtan yönetmen, okul atmosferinin içindeki ayrılmayı da araştırıyordu. Bunun için de aynı dünyanın içinde farklı uçurumları perdeye taşıyordu. John Hughes’un temalarını kavramamız için ise “Breakfast Club”ı örnek film olarak kabul edebiliriz. ‘Brat Pack’ bireylerinin beşinin Molly Ringwald, Emilio Estevez, Anthony Michael Hall, Ally Sheedy ve Judd Nelson’ın rol aldığı film, okuldaki bölünmüşlüğü beş prototip karakter üzerinden anlatıyordu. Bunu yapmak için onları, bir cumartesi günü okulda kalma cezasına çarptırtıyordu Hughes. Böylece okul hayatlarında grupları izin vermediği için görüşmeyen bu ‘gençler’, bir anda arkadaş olma şansı yakalıyorlardı. Kendilerine atlet, beyin, basket kutusu, prenses ve suçlu takma adlarını takarak bu isimleriyle okulda var olduklarını söyleyip, kendi gruplarının ismini “Kahvaltı Kulübü” koyuyorlardı. Böylece okulun öncülleri olduklarını metaforik bir isimle itiraf etmiş oluyorlardı.
Hughes, bu karakterlerin zıtlıklarından yola çıkarak öncelikle durum komedisi türünü benimserken, sonradan yazdığı diyaloglarla cinsellik, aile baskısı, gruplaşma, ergenlik gibi önemli konuları birinci ağzından sorguluyor, bir gözlem olanağı sunuyordu. Bunu yaparken de son derece dengeli bir görsellikle orta planları öne çıkarıyordu. Böyle bir genel tanımlamaya başvurduğu filminin ardına sıkışan üç gençlik filminde ise ergenlerin farklı durumlarını resmediyordu. Bunlardan “Sixteen Candles”, 16 yaşındaki bir kızın cinsellik ve erkek arkadaş sorunlarını resmederken Molly Ringwald’u önplana alıyordu. Böylece durum komedisi olmaktan çok romantik-komedi tonunda seyrediyordu. “Weird Science” ise 16 yaşında bir erkek çocuğun (Anthony Michael Hall) ilişkilere bakışını resmederken, cinsellik ve statü konularını fazlasıyla önplana taşıyarak farklı bir portre çiziyordu. Zira bir bilim deneyiyle güzel bir kadın yaratılmasıyla beraber oluşan bilimkurgu/fantastik tonu sayesinde durum komedisi yerini abartılı mizah öğelerine bırakıyordu. 4.filmi “Ferris Bueller’s Day Off ”la en iyi işlerinden birine imza atan yönetmen, ‘Brat Pack’ üyelerini filmin içine dahil etmiyor, Mathew Broderick’i başrole yerleştirip uçarı bir gençlik portresi çiziyordu. Bu sefer komedi için yararlandığı durum ise bir gün okula gitmemek için düzenli bir plan kuran baş karakterin hikayesine girmekti. Bu yolla yaratıcı ve ilginç anlara vakıf olan film, yönetmenin “Breakfast Club”dan sonra en iyi gözlem yaptığı eseri olarak dikkat çekiyordu. Artık kendi tekrarlamamak için ergenlik portreleri filmlerinden biraz sıyrılan yönetmen, bu dönemde Kendisi yazmasına karşın Howard Deutsch’un yönettiği iki projeye daha imza attı. Bunlar Molly Ringwald’un oynadığı “Pretty in Pink / Pembeli Güzel” (1986) ve Eric Stoltz’un rol aldığı “Some Kind of Wonderful / Harika Şeyler” (1987) idi. İki filmde de ilişki üçgeni üzerinden ‘kaybeden ana karakter’in duygularını yansıtan yönetmen yaş çıtasını biraz daha yukarı çıkarıyor, daha olgun ilişki düzenini yansıtıyordu.
Bundan sonra ‘gençlik’ sahnesinden daha da uzaklaşan Hughes, durum komedisine yöneliyor ve 1987 yılında çektiği “Planes, Trains & Automobiles / Uçaklar, Trenler ve Otomobiller” ile John Candy ve Steve Martin’i içine yerleştirdiği bir zıtlıklar komedisi yaratıyordu. Bu seferki durum ise iki zıt insanın aynı arabada yol boyunca ilerlemesiydi. John Candy ile ikinci çalışmasını ise 1989’de “Uncle Buck / Buck Amca” ile verirken, 1988’de Kevin Bacon’lı bir evlilik komedisi olan “She’s Having a Baby / Bebeğimiz Olacak”a imza atıyordu. Ancak ilk dönemindeki başarısının uzağında seyrediyordu. Çünkü artık onun komedi anlayışı abartılara, salaklıklara ve ‘çocuk / aile filmi’ kavramına yaklaşıyordu. Zira 1991’de bir aile komedisi çektikten sonra bir daha yönetmenlik koltuğuna oturmadı. Ancak senarist olarak imza attığı işler arasında “Home Alone / Evde Tek Başına” (1990), “Beethoven” (1992), “Baby’s Day Out / Bebek Firarda” (1994), “101 Dalmatians / 101 Dalmaçyalı” (1996) gibi iyi iş yapan çocuk filmleri yer aldı. Yani ilk döneminde auteur kavramına yaklaşan yönetmen, günümüzde memur senarist konumuna gelerek, biraz da cebini sağlam tutma arayışına girişmiş oldu.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...